İvan Denisoviç'in Bir Günü - Aleksandr Soljenitsin Kitap özeti, konusu ve incelemesi
İvan Denisoviç'in Bir Günü kimin eseri? İvan Denisoviç'in Bir Günü kitabının yazarı kimdir? İvan Denisoviç'in Bir Günü konusu ve anafikri nedir? İvan Denisoviç'in Bir Günü kitabı ne anlatıyor? İvan Denisoviç'in Bir Günü PDF indirme linki var mı? İvan Denisoviç'in Bir Günü kitabının yazarı Aleksandr Soljenitsin kimdir? İşte İvan Denisoviç'in Bir Günü kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Aleksandr Soljenitsin
Çevirmen: Mehmet Özgül
Yayın Evi: İletişim Yayınevi
İSBN: 9789750508738
Sayfa Sayısı: 157
İvan Denisoviç'in Bir Günü Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Yayımlandığında dünyada hem edebi hem de siyasi yankı uyandıran İvan Denisoviç'in Bir Günü, Stalinist baskıyı edebiyata taşıyan ilk roman.
Aleksandr İsayeviç Soljenitsin İvan Denisoviç'in Bir Günü'nde, toplama kamplarındaki acımasız yaşama ve çalışma koşulları karşısında onurunu ve haysiyetini korumaya çalışan insanları anlatıyor. Kirli, soğuk ve adaletsiz bir ortamda hayata tutunan mahkûmların, insanlık dışı düzene nasıl direnç gösterdiklerini resmediyor. Romanın kahramanı İvan Denisoviç, İkinci Dünya Savaşı'nda Almanların elinden kaçtıktan sonra, ajan olma şüphesiyle Sovyet hükümeti tarafından gözaltına alınır ve sürgüne gönderilir. Buzlar altındaki Sibirya sürgününde, açlık ve dayak tehdidi altında on yıl geçirecektir. Soljenitsin'in kendi anılarından yola çıkarak yazdığı roman, 1962 yılında yayımlandığında Sovyetler Birliği'nde büyük yankı uyandırmış, kısa sürede toplatılmış ve yasaklanmıştı. Stalinist dönemin yazarlar üzerindeki siyasi baskısını anlamak için okunması gereken bir roman.
"Doktor Jivago'ya kadar hiçbir ilk roman modern Rus edebiyatında, nadide bir eser olan İvan Denisoviç'in Bir Günü kadar heyecan uyandırmamış ve fırtınalar koparmamıştı."
-Davıd Stewart Hull-
(Tanıtım Bülteninden)
İvan Denisoviç'in Bir Günü Alıntıları - Sözleri
- İnsan karşılığını vermediği şeyin değerini bilmez.
- Dahi olan, zorbaların hoşuna gitsin diye yorum yapmaz!
- Ama gene de yaşıyor insan.
- Sen kendine yardım etmezsen, kimse sana yardım etmez.
- İnsan mezardan dönemez ama hatadan dönebilir.
- Ama gene de yaşıyor insan.
- Zaman devletin olmadığı için herkes istediği gibi kullanırdı.
- Dualar da şikâyet dilekçesi gibidir. Ya yerine ulaşmaz ya da ulaşsa bile red cevabıyla geriye çevrilir.
- Kolay kazanılan paranın değeri yoktur, insana kazanmış olmanın zevkini vermez.
- Fazla sanat, sanat demek değildir. Bu, ekmek yerine, durmadan şeker yemeye benzer.
İvan Denisoviç'in Bir Günü İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Sibirya da 1 günlük ölüm...: Kitapta Kaptan ile Sezar ın arasında geçen muhabbette bir filmden bahsediyorlar. Hadi yine iyisiniz size kıyak geçiyor filmin ismini söylüyorum. Ben görünce şahsen duygulandım. Düşünün zamanında Soljenitsin ile aynı filmi izlemişim. Film 1925 yılında SSCB tarafından çekilen POTEMKİN ZIRHLISI... Sinema tarihinin ilk 10 filminden biri olarak gösteriliyor. Sinema sanatında bir devrim olan bu filmi mutlaka izleyin. Şimdi kitaba geçiyorum Güzel bir kitap okudum. Çok güzel cümleleri olan, insanı içine çeken ve kendinden bir parçaymışçasına sevdiren bir kitap. O soğuk ve yoksul, acılarla dolu kamp gününü Denisoviç ile yaşarken, kah güldüm çokça acı çektim. Üzülmemek el de değil. Bu da olur mu ulan dediğimde olur her şey olur burası dünya evladım diyorum kendime. Aslında kitapta bol bol ülkemizden de yerler buldum. Resmen o kamp hayatını o sert ve dikta rejimi aha burada da yaşadığımız için pek yabancı değildim. Soljenitsin Sovyet rejimi eleştirisine bu kitabında ise oldukça coşkuyla giriyor ve dönemin memurlarına da değinmeden kendini alıkoyamıyor. Nasıl değinmesin ki sen hükümlü olarak her işi yap ezil aç kal hasta olsanda çalış ama yerinde oturan memur senin yaptığın işten nasiplenip yesin... Yabancı değilim. Kamp hayatının kötü olması yetmezmiş gibi bir de hücre cezaları var 10 günden fazla kalsan kesin öldün diyor Soljenitsin ki ölenlerde varmış. Peki kitabın kahramanı olan Denisoviç kimdir? Esir düştüğü Almanların elinden zor bela kaçtıktan sonra SSCB tarafından casuslukla suçlanıp ve kervan geçmez ama kuş donar bir mevkide kendisini 10 yıl bitirecek kamp hayatına gönderiliyor. Ivan Denisoviç son zamanlarını yaşarken unuttuğu ailesini de hatırlamaya çalışıyor. Çalışıyor diyorum çünkü geçen 9 yılla birlikte ailesinden ne mektup istiyor ne de herhangi bir erzak. Zaten gelen erzakta eline geçmeden önce memurlar tarafından yiyiliyor... Adi herifler. Rus dilinde ki bu topluma yakınlık Soljenitsin'in eserlerinde daha çok kendisini gösteriyor. Tam olarak Anadolu insanını anlattığını hissettim. Dili o kadar zarif ve güzel ki kaba olması gerektiği yerde de Anadolu halkı gibi bunu başarabiliyor. Diyorum Rus sanatçılarının çoğu bu toprakları tatmışlar ama en fazlası Şolohov ve Soljenitsin... Kamp hayatında sadece bir gün anlatılıyor. Ama bir günü gören bir insan diğer zamanları göremeden öleceğini düşünüyor. Okudum ve dedim ki burada ölür insanlar. SSCB zamanında bunu yapmış işte kim varsa ses çıkaran ölüme göndermiş. Ve Kirov olayından da bahsediliyor bu kitapta birçok kişi bilmez bunu ama tarihte üstü kapatılan bir sayfadır aslında bu... Soljenitsin de pek açmamış bunu herhalde Stalin'in daha çok tersine gitmek istememiş zaten Vatan Haini ilan edilmiş bir de kelleden olmayalım diyordur O yüzden okuyun diyorum. En çok Rus yazarlarını okuyun. Bizi anlatıyor bizim dilimizle bizim toplumumuzdan halkımızdan bahsediyor. Okuyun... (minimalist)
Yorumuma MUTLAKA OKUYUN diyerek başlamak istiyorum. Çünkü okurken ürpermemek elde değil. O dondurucu soğukları okurken sizlerde hissediyorsunuz. Yazardan okuduğum ilk kitaptı ve vurucu bir etkisi oldu.İyi ki alıp okumuşum. Kitapta Şuhov'un yani İvan'ın sürgündeyken koğuşundaki yatağından kalkıp tekrar yatağa girdiği o zaman aralığını okuyoruz. Ayakları üşümesin diye keçeye sarıp o şekilde karların içinde çalışıyorlar. Yemek desen yemek değil tek zevk aldıkları şey elden ele dolaşan sigara o kadar. Bütün karakterler çok güzel anlatılmış hepsi ana karakter tadındaydı. Baştan aşagıya zulüm. Hatta bakarken filmini de buldum izledim. (eceli kitaplar)
Stalin’in döneminde toplaman kamplarındaki insanlık dışı muamelelerini anlatan bir eser. İçim burkula burkula okudum. Komünizm Stalin tarafından büyük bir yara aldı. Bu olayı ne zaman anlatsam linç yemekten de geri kalmadım. Hitler de Stalin de katildir! (Rems)
İvan Denisoviç'in Bir Günü PDF indirme linki var mı?
Aleksandr Soljenitsin - İvan Denisoviç'in Bir Günü kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İvan Denisoviç'in Bir Günü PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Aleksandr Soljenitsin Kimdir?
11 Aralık 1918’de Kislovodsk’ta doğdu. Babası o doğmadan önce hayatını kaybettiğinden öğretmen olan annesi tarafından yetiştirildi. Rostov Üniversitesi’nde matematik bölümünü bitirdi. İkinci Dünya Savaşı’na topçu olarak katıldı. 1945’te yazdığı bir mektupta Stalin’i eleştirdiği için sekiz yıl hapis ve üç yıl sürgün cezasına çarptırıldı. Mahkûmiyeti boyunca iki kere kanser ameliyatı geçirdi. 1956’da serbest bırakılıp Ryazan’a yerleşmesine izin verildi. Burada matematik öğretmenliği yaptı. 1962’de, Stalin döneminin çalışma kampı koşullarını eleştirdiği İvan Denisoviç’in Bir Günü’nü yayımladı. Roman, toplumda büyük tepkiye yol açtı ve kısa süre sonra SSCB hükümeti tarafından toplatıldı. Soljenitsin 1970’te Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü fakat SSCB’nin baskısından korktuğu için ödül törenine katılamadı. 1973’te Fransa’da basılan, SSCB’nin tutuklama, sorgulama ve infaz yöntemlerini anlattığı Gulag Takım Adaları, vatana ihanetle suçlanmasına ve tutuklanmasına sebep oldu. Vatandaşlıktan çıkarılarak ülke dışına sürüldü. Önce İsveç’e giderek Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldı, ardından ABD’ye yerleşerek yazmaya devam etti. Sovyet hükümeti vatandaşlığını iade edince 1994’te Rusya’ya döndü. 3 Ağustos 2008’de Moskova’da hayatını kaybetti. Diğer önemli eserleri şunlardır: Ağustos 1914, Kreçetovka İstasyonu’nda Bir Olay, Rus Sorunu.
Aleksandr Soljenitsin Kitapları - Eserleri
- İvan Denisoviç'in Bir Günü
- Kreçetovka İstasyonu'nda Bir Olay - Matriyona'nın Evi
- Kanser Koğuşu
- Gulag Takım Adaları
- Matriona'nın Evi
- İlk Çember
- Ağustos 1914
- Kreçetovka İstasyonu
- Gulag Takım Adaları’nın Devamı 2. Cilt
- Rusya Nasıl Kurtulur?
- Gulag Takım Adaları Son Cilt
- Sovyet Liderlerine Açık Mektup ve Yalanla Yaşamayın
- Dava Uğruna
- Soljenitsin ve Batı
- 13 Numaralı Koğuş
- Kanserliler Pavyonu
- Sovyet Rusyada Hürriyet Mücadelesi
- İvan Denisoviç
- Lenin Zürih'te
- Seçilmiş Eserleri
Aleksandr Soljenitsin Alıntıları - Sözleri
- "Insanoğlu biyolojik bir numunedir. .. (Kanserliler Pavyonu)
- Bir insan, yaşayan her insan için olumsuz ve kuşku çekici bir şeyler bulabilir çünkü herkes bir şeyden suçludur ya da bir şey saklıyordur. (Kanser Koğuşu)
- Ama sen de bir gün öleceksin usta ! (13 Numaralı Koğuş)
- ...stalin'i eleştirme cesaretinde bulunmuştu solzhenitsyn. 1945 temmuzunda özel bir gizli polis mahkemesinde sekiz yıl küreğe mahkum edildi. bu cezasını kısmen kamplarda, kısmen de moskova'daki özel hapishanede tamamladı. kamplardaki hayatını ''ivan desinoviç'in hayatında bir gün'' adlı eseri yansıtmaktadır. moskova özel hapishanesinde edindiği tecrübeler ise ''ilk çember'' adlı romanına malzeme teşkil etmiştir... (Dava Uğruna)
- Herkes kendini evrenin Merkezi Sanar, ne kadar insan varsa o kadar Merkez var demektir (Gulag Takım Adaları)
- Yanlış deyim kullandımsa, aynı şeyi iki kere yazdımsa, fikirleri biribirine iyi bağlayamadımsa ,lütfen bağışlayın : Rahat bırakıldığım tam bir yılım yoktu. .. (Gulag Takım Adaları Son Cilt)
- Gerçeği söylemek demek, özgürlüğe yeniden hayat kazandırmak demektir. Modaya, menfaatlere ve baskılara aldırmadan gerçeği söylemek. Bildiğini söylemek, doğru olmak ve onu durmadan tekrarlamak. (Soljenitsin ve Batı)
- Dostoyevski, genel ve eşit oy sistemini "XIX. yüzyılın en budalaca buluşu" diye kabul ediyordu. (Rusya Nasıl Kurtulur?)
- "Aptallar öğretmeyi, akıllılar ise öğrenmeyi sever." (Kanser Koğuşu)
- Dahi olan, zorbaların hoşuna gitsin diye yorum yapmaz! (İvan Denisoviç'in Bir Günü)
- Yarım nesil sonra çocuklarımızın bizi birer sorumsuz mirasyedi gibi lanetleyeceğine şüphe yoktur. (Sovyet Liderlerine Açık Mektup ve Yalanla Yaşamayın)
- Yani halk için bilgi edinmiş ve elinde kitap dudaklarında bilgi ,yüreğinde sevgi ile halka doğru ilerleyen bir insan .... " (Ağustos 1914)
- Bu alçaklar çağında Her yerde , her ülkede Insan ya zalim , ya hain, ya mazlum ! (Kanserliler Pavyonu)
- Komünizm bir mitos öyle mi? Rusların ve Ukraynalıların, berikiler kadar ötekilerin de 1918'den başlayarak, Çeka'nın zindanlarında gerçekliğini fizik olarak yaşadıkları bir mitos. Volga vadisinde, tohumluk olarak saklanan en son taneye kadar el konmuş ve Yirmidokuz Rus Hükümetini 1921-1922'deki ölümcül açlığa teslim etmiş bir mitos. Ukrayna'yı, 1932-1933'ün aynı acımasızlıktaki açlığına alçakça yuvarlamış bir mitos. (Rusya Nasıl Kurtulur?)
- ...1970 sonbaharında solzhenitsyn aleyhine yürütülen kampanya, bir diğer büyük rus yazarına yapılan baskıların hatırlanmasına yol açıyordu: isveç akademisi tarafından 1958'de aynı şekilde mükafatlandırılmış olan boris pasternak... (Dava Uğruna)
- "Kin gözyaşlarını kurutur." (Gulag Takım Adaları Son Cilt)
- Özgürlük, insanlığın sonu olmalı. Ne yazık! (İlk Çember)
- "Ama utanıyorum işte. Yerini yurdunu bırakmış insanlardan..." (Kreçetovka İstasyonu'nda Bir Olay - Matriyona'nın Evi)
- ...knorozov gibi insanlar, sözde ''dâvâ uğruna'' ağaçları kesmekte, su depolarını kirletmekte veya ihtiyaç duydukları ufacık bir parçayı elde edebilmek için pahalı âletleri tahrip etmektedirler. kısacası, sütün kaymağını yemektedir onlar... (Dava Uğruna)
- Dualar da şikâyet dilekçesi gibidir. Ya yerine ulaşmaz ya da ulaşsa bile red cevabıyla geriye çevrilir. (İvan Denisoviç'in Bir Günü)