Kader Gemileri Yavuz ile Midilli - Karl Dönitz Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Kader Gemileri Yavuz ile Midilli kimin eseri? Kader Gemileri Yavuz ile Midilli kitabının yazarı kimdir? Kader Gemileri Yavuz ile Midilli konusu ve anafikri nedir? Kader Gemileri Yavuz ile Midilli kitabı ne anlatıyor? Kader Gemileri Yavuz ile Midilli PDF indirme linki var mı? Kader Gemileri Yavuz ile Midilli kitabının yazarı Karl Dönitz kimdir? İşte Kader Gemileri Yavuz ile Midilli kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Karl Dönitz
Yazar: Th. Kraus
Çevirmen: A. Gökçe Bozkurt
Yayın Evi: İlgi Kültür Sanat Yayınları
İSBN: 9789944978910
Sayfa Sayısı: 232
Kader Gemileri Yavuz ile Midilli Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Birinci Dünya Savaşı başladığı sırada İngiltere'nin bahriye nazırı olan Winston Churchill, 1923'te kaleme aldığı harp hatıralarında "Tarihte hiçbir geminin pusulası Göben'inkinden daha büyük bir kıyıma, sefalete ve yıkıma doğru rota göstermemiştir" şeklinde not düşüyordu. Gerçekten de, Almanya'nın İngiliz deniz hâkimiyetine meydan okuma politikasındaki esas aktörlerden biri olarak inşa edilen Göben muharebe kruvazörü ile hafif sıklet yoldaşı Breslau 1914'teki destansı bir kovalamacanın ardından Osmanlı payitahtına ulaşmışlar ve Alman diplomasisinin yirminci yüzyıldaki en büyük zaferi olarak tanımlanan bir hamle ile Osmanlı İmparatorluğunun Almanya'nın müttefiki olarak Birinci Dünya Savaşı'na girişinde kilit rol oynamışlardı.
Göben ile Breslau'ın zaferi, savaş sırasında Almanya başkomutanı olan Feldmareşal Ludendorf'un tasviriyle, tüm harbin sonunu iki sene geciktirmiş; Rusya'nın can damarlarını tıkayarak bu ülkenin yenilgisi ve çarlığın yıkılışına sebep olmuş, karşı karşıya gelen İngiliz ve Osmanlı imparatorluklarının boğazlaşması neticesinde tüm Ortadoğu'nun kaderi belirlenmişti. Osmanlı donanmasına Yavuz Sultan Selim adıyla katılan Göben ile Midilli ismini alan Breslau kelimenin tam anlamıyla kader gemileriydiler.
İşte, elinizde tuttuğunuz bu kitapta, bu iki kader gemisinin öyküsünü bizzat güvertelerinde çarpışmış, destansı maceralarında rol oynamış iki subayın gözünden okuyacak; Akdeniz'in sıcak güneşi ve Karadeniz'in kar fırtınaları arasında vuku bulan o heyecanlı ve ölümcül savaşları adeta tekrar yaşayacak, Osmanlı İmparatorluğu'nun son büyük meydan okumasına deniz cephesinden bakmak fırsatını bulacaksınız.
Kader Gemileri Yavuz ile Midilli Alıntıları - Sözleri
- Ölülerin cesetleri denize verilecekti. Denizcilerin inancına göre er kişiye bir metre derinliğinde ki toprak mezardan, bin metre derinliğinde ki tuzlu su mezar olarak yeğdir. Hayatını vatani için feda edenlere uçsuz bucaksız denizin mavi dalgalarından daha güzel mezar olabilir mi ?
- Kah biraz aralanan, kâh koyulaşan sislerin içinde büyük dikkatle dolaşıyorduk. Her an birdenbire sıçramaya hazır bi yırtıcı hayvan gibi tetikteydik.
- Türk askerlerinin iyi yetiştirilmiş ve iyi talim gördükleri zaman savaş meydanlarında fevkalede neticeler elde ettikleri herkesin bildiği bi husustu. Şimdi biz ayrıca denizcilik bakımından da Türklerin eski Osmanlı devrindeki ruhlarını kaybetmemiş olduğunu görüyorduk .
- Çanakkale ağzındaydık. İskele tarafımızda, Gelibolu kıyısında, Seddülbahir kalesinin üzerinde ve sancak tarafımızda , Anadolu kıyısında ,Orhaniye kalesinin üzerinde ay-yıldız bayrak dalgalanıyordu.
- Ah, geleceğin bize neler getirebileceğini şimdiden bilmeyi ne kadar isterdim !...
- Çanakkale ' ye varmamız bir düşman hafif kruvazörünü batirmaktan daha önemliydi.
- Berlin'den gelen bu telsizde; "Göben ve Breslau'ın hemen Konstantinopol'e gitmeleri gereklidir. Bunu başarmaları çok önemlidir" deniliyordu .
- Gemilerimizin üzerinde Alman bayrağının dalgalanacağı günler meğer sayılıymış. Göben'in gönderinde Alman bayrağının dalgalandığını bi daha göremiyecektik çünkü ertesi sabah gemiye Alman bayrağı yerine Türk bayrağı çekildi. Göben'in adı da o günden itibaren Yavuz Sultan Selim olmuştu. Aynı gün Breslau'ın adı da Midilli'ye çevrildi. 14 Ağustos 1914
Kader Gemileri Yavuz ile Midilli İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Rusların Karadeniz nde yaşadığı en büyük baskınin mimari olan 2 alman savaş gemisi. Iki gemi ile Karadeniz deki güç dengelerini bozan güçlü gemi ,alman savaş becerisi ile birleşince , karşımıza filmleri aratmayan bir koşturmaca çıkıyor. İttihat Terakkiciler Balkan Savaşı'nda bir yunan gemisi ile Ege adalarından olan ülkenin ,aynı kaderi karadenizde yaşamasinin an meselesi olduğunu gördüler. Müthiş bir kovalama ... (Sezar Agustus Romulus)
Goeben ve Breslau bulunan askerin hatıralarından derlenmis bir kitap. Yavuz ve Midilli olmadan önce ve olduktan sonra yaşanan olaylardan bahsetmekte. Biraz sıkıcı olmasına rağmen Alman askerinin gözünden olaylara bakıp kendi açınızdan karşılaştırma yapabilirsiniz... (Hüsnü Yılmaz)
Tarihi birinci elden veren bir kaynak, aynı zamanda savaş gemileri ile ilgili bir çok ek bilgi barındırıyor. O dönemle ilgili bilgi edinmek ve Osmanlı'nın savaşa çekilişini adım adım görmek için okuyabilirsiniz. (Elif Küçükkahveci)
Kader Gemileri Yavuz ile Midilli PDF indirme linki var mı?
Karl Dönitz - Kader Gemileri Yavuz ile Midilli kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kader Gemileri Yavuz ile Midilli PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Karl Dönitz Kimdir?
Karl Dönitz 1910 yılında Kaiserliche Marine'ye (Alman Donanması) subay olarak katıldı. 4 Nisan 1911'de bir deniz öğrencisi (Seekadett) oldu. 15 Nisan 1911 tarihinde, bir deniz harp okulu öğrencisi (Fähnrich zur See) ve subay çırağı olarak bir yıl görev yapmıştır. 27 Eylül 1913'te Dönitz bir Teğmen (Leutnant zur See) olarak görevlendirildi. I. Dünya Savaşı başladığında, Akdeniz'de hafif kruvazör SMS Breslau'da görev yaptı. 1914 yılının Ağustos ayında Akdenizde İngiliz donanmasından kaçan ve Osmanlı Devleti'ne sığınan Breslau ve savaş gemisi SMS Goeben, Osmanlı Donanmasınına satıldı; gemilere sırasıyla Midilli (Midilli Kruvazörü) ve Yavuz Sultan Selim adı verildi. 1916'da Denizaltı Kuvvetleri'ne geçti. 22 Mart 1916 tarihinde Dönitz, Deniz Üsteğmenliğine (Oberleutnant zur See) terfi etti. Midilli'nin onarımı için yuvasına yerleştirdiğinde geçici olarak Çanakkale'de havaalanı komutanı olarak atandı. Oradan, Ekim 1916 yılında denizaltı kuvvetlerine transferini istedi. O zaman, U-39'un nöbetçi subayı olarak görev yaptı ve Şubat 1918'den itibaren denizaltı UC-25'in komutanı olarak görev yaptı. 5 Eylül 1918'de Akdeniz'de faaliyette olan UB-68'in komutanı oldu.
4 Ekim 1918 günü komutanı olduğu denizaltının Akdeniz'de bir harekat sırasında ağır hasar görmesi üzerine, yüzeye çıkarak mürettebatı ile birlikte bir İngiliz kruvazörüne teslim oldu. Malta'da esir olarak kaldığı süre içerisinde iyi bir denizaltının ne gibi özelliklere sahip olması gerektiğini, hangi taktiklerle kullanılırsa daha etkili olacağının planlarını yaptı.
Savaş 1918 yılında sona erdi ama Dönitz Temmuz 1919'da tahliye olana kadar savaş esiri olarak Sheffield yakınlarındaki bir İngiliz kampında kaldı. 1920'de Almanya'ya döndü.
İki savaş arası dönemde, Dönitz Weimar Cumhuriyeti'nin Silahlı Kuvvetleri'nin (Reichswehr) deniz kolundaki deniz kariyerine devam etti. 10 Ocak 1921 tarihinde yeni Alman Donanması'nda (Vorläufige Reichsmarine) bir Teğmen (Kapitänleutnant) oldu. 1923-1924'te Torpido ve Mayın İşleri Müfettişliği'nde Denizaltılar Şube Müdürü oldu. 1924'te Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda eğitim gördü. 1924-1927 yılları arasında Reich Savunma Bakanlığı Deniz Kuvvetleri Bölümü'nde şube yöneticisi oldu. 1928'de Torpido botlarına komuta etti. Dönitz aynı yıl 1 Kasım'da Binbaşı (Korvettenkapitän) oldu. 4. Torpido Halbflotille Komodoru oldu.
1930'dan 1934'e kadar Kuzey Denizi'ndeki deniz kuvvetleri üssünde Deniz Kuvvetleri Birinci Subayı, 1933'te ise Deniz Yarbayı oldu.
1 Eylül 1933 günü, Dönitz Yarbay (Fregattenkapitän) oldu ve 1934 yılında Emden Kruvazörünün komutanı oldu. Emden, Harbiyeliler ve gemi adamlarının gelecek subayların komisyonu hazırlıkları için bir yıllık bir dünya gezisi aldığı gemiydi.
1 Eylül 1935 tarihinde, Dönitz Albay rütbesine terfi etti. 1. U-bot Flotilla Weddigen'e komuta etti. Buna U-7, U-8, U-9 denizaltıları da dahildi.
1936'da Deniz Kuvvetleri Komutanı ve 1939'dan itibaren Başkomutan oldu.
1935 yılında Versailles Antlaşması'nın geçerliliğini yitirmesiyle Alman Donanması atağa kalktı. Weimar Cumhuriyeti'nin Deniz Kuvvetleri olan Reichsmarine, Nazi Almanyası'nın Donanması, Kriegsmarine olarak değiştirildi. Aynı yılın yazında donanma komutanı Büyük Amiral Erich Raeder, 28 Ocak 1939 tarihinde ise Dönitz Alman Denizaltı Komutanlığına getirildi.
Karl Dönitz 1 Ekim 1939 tarihinde Tümamiral (Konteradmiral) olarak "Denizaltı Komutanı" (Befehlshaber der Unterseeboote, BDU) oldu; 1 Eylül 1940'da Koramiral (Vizeadmiral) rütbesine terfi etti.
Tüm enerjisini etkili bir denizaltı filosu yaratmaya harcadı. 1937-1939 yılları arasında Kuzey Denizinde geniş çapta planlar hazırladı ve ünlü denizaltı taktiği Wolfpack'i (Kurt Kapanı) geliştirdi. Kurt Kapanı taktiği ile Alman U-Boot’ları 1939-1942 yılları arasında muazzam başarılar elde etti.
1942'de Oramiral oldu. 30 Ocak 1943'e kadar denizaltı filosu kumandanlığını yapan Dönitz, bu ay içinde Amiral Erich Raeder'in yerine geçerek, 1943'te Büyükamiral ve Deniz Kuvvetleri Başkomutanı oldu. Karl Dönitz savaşın ancak denizaltılar sayesinde kazanılabileceğine inanıyordu. İngiltere'yi bir U-bot ablukası altına alan Dönitz U-botlarıyla neredeyse İngiltere'ye diz çöktürmek üzereydi. Savaşın ilerleyen zamanlarında Alman ordusunun kısıtlanan Lojistik ve malzeme imkânlarından dolayı denizaltılara gerekli hassasiyeti göstermeyen Hitler yüzünden Alman U-botları zaman içinde avcı pozisyonundan av pozisyonuna düştüler. Karl Dönitz 1945 yılının başlarında Rus işgali karşısında bulunan Baltık bölgesindeki 2 milyon Alman askerini buradan tahliye etmeyi başardı. Bu, tarihin gördüğü en büyük tahliye harekatıydı. Denizüstü ve Denizaltı filosunun etkisinin azalmasına rağmen Dönitz, Hitler'in güvenini hiç kaybetmedi. Öyle ki Hitler onu kendisinden sonra devlet başkanı ilan edecekti.
30 Nisan 1945'te Hitler sığınağında (Führerbunker) intihar edince Dönitz sadece 20 gün Flensburg Hükûmeti adına Almanya'nın Cumhurbaşkanı oldu. Kendisi teslim olmadan önce Mareşal Wilhelm Keitel'e Almanya'nın kayıtsız şartsız teslim olması talimatını verdi. 8 Mayıs 1945'te Keitel Almanya adına teslim antlaşmasını imzaladı. Dönitz ise 23 Mayıs 1945'te Flensburg'da Müttefikler'e teslim oldu.
Savaş sonrasında Nürnberg Mahkemesinde yargılandı ve 10 yıl hapis cezası aldı.
Karl Dönitz, hapisten çıktıktan sonra Kuzeybatı Almanya'nın Schleswig-Holstein eyaletinde, Aumühle belediyesine bağlı küçük bir köyde inzivaya çekildi. Anılarını yayınlamak için iki kitap üzerine çalışmalar yürüttü. 1 Ekim 1956 tarihinde kitapları yayınlandı. Zehn Jahre, zwanzig Tage (Anılar: On Yıl ve Yirmi Gün) isimli kitabı 1958 yılında Almanya'da ortaya çıktı ve bir İngilizce çevirisi ertesi yıl yayınlandı. Bu kitap, U-bot komutanı olarak (10 yıl) ve Almanya cumhurbaşkanı olarak (20 gün) Dönitz'in deneyimlerini anlattı. Kitabında, Nazi hükümetinin temelde kusurlu biçimini, diktatörlüğü eleştirmekte ve Nazi dönemininin başarısızlıklarını suçlamaktadır.
Hayatının son döneminde kendisine gönderilen yazışmaları cevapladı ve gönderilen kartpostalları imzaladı. 24 Aralık 1980 tarihinde, kalp krizi sonucu 89 yaşında öldü. Büyük Amiral rütbesiyle son Alman subayı olarak, 6 Ocak 1981 tarihinde yapılan cenazesinde saygılarını sunmak için gelen pek çok eski asker ve yabancı deniz subayları tarafından onurlandırıldı. Askerî cenaze töreni yapılmadı ve Aumühle'de, Waldfriedhof Mezarlığına gömüldü. Cenazeye gelen askerlerin üniforma giymesi yasaktı ancak bir dizi Alman donanma subayları bu emre uymadı ve ayrıca İngiliz Kraliyet Donanması üyeleri de cenazesine katıldı.
Karl Dönitz Kitapları - Eserleri
- Kader Gemileri Yavuz ile Midilli
Karl Dönitz Alıntıları - Sözleri
- Berlin'den gelen bu telsizde; "Göben ve Breslau'ın hemen Konstantinopol'e gitmeleri gereklidir. Bunu başarmaları çok önemlidir" deniliyordu . (Kader Gemileri Yavuz ile Midilli)
- Çanakkale ' ye varmamız bir düşman hafif kruvazörünü batirmaktan daha önemliydi. (Kader Gemileri Yavuz ile Midilli)
- Ölülerin cesetleri denize verilecekti. Denizcilerin inancına göre er kişiye bir metre derinliğinde ki toprak mezardan, bin metre derinliğinde ki tuzlu su mezar olarak yeğdir. Hayatını vatani için feda edenlere uçsuz bucaksız denizin mavi dalgalarından daha güzel mezar olabilir mi ? (Kader Gemileri Yavuz ile Midilli)
- Gemilerimizin üzerinde Alman bayrağının dalgalanacağı günler meğer sayılıymış. Göben'in gönderinde Alman bayrağının dalgalandığını bi daha göremiyecektik çünkü ertesi sabah gemiye Alman bayrağı yerine Türk bayrağı çekildi. Göben'in adı da o günden itibaren Yavuz Sultan Selim olmuştu. Aynı gün Breslau'ın adı da Midilli'ye çevrildi. 14 Ağustos 1914 (Kader Gemileri Yavuz ile Midilli)
- Kah biraz aralanan, kâh koyulaşan sislerin içinde büyük dikkatle dolaşıyorduk. Her an birdenbire sıçramaya hazır bi yırtıcı hayvan gibi tetikteydik. (Kader Gemileri Yavuz ile Midilli)
- Ah, geleceğin bize neler getirebileceğini şimdiden bilmeyi ne kadar isterdim !... (Kader Gemileri Yavuz ile Midilli)
- Çanakkale ağzındaydık. İskele tarafımızda, Gelibolu kıyısında, Seddülbahir kalesinin üzerinde ve sancak tarafımızda , Anadolu kıyısında ,Orhaniye kalesinin üzerinde ay-yıldız bayrak dalgalanıyordu. (Kader Gemileri Yavuz ile Midilli)
- Türk askerlerinin iyi yetiştirilmiş ve iyi talim gördükleri zaman savaş meydanlarında fevkalede neticeler elde ettikleri herkesin bildiği bi husustu. Şimdi biz ayrıca denizcilik bakımından da Türklerin eski Osmanlı devrindeki ruhlarını kaybetmemiş olduğunu görüyorduk . (Kader Gemileri Yavuz ile Midilli)