Kadının Ruhsal Yapısı - Karen Horney Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Kadının Ruhsal Yapısı kimin eseri? Kadının Ruhsal Yapısı kitabının yazarı kimdir? Kadının Ruhsal Yapısı konusu ve anafikri nedir? Kadının Ruhsal Yapısı kitabı ne anlatıyor? Kadının Ruhsal Yapısı PDF indirme linki var mı? Kadının Ruhsal Yapısı kitabının yazarı Karen Horney kimdir? İşte Kadının Ruhsal Yapısı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Karen Horney
Çevirmen: Nilgün Şarman
Yayın Evi: Payel Yayınları
İSBN: 9789753880961
Sayfa Sayısı: 263
Kadının Ruhsal Yapısı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Görüşlerini "temel kaygı" kavramına dayandıran Horney, saldırgan öğeler içeren bir toplumda çocuğun ve insanın kendini güvence içinde duyamayacağını, bir insanın sağlıklı olabilmesi içni, çocukluğunun güvenceli, sevgi dolu, anlayışlı, saygılı ve sıcak bir ortamda gelişmesi gerektiğini savunur. Freud'un ruhçözümlemesi alanındaki önemli katkılarını da değerlendirerek yeni kuramlar geliştiren yazar, bir kadın olarak bu kurama yenilikler getirmeyi amaçlamıştır.
Elinizdeki kitap, Karen Horney'in, Freud'la ayrıldığı noktaları tartışmaya sunarkyen, yazarın kadının ruhsal durumuna ilişkin düşüncelerinin evrimini de gözler önüne sermektedir. Evlilik sorunları, Kadın Korkusu, Kadınlarda Özezerlik Sorunu, Sinirceli Sevgi Gereksinimi, Analık Çatışkıları, Genç Kızlarda Kişilik Değişim vb. gibi konuların incelendiği Kadının Ruhsal Yapısı'nın, toplumsal insanın kendisini ve çevresini anlamasına katkıda bulunacağını ve sorunlarını çözümlemede ona yardımcı olacağını umuyoruz.
(Arka Kapak
Kadının Ruhsal Yapısı Alıntıları - Sözleri
- Georg Simmel bu bağlamda “toplumsal açıdan erkeğe verilen büyük önemin bir olasılıkla erkeğin güç üstünlüğünden kaynaklandığını”,tarihsel olarak da cinsler arası ilişkilerin kabaca efendi ile köle ilişkisi gibi tanımlandığını söyler. Dolayısıyla, “kendisinin efendi olduğunu sürekli aklında tutması gerekmezken, kölenin köle olduğunu hiç aklından çıkarmaması, efendinin ayrıcalıklarından biridir.”
- Eğer “doğru” eşi seçememişsek evliliğin tanısı ilk baştan yanlış konmuş demektir.
- Hem çocuk yaşta hem de yetişkin birçok kadın, sahip olduğu cinsiyet olgusu yüzünden, geçici ya da sürekli olarak acı çeker. Kadınların ruhsal yaşamlarındaki kadın oluşlarına karşı çıkmalarından kaynaklanan belirimlerin kökü, küçük bir kızdan erkeklik örgenine imrenmelerine kadar uzanır. Bu açıdan temelden eksik oluşun doğurduğu tatsız düşünce edilgin iğdiş edilme düşlemlerine yol açarken, etken düşlemler kayrılan erkeğe karşı kinci bir tutum sergiler.
- Tanrıdan bir armağan isteyebilecek olsam, bu hiç değilse bir kerecik erkek gibi işeyebilmek olurdu.
- Kadınların tersine döndü erkeklerin işerken kendilerini görebilmesi, gelişimi üretkenlik öncesi evrede çakılıp kalmış bu hastaya son derece belirgin erkeklik örgenine imrenmenin belli başlı kaynaklarından biriydi.
- Üreme örgenleri gizli olduğundan, gerek kadınlar gerek erkekler için büyük bir bilmecedir, dolayısıyla erkek, örgeninin apaçık görülebilmesi nedeniyle kadınlar için kıskançlık nesnesidir.
- Kızlarda kendini okşama sorunu konusunda çok özel bir güçlükle karşı karşıyadır, çünkü farklı bedensel yapıları nedeniyle oğlanların yapmalarına izin verilen bir şeyin kendilerine haksız yere yasaklandığını düşünürler.
- Bütün kültürümüz, bir erkek kültürüdür. Devlet, yasalar,ahlak, din ve bilim hep erkeklerin yaratısı olmuştur.
- Kültürümüzün temelindeki eril niteliğin kökeninin cinslerin asal yapısından mı yoksa kültür sorunu ile hiçbir bağlantısı olmayan erkeklerin belirli güç üstünlüğünden mi kaynaklandığını şimdilik üstü kapalı geçiyorum. Gene de bir çok değişik alanda üstün başarı kazanan kadınlar için “erkek gibi”deyimi övgü niteliğinde kullanılırken yetersiz kalınan işlerde küçümseyerek “kadın gibi”sözcüğünün kullanılış nedeni budur.
- Bütün bilimler ve değerlendirmeler gibi, kadınların ruhsal yapısı da şimdiye kadar hep erkeklerin bakış açısından ele alınmıştır.
- Delius’a göre de, kadının ruhsal yapısı şimdiye kadar hep aslında erkeklerin arzularıyla düş kırıklıklarının birikimi olmuştur.
Kadının Ruhsal Yapısı İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Freudyen psikanalizine yeni bir soluk getiren,kişilik gelişimi ve nevrotik kişilikler üzerinde yaptığı çalışmalarla tanınan Karen Horney bu kitabında kadın psikolojisini ele almaktadır. Kadınlardaki erkek cinsel organ kıskançlığının organa yönelik bir kıskançlık olmadığı,ataerkil toplum yapısında erkeğe atfedilen rolden kaynaklı bir tür özlem olduğu görüşünü savunur.Erkeklerin de kadınlardaki doğurganlık özelliğine imrenmesi konusunu rahim kıskançlığı olarak tanımlar.Şiddet,aşağılama,küçümseme davranışları erkeklerde görülen kıskançlığın birer savunma mekanizmasıdır görüşünü savunur. Freud’a yönelik eleştirileri de dikkat çekici.Kişilik gelişiminin sadece biyolojik güdülerden kaynaklanmadığını,çevresel , toplumsal koşullarında etkili olduğu,nevroz ve kişilik bozukluklarının da başlıca sebebinin bu koşulların oluşturduğunu savunur.Kaygı ve düşmanlığın da nevrotizmin temelini oluşturduğunu söyler. Son olarak erkek çocuğun kızlarla ilgili olan kendisinin de kadın gelişimiyle alakalı düşüncelerinin bir karşılaştırmasını ve kitabın genel hatlarını inceleyelim. **Erkek çocuğun düşünceleri:Kızların da oğlanlar gibi bir kamışa sahip olduğuna inanış. Kadın gelişimi:İki cinsten salt erkeklerin cinsel organinin bir işlevinin oluşu. **Erkek çocuğun düşünceleri:Kızlarda kamışın olmadığını anlama. Kadın gelişimi:Kamıştan yoksun oluşun üzüntülü bulgulanışı. **Erkek çocuğun düşünceleri:Kızın iğdiş edilmiş,sakatlanmış bir oğlan olduğu düşüncesi. Kadın gelişimi:Kız çocuğun bir zamanlar bir kamışa sahip olduğu ama iğdiş edilerek yitirdiği inancı. **Erkek çocuğun düşünceleri:Kızın kendisine de bir gözdağı oluşturan bir cezaya uğradığı düşüncesi Kadın gelişimi:İğdiş edilmenin kendisine verilen bir eziyet çektirme cezası olduğuna inanış. **Erkek çocuğun düşünceleri:Kız çocuğun aşağı görülmesi Kadın gelişimi:Kız çocuğun kendisini aşağı görmesi kamışa imrenme **Erkek çocuğun düşünceleri:Oğlan kız çocuğun bu örgeni yitirmesinden doğan duygularla ya da imrenmeyle nasıl başettiğini düşleyemez. Kadın gelişimi:Kız çocuk hiçbir zaman yetersizlik ve aşağılık duygularını silip atamaz ve sürekli erkek olma arzusunu yeniden yenmeye çalışır. **Erkek çocuğun düşünceleri:Oğlan çocuk,kızın kamışına imrenmesinden korkup yılar. Kadın gelişimi:Kız çocuk bütün yaşamı boyunca kendisinin yoksun olduğu bir şeye sahip olduğu için erkeklerden öç almaya çalışır. Keyifli okumalar:) Sevgiyle kalın... (QEDER)
Erkeklik ve onun değerleri karşısında kadının biyolojik ve psikolojik olarak gelişimini anlatan bir kaynak. Kımitap evlilik ,analık ,sevgili olma , kadın hastalıkları karşısında kadının yaşadığı sorunları sebep sonuç ilişkisi bağlamında değerlendiren bir anlatıma sahip. Kadının başta kendi benliğini ve kendi karşisinda karşi cinsini tanıması açısından okunmasi önemlidir. (Hülya ..)
Kadınların psikolojik gelişimini sosyal ve biyolojik açıdan inceleyen bir çalışma. Çeviri çok kötü, çevirmen için ayrı bir çevirmen lazım. Akademik bir dil kullanacam diye kitapta yüzlerce anlaşılmaz kelime kullanmış. İlgi çekici bir metini son derece zor ve ağır bir metin haline getirmiş tebrikler çevirmenimize. (V. Bogart Zangiev)
Kadının Ruhsal Yapısı PDF indirme linki var mı?
Karen Horney - Kadının Ruhsal Yapısı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kadının Ruhsal Yapısı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Karen Horney Kimdir?
Alman asıllı ABD’li tıp doktoru. Yeni-Freudcu akımın öncülerindendir. 16 Eylül 1885’de Hamburg’da doğdu, 14 Aralık 1952’de New York’ta öldü. 1912’de Berlin Üniversitesinde tıp öğrenimini tamamladı. S.Freud’un izleyicilerinden psikanalist Kari Abraham’ın yanında eğitim gördü. 1915’i izleyen yıllarda çeşitli Berlin hastanelerinde çalıştıktan sonra özel muayenehane açtı, bir yandan da Berlin Psikanaliz Enstitüsü’nde ders verdi. 1932’de ABD’ye gitti. İki yıl Chicago Psikanaliz Enstitüsü’nde yönetmen yardımcısı olarak çalıştıktan sonra 1934’de New York’a yerleşti. Freud’un psikanaliz kuramının yeterli olmadığını görerek kendi gibi düşünenlerle birlikte Psikanalizi Geliştirme Derneği ve Amerikan Psikanaliz Enstitüsü’nü kurdu ve ölene değin bu enstitünün başkanlığını yürüttü. Horney’nin ileri sürdüğü kişilik kuramı Freud’un görüşlerinden kaynaklanır. Ne var ki hem psikanalitik kuramı toplumsal açıdan yetersiz bulmuş, hem de bir kadın olarak Freud’un görüşüne yenilikler getirmeyi amaçlamıştır.
Karen Horney Kitapları - Eserleri
- Çağımızın Nevrotik Kişiliği
- İçsel Çatışmalarımız
- Kendi Kendine Psikanaliz
- Nevrozlar ve İnsan Gelişimi
- Kadın Psikolojisi
- Ruhsal Çatışmalarımız
- Psikanalizde Yeni Yollar
- Kadının Ruhsal Yapısı
- Gerçek İki Kişiyle Başlar
- Son Dersler
Karen Horney Alıntıları - Sözleri
- Cinsel sorunlar nevrotik kişilik yapısının nedeni değil sonucudur. (Psikanalizde Yeni Yollar)
- Bütün bilimler ve değerlendirmeler gibi, kadınların ruhsal yapısı da şimdiye kadar hep erkeklerin bakış açısından ele alınmıştır. (Kadının Ruhsal Yapısı)
- Nevrotik bir birey insanları “güçlü” ya da “zayıf olarak sınıflandırır; ilkine hayranlık besler, ikincisini hor görür. (Çağımızın Nevrotik Kişiliği)
- Çok açıkça görülmese de görkem arayışı en güçlü dürtüdür. (Nevrozlar ve İnsan Gelişimi)
- Freud'a göre bilinçaltının zamansızlığı kavramı, çocuklukta bastırılan korkuların ve arzuların ya da bütün deneyimlerin, bastırma nedeniyle bugünün sürekliliğinden koparıldığı, bireyin gelişimine katılmadığı ve sonraki deneyimlerden veya gelişmeden etkilenmediği anlamına gelir. (Psikanalizde Yeni Yollar)
- "İster totaliter bir ülkede yaşayın, ister özel nevrozunuzla yaşayın pek fark etmez. Her ikisinde de bütün meselenin benliğin mümkün olduğu kadar acı verici bir biçimde yok edilmesi olduğu toplama kampında bulursunuz kendinizi." (Nevrozlar ve İnsan Gelişimi)
- Bütün kültürümüz, bir erkek kültürüdür. Devlet, yasalar,ahlak, din ve bilim hep erkeklerin yaratısı olmuştur. (Kadının Ruhsal Yapısı)
- Tüm mutluluk olasılıklarının dışında bırakılmış bir kişi, ait olmadığı bir dünyaya karşı nefret hissetmiyorsa ancak gerçek bir melek olabilir. (Çağımızın Nevrotik Kişiliği)
- "Akıl ve mantığın fazlasıyla egemen olduğu bir sistemde, kişi duygularını kendisine içeriden ihanet eden ve bu yüzden kontrol altına alması gereken düşmanlar olarak görür. Bu şekilde huzura kavuşulabilse de, ancak bir mezarın huzurudur bu." (İçsel Çatışmalarımız)
- Herhangi bir türden saldırganca , hatta kendini ortaya koyucu bir davranış bile ona bencilce gözükecektir. Bunu kendi içinde ayıplayacak ve başkalarının da ayıplayacağına inanacaktır. Ve bu tür bir ayiplanma riskini göze alamaz , çünkü öz-saygısı bütünüyle başkalarının onayına çok fazla bağlıdır. (Ruhsal Çatışmalarımız)
- Yalıtkan tip, ne kadar az şey verdiğinin çoğunlukla farkında değildir ve kendisi için çok önemli olan, ancak dile getirilmeyen ve yaşanmayan duygularını eşine adadığına inanır. Coşkusal uzaklık yeterince güvence altına alındığı sürece, kalıcı bir bağlılığı korumaya sahip olabilir. Yoğun ama kısa süreli ilişkiler kurabilir, o, bu ilişkilerde birdenbire ortaya çıktığı gibi birdenbire de gözden kaybolur. Bu ilişkiler çabuk yıkılabilecek yapıdadır, birkaç etken yalıtkan tipin geri çekilmesini hızlandırabilir. (Ruhsal Çatışmalarımız)
- Saldırılardan kaçmak, tavşanın tehlike karşısında uyguladığı stradejidir ve bu onun sahip olduğu tek stratejidir; belki de bunun yerine kavga etmeye karar veremezdi çünkü kısaca bunu yapabilmesini sağlayacak araçlardan yoksundur. (Kendi Kendine Psikanaliz)
- Hem çocuk yaşta hem de yetişkin birçok kadın, sahip olduğu cinsiyet olgusu yüzünden, geçici ya da sürekli olarak acı çeker. Kadınların ruhsal yaşamlarındaki kadın oluşlarına karşı çıkmalarından kaynaklanan belirimlerin kökü, küçük bir kızdan erkeklik örgenine imrenmelerine kadar uzanır. Bu açıdan temelden eksik oluşun doğurduğu tatsız düşünce edilgin iğdiş edilme düşlemlerine yol açarken, etken düşlemler kayrılan erkeğe karşı kinci bir tutum sergiler. (Kadının Ruhsal Yapısı)
- ... bütün insanlık için geçerli olan, normal psikoloji diye bir şeyin olmadığı. (Çağımızın Nevrotik Kişiliği)
- Nasıl vücut ısısının yükselmesi fiziksel bir rahatsızlığın işaretiyse tutarsızlıklar da çatışmanın kesin bir göstergesidir. (İçsel Çatışmalarımız)
- Cennetin krallığı dışarıdan gelen işaretlerle gerçekleşmez. (Nevrozlar ve İnsan Gelişimi)
- İnsanın haklı olduğuna duyduğu inanç, kendini sınamazını bastırır. (Nevrozlar ve İnsan Gelişimi)
- Aşkın en büyük katili kıskançlıktır. (Gerçek İki Kişiyle Başlar)
- Nevrotik eğilimler kişiyi kendine daha çok yabancılaştırır. Yapısının katılığıyla birlikte bu olgu özünde üretkenliğini zayıflatır. Çalışabilir, ama canlı yaratıcılık kaynağı olan gerçek kendiliğinden özü zorunlu olarak boğulur. Ayrıca yaşamından hoşnut olamaz, çünkü doyum fırsatları kısıtlıdır ve bu doyumlar da genellikle sadece geçici ve kısmidir. (Psikanalizde Yeni Yollar)
- "... iyi evlilikler neden böylesine ender rastlanır birşeydir? Acaba evlilik kurumunun, insan varlığının bazı gerçekleriyle uzlaşamayacağı doğru olabilir mi? Yoksa evlilik, ortadan kalkmak üzere olan bir yanılsama mıdır? Ya da özellikle çağdaş insan onu ayakta tutabilme gücünden yoksun mudur? Kabul edemediğimiz başarısızlık, evlilik kurumunun kendisine mi aittir ya da bu, yürümeyeceğine inandığımız zamanki kendi başarısızlığımız mıdır? Neden evlilik genellikle sevginin ölümü olmaktadır? Kaçınılmaz bir yasaymış gibi bu duruma boyun eğmemiz mi gerekiyor; ..." (Kadın Psikolojisi)