Karınca Yuvasını Dağıtmamak - İlhan Sami Çomak Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Karınca Yuvasını Dağıtmamak kimin eseri? Karınca Yuvasını Dağıtmamak kitabının yazarı kimdir? Karınca Yuvasını Dağıtmamak konusu ve anafikri nedir? Karınca Yuvasını Dağıtmamak kitabı ne anlatıyor? Karınca Yuvasını Dağıtmamak PDF indirme linki var mı? Karınca Yuvasını Dağıtmamak kitabının yazarı İlhan Sami Çomak kimdir? İşte Karınca Yuvasını Dağıtmamak kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: İlhan Sami Çomak
Editör: Kıvanç Koçak
Tasarımcı: Suat Aysu
Yayın Evi: İletişim Yayınları
İSBN: 9789750531149
Sayfa Sayısı: 160
Karınca Yuvasını Dağıtmamak Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
İlhan Sami Çomak, 1994 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü’nde öğrenciyken, yoğun işkenceler gördüğü bir gözaltı sürecinden sonra tutuklanarak cezaevine kondu. Yıllardır devam eden adalet mücadelesine rağmen 2021 yılı itibariyle hâlâ cezaevinde... Çomak, sadece adaletsizliğin pençesine düşmüş biri değil, şiirleri birçok dile çevrilen, dünyaca tanınan bir şair aynı zamanda. Yaşadığı tüm hukuki mağduriyete rağmen yüzünü her zaman yaşamaya, umuda, sevgiye çeviren Çomak, Karınca Yuvasını Dağıtmamak’ta çocukluğunu, tutuklanma hikâyesini, şiirinin arkasında yatanları, hayata bakışını ve adalet arayışını sahici bir şair duyarlılığıyla, yalın ve bir o kadar da sarsıcı biçimde anlatıyor.
“... adalet hayatıma çelme taktı, yere düştüm, yere çok kötü düştüm ve doğrulup kalkmak yıllarımı aldı ama beni zehirleyecek hislerden, insan olmanın güzel yönlerini hatırımdan çıkarmayarak, bir şekilde sakınmayı bildim.”
“Umutsuzluğun ağır karanlığını tartmak, kalbe ve akla çöken sessizliğin çoraklığını dağıtmak, hayatı derli toplu tutmak için umut hep yanımda oldu veya ondan uzaklaşmadım.”
Karınca Yuvasını Dağıtmamak Alıntıları - Sözleri
- Zaman her şeyi eskitiyor da en az çocukluğa dokunuyor sanırım
- "bir zamanlar dışarıda olduğumu, İstanbul'un sokaklarında yürüdüğümü hayal etmeye çalışıyorum ama zihnim algılamıyor. Dışarıdaki hayatıma dair gerçeklik duygumu yitirdim. Sanki burada, cezaevinde doğdum ve dünya hakkında bildiğim şeyler ya ziyaretçilerden duyduklarım ya da kitaplardan okuduklarım."
- Keşke bir güvercin olsaydım. Dünya sevmek için çok küçük.
- “Keşke bir güvercin olsaydım/ Bu dünya sevmek için çok küçük.” diyor Furuğ. Burası yaşamak için çok küçük!
- Kendini tanımlamak için başkasına ihtiyaç duymak!
- İster içeride olalım ister dışarıda, hayat bizi ezip geçiyor ama az, ama çok kötülükle iz bırakıyor. Mutluluğun hakkıyla uğradığı birini tanımadım ben, hiç bilmedim. Ben hayat dedim, siz devlet deyin buna, iktidar veya erk deyin... Sıkıntılara kefil aramak! Bunu en iyi yapacak şiirdir. Dolayısıyla mekanı aşan aydınlık bir yere koymak gerek şiiri.
- Ne kaybetmişsem onu arıyorum. Şiirle.
- Geleceğin güne uzanan yansımasıydı umut.
- Şiirimdeki kuşlar havalandı!
- Çocuklar çürümeyi bilmezler. Zamanın öğüten gücünü de. Ölüm sevdiklerine geldiğinde ölümdür. Hayatımın başından beri biliyorum bunu.
Karınca Yuvasını Dağıtmamak İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Hakkında somut bir delil bulunmadan tam 27 yıl tutsak olan İlhan Sami Çomak. Yaşamının yarısından fazlası parmaklıklar ardında geçirmiş ve her şeye rağmen bu olanlara kader diyip geçmemiş, şartlar elverdiğince yaşamın tadını çıkarmaya bakmış Bingöllü, Kürt-Alevidir. Her şeyi çok açıklıkla bu kitapta dile getirmiş. Tüm yaşadıkları, tüm haksızlıklar ayrıca her zaman ki gibi adaletsizlik fakat bunlara karşılık kaybetmediği umudu ve o güzel şiirinin öyküsünü dile getirmiştir. Hayrete düşerek okumaya başladığım bir kitaptı. Çünkü bu kadar çalkantılı bir hayata rağmen her şeyi bu denli soğukkanlılıkla ve düzen içerisinde bizlere aktarabilmiş. Alıntılayacak çok güzel cümleler kurmuştu bu cümleler umut ışığı yaratıyor insanda. Okunması ve okutulması gereken bir kitap. Son olarak güzel bir İlhan Sami dizesi paylaşmak istedim, Biz gölgeden de geçiririz ışığı Biz bu arada çeşit çeşit aşklar gibi Nice ağaçlar toplayıp getireceğiz Gürgen ağzımdaki ıslık, masamda damar Abanoz bir kavram, ince tanım Onu bulup onu seveceğim (Heval Kaya)
İzmir'de bilen bilir 18:00'da metro çok kalabalık olur... Telefon müziğim Varto-Karlıova arası çok yaygın olan bir halay türü olan "Çepki" müziğiydi. Bir yaşlı amca yanaşıp sohbet ettikten sonra oğlundan bahsetmişti oğlu ise şuan kitabını incelediğim yazar... Karlıovalı Kürt-Alevi bir ailenin çocuğu olan İlhan Sami Çomak işlemediği suçlardan dolayı 27 yıldır mahkûmdur. Suçları ise aynı anda Bingöl'de çatışmaya katılmak ve İstanbul'un 3 ayrı noktasında Orman yakma. Fiziksel olarak 4 şeyi aynı anda yapması imkansız oysaki. En uzun süreli tutsak kalan Yazar, Şairdir kendisi. Maalesef yine bir hukuksuzlukla dünya 1.si olduğumuz bir alan. 27 yıldır mahkûm olmasına rağmen Bu kadar güzel Bingöl betimlemeleri ve köyleri hatırlıyor olması beni çok şaşırttı. Gerçekten de şairliğinin hakkını vermiş. Çocukluk yılları o kadar masum ve temiz ki bir daha hangi ana doğurur böyle çocukları? Otobiyografik bir eser olan bu kitap okuyucuya okurken sinir, öfke haksızlık karşısında kendi yerini sorgulatıyor. O kadar işkenceye ve zorla tutanaklara geçen şeylere rağmen tüm bunları yapanları affedecek kadar da yufka yürekli ki ben onun yerine bile bu zulmü affedemiyorum. Son bölümde ise bir avukat ve hakim kararların hukuksuzluğunu ispatlar biçimde tane tane anlatıyor. Okurken zorlandım çünkü bu kadar açık şekilde bir insanın hayatını nasıl kararttılar anlayamıyorum. Aslında onun şahsında tüm ilerici, aydın, ve Kürt halkını cezalandırmak isteniyor ve buna karşı gelmek için elimizden geleni yapmak zorundayız. En azından okuyup mektup yazabilir, okunup tanınması için paylaşabiliriz. Kürt,Alevi, Öğretmen adayı,Şair,Yazar,Ressam,Masum ve 27 yıldır TUTSAK! (Umut Fırat)
Karınca Yuvasını Dağıtmamak PDF indirme linki var mı?
İlhan Sami Çomak - Karınca Yuvasını Dağıtmamak kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Karınca Yuvasını Dağıtmamak PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı İlhan Sami Çomak Kimdir?
İlhan Sami Çomak 1973 yılında Bingöl’ün Karlıova İlçesi’nde doğmuştur. 1994 yılında İstanbul Üniversitesi’nde okurken orman yangını çıkarmak ve yasa dışı örgüt üyesi olmak iddiaları ile tutuklanmıştır. DGM’de yargılanan Çomak, Türkiye’nin en uzun süre tutuklu yargılanan kişilerinden biridir. Yargılaması hala tutuklu olarak devam eden Çomak, cezaevinde 8 kitap yazmıştır.
İlhan Sami Çomak Kitapları - Eserleri
- Karınca Yuvasını Dağıtmamak
- Savaş ve Sürgünler
- Geldim Sana
- Açık Deniz
- Dicle’nin Günlüğü
- Eylül ve Karanfiller
- Günaydın Yeryüzü
- Kedilerin Yazdığı İlahi
- Bir Sabah Yürüdüm
- Hayattayız Nihayet
- Yağmur Dersleri
İlhan Sami Çomak Alıntıları - Sözleri
- bir imkânla ırmağı düşün. Suyun kitaplarda akan damarını, düğümün çözülme isteğini birkaç rengin sesidir dediğim yazı reddederek bahara teşebbüs et bazı yorgun adımlarla (Geldim Sana)
- Tanrım,beni affet. Dünyayı senin emirlerini hiçe sayan, sudan sebeplerle savaş çıkartıp insan öldürmekten zevk alan zalimler, kötüler yönetiyor ve ben bu koşullarda mücadelemi sürdürecek gücümü kaybettim. Sana geliyorum. (Savaş ve Sürgünler)
- Ve ben bir güvercinin yokluğunu taşıyorum (Hayattayız Nihayet)
- “Yeşermesi zaman alsa da yaşadığımız sürece umut hep var.” (Savaş ve Sürgünler)
- İster içeride olalım ister dışarıda, hayat bizi ezip geçiyor ama az, ama çok kötülükle iz bırakıyor. Mutluluğun hakkıyla uğradığı birini tanımadım ben, hiç bilmedim. Ben hayat dedim, siz devlet deyin buna, iktidar veya erk deyin... Sıkıntılara kefil aramak! Bunu en iyi yapacak şiirdir. Dolayısıyla mekanı aşan aydınlık bir yere koymak gerek şiiri. (Karınca Yuvasını Dağıtmamak)
- mum yanıyordu ve ben erimeyi bıraktım geldim bir zeki müren dinledim en çok sezen aksu'yu en çok işte duyamadıklarımı dinledim bütün sesleri dinledim bütün kitapları okudum göğe baktım ve defterlere yazı yazdım çıktım kendime baktım aynaları süsledim (Geldim Sana)
- Oysa her şey öyle güzel ki! Devletin ağrına gidiyormuş bunlar. Devletin arzuları varmış. Kadınları öldüren erkekleri, evleri yıkan tankları varmış. Devletin önemsediği çok zamanı varmış. Şiiri yokmuş. Oysa her şey öyle güzel ki! (Hayattayız Nihayet)
- Toplanıyoruz eski uykularımızdan uyanarak Bir gece belki seversin beni Serçeler dolunaya hazırlanırken Bir gece denizin sesini bir arp gibi anılarla gererek (Hayattayız Nihayet)
- “Sevgi ve bütün güzel duygular, dürüst insanların yüreğinde güç kazanır.” (Savaş ve Sürgünler)
- Geleceğin güne uzanan yansımasıydı umut. (Karınca Yuvasını Dağıtmamak)
- Suskun bir fotoğraf gibiyim, uykusuz ve kıyısızım şimdi. Bakışlarımı tutuşturarak seni düşündüm derin bir sesle. (Hayattayız Nihayet)
- biri geldi aklımdaki sözcüklerden aldı (Geldim Sana)
- -bir insan ırkı ne olursa olsun, ataları nereden gelirse gelsin, o insan nerede doğup büyümüşse, hangi toprakların ekmeğini yerse, suyunu içerse vatanı orasıdır.- s14 (Savaş ve Sürgünler)
- “Bana bazen eskimeyen bir sevgi verin.” (Hayattayız Nihayet)
- “Sevgi ve bütün güzel duygular, dürüst insanların yüreğinde güç kazanır.” (Savaş ve Sürgünler)
- İçtiğin suyun duruluğunu ağzımda taşıyorum. (Hayattayız Nihayet)
- “Yeşermesi zaman alsa da yaşadığımız sürece umut hep var.” (Savaş ve Sürgünler)
- “Keşke bir güvercin olsaydım/ Bu dünya sevmek için çok küçük.” diyor Furuğ. Burası yaşamak için çok küçük! (Karınca Yuvasını Dağıtmamak)
- masaya oturdum kitap okudum okurken sana çiçekler topladım (Geldim Sana)
- Zaman her şeyi eskitiyor da en az çocukluğa dokunuyor sanırım (Karınca Yuvasını Dağıtmamak)