matesis
dedas

Kediler - Salâh Birsel Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kediler kimin eseri? Kediler kitabının yazarı kimdir? Kediler konusu ve anafikri nedir? Kediler kitabı ne anlatıyor? Kediler PDF indirme linki var mı? Kediler kitabının yazarı Salâh Birsel kimdir? İşte Kediler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
  • 27.05.2022 18:00
Kediler - Salâh Birsel Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Salâh Birsel

Yayın Evi: Bağlam Yayınları

İSBN:

Sayfa Sayısı: 204

Kediler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

10001 Gece Denemeleri'nin 10. kitabı Kediler ile zaman içinde yeni bir tura daha çakmaktayız. Sanki bir bilim kurgu filmi gibi oradan oraya ışınlıyor yazar bizi. Ve geriye her dönüşümüzde de yeni bir Salah Birsel özdeyişi daha getiriyoruz beraberimizde.

Kediler Alıntıları - Sözleri

  • Yaşam boşluğa takılmış bir tenis topudur. Boşluğa ve zamansızlığa takılmış ve öylece kalmıştır.
  • Madem bunu istediniz o halde sizden nefret ediyorum. Sizden sizi sevmeye en yatkın biri olarak nefret ediyorum.
  • Bilmem ki niçin ürkeriz ölümden Ölmek yaşamak kadar fena mı?
  • Aşk, kadın için tüm bir yaşam demektir. Onu her şeyden önemli sayar.
  • «İnsan önemsiz ve beklenmedik yerlerde her vakit ilginç kişilere raslar» der Miller.
  • "Yaşam boşluğa takılmış bir tenis topudur. Boşluğa ve zamansızlığa takılmış ve öylece kalmıştır."
  • insanlık ve uğruluk, doğa ve cinayet, gerçeklik ve bilimkurgu yanyanadır. Çocukları duvara nasıl çarpıp öldürdüklerini alaylar ve bu- laylarla anlatan bir Nazi başkanı karısına yazdığı mektubu kızamığa yakalanmış çocuğunun sağlık durumunu sorarak bitirir.
  • "Ancak kötüler yalnız kalır."
  • İnsanlık ve uğruluk, doğa ve cinayet, gerçeklik ve bilimkurgu yanyanadır. Çocukları duvara nasıl çarpıp öldürdüklerini alaylar ve bulaylarla anlatan bir Nazi başkanı karısına yazdığı mektubu kızamığa yakalanmış çocuğunun sağlık durumunu sorarak bitirir.
  • Yaşam her şeyden önce de sevgidir. Gelgelelim, insanların sevgiyi yıktıklarına inanır Edip. Ona göre aşk birlikte yaşamak, yaşamı birlikte süslemektir. Büyük aşklar ise sevmenin içgüdüsel bir çılgınlığıdır. Bir de var ki, aşklar birbirlerine benzemediği vakit varolurlar.
  • Yaşamım mucizelerle doludur. Küçük mucizeler. Birçok kez öldüm. Kafamın içinde. Fizik olarak. Ve işte gelip beni kurtardılar. Her defasında da son dakikada. Kim kurtardı, nasıl kurtardı bilmiyorum. Ama kurtarıldım. Bu benim alınyazımda var. Hiçbir zaman yaşamın güzelliğini yinelemekten bıkmadım. Kötü olduğu zamanlarda bile. İnsanlar beş para etmese, bir yaşam bozuğu olsa da yaşam güzeldir.
  • "Benim bir başka hastalıklı ruhum var. Yolum da herkesin yolundan ayrı. Her günüm bayram olsa da umutsuz kalbim yine de gülmez. Beynimde, başımda bir yara var. Düşüncelerim yas içinde. Muradıma ersem de ermiş olmam. Benim mürekkebim gözyaşlarımdır. Ruhum sürekli bir sonbahardır. Gülüşlerim de acı içinde ağlar."
  • Doğrusu, dünyanın en uzun, en çapraşık işi anlamaktır. Az anlamak, çok anlamak, leb demeden anlamak, görmeden anlamak, tenhasında anlamak, kalabalıklarda anlamak, ağıraksak anlamak. Üsküdar’ı geçtikten sonra anlamak, yektahtada anlamak... Anlamanın çeşitlerini say say biteremezsiniz.

Kediler İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Gel pisi pisi:): Bir varmış bir yokmuş Allah'ın kulu çok çoğumuş. 4000 yıl önce evcilleştirilen bir nazenin varmış. Bu nazenin dediğim kediler imiş. Kimi insanın hayatına yoldaş olmuş, kimine bir kutsal varlık, kimine terapist hele bazılarına da öcü, şeytan olmuş. Öyle bir yoldaş olmuş ki evde ikamet eden kedi ölünce ev halkının kaşını kazıtıp kaşları çıkana kadar yas tutacak kadar, öyle bir cân bellenmiş ki Hz. Muhammed'in kaftanına kıyıp onun uykusuna kıyamayacak kadar, öyle kutsal bellemiş ki Mısırlılar onu öldürenin canını alacak kadar, bu kutsallık o kadar büyükmüş ki Mısırlılarda tarifi imkânsız.. Persliler bile onların bu zaafını savaşlarda kullanmışlar. Kucağına kedi alarak kendini Mısır askerine karşı korumuş Pers askeri :) Vesaire vesaire.. Gelelim şimdi bizim Birsel'in kedilerine, aman kedi hastası insan deyince yazarlar, şairler bundan muaf mı sanırsınız? O romantik şiirlerine konu olmuş kadınlar da neymiş kedilerinin yanında! Gidip gelmeyen kadının arkasından ağlayan az var imiş de kedinin arkasında ne yaş döken varmış. Yazarların ismini unuttum :) Kedilerin ismi de bizim isimlere benzeyen isimler olunca. Benim gibi kedi hastasıysanız beğenerek okuyacağınız bir deneme. Hazır sokağa fırladı bizim kedi. Sokak serserisi, dindar babasının tabiriyle gavurun tohumu yazar/henry-miller 'le iki muhabbet edelim:) Cidden muhabbet edeceksiniz sanki Henry konuşuyor gibi yazılmış. Babasına, çevresine inat Henry size diyecek ki: "Ben cavala cuvala etmem, gıllıgışlı lafı da sevmem. Bana dair ne varsa sevgi, öfke, aşk, senin namahrem saydığın çıplaklık, seks hepsini dökerim kağıda. Ben buyum adamım işine gelirse!" Bir serseriden kaçtık, farenin kafasını dişleyip koparan, karısını ilk gördüğünde hissettiğini aşk diye tabir etmeyip "psikolojik anormallik" diye deliye tutulduk. Deli mi dedim pardon ressam Dali :) Ona dair yine bissürü şey öğrenmenin yanında yazar/george-gurdjieff promosyondan öte ana ürün niteliğinde enfes bir yazarı keşfedeceksiniz. Hadi kaçalım bu deliden otellere. Dünya bir kervansaraydı ya onun yavrusu otelleri mesken tutmuş Edip Canseverle serotonin basalım damarlara ve; Mutluluk neymiş öğrenelim Çinliler ve Japonlardan. Siz mutluluğa anlam biçerken Birsel sizin için anlamak ve anlamın yorumunu yapsın. Birsel bu! Hep keyifle yürümez edebiyatın caddelerinde. Nazi Hummasına el atar verdiği serotonini çekip, dudağımızı büzdürür. Nice zalımlardan bahseder. Kulağınızda şu ses "Dünya zalımlar dünyası giden zalım, gelen zalım..." Bu kadar efkârdan sonra Rousseau'nın itiraflarına bilye gibi fırlatacak sizi Birsel. Ve bir kaç denemeden sonra İzmir'de takılacağız. Başka yerlere fırlamayacağız da Birsel'in okul sırasına oturup onun edebiyat zevkini öğreneceğimiz yazılarla haşır neşir olacaksınız. Tavsiye konusuna gelirsem, gerçekten dolu dolu, verimli bir eserdi. Birsel'in eserleri içinde benim en sevdiklerim arasına girdi. Hiç Birsel okumayan biri için başlangıç eseri bile olabilir. İlk paragraf ve Dali hakkında verdiğim bilgiler kitapta yer almamaktır. ** (Verda)

Merhaba arkadaşlar. 2 farklı kitabın tek kitapta yazıldığı, daha fazla Salah Birsel görebileceğimiz bir kitaptayız. İlk kısımda 13 denememiz yer alırken diğer kısım ESKİDEN İZMİR’DE başlığı ile yayımlanmış ve bir İzmir döneminde aslında hem o zamanın yaşantısı ve günlük koşuşturması, hem de okul ve gençlik çağına ait yaşantısını kendi ağzından dinlemek (okumak) güzeldi. Kitap okumak sizce de güzel değil mi? Hangi şart altında olursanız olun, iyi gelmiyor mu? Kitap demişken ay sonu sınava girecek tüm kardeşlerim, Allah kolaylık versin hepinize. Dualarım sizinle. Gönül isterdi ki sınavınız ertelensin, sağlığınız daha mühim aka elden bir şey gelmiyor. Sadece sosyal medya üzerinden sizlere elimizden gelen desteği verdiğimizi bilin. Elimizden daha iyisi gelse onu da yaparız. Kusura bakmayın. Keyifli okumalar, esen kalın.. (Sadık Kocak)

Kediler, iki ayrı bölümden oluşuyor denilebilir.İlk bölümde Salâh Birsel’in çeşitli konularda yazdığı her zamanki gibi ufuk açıcı denemeleri yer alırken, ikinci bölümde 1930’ların İzmir’ine gidiyoruz.Salâh Birsel’in çocukluğunun, gençlik günlerinin İzmir’i demek daha doğru aslında.Salâh Birsel’le İstanbul’un sokaklarını, semtlerini çok gezdim ama İzmir’i sanırım ilk kez geziyorum. Kitaba ismini veren Kediler denemesi, kedi aşığı bana ayrı bir zevk verdi.Hüsamettin Bozkurt’un Ofelya’sında, Paul Leautaud’nun Çinli’sinde, Yusuf Ziya’nın Gümüş’ünde, Colette’tin Fanchette’inde benim kızları gördüm. (Özlem Akbaş)

Kediler PDF indirme linki var mı?

Salâh Birsel - Kediler kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kediler PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Salâh Birsel Kimdir?

Salâh Birsel, 1919'da Balıkesir'de doğdu. İlk şiiri 1937'de Gündüz dergisinde çıktı. Günlüklerini 1950'de Beş Sanat dergisinde yayımlamaya başladı. Türk şiirinde özgün bir yer edinen Birsel daha çok aklın ve zekânın egemenliğini ön planda tutan, şairanelikten uzak, yergici şiirlere ağırlık verdi. Asıl ününü 1970'den sonra yayımladığı 1001 Gece Denemeleri ve Salâh Bey Tarihi olarak adlandırdığı dizi kitapları ve günlükleriyle elde etti. Şair ve deneme yazarı Salâh Birsel 1999'da vefat etmiştir.

Salâh Birsel Kitapları - Eserleri

  • Dört Köşeli Üçgen
  • Kurutulmuş Felsefe Bahçesi
  • Boğaziçi Şıngır Mıngır
  • Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu
  • Paf ve Puf
  • Kahveler Kitabı
  • Varduman
  • Nezleli Karga
  • Şiir ve Cinayet
  • Rüştü Onur
  • Köçekçeler
  • Bir Zavallı Sarı At
  • Seçme Şiirler
  • Şişedeki Zenci
  • Amerikalı Tolstoy
  • Gandhi ya da Hint Kirazının Gölgesinde
  • Yaşlılık Günlüğü
  • Hafiyeler Önde Gider
  • Şiirin İlkeleri
  • Kediler
  • Yapıştırma Bıyık
  • Halley Kimi Kurtarır
  • Kendimle Konuşmalar
  • Aynalar Günlüğü
  • Yalnızlığın Fırınlanmış Kokusu
  • Hacivat Günlüğü
  • Asansör
  • İstanbul - Paris
  • Geceyarısı Mektupları
  • Bay Sessizlik
  • Sergüzeşt-i Nono Bey ve Elmas Boğaziçi
  • Sen Beni Sev
  • Günlük
  • Papağanname
  • Haydar Haydar
  • Gece Mavisi
  • Çarleston
  • Yaşama Sevinci
  • Sevdim Seni Ey İnsan
  • Yanlış Parmak
  • Goethe: Işık... Biraz Daha Işık
  • Ases
  • Rumba Da Rumba
  • Seyirci Sahneye Çıkıyor
  • Baş ve Ayak
  • Beyoğlu'nda Büyülü Geceler
  • Fransız Resminde İzlenimcilik
  • Hacivatın Karısı
  • Kuşları Örtünmek
  • Nardenk
  • İnce Donanma

Salâh Birsel Alıntıları - Sözleri

  • Doğrusu, bilinçaltı denilen o zirzop bilgisayar, insana öyle oyunlar oynar ki, aklı keskinler bile işin içinden kolay kolay sıyrılamaz. (Boğaziçi Şıngır Mıngır)
  • Goethe, “ okumayan insanlar, onun ne kadar çabaya, ne kadar zamana mal olduğunu bilemez. Ben okumayı öğrenmek için seksen yılımı verdim. Yine de öğrendim diyemem,” der. (Hafiyeler Önde Gider)
  • Ahmet Refik, Sokullu adlı kitabında Kanuni çağında İbrahim Paşa'nın adamlarından Venedik Balyosu (elçi, temsilci) Alvario Griti'nin de Taksim'de büyük bir konağı olduğunu söyler. Balyos “Beyoğlu” adıyla anılır ki Beyoğlu adının buradan geldiği düşünülebilir. (Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu)
  • Yaşasın Hürriyet! Yaşasın Vatan! (Sergüzeşt-i Nono Bey ve Elmas Boğaziçi)
  • Kaçın kaçın karayelden Sıkıntıdan bulanımdan Bağlanmayın güzelliklere Mutluluğun berisinde durun (Çarleston)
  • Dünyada onlardan güzel şey var mı? Kadınlara düşen şey sevilerek ve de onurlandırarak yaşamaktır. (Gece Mavisi)
  • Demokrasinin hayran olunacak bir özelliği de yurttaşlara protesto hakkı tanımasıdır. (Şişedeki Zenci)
  • Gülücüklerinizi çoğaltıyoruz (Köçekçeler)
  • Ölümünden birkaç ay önce 15 ciltlik romanın sonuna ‘Bitti’ sözcüğünü oturttuktan sonra rahatlar ancak. O vakit hizmetçisine şöyle diyecektir: - Romanım bitti. Artık ölebilirim Celeste. (Kurutulmuş Felsefe Bahçesi)
  • Şair, almadan verendir. Şairin Tanrı'ya benzetilmesi de bundan, bu almadan verme yüzündendir. (Hacivat Günlüğü)
  • Çay içen limon istedi mi Hacı kendisine hakaret edilmiş sayar. (Kahveler Kitabı)
  • Kötü damgası vurulan şeyleri aynen kabul etmek insanların hamu­runda vardır. İnsanlar bir şeye güzel dendi mi ayakla­nırlar. Kötü dendi mi ses çıkarmazlar. (Sen Beni Sev)
  • ...Yağmacılık adam başı Adalet sevenler nerde Eşekleri yolda bekler Açıkgözler hazırolda Yalan üretilir yok yere Yaşa ahlaksız ahlak Herkes suçla uğraşır Suçluları soran nerde... (Seçme Şiirler)
  • Uyu bir tanem uyu ... Seni şiir uyandıracaktır (Baş ve Ayak)
  • Kapıyı örttükten sonra kendimi yokladım. Neşe diye bir şey kalmamıştı. (Hacivat Günlüğü)
  • Bir karanlık kutudur İnsanlık bahçesi Kim kime dosttur anlaşılmaz Kim kime gölge verir (Yaşama Sevinci)
  • Bir romanı elli kez okumak! Bu, birçok­larına gülünç gelebilir. Ama tekrar tekrar oku­madan bir kitabın iyice anlaşılabileceği düşü­nülmemelidir. Jean Cocteau, bu konuda şöyle der: “Okumak başka bir iştir. Okuyorum. Okuduğumu sanıyorum. Bir kitabı yeniden okuduğum vakit de, onu daha önce okuma­dığımı sezinliyorum.” (Kendimle Konuşmalar)
  • Bir avuç çılgınlık dönenir içimde. (Bay Sessizlik)
  • ...burada 1de Anatole France’nin 1sözüne perende attıralım: — Yazı yazmadan mutlu yıllar yaşamıştım... (Yapıştırma Bıyık)
  • Ne olursa olsun ikinci okumalardan alınan tad, birincisinden damıtılan tad değildir. Ondan daha başka şeyler, daha başka büyüler taşır. (Asansör)

Yorum Yaz