Kendinin Avcısı - Metin Altıok Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Kendinin Avcısı kimin eseri? Kendinin Avcısı kitabının yazarı kimdir? Kendinin Avcısı konusu ve anafikri nedir? Kendinin Avcısı kitabı ne anlatıyor? Kendinin Avcısı PDF indirme linki var mı? Kendinin Avcısı kitabının yazarı Metin Altıok kimdir? İşte Kendinin Avcısı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Metin Altıok
Yayın Evi: Türkiye Yazıları
İSBN:
Sayfa Sayısı: 62
Kendinin Avcısı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Konuşurken birden dilimin ucuna geldi, ona “Sen bir alaturka ozansın” dedim. Kızmadı. Dahası hoşuna gitti. “Alaturka” sıfatı şimdiye kadar neredeyse bir küçümseme tanımı olarak kullanılmıştır. Oysa Metin Altıok hoşlandı bundan. “Evet ben bir alaturka ozanım” dedi. Cahit Sıtkı Tarancı’yı değil de onun yanında hakkı epeyce yenmiş Ziya Osman Saba’yı seviyor. Ama eskiden dedikleri gibi değil, “küçük insan”în şiirini yazmıyor o; ezilen, horlanan, çılgın bir çağda yalnızlığı ve yabancılaşmayı yaşayan insanın yüreğindeki insani cevheri araştırıyor. Bir yanı hüzzam faslı, bir yanı çocukluğumuzun bayram yeri. Unutmaya başladığımız, neredeyse yadsıdığımız korkularla, seslerle içli - dışlı. Bir İstanbul efendisi gibi rakı içiyor. Ceplerini arasanız belki karanfil tohumu var. -Özdemir İnce.
Kendinin Avcısı Alıntıları - Sözleri
- Sağır bir günün sonunda dilsiz bir gece Sarıp sarmalıyor seni, Gökyüzü gıcırtıyla kapanıyor üstüne. Bak ömrün yarılandı...
- Bana bir uçurum gerek şimdilerde, Yeterince dik ve derin. Bir çavlan istiyorum çünkü, Kırmak için kristalini hayatın ve şiirin
- Çocukların gül dudağında Zift gibi yapışkan kara sakızlar. Öyle yalnızız ki bu panayırda. Sevgimiz durmadan bir taşı ovar.
- Yolumuz kırık, önümüz karanlık Ve ağır tuğrası alnımızda Padişah yalnızlığın Ama yine de umudumuz kalabalık.
- Ölüm de vardır yaşadığımız her şeyde. Bir bardak çatlarsa durduğu yerde, Bir aşk ansızın biterse, Ayna kırılırsa yüzünle birlikte, Zamanıdır konuşmanın ölümden.
- Öyle yalnızız ki bu panayırda. Sevgimiz durmadan bir taşı ovar. Sevgilim aşk da uyar çevreye Ve kendine parlak bir yalan arar..
- Seni beklerken yüreğimin ufalanıp dökülmüş yarısı.. Sevgilim ne zaman, ne zaman Bir dosyaya koyacağız bu yası..
- Kendi kendini gören bir Göz gibi oldun mu hiç, içe dönük bir göz gibi? Gözünün bebeğinden Kaç fersah gördün içini? Nereye kadar sürdü yolculuğun, Dehlizin sandığından derin miydi?
- Güzel anılar biriktirdim senden, Dudağıma solgun gülücükler getiren. Özenle sakladım belleğimde, Bir yığın oldu daha şimdiden. Nasıl olsa. bir sonu olacaktı bu aşkın, Bir gün apansız gerçekleşiveren..
- ..Artık tutunacak kimsen kalmadı, Nasıl biliyorsan öyle düğümle zamanı..
- Bir bir uzaklaşıyor sevdiğim insanlar. Ne zaman bir dosta gitsem, evde yoklar..
- Geçmiştir, bugün de geçer Zamanla güzelleşir. Geçmişle bugün arasında Tek bildiğim kendimdir. Ve kendim, belki hiç bilmediğim, Nasıl da eskimiştir.
- Sevgilim aşk da çevreye uyar, Susuzluk,kaktüsü dikenle kaplar.
- Ölüm de vardır yaşadığımız her şeyde. Bir bardak çatlarsa durduğu yerde, Bir aşk ansızın biterse, Ayna kırılırsa yüzünle birlikte, Zamanıdır konuşmanın ölümden.
- Ne güzel anımsarız geçmişi, Kendi yalanımızla.. Uysal bir geçmiştir, iyi şeyler kalmıştır aklımızda. Unutmak bizim bildiğimiz iştir..
Kendinin Avcısı İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Yerleşik Yabancı: Bu kitap ve Metin Altıok hakkında en iyi değerlendirmeyi zamanında Özdemir İnce yapmış. Değerlendirmeyi olduğu gibi aktarıyorum: "Konuşurken birden dilimin ucuna geldi, ona “Sen bir alaturka ozansın” dedim. Kızmadı. Dahası hoşuna gitti. “Alaturka” sıfatı şimdiye kadar neredeyse bir küçümseme tanımı olarak kullanılmıştır. Oysa Metin Altıok hoşlandı bundan. “Evet ben bir alaturka ozanım” dedi. Cahit Sıtkı Tarancı'yı değil de onun yanında hakkı epeyce yenmiş Ziya Osman Saba'yı seviyor. Ama eskiden dedikleri gibi değil, “küçük insan”în şiirini yazmıyor o; ezilen, horlanan, çılgın bir çağda yalnızlığı ve yabancılaşmayı yaşayan insanın yüreğindeki insani cevheri araştırıyor. Bir yanı hüzzam faslı, bir yanı çocukluğumuzun bayram yeri. Unutmaya başladığımız, neredeyse yadsıdığımız korkularla, seslerle içli - dışlı. Bir İstanbul efendisi gibi rakı içiyor. Ceplerini arasanız belki karanfil tohumu var." (Eshade Demir)
Bazen düşünür müsün Başka bir şeymiş gibi kendini? Şimdi bilmiyorum yaşımı Kaç boğumluydu kuyruğum, Zehirim ne kadar keskindi! Çevremde kızıl bir ateş çemberi Kaldırıp kuyruğumu bir gün Sokmayı düşündüm kendimi. Bazen düşünür müsün sen de Başka bir şeymiş gibi kendini? Kendi kendini gören bir Göz gibi oldun mu hiç. İçe dönük bir göz gibi? Gözünün bebeğinden Kaç fersah gördün içini? Nereye kadar sürdü yolculuğun, Dehlizin sandığından derin miydi? Söyle nerede buldun kemiklerimi? Yüzüğüm herhalde parmağımda değildi! Bazen düşünür müsün sen de Başka bir şeymiş gibi kendini? (Murat Gür)
Kendini aramak kolay da bulmak zor iştir. Metin Altınok bu şiir kitabındaki şiirlerinin çoğunu kendisini aramak ile ilgili yazmış. Kendini aramak , doğada , evde , kuşlarda , fikirlerde.. KENDİNİN AVCISI Ne dedim, ne yaptım, Nasıl davrandım? Düştüm peşime izledim. Sanki ben ve bendim önüm8ıra, ardımsıra Dehlizinde kendimin. O mu öndeydi, ben mi? O dediğime bakmayın Ayırt etmek içindi. Av mıydım, avcı mıydım? Tuhaf ama ben ve ben Hem kaçtım, hem kovaladım. (Viyan)
Kendinin Avcısı PDF indirme linki var mı?
Metin Altıok - Kendinin Avcısı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kendinin Avcısı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Metin Altıok Kimdir?
14 Mart 1940 tarihinde Bergama'da doğdu. Karşıyaka Lisesi ve Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Felsefe bölümünü bitirdi. Bingöl Lisesi'nde Felsefe Grubu Öğretmenliği ve daha sonra sürgün olduğu Bingöl'ün Genç ilçesinde, ayrıca Karaman Lisesi'nde felsefe öğretmenliği yaptı. İşçi Partisi üyesiydi.
Sivas katliamından (2 Temmuz) ağır yaralı olarak kurtuldu ancak komadan çıkamayarak 9 Temmuz 1993'te Ankara'da vefat etti.
Şiirleri 70'li yıllarda yayımlanmasına karşın Metin Altıok, şiirlerinin kaynakları bakımından 60'lı yılların geç ürün veren (ya da geç yayınlanan) şairlerinden biri olarak nitelendirilebilir.
Gezginde Servet-i Fünun'dan, Ahmet Haşim'den, Dranas'dan, İkinci Yeni'ye, ve 60'lı yıllar şiirinin bazı ortak söyleyişlerine kadar çeşitli etkilenmeler bulunmaktadır. Bu kuşağın en romantik, duygucu şairleri arasında olan sanatçının dili yalındır. Benzetme yapmayı, anlaşılması güç olmayan simgeler kullanmayı sevdi. Bu kitabında halk şiiri biçimlerinden de yararlandı.
Yerleşik Yabancı'da tüm şiirleri tek bir şiirmiş izlenimi uyandırmakta, söyleyişte ve konularda benzerlikler bulunmaktadır. Buna karşın, Kendinin Avcısında kendine özgü bir ses, romantik, acılı ve yalın bir söyleyiş gözlenir. Simge, alegori ve mecazlardan ölçülü bir tutumla yararlandığı bu şiirleriyle Türk şiirinin lirik geleneklerine bağlanmaktadır.
Yayımlanmış eserleri
Yerleşik yabancı (1978)
Kendinin avcısı (1979, Ahmet Telli ile 1980 Ö. F. Toprak şiir ödülü)
Küçük tragedyalar (1981)
İpek ve klabtan (1987)
Gerçeğin öte yakası (1990, Cemal Süreya şiir ödülü)
Dörtlükler ve desenler (1990)
Süveyda (1991)
Alaturka şiirler (1992)
Şiirin ilk atlası (1992)
Hesap işi şiirler (1993)
Bir acıya kiracı (1998-Bütün Şiirleri)
Metin Altıok Kitapları - Eserleri
- Bir Acıya Kiracı
- Metin Altıok'tan Zeynep'e Mektuplar
- Küçük Tragedyalar
- Şiirin İlk Atlası
- Kendinin Avcısı
- Yerleşik Yabancı
- Süveyda
- Gezgin
- İpek ve Kılaptan
- Soneler
- Hesap - İşi Şiirler
- Yel Ve Gül
Metin Altıok Alıntıları - Sözleri
- Bunu unutamam, Aklımdadır hâlâ. (Küçük Tragedyalar)
- Sevgilim aşk da çevreye uyar, Susuzluk,kaktüsü dikenle kaplar. (Kendinin Avcısı)
- Seni beklerken yüreğimin ufalanıp dökülmüş yarısı.. Sevgilim ne zaman, ne zaman Bir dosyaya koyacağız bu yası.. (Kendinin Avcısı)
- İnsanın bir yanı nedense hep eksik Ve o eksiği tamamlıyayım derken, Var olan aşınıyor azar azar zamanla. (Bir Acıya Kiracı)
- "bir yarım umuttur elimizde kalan, göğüslemek için karanlık yarınları" (Metin Altıok'tan Zeynep'e Mektuplar)
- Ama gördüğünün gerisinde, görmediğin bir şey var. (Şiirin İlk Atlası)
- Ben Sevda ve dünya, ardarda üç noktaydık. Önümüz boştu, ardımızsa zaten boş; Önümüze ardımıza üçer üçer yayıldık. (Soneler)
- Bilsen seni ne kadar özledim... Ama ne yapalım dünya bu. Hasret de, ayrılık da var içinde. (Metin Altıok'tan Zeynep'e Mektuplar)
- Bir yanda sürek avı, bir yanda çılgın fiesta. Dünya kupası ve savaş. Binlerce insanın öldüğü, çocukların sakat kaldığı bir dünya. Kekre bir yaşam. Payımıza düşen sadece acı. (Metin Altıok'tan Zeynep'e Mektuplar)
- Kadınlar da oldu elbet yaşamımda, Biri hariç hepsini bağışladım. Sınadım kendimi karşılıklı acıyla, Ben hep ölüme ve aşka inandım. Bir şey var dokunur bana; Yüzüme uymayan iğreti adım. (Metin Altıok'tan Zeynep'e Mektuplar)
- Böyle garip bencileyin, Böyle yayan yapıldak, Yani amaçsız bir gezgin. Geldiğim şu dağlar boyuydu, Yüzünüz kadar ırak gittiğim. (Gezgin)
- Bir ben kaldın şimdi Tek yakın bana. (Küçük Tragedyalar)
- Ben bir boşluğa düştüm; Düşerim, düşerim hala. (Süveyda)
- Şölensiz, sevinçsiz yaşıyoruz şimdilerde, Bir iğdiş ve buruşuk zamanı. Kimsenin türküsü yok dilinde Karşılayacak yağan karı Coşkulu ve sarhoş sesiyle. Bıçak açmıyor ağızları; Acı, yalnız acı var yüreklerde. (Hesap - İşi Şiirler)
- Kendi kendini gören bir Göz gibi oldun mu hiç, içe dönük bir göz gibi? Gözünün bebeğinden Kaç fersah gördün içini? Nereye kadar sürdü yolculuğun, Dehlizin sandığından derin miydi? (Kendinin Avcısı)
- Kusurlu dünyamızda Yer yoktur kusursuzluğa. Demir pas tutar, Gümüş kararır, Kurtlanır kar bile, Alev is yapar Ve insan içinde Bir kafesle yaşar, İnilti gibi kimi zaman Bir garip ses duyar. Bunun için intihar Parçasıdır hayatın. (İpek ve Kılaptan)
- Ölsem ayıptır, sussam tehlikeli Çok sevmeli öyleyse, çok söylemeli... (Yerleşik Yabancı)
- Özgürlük ve refahın olmadığı, yarın endişesinin kol gezdiği bir ülkede şiir kendi yalnızlığında, kendi sesiyle avunacaktır elbet. (Şiirin İlk Atlası)
- Toprağın da vardır bir kişiliği, Her insanın nasıl bir iklimi varsa. Bir toprağı anlatmak değil mi ki, Bir insanı anlatmaktır biraz da. (Yerleşik Yabancı)
- Çektiğin bunca acı Kefareti değil unutma Yaşadığın çaresizliğin. (İpek ve Kılaptan)