diorex
Dedas

Kırgınlık - Nihan Kaya Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kırgınlık kimin eseri? Kırgınlık kitabının yazarı kimdir? Kırgınlık konusu ve anafikri nedir? Kırgınlık kitabı ne anlatıyor? Kırgınlık PDF indirme linki var mı? Kırgınlık kitabının yazarı Nihan Kaya kimdir? İşte Kırgınlık kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 22.05.2022 21:00
Kırgınlık - Nihan Kaya Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Nihan Kaya

Editör: Ayla Duru Karadağ

Tasarımcı: Hamdi Akçay

Yayın Evi: İthaki Yayınları

İSBN: 9786053757085

Sayfa Sayısı: 152

Kırgınlık Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Eksik yaşanılan hislerin, hayatların, hikâyelerin izleğinde yol alan bir anlatı Kırgınlık. Roman sanatında öykülemenin, karakterin önemini tartışan, kurmaca ve gerçek arasındaki bağın esnekliğinden, görünmezliğinden ama aynı zamanda sertliğinden yola çıkan, odağına dili alan bir anlatı.

Nihan Kaya, Kırgınlık’ta insanın eksik, saklanarak yaşadığı hislerle metnin akışı arasında bağdaşlık kurarak ilerliyor. Saklanan hisler gibi akıbeti bilinmeyen insanların hayatlarından kesitler sunuyor. Kayıp çocuklar, ölen çocuklar, kulaktan kulağa ulaşırken değişen, efsaneleşen anılar, tek başına ayakta duranlar, yalnızlar etrafında örülen bir yakın tarih külliyatı Kırgınlık. Eksik yaşanılanlar eksik bırakılan hikâyelerde kendini görünür kılıyor.

“Derdimi, bulduğum bütün kâğıtlara yazdım. İstasyondaki bütün kâğıtları bir bir doldurdum, mühürledim, yolladım. Derdimi benim gibi ücra yerlerde, benim gibi üç kelama muhtaç penceresiz denizcilere, çatı katlarını mecburiyetten mesken tutmuş, benim gibi üç kuruşa muhtaç sersefil romancılara, üç adım için üç takla atan bîçare habercilere yolladım. Olur da bir gün bir duvarda, bir kitapta, bir cam yahut bez parçasında bu yazdıklarıma rastlayacak olursanız, lütfen sesime kulak verin. Ben Osman Ali. On dokuz yaşındayım.”

Kırgınlık Alıntıları - Sözleri

  • Evet, annesiz büyümek acıdır. Ama anneyle büyümek de acıdır. Değerli olan ne varsa hemen her biri “Bütün dünya yanılıyor” diye diretmiş insanların eseriyse, acıdır. En iyi anne baba bile zarar verir çocuğuna. Bu zarar örtbas etmek için annelik kurumsallaştırılır, kutsallaştırılır.
  • Hayattaki en büyük başarımız, annemize rağmen “biri” olmayı başarabilmektir. Bunu ne kertede başarabilirsek o derece ‘biri’yizdir. “ Böyle yapma, bak anneni üzüyorsun” derler bizde. Halbuki kendisi üzgün olmayan çocuk annesini üzmez.
  • "'Trafiğe çıktığınızda bütün araçların şoförlerini deli kabul edin,' derler; 'Her an her aracın olmadık bir hamle yapabileceğini göz önünde tutun.' Trafik de bir şey mi? Asıl, hayata çıktığında herkesi deli kabul etmeli insan. Herkes her an her şeyi yapabilir."
  • İz bırakmadan yaşamaya öyle çok gayret ediyorum ki, kendim de kendime karşı görünmez oluyorum bazen. Arasam da kendimi bulamıyorum.
  • Kurtların büyüttüğü kızları evcilleştirebilirsiniz; ama kitapların büyüttüğü bir kız, etini cendereye sıkıştırsanız dahi bu dünyaya uyum sağlamayacaktır.
  • "Uzun yıllar kendimin yasını tuttum. Olabileceğim halde olmadığım insanın, yapabileceğim halde yapamadığım şeylerin yasını."
  • Ailemden, ülkemden aldığım ince terbiye sayesindedir ki hala ne zaman yolda biri bana hunharca çarpsa durur, bana çarpan kişiye bildiğim en ezik nezaketle “Afedersiniz…” derim.
  • Kurtların büyüttüğü kızları evcilleştirebilirsiniz; ama kitapların büyüttüğü bir kız, etini cendereye sıkıştırsanız dahi bu dünyaya uyum sağlamayacaktır.
  • Işığımı övdüler, ama nasıl yandığımdan hiç söz etmediler.
  • Uzayda yer kaplamaktan nasıl acı duyduğumu, yaşayan her kadın bilir. Kadınlar bu yüzden hep kilo vermeye çalışırlar. Kadınlar bu yüzden hep, kendilerini olduklarından şişman sanırlar. Bir kadın bedeniyle, hareketleriyle, fikirleriyle, tercihleriyle ne kadar az hacma sahipse o kadar makbuldür dünyanın gözünde. Benim gibi parmaklarının ucunda yürüyen, dizlerini sıkı sıkı birleştirerek, yayılmadan oturan kadınları bu yüzden hep daha çok sever, daha kadınsı bulur dünya.

Kırgınlık İncelemesi - Şahsi Yorumlar

"çocukları her an zihnimde taşımayı bana kitaplar öğretti." Nihan Kaya roman türünde olan bu kitabı ile kalbimi fethetti. Ayrı ayrı pek çok öyküden oluşan ve derinden eleştiri barındıran kitap beni çok etkiledi. Öncelikle iyi aile yoktur serisinden önce yazıldığı için içerisinde aile ve toplum, çocuk ögelerine dair bazı serpilen cümleler yer alıyor. bunlar hoşuma gitti. Ayrıca kitaptaki karakterler, özellikle Şenlik Bacı kalbimde hala saklı. Okunmasını şiddetle tavsiye ediyorum bambaşka bir deneyim olacak @nihanka7 #kirginlik #nihankaya #ithakiyayinlari #kitap #kitapyorumu #kitaptavsiyesi #kitaplar #bookstagram #okubunu #gununtavsiyesi #psikoloji #psikiyatri #psikiyatri #cocuklar #aile #iyiaileyoktur #iyitoplumyoktur #terapi (Şule Ünal)

Kendisini ördek yavrusu varsayıp kaz olan bir kuğunun kanatlarının esintisini hissettiriyor. "İyi Aile Yoktur" kitabında yaptığı açıklamaların vücut bulmuş halini Kırgınlıkta yazmış. Nihan Kaya'nın kendisinin de dediği gibi aslında hep aynı hikaye anlatılıyor. Şahıslar, dönemler, mekanlar, zaman değişiyor ama hikaye hep aynı. Nihan Kaya, Kendini var edemeyen, engellenen, her türlü istismara uğrayan bunun yanında kendini var ettiğinde yalnızlaşan, dışlanan kişilerin öykülerini kaleme almış. En sevdiğim öykü Paf oldu. Aslında hikayelerin birbirinin devamı gibi hepsinin içinde birbirinin öğelerini buluyorsunuz. Birbirini tamamlıyan tamamlanmış hikayeler okuyorsunuz. Gizli Özne'deki Senai ilr karşılaşmak onun ağzından dinlemek öyküyü etkileyici. Çirkin Ördek Yavrusu metaforu da üzerinde düşündüren bir formda sunulmuş. 'Ama Sizden Değilim'deki Petunya, Michelle, Duvar öykülerine bu kitapta da yer verilmiş. Her öykü içinde ayrı bir kırgınlık barındırıyor diyebilirim. Kuğu öyküsünde kendi iç sesi ile konuşmasının verilmesi hikayelerin birbirine bağlandığı öykü olmuş. Altını çizdiklerim: #Hayattaki en büyük başarımız, annemize rağmen 'biri' olmayı başarabilmektir. Bunu ne kertede başarabilirsek o derece 'biri'yizdir. 'Böyle yapma, bak anneni üzüyorsun' derler bizde. Halbuki krndi üzgün olmayan hiçbir çocuk annesini üzmez. Çocupun neden üzgün olduğunu sormayan toplumlar, neden roman okusun? Aforoz edilmeyeceğim romanları da ben yazmayacağım. #Ama her açıdan zaten daha güçlü olanı korumaya 'saygı' adı verilmiş, saygı da müesseseleştirilmiş. #İşte benzerlerimizi üreten, karşıtlarımız. Sanıldığı gibi benzerlerimizin kendisi değil. Nitekim benzer diye bir şey de yok. #Çünkü insan geçmişidir. İnsan içinde kökleriyle yaşar. Dünyayı onlarla yürür. Ben burada da olsam kızımın içinde bir yerde yaşıyorum, kendime devam ediyorum aslında. Ama kızım bunu bilmiyor. Kızım bir yetiştirme yurdunda büyümüş olmaktan utanıyor. Kızım geçmişinden kaçmak, kurtulmak, annesinin cesediyle baş başa kaldığı günleri unutmak istiyor. Kendisine gelecek kurarak geçmişini unutabileceğini sanıyor. Siz. Geçmişinizin bir sonucu değil öisiniz siz? Herkes öyledir. Kızım,ayaklarını nereye basacağını bilmiyor. Kaybolmuş bir kız çocuğu kadar vahim şey yoktur. Ve ona yardımcı olabilemk adına hiç bir şey gelmiyor elimden. #Bir kadın bedeniyle, hareketleriyle, fikirleriyle, tercihleriyle ne kadar az hacme sahipse o kadar makbuldur dünyanın gözünde. Benim gibi parmaklarının ucunda yürüyen, dizlerini hrp sıkı sıkı bitiştirerek, yayılmadan oturan kadınları bu yüzden hep daha çok sever, daha kadınsı bulur bu dünya. #Kadınlar da aslında, kendi hayatlarının kontrolünü kendi ellerinde hissetmedikleri için beden ısıları erkeklerinden düşük. Olabileceğiniz şey olmanızı o kadar istemez ki dünya, yataktan çıkar çıkmaz hava bile saldırır size. Teninize değen, ciğerlerinize giden nefes dahi ateş gibi yakar canınızı. #Kadınların kıyafet almayı sevdiğini sanırlar. Halbuki kadınlar kıyafetleri sevdikleri için değil, kendi bedenlerini sevmedikleri için kıyafet alırlar. #Günlerdir hazırladığım o uzun 'yapılacaklar' listesini düşürmüşüm yolda. O kadar uzun zamandır çıkmamıştım ki dışarı, alışveriş listemi düşürünce bir kaç haftalık hayatımı düşürmüşüm gibi hissettim O günkü hayatımı düşürmüşüm gibi hissettim. #Yetiştirilmiş biri, gerçekten yerişkin olabilir mi? Yoksa yetiştirilmiş olanlar mı yetişkin? #Gerçek nezaketin güçten doğduğunu ilk kez o gün, orada, onu seyrederken anladım. #Prki ya siz? İnsanların hikayelerini benim burada anlattığımdan daha mı eksiksiz biliyorsunuz? Değil dışarıdan gözlemlediğiniz, sözde yakından tanıdığınıza inandığınız kimslerin hikayesine benim bu anlattıklarımdan daha tam olarak mı vakıfsınız? O halde benden niye tüm boşlukları doldurmamı bekliyorsunuz? #Ejderhalar sonsuza kadar yaşarlar. Ne var ki çocukluk sonsuz değil. #Her birimizin içinde, derinlerde bir yerde, dünyada kimsenin, hiç kimsenin hiçbir şekilde zarar veremeyeceği, sizin deyiminizle "indestructible", "undividable", bölünemez, parçalanamaz, küçük bir parça vardır. Romanlarımızı, asla zarar göremeyecek olan bu yerden yazarız, Bay Paf. Sonsuzlukla bağlantılı ne yaparsak buradan yaparız. Sizin ejderha olduğunuz yer de burası. #İnsan unutmadığı şeyi hatırlamaz. Ama insan olarak her birimizin yaşantısı, o en derindeki şeyi unutmak ve hatırlamak arasında gelip gidiyor. # Hiçbirimizin şu anda olduğumuz insan değiliz sadece Bay Paf. Olma ihtimalimiz olan insanu da içimizde taşıyoruz her birimiz. İşte bize çocuklar ve çocukluklar suretiyle görünen bu ikinci insanı kendimizden doğurmamız, bizi sis gibi çevreleyen o sonsuz ruhla kurabildiğimiz irtibata bağlı. # Ama çocuğunuzu tanımak, onun başına grlen bir şey varsa anlamak zorundaydınız. Anne-baba olmak , korumak demekti. Açlıktan , soğuktan, mikroptan, pasaklılıktan, kötülükten, bilgisizlikten ve daha onlarca şeyden, çocuk kendini korur hale gelene dek korumak demekti. Çocuğu herkesten, hatta gerekirse kendi annenizden, kardeşinizden, diğer çocuğunuzdan hatta gerekirse kendinizden korumak demekti. Çocuğu bir gün, kendisini gerekirse size karşı dahi koruyabileceği hale getirmek demekti. Çocuğunu kanatlarını kırmak değil, güçlendirmek demekti. (Nil yener)

Kırgınlık PDF indirme linki var mı?

Nihan Kaya - Kırgınlık kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kırgınlık PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Nihan Kaya Kimdir?

Roman, öykü, inceleme-araştırma ve kuram kitapları yazarı.

Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunudur. Essex Üniversitesi bünyesindeki Psikanalitik Çalışmalar Merkezi’nde (Centre for Psychoanalytic Studies) yüksek lisans yaptıktan sonra, King's College London'da doktora eğitimi aldı. MEF Üniversitesi Psikoloji bölümünde ders vermektedir.

İlk romanı Gizli Özne 2003 yılında yayınlandı. İkinci kitabı Çatı Katı Türkiye Yazarlar Birliği Ödülü'nü aldı.

Nihan Kaya, kurmaca eserleri kadar edebiyat, psikoloji ve estetik teori üzerine yazdıklarıyla da biliniyor. İngiltere'de, University of Essex'teki Psikanalitik Çalışmalar yüksek lisansını Winnicott psikolojisi üzerine yazdığı tezle 2005'te tamamladı. King's College London'da yazdığı doktora tezini Yazma Cesareti: Acının Yaratıcılığa Dönüşümü (2013) adıyla kitaplaştırdı. 2005’ten bu yana, psikoloji ve yaratıcılık alanlarında Avrupa ve Amerika’nın değişik yerlerinde konferans tebliğleri sundu, konuşmalar yaptı.

Nihan Kaya Kitapları - Eserleri

  • İyi Aile Yoktur
  • Bütün Çocuklar İyidir
  • İyi Toplum Yoktur
  • Kırgınlık
  • Buğu
  • Gizli Özne
  • Disparöni
  • Kar ve İnci
  • Çatı Katı
  • Ama Sizden Değilim
  • Seni Feda Etmeyeceğim
  • Yazma Cesareti
  • Fildişi Kuyu
  • Prenses A Uyanıyor
  • Otobüsü Kaçıran Şoför
  • Ada Annesiyle Duvarları Boyuyor
  • Mafin Bugün Mutsuz Olmak İstiyor
  • Sahiku Çocuklarla Arkadaş Olmak İstiyor
  • Sinderella Elbise Tasarımcısı Oluyor
  • Kırmızı Çizmeleri Annesi Zanneden Kaz

Nihan Kaya Alıntıları - Sözleri

  • Aileler kızlarını tam zamanlı asilzade hizmetçisi olarak yetiştirmeyi isteyip istemediklerini bir kez daha sorgulamalılar. Zira bir kadının, bir akşam da yemek yapmazsa dünyanın başına yıkılacağını zannetmesi, o yemeği yapsın veya yapmasın, etkisini kendisinin bile tahmin edemeyeceği kadar yıpratıcı bir psikolojidir. (İyi Toplum Yoktur)
  • Işığımı övdüler, ama nasıl yandığımdan hiç söz etmediler. (Kırgınlık)
  • Meğer sandığımız kadar çaresiz değilmişiz. (Otobüsü Kaçıran Şoför)
  • Kırıldıkça parçalandım, bin parçaya bölünüp yıldızlar halinde gökyüzüne saçıldım. Işığımı övdüler, ama nasıl yandığımdan hiç söz etmediler. (Seni Feda Etmeyeceğim)
  • ‘’Asıl mesele şu ki prensesler hiçbir şey yapmayıp kurtarılmayı beklediklerinde, evlilikte aradıklarını bulamıyorlar. Onlar da mutsuzluktan kötü kalpli kraliçeye dönüşüyor. Bu dönüşüm geçici aslında. Mutlu olsalar yeniden iyi kalpli, nazik kimseler olacaklar zaten. (Prenses A Uyanıyor)
  • Seni tabanları dayaktan sızlayan pasaklı bir çocukken sevdiğim gibi seviyordum. (Ama Sizden Değilim)
  • Herkes duyulmak ister. (Kar ve İnci)
  • Ben nereye gitsem, içeride kalırım (Buğu)
  • Dikkatimi şimdi ziyadesiyle yoğunlaşmış bu gözlere veriyorum ben de.Kalbi sanki gözlerinde atıyor. (Disparöni)
  • Evet, bir şeyi sevmeme hakkımız vardır. Ama bugün sevmediğimiz bir şeyi yarın sevmeye başlayabiliriz. (Bütün Çocuklar İyidir)
  • "'Trafiğe çıktığınızda bütün araçların şoförlerini deli kabul edin,' derler; 'Her an her aracın olmadık bir hamle yapabileceğini göz önünde tutun.' Trafik de bir şey mi? Asıl, hayata çıktığında herkesi deli kabul etmeli insan. Herkes her an her şeyi yapabilir." (Kırgınlık)
  • " Merhamet acının anlaşılmasıdır." (Çatı Katı)
  • Dün, kalabalık bir sokakta, yalnızca seni gördüm... (Çatı Katı)
  • Tek istediğim, bir şey yaptığımda “Şundan dolayı yapıyor.” gibi düşünceler uyandırmadan içimden geleni yapabilmek. Bunun mümkün olmayacağını bilmek, bir şey yapmazken dahi insanı sınırlandırıyor. (İyi Toplum Yoktur)
  • Bilge anneannem, edindiği bilgelikle-ki bu bilgelik ormana gitmekten ve kurtla tanışmaktan geliyormuş!- kimin gerçekten nazik, kimin gerçekten cesur olduğunu görmüş ve hem cesur hem nazik insanlara yaklaşmış.(Gerçekten ama gerçekten , içten nazik insanlar, cesur olanlardır çünkü!) Bilge anneannem ,edindiği bilgelikle-ki bu bilgelik ormana gitmekten ve kurtla tanışmaktan geliyormuş!- kimin güvenilmez olduğunu görmüş, güvenemeyeceği kimselere karşı dikkatli davranmış.Tehlikeli olan ve olmayan durumları birbirinden ayırt etmeyi, kendisine zarar verecek ve vermeyecek olanı görmeyi, seçmeyi, ormana gitmekten ve kurtla tanışmaktan öğrenmiş.Ben de Orman'a gideceğim.Karşılaşmam gereken şey neyse onunla karşılaşacağım Orman' da.Ama prensesimiz...Ya başınıza bir şey gelirse orada? Ya ölürseniz ? "Ölürsem de ölürüm.Asıl ölümüm burada kalırsam, Orman'da karşılaşmam gereken şey her ne ise onunla karşılaşmamayı sürdürdükçe olacak." (Prenses A Uyanıyor)
  • Problemli çocuklar yoktur; problemli ebeveynler, problemli öğretmenler, çok problemli toplumlar ve çok problemli okullar vardır. (İyi Aile Yoktur)
  • ❝Bütün kötülükleri kahramanlık gibi anlatırlar, o kötülükleri devam ettirebilmenin tek yolu bu çünkü.❞ (Prenses A Uyanıyor)
  • Bizi kim anlıyorsa ailemiz odur. (Seni Feda Etmeyeceğim)
  • Var olmak ve yaşamak birbirinden ayrı şeyler. Yaşama hakkımıza hemen herkes saygı duyuyor ama var olma hakkımıza saygı, çok daha az rastlanan bir şey ... (Seni Feda Etmeyeceğim)
  • Bir çocuğun mutlu bir yetişkine evrilebilmesi için anne- baba olarak yapabileceğimiz tek bir şey ama tek bir şey vardır: Çocuğun kendisini değerli hissetmesini sağlamak. (İyi Aile Yoktur)

Yorum Yaz