Kızarmış Yeşil Domatesler - Fannie Flagg Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Kızarmış Yeşil Domatesler kimin eseri? Kızarmış Yeşil Domatesler kitabının yazarı kimdir? Kızarmış Yeşil Domatesler konusu ve anafikri nedir? Kızarmış Yeşil Domatesler kitabı ne anlatıyor? Kızarmış Yeşil Domatesler PDF indirme linki var mı? Kızarmış Yeşil Domatesler kitabının yazarı Fannie Flagg kimdir? İşte Kızarmış Yeşil Domatesler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Fannie Flagg
Çevirmen: Bige Turan
Orijinal Adı: Fried Green Tomatoes at the Whistle Stop Cafe
Yayın Evi: Pegasus Yayınları
İSBN: 9786053434962
Sayfa Sayısı: 432
Kızarmış Yeşil Domatesler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Hayatının kırk sekiz yılını ailesinin ve içinde yaşadığı toplumun beklentilerini karşılamakla geçiren Evelyn mutsuz evliliğinin, yalnızlığının ve kilolarının da etkisiyle depresyona girmiştir. Huzurevinde yaşayan kayınvalidesini gönülsüzce ziyaret ettiği sırada Ninny Threadgoode'la tanışır. Seksen altı yaşındaki Ninny onu hiç ummadığı bir şekilde Whistle Stop Kafe adındaki renkli karakterler ve hatıralar dünyasına çeker. Yaşlı kadın, Evelyn'e anılarını anlatmaya başlar ve onun hayatında büyük bir değişime önayak olur.
Evelyn, Ninny'nin anlattığı hikâyelerin kahramanlarıyla manevi bağlar kurarak sevgiyi, dostluğu, gücü ve umudu yeniden keşfeder. Yıllar önce var olmuş sıcacık dostluklar geleceğe ışık tutacak ve yeni dostlukların kapılarını aralayacaktır. Threadgoode ailesinin Evelyn'e ilham veren hikâyesinde sevgiyle sunulan kahvelerin, kızarmış yeşil domateslerin ve barbekülerin yanı sıra bir tutam kahkahaya ve gizeme de hazır olun.
"Işıldayan bir mücevher gibi…"
- Birmingham News-
"Fannie Flagg'in kitabındaki karakterler, roman kahramanları ne kadar gerçek olabilirse o kadar gerçek. Kulağınızı sayfalara yaklaştırırsanız karakterlerin konuştuğunu bile duyabilirsiniz. Basit ve gündelik yaşamın bir parçası gibi görünen olaylar, yazarın hayal gücü sayesinde son derece derin ve evrensel anlamlar kazanmış."
-Chattanooga Times-
"Fannie Flagg'e dikkat edin. Whistle Stop Kafe'nin kapısından içeri girince çene kaslarımı zedeledi, göz pınarlarımı kuruttu ve kalbimi çaldı."
-Florence King-
"Hikâye anlatma konusunda doğuştan yetenekli bir yazarın üretken beyninin eseri olan gerçek bir roman, hem de iyi bir roman!"
-New York Times-
"Uçaklar ve televizyon Threadgoode ailesini Amerika'nın güneyinden sildi. Fakat ne mutlu bize ki Fannie Flagg bu insanların hayatlarındaki coşkuyu ve ayrılıklarındaki hüznü hem komik hem de dokunaklı bir dille kaleme alarak ölümsüzleştirmiş. Idgie Threadgoode inanılmaz bir karakter… Tam da Huckleberry Finn'in evleneceği türden biri!"
-Harper Lee-
(Tanıtım Bülteninden)
Kızarmış Yeşil Domatesler Alıntıları - Sözleri
- ...ağlamayacak kadar çok acı çekiyordu. Garip, bazen kalp kırılsa bile atmaya devam eder.
- “Artık bununla yaşıyorum, tatlım. Hayallerle... Eskiden yaptıklarımın hayalleriyle...”
- "Neydi bu güç? Hayatını sınırlayan bu sinsi tehdit, kafasına dayanmış bu görünmez silah... Hakarete uğrama korkusu... Kimse ona 'sürtük' ya da 'kaşar' diyemesin diye bekaretini korumuş, 'kız kurusu' diyemesinler diye evlenmişti. Frijit olduğu düşünülmesin diye orgazm taklidi yapmış, 'kısır' olduğu söylenmesin diye çocuk doğurmuştu. Lezbiyen ya da erkek düşmanı olduğu düşünülmesin diye feminist olmamıştı. Şirret bir kadın olarak görülmemek için hiç sesini yükseltmemiş, dırdır etmemişti. Tüm bunları yapmış ama yine de o yabancının, onu erkeklerin öfkelenince kadınlara savurduğu hakaretlerle dolu çukura sürüklemesinden kaçamamıştı."
- Kimse ona "sürtük" ya da "kaşar" diyemesin diye bekaretini korumuş, "kız kurusu" diyemesinler diye evlenmişti. Frijit olduğu düşünülmesin diye orgazm taklidi yapmış, "kısır" olduğu söylenmesin diye çocuk doğurmuştu. Lezbiyen ya da erkek düşmanı olduğu düşünülmesin diye feminist olmamıştı. Şirret bir kadın olarak görülmemek için hiç sesini yükseltmemiş, dır dır etmemişti. Tüm bunları yapmış ama yine de o yabancının, onu erkeklerin öfkelenince kadınlara savurduğu hakaretlerle dolu çukura sürüklemesinden kaçamamıştı.
Kızarmış Yeşil Domatesler İncelemesi - Şahsi Yorumlar
1980-90 yıllarında pazar günleri öğleden sonra western filmler izlerdik, hatırlar mısınız? İşte o tatta bir kitaptı “Kızarmış Yeşil Domatesler”. ( Bu arada ben şaka sanmıştım ama kitabın sonunda yemek tarifleri var ve kızarmış yeşil domates tarifi de eklenmiş, deneyeceğim ) Kitap, her okuyucunun farklı kazanımlar edineceği bir hikaye. “Bir hikaye” demişim, bir kasaba halkının hikayesi. Okuyunca ağızda hoş bir tat bırakıyor ama, okurken zorluyor. Bir de bu bir yazım tekniğimi bilmiyorum ama yazarın deli saçması gibi bir anlatımı vardı. Bir baştan,bir sondan, bir ortadan… Kusura bakmayın ama teknik meknik değil bu, bence yazarın da kafası karışıkmış. Yeme bozukluğu olan bir kadının, 50 yıl önce bir grup insanın hayat hikayelerini dinlerken, sıkıntısından uzaklaşması… İkinci Dünya Savaşı öncesi sosyoekonomik durum ve ırkçılık… Eş cinsellik…gibi konular işlenmiş. Ama ben hayatımda bu kadar çok karakteri Jo Nesbo kitaplarında bile görmemiştim. Öyle yordu ki, yaz yaz bitmedi yazmayı bıraktım. Ayşenin teyzesinin kızının eşinin halasının dayısının oğluna kadar anlatmış. Aslında hepi topu on kişiyi bulmayacak karakter çevresinde kaşacakken bir bakmış yoldan geçeni de almış romana. Bir kitabın sonu iyiyse, o kitap benim için “iyi” olmuyor. Okurken de keyif alırsam “iyi kitap” diyorum. Gözlerimi kapattığımda Whistle Stop Kafe’de Idgie ve Ruth’la oturdum, Evelyn ile kocası Ed’e gıcık oldum, Frank Bennett ölsün diye ben de bir tane patlattım ama neden bu kadar karakter vardı yaaaa nedeeeeğğğğğn? okurrehberi ile okuduk (pinarliyorum)
Kızarmış Yeşil Domatesler, sınavıma az kaldığı için elimde sürüklenen ama size bunu asla tavsiye etmeyeceğim bir kitap. İncelememe nereden başlayacağımı bilemiyorum öyle ortadan daldım farkındayım kusura bakmayın. Öncelikle, bu kitap neden bilinmiyor! Annem yıllar önce izlediği ve çok sevdiği aynı adda bir film olduğunu söylediğinde ona bakayım derken keşfettiğim bir kitap oldu kendileri. Pegasus ne zaman basmış bilmiyorum ama artık reklamı hiç yapılmayan öylece bir köşede unutulmaya terk edilmiş. Günümüzde çıksa çok daha fazla okunup tanınacağını düşündüğüm bir kitap. Size şöyle diyeyim Yeşilin Kızı Anne seviyesinde tatlı, sıcak ve samimi bir anlatım; Bülbülü Öldürmek seviyesinde de verdiği mesajlarla insanı sıkmayan ama içine işleyen iğneleyici bir kurgu. Hatta Harper Lee kitap için yorum bile yapmış. Ve kitapta doğru bulduğum her türlü toplumsal eleştiri var. Yazar kitap boyunca başta kadın hakları olmak üzere insan haklarını savunmuş. Ama bunu yaparken ders veriyormuş gibi değil, açık seçik fakat oldukça da sevimli. Irkçılığa karşı durmuş, toplumun zayıf olarak görülen tüm kesimlerine kitapta yer vermiş. En başta dediğim kısma dönecek olursam size biraz konusundan da bahsedebilirim. Bence okuması kolay olmayan bir kitaptı. Geriye dönüşleri çok fazla. Kısa bölümler ve her bölümler ve her bölümde karakter ve zaman değiştirmeler sizi zorlayabilir. Şahsen okuma sürem uzadığı için beni zorladı. Ve bir geçmişte bir yakın zamanda geçen iki ayrı hikayede karakterler ve olayların devamı da farklı. Bu sırada şunuda belirteyim ki karakterlerin hepsi de o kadar sevimli ve güzeldi ki… Asıl hikaye örgüsü geçmişte yaşanıyor. İki kadının sıkı dostluğu ve çevreleri konu ediliyor. Bu kadınlardan Ruth oldukça güzel bir hanımken Idgie ise erkek gibi giyinmesi ve koca yüreğiyle ön planda. Yaşadıkları küçük kasaba ve Whistle Stop adındaki kafelerinde yaşananları okuyoruz. Kitap bir kısımdan sonra oldukça geniş bir karakter kadrosuna da sahip. Ve onların sıradan ama günümüze oldukça uzak sakin ve samimi yaşantılarını okuyoruz. Türkiye’deki eski mahalle kültürüne yakın bir oluşum var. Ayrıca Dereotlu Turşu Kulübü gibi harika bir kulüp bile var. Ve bu kafede kızarmış yeşil domatesler menünün seçkin lezzetlerinden. Ama tabii onların hikayesi bununla sınırlı değil ve okudukça derinleşiyor. Yazar size bilgileri yavaş yavaş veriyor. Geçmişten haberdar olmamızı sağlayansa kayınvalidesini huzurevinde ziyarete gidip sevimli Bayan Threadgoode ile tanışan Evelyn. Bayan Threadgoode, Idgie ile aynı ailede yaşamış ve şu an da hayat dolu bir kadın. Arada geçmiş ile şimdiyi karıştırsa da anlattıkları Evelyn’in merakını cezbediyor. Dolayısıyla bizimkini de. Her karakterin ayrı ayrı hikayesi var, Evelyn’i de yavaş yavaş tanıyoruz. Ama sanırım en sevdiğim kısım bu kasabada yaşayan Bayan Weems’in çıkarttığı gazete. Bayan Threadgoode anlattıkça arada birer sayfalık bu samimi gazeteleri okumak çok hoştu. Bir evin çatısına düşen göktaşı, Bay Weems’in durmadan şikayet edilmesi, kafe ile ilgili haberler… Bir nevi günümüzün tek taraflı Whatsapp’ı ve mesajları yazan da mahallenin dedikoducu teyzesi. Neyse daha ne anlatabilirim bilmiyorum. Alın okuyun. Anlaşılabilmesi adına 15-16 yaş üstüne daha fazla tavsiye etmekle beraber kesin bir yaş sınırı olduğunu düşünmüyorum. Cüretkar ve haklı tavrıyla Fannie Flagg’in yazımını ve değindiği konuları seveceğinize eminim. Bu sıralar okuma güçlüğü yaşıyorsanız tavsiye etmem çünkü odaklanarak okuyun isterim. Gençlik kitabı değil, aşk kitabı değil, hangi kategoriye alınır bilmiyorum ama bitirdiğinizde boşu boşuna okumuş olmayacağınızı düşünüyorum… (Sude Özer)
Bana bir kitabı son 100 sayfada çok beğeneceksin deseler asla inanmazdım. Çünkü eser 432 sayfa ve ben son 100 sayfaya kalbimi bıraktım. Oldum olası yaşanmışlıkları severim. Bu eser de Threadgoode'ler ve sevdiklerinin hikayesi. Hani böyle eski mahalle dizileri vardır, okurken onları okur gibi olacaksınız. Birbirini seven, kollayan, düşünen insanlar... Üstelik beyaz insan, siyahi insan diye ayırmadan... Bir de bizim gibi onların hikayesini dinleyen ve sıradan hayatını fazlasıyla değiştiren bir karakter var: Evelyn. Evelyn kendini her konuda kısıtlamış, belli kurallar çerçevesinde yaşamış, kendine göre korkak bir kadın. Ama onun nasıl kendine güvenen ve özgür bir kadına dönüştüğünü sizler de okuyunca göreceksiniz. Eserin sonu öyle güzel bitti ki... İyi ki okudum diyorum tüm samimiyetimle. Biraz geç okudum ama keyifle bitirdim. pinarliyorum ile okuduk, başta yordu ama sonu güzeldi (Feyza Uçak)
Kızarmış Yeşil Domatesler PDF indirme linki var mı?
Fannie Flagg - Kızarmış Yeşil Domatesler kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kızarmış Yeşil Domatesler PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Fannie Flagg Kimdir?
Fannie Flagg Kitapları - Eserleri
- Kızarmış Yeşil Domatesler
- Yaprak Suya Düşünce
- Can't Wait to Get to Heaven
Fannie Flagg Alıntıları - Sözleri
- "Neydi bu güç? Hayatını sınırlayan bu sinsi tehdit, kafasına dayanmış bu görünmez silah... Hakarete uğrama korkusu... Kimse ona 'sürtük' ya da 'kaşar' diyemesin diye bekaretini korumuş, 'kız kurusu' diyemesinler diye evlenmişti. Frijit olduğu düşünülmesin diye orgazm taklidi yapmış, 'kısır' olduğu söylenmesin diye çocuk doğurmuştu. Lezbiyen ya da erkek düşmanı olduğu düşünülmesin diye feminist olmamıştı. Şirret bir kadın olarak görülmemek için hiç sesini yükseltmemiş, dırdır etmemişti. Tüm bunları yapmış ama yine de o yabancının, onu erkeklerin öfkelenince kadınlara savurduğu hakaretlerle dolu çukura sürüklemesinden kaçamamıştı." (Kızarmış Yeşil Domatesler)
- Bir şeyi aklına koydu mu insanın yapabilecekleri gerçekten de inanılmazdı. (Yaprak Suya Düşünce)
- Şefkat, ama bir yere kadar. (Yaprak Suya Düşünce)
- "Есть два способа прожить жизнь: или так, будто чудес не бывает, или так, будто вся жизнь-чудо." (Can't Wait to Get to Heaven)
- "Unutmayın kızlar; günün en karanlık saati görkemli şafak vaktinden hemen önceki saattir." (Yaprak Suya Düşünce)
- Hayatım boyunca insanlara muhtaç yaşadım ama şu ana kadar beni bir gün olsun hayal kırıklığına uğratmadılar. (Yaprak Suya Düşünce)
- ...ağlamayacak kadar çok acı çekiyordu. Garip, bazen kalp kırılsa bile atmaya devam eder. (Kızarmış Yeşil Domatesler)
- "Многие считают, раз солнце зашло - значит, смотреть больше не на что. И пропускают самое интересное, а ведь оно только начинается." (Can't Wait to Get to Heaven)
- "Много будешь знать - скоро состаришься." (Can't Wait to Get to Heaven)
- İnsan bir kere suça adım attı mı gerisi çorap söküğü gibi geliyordu. (Yaprak Suya Düşünce)
- Tanrı aşkına, yola başlamışken, neler hayal ederken şimdi geldiği noktaya bir türlü inanamıyordu. O anda şunu anladı ki çocukken çok fazla film izlemişti; bu yüzden doğal olarak her zaman kendisi için de mutlu bir son hayal etmişti. (Yaprak Suya Düşünce)
- Kimse ona "sürtük" ya da "kaşar" diyemesin diye bekaretini korumuş, "kız kurusu" diyemesinler diye evlenmişti. Frijit olduğu düşünülmesin diye orgazm taklidi yapmış, "kısır" olduğu söylenmesin diye çocuk doğurmuştu. Lezbiyen ya da erkek düşmanı olduğu düşünülmesin diye feminist olmamıştı. Şirret bir kadın olarak görülmemek için hiç sesini yükseltmemiş, dır dır etmemişti. Tüm bunları yapmış ama yine de o yabancının, onu erkeklerin öfkelenince kadınlara savurduğu hakaretlerle dolu çukura sürüklemesinden kaçamamıştı. (Kızarmış Yeşil Domatesler)
- “Artık bununla yaşıyorum, tatlım. Hayallerle... Eskiden yaptıklarımın hayalleriyle...” (Kızarmış Yeşil Domatesler)
- Zevkli olmak beş para etmez ama eğer zevksizseniz milyon dolarlar verseniz bile bu yeteneğe sahip olamazsınız. (Yaprak Suya Düşünce)
- Mutsuz olmaya vaktim yok, hayatta olmak beni eğlendiriyor. (Yaprak Suya Düşünce)
- Ama dünyanın düzeni böyleydi şimdi. Artık görgü kurallarının hiçbir değeri kalmamıştı. Herkesle ve her şeyle alay eden o çok bilmiş komedyenler yüzünden kimsenin kimseye saygısı kalmamıştı. Hiçbir şeye değer verilmiyordu. (Yaprak Suya Düşünce)
- Vücutlarında dövmelerle o canım, gencecik sarışın kızlar. Benim zamanımda iyi aile kızları dövmesi olan bir çocukla çıkmazdı bile. Akıllarından ne geçiyor ki? Dahası damadın kafası da örgülüydü. Üstelik siyahi bile değil. Bundan elli yıl sonra dünya ne hale gelecek düşünebiliyor musun? (Yaprak Suya Düşünce)