Kızböcekleri - Tahir Musa Ceylan Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Kızböcekleri kimin eseri? Kızböcekleri kitabının yazarı kimdir? Kızböcekleri konusu ve anafikri nedir? Kızböcekleri kitabı ne anlatıyor? Kızböcekleri PDF indirme linki var mı? Kızböcekleri kitabının yazarı Tahir Musa Ceylan kimdir? İşte Kızböcekleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Tahir Musa Ceylan
Yayın Evi: Doğan Kitap
İSBN: 9786050923094
Sayfa Sayısı: 260
Kızböcekleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Kadınlar yırtıcı hayvan misali, adamlar ise korka korka ölüme giden sürüler… Kızböcekleri gündelik dilin yavanlığına dilin sonsuz olasılıklarıyla başkaldıran bir metin. Bir ayrıkotunun; düzenin dişlileri arasında hayatta kalma uğraşı veren bir "tutunamayan"ın; erkeğin kadınla imtihanını sorgulayan Bektaş Toztoprak'ın romanı.
(Tanıtım Bülteninden)
Kızböcekleri Alıntıları - Sözleri
- “Güç yansız, yönsüz bir illetti.”
- “… yerde sulanıp gökte açan dua çiçeği gibi bir umut.”
- Neden insanlar birbirlerini köle olurcasına seviyordu? Birbirlerini öldürüyor, aldatıyor, yine de kimse birbirinden vazgeçmiyordu.
- “… gerçek hayattan bir parça çikolata, hayal dünyasından küçük bir intikam helmelenerek tatlı bir şurup oluyor, karnaval maskarası gibi insanı damarından aklına besliyordu. Bektaş kadınları az biraz sevmek, çoklukla da nefret etmek için kullanıyordu.”
- İnsanların sevgi duyduğu adamlara kin duymak kanser olmaya yeterdi.
- Fakir değildi, ama başkalarının zenginliği onu fakir gösteriyordu, çoğu zaman insanlar çoğalarak, o ise daima azalarak huzura eriyordu.
- İnsanı harekete geçiren şimdi ise, durduran da gelecekti.
- Eşyalar hayat olmuştu, insanlar olmadıkça hayaller, hayaller olmadıkça eşyalar kalıyordu geride; eşya olsun, hayal olsun, insan olsun her yeni gelen bir önce kaybedilenin yerine geçiyordu.
- Birisi ölünce işgalciler seviniyor, “Ben olmayan biri daha gitti“ diye, halbuki bir can gidince, bir insan değil, bir dünya yok oluyor.
Kızböcekleri İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kızböcekleri PDF indirme linki var mı?
Tahir Musa Ceylan - Kızböcekleri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kızböcekleri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Tahir Musa Ceylan Kimdir?
Tahir Musa Ceylan (d. 1956, Çanakkale) şair, romancı, düşünür. Sanat hayatının ilk döneminde fotoğraf sergileri açmış olmakla birlikte, daha çok fotoğraf estetiği ve tarihi üzerine yazılarıyla tanınmış, 1988 yılında Fotoğraf Estetik ve Görüntü Üzerine Denemeler isimli ilk kitabı çıkmış, 80'li yıllarda in vivo isimli edebiyat/felsefe dergisini yayımlamış ve İstanbul Tabip Odası Bülteni’nin sanat sayfalarını düzenlemiştir.
Şairliği
İlki 1986 da Sanat Olayı'nda, sonraki şiirleri Hürriyet Gösteri, Düşün, Edebiyat ve Eleştiri, Ünlem, İle, Akatalpa, Hayal dergilerinde yayımlanmış, 1988 yılında Depresyonun Şiiri adıyla ilk şiir kitabı basılmıştır. 80'li yılların şairlerindendir, ruhu öne alan, çağrışımlara yaslanan, dizelerde değil, bütünde anlam doğuran, imgeci, yoğun, dramatik bir şiir anlayışı vardır.
Romancılığı
2005 yılında basılan ilk romanı İçi Yoksul yetmişli yılların sonunda Çanakkale'nin Yenice kasabasından öğrenim görmeye geldiği Ankara'da kültür şoku ve duygusal travmalar yaşayan bir gencin iç dünyasını ele alır. 2008 yılında yayımlanan Kestane Kıranında Kadınlar romanında ise 19. yüzyıl sonları ve 20. yüzyılın başlarında Mavruz isimli kurgusal bir köyde bir kadın ana karakter üzerinden sürekli olumsuzluklarla boğuşan bir ailenin hayata tutunma mücadelesi, arka planda da köyün hikâyesi anlatılmaktadır. Yerel bir dil kullanılan romandaki bazı karakterler ve köyde meydana gelen felaketler yazarın doğum yeri olan Nevruz köyündeki yaşanmışlıklardan esinlenmiştir. Sonraki romanları Yarım Adamın Aşkları(2009), Elli Yıl Sonra Kül(2010) ve Bir Zamanlar Bakırköy(2011) şeklinde sıralanır.
Edebi üslup olarak yazar, dil ve kurguyu bütünler, zaman zaman şiir diliyle nesir dili ayrımını ortadan kaldırır, anlatımın gücünü arttırmak için sayısız metafor kullanır. Romanlarında ana öykü tek başına ilerlemez, çok sayıda yan öykü zaman zaman merkeze alınarak ana öyküyü taşır. Akışta şaşırtıcı karakterler aniden ortaya çıkarak farklı hayatları öykünün içine alır. Ana öykü, kesintisiz ve tekdüze değil, çeşitlenerek ancak bölünmeden ilerler. Ayrıntılar dört bir yana dağılsa bile bir kopukluk duygusu hissedilmez ve anlatı epik dilden ayrılmaz. Bazı yapıtları edebiyat seçkilerinde yer almıştır. Romancılığında, coşkulu bir özgürlükle rafine bir kulvarda ürettiği söylenmiştir.
Düşünürlüğü
25 yıla yakın bir süredir Cumhuriyet Bilim Teknoloji Dergisi Aylak Bilgi Köşesi'nde nöro-psiko-felsefe içerikli denemeleri yayımlanan yazarın bu yazıları Aylak Bilgi, Aylak Yazılar, Aylak Düşünceler ve Aylak Fikirler isimleriyle kitaplaştırılmıştır. Bilgiye dayalı mantıkçı bir felsefenin izini süren Ceylan, Jung'un kollektif bilinçaltı düşüncesinin üzerine oturttuğu ve bütün insan türünün tek bir benliği olduğunu varsayan ortak benlik kavramını geliştirmeye çalışmaktadır. Buna göre insanın ortak yapısı olan DNA sahici olandır. İnsan sahici olanın yeryüzündeki işleme şeklidir, o nedenle de geçici bir bileşimdir, dünyanın o günkü koşullarında, o günün malzemesinden üretilmiş gündelik bir aracıdır. Sahici ve temel yapının içgörü yoluyla kendi benliğiyle ilgili oluşturduğu kurgu ortak benliktir. Ortak benlik yeryüzüne çıktığı andan itibaren deneyüstü ve öznel yapısını nesnel hale dönüştürür.
Yeryüzündeki macera bir "dışlaşma" işleminden ibarettir.
İnsanlar arasında ortak benlik kaynaklı bir bağ vardır. Kant’ın usa verdiği deneyüstü bilgi çıkarma işi ortak benlikte kodlu, önceki kuşakların ürettiği ve aşama aşama ortak canlıya eklediği bir kapasitedir. O nedenle bilgi, önceki kuşaklarda deneyden çıkmış, ama şimdiki kuşakların kullanımında deneyüstü olmuştur.
Tahir Musa Ceylan Kitapları - Eserleri
- Bir Zamanlar Bakırköy
- Kızböcekleri
- Diri Aşk
- İçi Yoksul
- Dinamik Ahlak
- Aylak Fikirler
- Ortak Benlik
- Nesne Benliği
- Aylak Bilgi
- Aşka İnanası Geliyor
- Yarım Adamın Aşkları
- Aylak Düşünceler
- Depresyonun Şiiri
- Yokluk
- Kestane Kıranında Kadınlar
Tahir Musa Ceylan Alıntıları - Sözleri
- İnsanların sevgi duyduğu adamlara kin duymak kanser olmaya yeterdi. (Kızböcekleri)
- Biz kabararak ve ardından hiçbir şey yapmayarak var oluyoruz. Bir kabarma var bizde, umarım sonumuz iyi olur. (Aylak Fikirler)
- Birisi ölünce işgalciler seviniyor, “Ben olmayan biri daha gitti“ diye, halbuki bir can gidince, bir insan değil, bir dünya yok oluyor. (Kızböcekleri)
- Aşkın varlığı haz, hiçliği saflık, yokluğu acı verir… (Diri Aşk)
- Toplum bencil bir değirmendir ve gerçek bir değirmenin taneyi kabuğundan ayırması gibi insanı yeteneğinden soyarak un haline getirir. (Aylak Fikirler)
- 1915'e kadar Freud, duyguyu dürtü ( drive) ile eş tutmuştur. Psikanalizde dürtü insanın en şuursuz motivasyon kaynağı olarak görülmüştür. Sonraları Freud duygu ile dürtüyü sağlam temellerde birbirinden ayırmıştır. Ona göre duygu dürtünün boşalım halidir. Sonraki araştırmacılar duyguyu, beyindeki dürtünün bedensel ifadesi olarak almış, bir kısmı bununla da kalmamış, duygunun sadece bir boşalım durumu değil, aynı zamanda onun ruhsal dünyayı (intrapsychic) düzenleyici rolü olduğuna da işaret etmişlerdır. (Ortak Benlik)
- “Güç yansız, yönsüz bir illetti.” (Kızböcekleri)
- İnsan yaşamı "birincilikten" "sonunculuğa" düşüşün ve bunu ancak ölümde kabul edişin trajik öyküsüdür. (Aylak Fikirler)
- Ne kadar doğru olursan ol oğlum, bu dünya köpektir; kendini kemik yapanı, elbet köpekler yiyecektir. (Kestane Kıranında Kadınlar)
- her şey adım adım canlısı kalmamış fotoğrafta bir zamana soğuyor karşıda her an o delilik sicili yüz... (Depresyonun Şiiri)
- “… gerçek hayattan bir parça çikolata, hayal dünyasından küçük bir intikam helmelenerek tatlı bir şurup oluyor, karnaval maskarası gibi insanı damarından aklına besliyordu. Bektaş kadınları az biraz sevmek, çoklukla da nefret etmek için kullanıyordu.” (Kızböcekleri)
- "gündüzleri kimse kendisi değildir, geceleri de kimse başkası..." (Aylak Bilgi)
- "Gündüzleri kimse kendisi değildir, geceleri de kimse başkası..." (Aylak Bilgi)
- gövdem nerede, yürüdükçe kenarlarından başlıyor kaybolmaya insan! (Depresyonun Şiiri)
- Sevgi yaşamın parçası olarak kaldığında iyiydi, yaşam sevginin parçası olduğunda ama törenler, töhmetler, tövbeler derken insan sevgiyi öldürüyor (Bir Zamanlar Bakırköy)
- “Kalp uykuda dinlenir.” (Diri Aşk)
- ve karanlıkta hayat ısrarlı. O damarlı beyaz boşlukta yüzen küçük noktalar halinde benleri ileriye doğru çıkık çenesi ve bir boyun ki göğsün devamı olarak heykelden alınmışlığı olağanüstü beyazlık halinde çıplak! (Depresyonun Şiiri)
- “Her ayrılık sonrası insan kendi düşkün yoluna gider.” (Diri Aşk)
- Eşyalar hayat olmuştu, insanlar olmadıkça hayaller, hayaller olmadıkça eşyalar kalıyordu geride; eşya olsun, hayal olsun, insan olsun her yeni gelen bir önce kaybedilenin yerine geçiyordu. (Kızböcekleri)
- insanların bahçesinde bir havuz olması için çırpındığı devirde okyanus sahibi olmak az şey değil elbette ama gerçekte ne kadar sizindir o okyanus bunu düşünmek gerekmez mi? (Bir Zamanlar Bakırköy)