diorex
sampiyon

Koçyiğit Köroğlu - Ahmet Kutsi Tecer Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Koçyiğit Köroğlu kimin eseri? Koçyiğit Köroğlu kitabının yazarı kimdir? Koçyiğit Köroğlu konusu ve anafikri nedir? Koçyiğit Köroğlu kitabı ne anlatıyor? Koçyiğit Köroğlu PDF indirme linki var mı? Koçyiğit Köroğlu kitabının yazarı Ahmet Kutsi Tecer kimdir? İşte Koçyiğit Köroğlu kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 21.04.2022 14:00
Koçyiğit Köroğlu - Ahmet Kutsi Tecer Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Ahmet Kutsi Tecer

Yayın Evi: Bilge Kültür Sanat

İSBN: 9789944425209

Sayfa Sayısı: 88

Koçyiğit Köroğlu Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Cumhuriyet dönemi tiyatrosunda halk edebiyatından esinlenen ama çağdaş kalıplara uygun yazılmış oyunların ilk örneklerini veren Ahmet Kutsi Tecer, "Koçyiğit Köroğlu"nun konusunu Köroğlu hikâyelerinden seçer. Köroğlu bir Oğuz destanı kahramanıdır. Olaylar Anadolu'da, İslamiyet öncesinde geçer.

Türk efsanelerinde Gök ile Yer, tanrısal kudretlerdir. İnsanoğlu, bu ikisi arasındaki varlıktır. Eserin yapısı bu ikileme dayanır.

Köroğlu- Bolubeyi çatışması, ezilen halkın bir derebeyine, yani feodal düzene karşı koyuşudur.

Oyunda halk dilinden seçilmiş pek çok sözcük, pek çok deyim vardır. Anlatım dili, Dede Korkut hikâyelerini çağrıştırır. Buna uygun olarak, yazarın şair oluşu, oyunu yer yer şiirli ya da nesir-şiirli bölümlerle süslemesini sağlamıştır.

İlk kez, Ankara Devlet Tiyatrosu tarafından 1949'da Büyük Tiyatro'nun açılış oyunu olarak temsil edilmiştir.

"Ahmet Kutsi Tecer, çok yönlü bir sanatçı olup şairliği, oyun yazarlığı ve özellikle de sanatını da hayırlı yönde çok etkilemiş olan folklor araştırmacılığı ile edebiyatımızda önemli bir yer almaktadır...

"Tanpınar'ın anlatımıyla, Sıvas'ta görevde bulunduğu yıllarda, Tecer "folkloru yeni bir iklim gibi keşfetmiş"; Türk halk müziği ve folklorunun önemli simalarından Muzaffer Sarısözen, Halil Bedii Yönetken ve Âşık Veysel gibi isimlerin ortaya çıkıp tanınmasında rol oynamıştır."

Tecer, oyunlarında da zengin folklorumuzdan, geleneksel Türk tiyatrosundan yararlanıp, halkın kullandığı canlı dili, şiir yüklü Türkçesiyle kaynaştırarak "Köşebaşı"; halk motiflerinden esinlenerek de destan-piyes olarak "Koçyiğit Köroğlu" gibi tiyatromuza ölümsüz eserler kazandırmıştır."

Sermet Sami Uysal

Koçyiğit Köroğlu Alıntıları - Sözleri

  • At Ölür Meydan Kalır, Yiğit Ölür Şan Kalır
  • Gökten gelen yine göğe döner. Yeryüzünde yalnız akıl kalır insana.
  • Döğüşen ne ok ne sapan. Yürek döğüşür insanda...
  • Güzel söz yerinde olursa yürek tazeler.
  • Yaşım kırk. Bütün ömrüm çile doldurmakla mı geçecek?
  • Köroğlu'nun Çamlıbel'i Kırk yiğidin hepsi deli, Deli isen sev güzeli. Sev yiğidim sev, Sar yiğidim sar.
  • ''Ben bir Köroğlu'yum dağda gezerim, Esen rüzgârlardan hiyle sezerim, Bolu Beyi bir gün seni ezerim.''
  • ...bey arı olmadan petek oğul tutmaz.
  • Başına ne gelirse katlan. Usuna güven. O sana kılavuz olur.
  • Sürü çobansız yayılmaz!

Koçyiğit Köroğlu İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Köroğlu deyince aklıma Cüneyt Arkın'ın oynadığı film gelir. Hatta kitabı okurken oradaki gibi bir senaryo bekledim. Lakin oradakinden farklı bir kurgusu var. Ama sonuç aynı. Kötü Bolu Beyi gider geriye mutluluk kalır. Yazarımız aralara şiir de serpiştirmiş. Bilinmeyen kelimeler de var. Onların açıklamalarının kitapta verilmesi de güzel olmuş. Okuduğum ilk Türk Oyunu oldu. Çok fazla televizyon izlemesem de Ahmet Kutsi Tecer ile tanışmam bu sayede oldu. Yıllar önce Kanal 7 de bir Türk filmi vardı. Orada Neredesin sen isimli şiir okunmuştu. Sanırım filmin adı da buydu. Sonrasında İnternet'ten şiirlerini okudum. Öyle tanıştık. Bu kitabının bana nereden geldiğini bilmiyorum. Kısa olunca hemen biten oyun türünde bir eser olduğu için okuyabilirsiniz. (Münzevi Okur)

Koçyiğit Köroğlu PDF indirme linki var mı?

Ahmet Kutsi Tecer - Koçyiğit Köroğlu kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Koçyiğit Köroğlu PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ahmet Kutsi Tecer Kimdir?

Ahmet Kudsi, babasının memuriyeti sebebiyle 4 Eylül 1901'de Kudüs'te doğmuştur. Asıl adı Ahmet olup Kutsi ismi doğduğu yer olan Kudüs'ten dolayı verilmiştir. İlk öğrenimini Kudüs'te bir Fransız okulu olan Kudüs Frers Okulu'nda tamamlamıştır. Ahmet Kutsi, babasının Kırklareli'ne tayini sebebiyle orta okulu Kırklareli'de, lise öğrenimini Kadıköy Sultanisinde tamamlamıştır. Lise sonrası iki yıllık olan Halkalı Yüksek Ziraat Okulu' nu bitirmiştir. Daha sonra Yüksek Öğretmen okulu imtihanını kazanarak iki yıl İstanbul Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'ne devam etmiştir. 1925 yılında, Yüksek Öğretmen Okulu bursuyla biyoloji öğrenimi için gönderildiği Paris Sarbonne Üniversitesi'nde felsefe öğrenimini sürdürdü, ancak bu öğrenimini de tamamlayamadan yurda döndü ve tekrar Edebiyat Fakültesi'ne devam ederek öğrenimini tamamladı . 1930'da Gazi Eğitim Enstitüsü'ne edebiyat öğretmeni olarak atandı.

Ahmet Kutsi, mecburi hizmetinden dolayı Sivas'a Milli Eğitim Müdürü olarak atandı. Sivas, Ahmet Kutsi için yönünü bulması bakımından önemli bir yer olmuştur. Âşık geleneğinin büyük bir canlılıkla yaşatıldığı bu ilimizde şiirin, çalışmalarının kaynağını bulmuştur.

Ahmet Kutsi, Sivas'ın Deliktaş Köyü'nden olan Ruhsati'nin bir şiirinde geçen Tecer Dağının adını soyadı olarak almıştır.

Ahmet Kutsi 1931'de Sivas'ta "Halk Şairlerini Koruma Derneğini" kurdu. Bu çalışmalar Halk müziğinin tanınmasında, bu müziğin okula ve radyoya girmesinde önemli bir rol oynadı.

1934'te Yüksek Öğrenim Genel Müdürü oldu. Yedi yıl süren bu görevi sırasında özellikle Devlet Konservatuarı'nı teşkilatlandırdı. 1942'de Talim ve Terbiye Kurulu üyeliğine atandı ardından Adana ve Urfa milletvekili oldu. (1942-46) 1941-45 yılları arasında ülkü mecmuasını yönetti. Bu yıllarda köy temsilcileri ile ilgilendi, köy tiyatrosunu inceledi ve Koç yiğit Köroğlu oyununu yazdı.

1948'de Devlet Konservatuarı'na, 1949'da Paris Kültür Ateşeliğine atandı; daha sonra UNESCO ( Uluslararası Çocuk Yardımlaşma Derneği) Yürütme Komitesi Türk Delegesi oldu. 1951'de Galatasaray Lisesinde,1953'te İstanbul Konservatuarı'nda görevlendirildi. 1957'de Güzel Sanatlar Akademisinde estetik dersleri verdi; İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsünde ve İstanbul Radyosunda folklor öğretmenliği yaptı.

1966'da İstanbul Eğitim Enstitüsü Öğretmeni iken yaş haddinden emekli oldu; 25 Temmuz 1967'de İstanbul'da öldü ve Zincirli kuyu mezarlığı'na defnedildi.

AHMET KUTSİ TECER'İN EDEBİ KİŞİLİĞİ

Ahmet Kutsi, ilk öğrenimini Kudüs'te bir Fransız okulu olan Freres okulu' nda, orta öğrenimini Kıklareli'de lise öğrenimi Kadıköy Sultanisi'nde, yüksek öğrenimini Halkalı Yüksek Ziraat Okulu' nda, İstanbul Darülfünun' da (üniversite) ve Paris Sarbonne Üniversitesi' nde öğrenim görerek öğrenimini tamamlamıştır.

Yolcular yolcular! Deniz çağırıyor,

Çağırıyor suların kükreyen sesi.

Kükreyen, çıldıran sular bağırıyor,

Bağırıyor toplamak için herkesi.

Ahmet Kutsi, Beş Hececiler' den sonra, bu vezne yeni ses ve söyleyiş imkânları getiren Necip Fazıl Kısakürek, Ahmet Hamdi Tanpınar ve Ahmet Muhip Dıranas kuşağındandır.

Önce tekçi temaları özellikle aşk, ölüm, ıstırap konularını işledikten sonra Faruk Nafiz' in açtığı yolda fakat onun tarzından çok türkülerde âşıklarda yol alan memleket şiirlerine yönelmiştir. Kimisi bir ülküye bağlı, kimisi biraz resmi ve zorlama kokan, kimisi de Anadolu' nun eski efsanelerine dokunan bu şiirler, Ahmet Kutsi' nin asıl kişiliğini gösterir.

Orhan Veli neslinden önce, Türk şiirini sade, saf ve çıplak hale getirenlerin başında Ahmet Kutsi gelir. Duygularını benzetmelerden ve sıfatlardan ayıklayıp, teferruatta değil öze önem verdiği üslubu çıplak dili de üslubu gibi yapmacıksız, tabii ve canlı; halkın günlük konuşma dilidir.

Ahmet Kutsi, şiirlerini tema bakımından ikiye ayırmak mümkündür: şahsi duyguları işleyenler ve yurt sevgisini dile getirenler. Şahsi duygularına yer verdiği şiirlerinde aşk, tabiat, metafizik(ölüm, hayat) gibi temalar; yurt sevgisini dile getiren şiirlerinden dolayı "memleketçi şiir" in temsilcileri içinde yer alır. Ahmet Kutsi, genellikle halk şiirlerinin sekizli ve on birli hece ölçüsüne ve milli nazım birimi olan dörtlüğe bağlı kalmış; bazen da heceyi yeni ölçülerle denemiştir.

Ahmet Kutsi, yalnız halk edebiyatı sınırları içinde kalmamış, Divan Edebiyatının ritmik bir biçimi olan "müstezat" heceye uygulamayı başarmıştır. Şiirin dış yapısını kurarken kâfiyenin imkânlarından daima faydalanmış ve daha çok zengin kâfiyeyi tercih etmiştir.

Ahmet Kutsi' nin ilk şiirleri 1921-1922'de Dergah Mecmuasında, 1924-25 yıllarında Milli mecmuada yayımlanmıştır.1933-36 yılları arası şiir bakımından en verimli olduğu dönemdir. 1932' de Ahmet Kutsi' nin kendi eliyle yayımladığı "Şiirler"adlı kitabından sonra şiirlerinin çoğu Varlık, Oluş, Yücel, Ülkü ve Türk Düşüncesi dergilerinde yayımlanmıştır. Ahmet Kutsi' nin Şiirlerinin kaynağı halktır . Bundan dolayı saz şiirinin ve âşık tarzının bütün inceliklerini sabırla araştırıp folklor değerleriyle birleştirmiştir. Böylece milli bir şiir meydana getirmek istiyordu . 'Sanat hayatımızdaki durgunluğun altında kendi kendinden emin olmayan , ruhunun içinde yürümekten korkan mütereddit bir insan " tipimiz olduğunu belirterek milli sanatımızı kurmak isteyenlere yol göstermiştir.

Ahmet Kutsi, milli Eğitim Müdürü olarak Sivas'a tayin edilince folklor hevesine çok sağlam bir zemin bulmuş oldu ve Halk kültürünün ortaya çıkması için bütün kuruluşlardan faydalandı.

Bu hususta daha İstanbul'da öğrenci iken Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu kendisine yol gösterici olmuş, Fındıkoğlu'nun yönettiği Halk Bilgisi mecmuasında Paris kütüphanelerinde yaptığı çalışmalar yayımlanmıştır. Özellikle "Köroğlu" yazısı onun Türk edebiyatında isminin duyulmasında etkili olmuştur.

Ahmet Kutsi' nin Sivas' ta "Halk Şairleri Bayramı" düzenlemesiyle Âşık Veysel, Talibi ve Ali İzzet gibi âşıkları tanıdı. Türk folklor zenginliklerini o devrin "Halkevleri" ne; her ilde çıkan Halkevi dergilerine ve özellikle de 1941-1945 yılları arası çalıştığı Ankara' da yayımlanan Ükü dergisine getirenlerin başında Ahmet Kutsi vardı. Ülkü dergisini bir köy şiirleri ve folklor "mektebi" haline getirmiştir.

Ahmet Kutsi, tiyatro türünde de eserler vermiştir. Paris' e gidince modern Avrupa tiyatrosunu tanımış, yurda dönünce batı tekniği ile folklor ve halk malzemesini işlemek suretiyle milli tiyatroya ulaşmak istemiştir. Tiyatro türünde kendisine ilk şöhreti sağlayan, geleneksel tiyatromuzdan esinlenerek yazdığı Köşebaşı' dır.

Ahmet Kutsi, tiyatro oyunlarının iki belirgin özelliği vardır:

1.Biçim yönünden tiyatro geleneğimizden, halk kültüründen ve halk motiflerinden faydalanarak halkın konuştuğu Türkçe' yi şiirli bir dille yazıya geçirmiş;

2.Muhteva yönünden ise geçmişten geleceğe doğru uzanan bir süreç içinde dikkatlice gözlediği toplumumuzu özellikle toplumsal değişme, özüne yabancılaşma ve zıtlıklarıyla tasvir ederek diyalektik açıdan ele almıştır.

Ahmet Kutsi, gençlik yazılarından birinde "Ben ömrüm boyunca Anadolu'yu dinleyeceğim ve onun sesini dinletmeğe çalışacağım." demişti. Bu sözüne bağlı kalarak Avrupa' da öğrendiklerini memleket sevgisi ile birleştirip tam bir olumlu aydın örneği vermiştir. Folklor ve âşık şiirinin Türkiye' de yayılışı, radyoları ve memleketi kuşatması bakımından büyük emek ve hizmetleri görülmüştür.

Ahmet Kutsi, halk şairlerinin son büyüklerinden olan Âşık Veysel' i Sivas' ın Sivralan köyündeki yalnızlığından çıkarıp bütün ülkeye tanıtmıştır. Müze ve kütüphanelerdeki eski yazmalar, vesikalar, minyatürler, kenar köşeye atılmış cönkler arasından belgeler çıkararak Yunus Emre ve Karacaoğlan'ın hayatına ışık tutmuştur. Eski Türk dansları, oyun kolları, Köylü Temsilleri, orta oyunu üzerinde çok önemli araştırmalar yapmıştır. Ayrıca Köylü Temsillerini ciddi manada ilk inceleyen Ahmet Kutsi' dir.

Ahmet Kutsi TECER ESERLERİ:

ŞİİR:

Şiirler (1932)

Tüm Şiirleri (ölümünden sonra, 1980)

OYUN:

Yazılan Bozulmadan (1947)

Köşebaşı (1948)

Bir Pazar Günü (1959)

Köroğlu (1959)

İNCELEME:

Köylü Temsilleri (Köy seyirlik oyunları derlemesi, 1940)

Ahmet Kutsi Tecer Kitapları - Eserleri

  • Bütün Şiirleri
  • Koçyiğit Köroğlu
  • Köşebaşı
  • Bütün Oyunları 1
  • Bir Pazar Günü
  • Köylü Temsilleri

Ahmet Kutsi Tecer Alıntıları - Sözleri

  • Başına ne gelirse katlan. Usuna güven. O sana kılavuz olur. (Koçyiğit Köroğlu)
  • Bir saati bir saatine uymaz. Sabahleyin lodos, akşamleyin poyraz. (Köşebaşı)
  • — Benim evimde bana itaat edilir! — Ben gönlümün sesine itaat ederim! (Bütün Oyunları 1)
  • At Ölür Meydan Kalır, Yiğit Ölür Şan Kalır (Koçyiğit Köroğlu)
  • — Hekime ilaca çok para döktüler... — Ben buna kızarım işte. Hekime ver, ilaca ver... Sonra da yine ölüp gider insan... Üstelik de geriye bir sürü borç. (Bütün Oyunları 1)
  • Besbelli ölümüm sabahleyindir. İlk ışık korkuyla girerken camdan, (Bütün Şiirleri)
  • Evden kahveye, kahveden eve. Şu pis kahvenin oturulacak nesi var, kuzum? (Köşebaşı)
  • Geceleyin bir ses böler uykumu, İçim ürpermeyle dolar: - Nerdesin? (Bütün Şiirleri)
  • ...bey arı olmadan petek oğul tutmaz. (Koçyiğit Köroğlu)
  • Hey gidi dünya hey! Neler, ne hesaplar var. (Köşebaşı)
  • Gözünü seveyim, İstanbul! Gez gez bitmez! (Köşebaşı)
  • Hıçkıran ruhlardır kederlerinden... (Bütün Şiirleri)
  • ''Benim yüreğim yufka. Öyle ağlamak, sızlamak kaldırmaz benim içim...'' (Köşebaşı)
  • Sana ne bu dünyadan? Ne gördün, ne anladın? Herkesin dünyası kendine göre. (Bütün Oyunları 1)
  • Bilmem görecek miyiz yine birbirimizi? (Bütün Şiirleri)
  • Sürü çobansız yayılmaz! (Koçyiğit Köroğlu)
  • Say ulan say! Sokaklar, evler, adamlar... Hepimiz, topumuz birden eskidik! (Köşebaşı)
  • Güzel söz yerinde olursa yürek tazeler. (Koçyiğit Köroğlu)
  • HAMİNNE - ...Damat olacak herifin gözü evdeymiş meğer, kızda değil. BAKKAL - (Alaycı) Evlenmek buna derler işte. (Köşebaşı)
  • ''Ben bir Köroğlu'yum dağda gezerim, Esen rüzgârlardan hiyle sezerim, Bolu Beyi bir gün seni ezerim.'' (Koçyiğit Köroğlu)

Yorum Yaz