Köprü - Ayşe Kulin Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Köprü kimin eseri? Köprü kitabının yazarı kimdir? Köprü konusu ve anafikri nedir? Köprü kitabı ne anlatıyor? Köprü kitabının yazarı Ayşe Kulin kimdir? İşte Köprü kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Ayşe Kulin
Yayın Evi: Everest Yayınları
İSBN: 9789752892637
Sayfa Sayısı: 240
Köprü Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Elmas da sargılı kollarını bebeğe uzatmıştı. Canını yakmaktan korkarak usulca bırakmıştı Bayram, oğlunu Elmas'ın kucağına. Şimdi burun burunaydılar Elmas'la Öksüz. Bir dişi hayvanla yavrusu gibi koklaşıyor, burunlarını birbirine sürütüyor, birbirlerinin boynuna gömülüyor ve tuhaf mırıltılar çıkartıyorlardı. Bebenin küçük elleri, Elmas'ın saçlarında, Elmas'ın dudakları bebenin yüzünde dolaşıyordu. Elmas, ne diğer hastaları ziyaret edenlerden ne de Bayram'dan hiç utanmadan, hiç gocunmadan, memesini çıkarıp bebenin ağzına vermişti. Bebek mutlu bir kedi yavrusu gibi guruldayarak şapır şupur emiyordu süt akıtmayan, kuru memeyi. Kadınla çocuk birbirleriyle iç içe geçmiş, tek vücut olmuş gibiydiler.
Köprü... Olağanüstü bir bürokratın, otuz yıl bekledikten sonra kavuşulan bir köprünün ve doğunun töreye teslim olmuş insanların öyküsü. Ayşe Kulin'in kaleminden.
(Tanıtım Bülteninden)
Köprü Alıntıları - Sözleri
- “Neden yapıyordu birbirine bunca kötülüğü insanoğlu? Neden? Neden?”
- "Yaşam akıp gidiyor her şeye rağmen."
- "Ulaşamadığın yer sana ait değildir."
- "Sen bizi koru Allahım. Sen bizi koru!"
- "Zaman geçtikçe her şey daha iyiye gider sanıyordum."
- "Bu memlekette siyasilerin olumlu bir karar almak için neden on yıl beklediklerini soruyorum kendime."
- "Bu nasıl iştir? İnsanlarını bu şartlarda yaşatmak için mi yaratmaktasın?"
- "Biz modern bir devlet kurma hayaline kapılmıştık."
- "Anasını bellediğinin köprüsü... Ağzına sıçtığının köprüsü..."
- "Güvendiğim dağlara kar yağdı."
- "Kadınlardan bile koruman lazım canını."
- "Neden? Allahım neden bu vahşet, bu canavarlık, neden?"
- "Her şey daha kötüye gidiyor..."
- "Kimseyi zorla tutacak değiliz."
- "Onu düşleyerek, onu isteyerek başkasının koynuna girmek... sırf anasıyla babasının gönlü olsun diye... asla... asla!"
Köprü İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Köprü: 90lar ne kadar uzak, yaşanan dramlar ne kadar tanıdık. Bürokrasiye, terörizme, fırsatçılara inatla Fırat Nehrinin iki yakasını birbirine kavuşturan bir köprü hayali. Bu hayale inananlar ve köprüsüzlüğün yakıp yıktığı hayatlar. Yöresel dil kullanımı çok etkileyici, insan ve insana dair herşey, sürükleyici bir anlatım. Kalemine kuvvet Sevgili Ayşe Kulin... (Şeyma Reyhan GZN)
Köprü, Erzincan dolaylarında, Fırat nehri üzerinde inşa edilen bir köprünün, bu köprüyü yaptırabilmek için çırpınan bir bürokratın ve yöre insanının romanıdır. Romanda, köprünün hikâyesiyle birlikte, Doğu illerimizde yaşanan dramın kökenleri ve Cumhuriyet tarihi içindeki nedenleri ele alınırken, gerçek olaylar kurgu karakterler ve kurgu öykülerle harmanlanıyor; acımasız doğa koşullarına, mezhep ayrılıklarının ve kültürel farklılıkların neden olduğu anlamsız düşmanlıklara ve tarihten bu yana süregelen çatışmalara karşı koyarak, insanca yaşamaya kararlı yöre insanı, duru ve akıcı bir üslupla anlatılıyor... (Züleyha Yıldırım)
Kitabın Yazarı Ayşe Kulin Kimdir?
Kaleme aldığı biyografik eserleri ve romanlarıyla çok okunan yazarlardan biri olmuş ve birçok ödül kazanmıştır. Üslubundaki akıcılık ve yalınlıkla büyük övgü alan yazarın öykü ve kitapları senaryolaştırılıp beyazperdeye aktarıldı. Arnavutköy Amerikan Kız Koleji Edebiyat bölümünü bitirdi. Çeşitli gazete ve dergilerde editör ve muhabir olarak çalıştı. Uzun yıllar televizyon, reklam ve sinema filmlerinde sahne yapımcısı, sanat yönetmeni ve senarist olarak görev yaptı.
Öykülerden oluşan ilk kitabı Güneşe Dön Yüzünü 1984 yılında yayımlandı. Bu kitaptaki Gülizar adlı öyküyü, Kırık Bebek adıyla senaryolaştırdı ve bu filmi 1986 yılında Kültür Bakanlığı Ödülü'nü kazandı. Kulin, 1986'da sahne yapımcılığını ve sanat yönetmenliğini üstlendiği Ayaşlı ve Kiracıları adlı dizideki çalışmasıyla Tiyatro Yazarları Derneği'nin En İyi Sanat Yönetmeni Ödülü'nü kazandı, 1996 yılında Münir Nureddin Selçuk'un yaşam öyküsünün anlatıldığı Bir Tatlı Huzur adlı kitabı yayınlandı. Aynı yıl, Foto Sabah Resimleri adlı öyküsü Haldun Taner Öykü Ödülü'nü, bir yıl sonra aynı kitabı Sait Faik Hikâye Armağanı'nı kazandı.
1997'de yayınlanan ve Aylin Devrimel'in hayatını konu alan Adı: Aylin adlı kitabı ile, İstanbul İletişim Fakültesi tarafından yılın yazarı seçildi. Bu kitap yazarın çok geniş kitleler tarafından tanınmasını sağladı. 1998 yılında Geniş Zamanlar adlı öykü kitabı, 1999'da İletişim Fakültesi tarafından yılın romanı seçilmiş olan Sevdalinka ve 2000'de yine bir biyografik roman olan ve Füreya Koral'ın hayatını aktardığı Füreya yayınlandı.
Ayşe Kulin, 2001 yılında yayımlanan Köprü isimli romanı ile Türkiye'nin doğu illerinde yaşanan dramın kökenleri ve cumhuriyet tarihi içindeki nedenlerini ele aldı. Bu romanı, 2006 ve 2008 yılları arasında Star TV'de aynı isimle dizi olarak yayınlandı. Yine 2002 yılında yayınlanan Nefes Nefese isimli romanı ile İkinci Dünya Savaşı sırasında yüzlerce Yahudi'yi soykırımdan kurtaran Türk diplomatlarının kahramanlıklarını bir aşk öyküsü ile birlikte işliyor. Nefes Nefese romanı toplamda 34 ülkede yayınlandı. Ayrıca Ayşe Kulin bu romanıyla İtalya'da verilen Premio Roma Ödülleri'nde finale kalan beş yazardan biri oldu. Geniş Zamanlar adlı öykü kitabı, 2007 yılında Star TV'de aynı adla dizi olarak yayınlandı.
2004 yılında yazdığı Gece Sesleri romanı, aynı adla televizyona uyarlanarak 2008 ve 2009 yılları arasında Show TV'de yayınlandı. Yine 2009 yılında yazdığı Tek ve Tek Başına Türkan adlı Biyografik romanı, aynı adla televizyona uyarlanarak 2010 ve 2011 yılında arasında Kanal D'de yayınlandı.
2007 yılının Kasım ayında UNICEF Türkiye İyi Niyet Elçisi oldu. 2008 yılında yazdığı Veda romanı, aynı adla televizyona uyarlanarak 2012 yılında Kanal D'de yayınlandı.
İtalyancaya çevrilen Nefes Nefese adlı romanı, 2016'da İtalya'nın en prestijli roman ödüllerinden Premio Roma'da en iyi yabancı roman dalında ödüle layık görüldü.
Ayşe Kulin Kitapları - Eserleri
- Köprü
- Türkan
- Bora'nın Kitabı
- Gizli Anların Yolcusu
- Adı: Aylin
- Sevdalinka
- Füreya
- Güneşe Dön Yüzünü
- Nefes Nefese
- Umut
- Gece Sesleri
- İçimde Kızıl Bir Gül Gibi
- Veda
- Sit Nene'nin Masalları
- Bir Tatlı Huzur
- Foto Sabah Resimleri
- Hayat - Dürbünümde Kırk Sene (1941-1964)
- Hüzün - Dürbünümde Kırk Sene (1964-1983)
- Geniş Zamanlar
- Bir Gün
- Bir Varmış Bir Yokmuş
- Dönüş
- Kardelenler: Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları
- Hayal
- Babama
- Sessiz Öyküler
- Handan
- Tutsak Güneş
- Taş Duvar Açık Pencere
- Saklı Şiirler
- Kanadı Kırık Kuşlar
- Kördüğüm
- Son
- Her Yerde Kan Var
- Dönüş
- Hayat
- Hazan
- Taksiii
Ayşe Kulin Alıntıları - Sözleri
- "Kimi değiştirmemişti ki zaman?" (Sevdalinka)
- Yalan giderek büyüyen bir canavara dönüşür, dallanır budaklanır, içinden taşar... Sakın yalan söyleme. (Sessiz Öyküler)
- Kin zehirler insanı. (Tutsak Güneş)
- "Neredeydi adalet?.." "Bu insanlar nasıl serbest kalmıştı?.." (Bir Varmış Bir Yokmuş)
- Sen nereden bilebilirsin ki benim ruh halimi! Ben bu hale gelene kadar nerelerden geçtim, ne bilirsin sen? (Geniş Zamanlar)
- Yeter ki isteyelim, eğitim alalım ve çok çalışalım. Bir yerlere, hatta istediğimiz yere varmamamız için hiçbir neden yok! (Kardelenler: Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları)
- Savaş insana her şeyi öğretir. Bir de barış içinde yaşamayı öğretse, keşke. (Sevdalinka)
- Biz anlaşabiliriz. Biz anlaşmaya mecburuz. (Bir Gün)
- ...kendine acımaya vaktin yok, yürü git, önemli işlerinin peşinden... (Tutsak Güneş)
- Yaşam buydu. Gerçekleşmeyen beklentilerdi. (Foto Sabah Resimleri)
- Demek içimdeki fırtınayı yüzüme aksettirmiyorum, çok iyi! (Her Yerde Kan Var)
- Para icat edildiği andan itibaren yeryüzünde inançla, ahlakla, adaletle kısacası iyi ve güzel her şeyle sıkı bir rekabet halindeydi ve çoğu zaman da yarışı kazanan para oluyordu, ne yazık ki! (Taksiii)
- ... bence "üstün insan," ezen öldüren kumandan değil, yücelten, kurtaran, yaşatan hekimdir! (Türkan)
- "İnsanlar kaldıramayacakları acıları hatırlamak istemedikleri zaman bilinçaltına itiyorlar,hiç olmamış gibi yapabiliyorlar." (Dönüş)
- "Ayıp bir şey değil ki, meme herkeste var." (Hayal)
- Tuhaf bir ülkeydi benim memleketim. Birilerinin başı mutlaka dertte oluyordu. Memleketin tüm insanlarının dertsiz tasasız yaşayabilecekleri bir günün güneşi henüz doğmamıştı bu topraklarda! (Hayat)
- "...aşktan da üstün olan şefkat ve milli hisler vardır,'' diye yazmışım. Son nefesime yakınken dahi aynı şekilde düşündüğüme göre, hak etmemişim aşkı ben! Ee, ben hak etmeyince, Allah da vermemiş elbette! (Türkan)
- Ben yanlış zamanda yanlış yerde doğmuşum. (Bir Gün)
- "Sana beyaz keten örtülü sofralar kuramam memleket gibi esir ve yoksuldur odam." (İçimde Kızıl Bir Gül Gibi)
- "Beraber gülebildiğim insanlara içim hemen ısınır." (Kördüğüm)