Kur'an'daki İslam - Yaşar Nuri Öztürk Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Kur'an'daki İslam kimin eseri? Kur'an'daki İslam kitabının yazarı kimdir? Kur'an'daki İslam konusu ve anafikri nedir? Kur'an'daki İslam kitabı ne anlatıyor? Kur'an'daki İslam PDF indirme linki var mı? Kur'an'daki İslam kitabının yazarı Yaşar Nuri Öztürk kimdir? İşte Kur'an'daki İslam kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Yaşar Nuri Öztürk
Yayın Evi: Yeni Boyut Yayınları
İSBN: 9789756779057
Sayfa Sayısı: 736
Kur'an'daki İslam Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Kur'an'a göre din, Allah tarafından konan, korunan kozmik-ilahî ve evrensel bir realitedir. Bu realitede hüküm sahibi tektir: Yaratıcı Kudret yani Allah.... Peygamberlerin hem görevleri hem de büyüklükleri din koruyucu koyuculuğundan değil, Allah tarafından gönderilen dini tebliği etmelerinden kaynaklanır.
Din konusunun temel Kur'ansal perspektifi bu olduğu içindir ki, Cenabı Hak dinin adını da bizzat kendisi belirlemiş ve bu adın bile başka bir kuvvete nispet edilmesini önlemiştir.
Bu tespitin, yine Kur'an'ın beyanlarıyla bizi götürdüğü temel kabul şudur: Din adına hüküm ve söz yetkisi yalnız Allah'ındır ve Allah bu yetkisinden kaynaklanan verileri vahyin mesajları halinde Kur'an'da kristalleştirilmiş ve insanlığa "kuşkusuz, çelişmesiz, açık, kesin, detaylı" bir kitap göndermiştir.
(Önsöz'den)
Kur'an'daki İslam Alıntıları - Sözleri
- Örtünme emrinden ne anlarsanız anlayın, bu nihayet 'vesail:araç' hükümler cümlesindendir. Düzinelerle 'makaasıd:amaç' hükmün çiğnenişini kılı kıpırmadan seyredenler, örtünmenin birkaç santimlik eksikliğini İslam'ın biricik Allah-iman meselesi gibi gündemde tutup Müslüman dünyanın yıllarını bu işle harcamışlardır. Bunun hayırlı ve iyi niyetli bir tutum olduğu söylenemez. Birileri, Müslümanları listenin en sonundaki 'vesile:araç' konularla oyalamakta ve esas amaç meselelerin gündem dışı kalmasını çok kurnaz bir biçimde sağlamaktadır.
- İslamiyet, hiçbir mekâna, mekânlığına bağlı olarak bir kutsallık tanımaz. Zaten İslam'da resmi mabet yoktur. Secde edilen yer, secde süresince mabet olur. BİR YERDE NAMAZ KILINMASI ORAYI KUTSALLAŞTIRMAZ. KUTSALLIK SECDE VE NAMAZDADIR, MEKÂNDA DEĞİL.
- "Kur'an okumak dinin ilk ve en önemli farzıdır. Çünkü dinsel buyruk ve yasakları Kur'an anlatır. Dinin ne olduğunu ve ne olmadığını Kur'an'dan öğreniriz. Kur'an okumak Kur'an'ı anlamakla olur. Onun için Arap olmayan milletlerin Kur'an okumaları Kur'an'ın kendi dillerindeki tercümelerini okumalarıdır.
- Cenabı Hak, seçkin kıldığı insana kendi yaratıcı gücünden kendi iradesiyle bir nasip vermiştir. Güç ve yetki onundur Dilediğine dilediği kadar verir. Kendi iradesiyle verdiğine göre bu onun gücüne bir noksanlık getirmez. İnsan, varlık ve oluş bünyesinde yaratıcı bir benlik sıfatıyla Allah ile birlikte faaliyettedir. O, gerçi parça bir varlıktır ama böyle bir nasibi olan tek varlıktır.
- İnsanoğlunun kutsal adına tabu ve kural yaratma tutkusu Allah'ı ve peygamberleri hep rahatsız etmiştir. İnsanın en sefil manilerinden biri bu tutkudur. Esasında bu tutku, Allah'ın iradesine gerçek anlamda teslim olmaktan kaçan bir nefsin sahte bir ödünleme mekanizmasıyla Allah'a ve insana şirin görünme gayretidir. İnsanoğlu sürekli eşelenir ve önüne konmuş nimette durmadan kılçık arar. Allah'ın temiz ve bereketli dini, bu eşelenme ve kılçık arama illeti yüzündendir ki, yüzlerce parçaya bölünmüş ve bir devşirmeler karmaşasına dönüşerek içinden çıkılmaz bir batık şirket durumuna düşmüştür. Oysaki Cenabı Hakk'ın dini çok sade, çok açık ve berraktır. 'Allah, kulları için hafiflik ve kolaylığı istemiş', onlar için daima 'kolayı yeğlemiş' ve yükümlülükleri olabildiğince az ve sade tutmuştur. Ama insanoğlu, Allah'ın bu iradesi yönünde değil, şeytanın zorlaştırıcı ve karmaşık hale getirici vesvesesi yönünde yol alarak dini mezheplere, tarikatlara bölmüş, bununla da yetinmeyerek alt-mezhepler, alt-tarikatlar, kollar, hizipler, klikler, fırkalar ve daha neler neler icat ederek yaratılış ve birlik dinini anlaşılmaz ve yaşanmaz hale getirmiştir.
- Herkesin zafer yolunu tıkayan engel, kendi içinde put haline getirdiği şeylerdir. Bu putlar kırılıp, yol açılmadıkça zafere gidilemez. İçimizde put haline gelen şeylerden kurtulmanın en güvenli yolu, paylaşımdır. Paylaşım çoğaldıkça putlar azalır.
- Şu bir gerçek ki, bin küsür yıllık bir geleneğin ayağımıza vurduğu bukağılar, üzerimize bindirdiği tabular ve zihnimizde kutsallaştırdığı kabullerin baskısı ve egemenliği altındayız. Benliğimizi, psikolojimizi, bakış açılarımızı, karakterimizi bu kabul ve egemenlikler şekillendirmiştir. Bunlardan kurtulmak bahtiyarlığını en ileri ölçüde yaşayanlarımız bile bazen bir ömür didindikten sonra bu gerçeği görebilmektedir. Büyük çoğunluk ise işin farkına bile varmadan bu dünyadan göçüp gitmektedir.
- 1) Allah'a karşı takva sahibi olmak 2) İnsanlara karşı, iyilik ve güzellik sergileyen olmak 3) Hayata karşı iş ve değer üreten olmak 4) Bolluk ve kıtlık zamanlarında sahip olduğu imkanları başkalarıyla paylaşmak 5) Öfkeye yenik düşmemek 6) İnsanları bağışlayıcı, kusurları örtücü olmak 7) Allah'ı anmak 8) Allah'tan af dilemek 9) Hatalarda ısrarlı olmamak
- İnsan, Allah'a din öğretmeye kalkabilir. İnsanoğlu küstahlık ve nankörlüğünü buralara kadar götürebilmektedir. Şöyle deniyor: 'Siz Allah'a dininizi mi öğretiyorsunuz? O Allah ki, göklerdeki her şeyi de yeryüzündeki her şeyi de bilir. Allah her şeyi en iyi bilendir. İnsanın Allah'a din öğretmeye kalkması tek bir yolla olur: Allah'ın dinini, Allah'ın kitabının dışında kaynaklara bağlamak. İnsan bu zulüm ve küstahlıkta başarılı olduğunda artık Allah'ın kitabı şüreka(Allah'a ortak tutulanlar)nın ürettiği zübür(uydurma kutsal kitap)lerin denetimine girer, örtülü şirk, dine fatura edilerek kitleleri kemirir.
- Bazı durumlarda oruçlarını bozmuş olanlara uygulanan 61 gün hiç ara vermeden oruç tutma cezası yani oruç kefareti Kur'an'da yoktur, sonradan icat edilmiştir. Kur'an'ın söylediği açık ve kesindir: "Ramazan günlerinde orucunu tutamamış yahut bozmuş olanlar, tutamadığı günler sayısınca orucu başka zamanda tutarlar. Allah, orucun kazasını kendisi düzenleyip de kefaretini başkalarının düzenlenmesine bırakmış değildir.
- İslam dünyası, nazari olarak 'Son Peygamber Hz. Muhammed'dir' dediği halde, pratikte mezhep sayısı kadar peygamber izlemektedir. Çünkü kitlelerin her biri için son söz sahibi, bağlı olduğu mezhep veya tarikatin şefidir. Unutulmasın ki, son ve tenkit edilmez sözü söyleme hakkı tanınan bir varlık hem peygamberin hem de Allah'ın yerine konmuş olur. İşte örtülü şirk budur. İslam dünyası bu örtülü şirkten kurtulmak için Allah'ın kitabıyla aralarına diktikleri kavram, kurum ve kişi putlarının tümünü yerle bir etmek zorundadır.
- Allah ile aldatan zihniyetler, tarih boyunca hükm(hakimiyet, yargı, yönetim) kavramını yozlaştırarak Allah'ın en hayati emirlerinin uygulanmasına engel hale gelmişlerdir. Allah ile aldatan zihniyetin lügatinde Allah'ın hakimiyetinden maksat, aldatan zihniyetin temsilcilerini Allah'ın vekili ve avukatı olarak görmektir. Böyle bir 'tanrısal hakimiyet' kavramı, Allah adına zulümlerin baş ocağı olan engizisyonun katil papazları tarafından kullanıldı ve yerleştirildi. Onlar, Allah'ın hakimiyeti diye diye 'Allah'a karşı çıkanlar' suçlamasıyla gerçek müminleri katletti, yaktılar. Allah ile aldatanların, 'Allah'ın hakimiyetine aykırı' bularak eleştirdikleri sistemler büyük kısmıyla insan haklarına, adalet ve emanet ilkelerine saygılı sistemlerdir. Allah ile aldatan zihniyetin esas rahatsız olduğu şey de bu ilkelerin egemenliğidir. Bir örnek olarak günümüz Ortadoğu'suna bakın: Allah'ın hakimiyeti adına mangalda kül bırakmayan onca devletten hiçbirinin 'İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi' altında imzası yoktur. Gerçek şu ki, Allah ile aldatanlar ve onların avukatlığını yapanlar Allah'ın hakimiyetini değil, Allah adına kendilerince kullanılacak bir hakimiyeti istemektedirler. Allah, bu işin dokunulmazlık tabelası olarak kullanılıyor.
- Her insan cehenneme mutlaka girecektir. Ancak orada kalış süresi farklı olacaktır. Cehennemde ebediyen kalma fikri Kur'an'a aykırıdır.
- Kur'an'ın insanı, sadece kendini, yurdunu ve bölgesini korumakla değil bütün insanlığın dertleriyle ilgilenmekle yükümlüdür. Çünkü Kur'an'ın insanı kozmik sorumluluk taşıyan bir benliktir. Böyle bir benlik tüm dengeler sağlanıp tüm insanlık huzura kavuşmadıkça sırt üstü yatamaz. O, dünyanın her köşesinde depreşen acıları duyar ve harekete geçer.
Kur'an'daki İslam İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Merhaba 1000K site sakinleri... Bu kitabı okurken zorlu bir süreçten geçtiğimi açıkça ifade edebilirim. Dört bir yandan hem destek aldım aynı zamanda bir o kadar düşman edindim. Ama yılmadan bitirebildim. Benim Yaşar hocayla tanışma hikayem babamın bir gün gelip Yaşar Nuri Öztürk'ün Kur'an'ı iyi açıklayan biri olduğunu ve kitaplarını sipariş etmesiyle başladı. Benim ailem dinsiz değil benim ailem deist değil ateist hiç değiliz.... Benim dedem yarı hafızdır. Demem o ki din dediğimiz olay tarafızdır. Din dediğimiz olay herkesin kendi kalbi, aklı, beynidir. Herkesin dini kendinedir. İlk olarak Yaşar Nuri Öztürk'ten bahsedelim. İlk Kur'an eğitimini babasından almıştır ve dokuz yaşında hafız olmuştur. 12 yıl imamlık ve vaizlik yapmış. 1986 kendi alanında doçent olmuştur. Ortadoğu, Balkanlar, Avrupa ve Afrika Ülkeleri, ABD, Güney Kere ve Japonya'da kendi alanında araştırmalar yapmış Fransa'da Grenable Üniversitesi'nde çalışmıştır. Türkçe, Arapça, Frasça, İngilizce ve Fransızca dillerinde çalışmalar yapmıştır. 1992 yılında İstanbul Üniversitesi'nde İlahiyat Fakültesi kurucu dekanıdır. Yani kısacası okuduğum kitabın özellikle kaynaklarına bakıcak olursak özenli ve düzenli bir Kur'an açıklaması diyebilirim. Ne eksik ne de fazlaydı. Beni en çok kendine çeken kısmı ise Kur'an'da karşılaştırıp bakınca çelişen şeylere rastlamadığımdır. Kur'an'daki yanlışları doğruları uydurulan hadisler, din adamlarına genel olarak karşı çıkmıştır. Gayet tabiki haklı ve sadece Kur'an'a yönelmemiz başka şeylerde Allah'ı aramamamız gerektiğini vurgulamıştır. Mümkün olduğunca alınıp okuması gereken bir kitap elinizden bir kere geçse eminim seviceksiniz. Ne İslam düşmanlığı ne de İslam'ın red etme durumuna düşüceksiniz. Benim önerim Kur'an'ın mealiyle karışlaştırarak okumak bu kitabı öyle daha fazla akılda kalıcı ve açıklamaların uyumunu görmüş olucaksınız. Bilgi ışığınız olsun... (Özgürce)
Kur'an'daki İslam PDF indirme linki var mı?
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an'daki İslam kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kur'an'daki İslam PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Yaşar Nuri Öztürk Kimdir?
Yaşar Nuri Öztürk, Bayburtlu bir anne ile Sürmeneli bir babanın çocuğu olarak 5 Şubat 1951 Pazartesi günü Bayburt'ta doğdu. Trabzon'un Sürmene ilçesinin Fındıcak köyünde büyüdü. Çoğu Çaykara'da bulunan Niyazoğlu sülalesindendir. İlk eğitimini babasından Kur'an okuyarak aldı ve dokuz yaşında hâfız oldu. On yıllık klâsik medrese eğitiminden sonra İstanbul Üniversitesi'nde hukuk ve ilahiyat tahsilini tamamladı. 12 yıl imamlık ve vaizlik yaptıktan sonra üniversiteye tekrar dönerek 1980 yılında "İslâm Felsefesi" konulu doktorasını tamamladı ve 1986 yılında aynı dalda doçent oldu. Orta Doğu, Balkanlar, Avrupa ve Afrika ülkeleri, ABD, Güney Kore ve Japonya'da kendi alanı ile ilgili akademik araştırmalar yapan Öztürk, ayrıca Fransa'da Grenoble Üniversitesinde çalıştı. New York'ta "İslâm Düşüncesi ve Çağdaş Sûfî Düşünce" dersleri okuttu.
Time Dergisi’nin gerçekleştirdiği ‘20. Yüzyılın En Önemli Kişileri’ (The Most Important People of the 20th. Century) anketinin ‘En Önemli Bilim Adamları ve Islahatçılar’ (The Most Important Scientists and Healers) listesinde, dünya kamuoyunca belirlenmiş yüz ismin ilk onu arasında yer aldı. Yaşar Nuri Öztürk
Türkçe, Arapça, Farsça, İngilizce ve Fransızca dillerinde çeşitli çalışmaları bulunan Yaşar Nuri Öztürk, 1978 ve 1982'de "Türkiye Millî Kültür Vakfı" ödülünü kazandı.
Yaşar Nuri Öztürk, 3 Kasım 2002 seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi’nden İstanbul milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girdi. Daha sonra CHP’den istifa etti. CHP’den istifasının ardından 16 Şubat 2005’te Halkın Yükselişi Partisi’ni kurdu ve bu partinin genel başkanlığını dört yıl boyunca sürdürdükten sonra 19 Ekim 2009 tarihinde üniversite ile çok ilgilenemediği gerekçesiyle genel başkanlıktan istifa ederek aktif siyasî hayatını son verdi.
2011 yılından beri mide kanseri ile mücadele eden Yaşar Nuri Öztürk, 22 Haziran 2016 Çarşamba günü İstanbul'daki evinde hayatını kaybetti. Cenaze namazı Üsküdar Şakirin Camii'nde kılınan Öztürk, Kanlıca Mezarlığı'na defnedilmiştir.
Yaşar Nuri Öztürk Kitapları - Eserleri
- Allah ile Aldatmak
- Anadilde İbadet Meselesi
- İslam Nasıl Yozlaştırıldı?
- Maun Suresi Böyle Buyurdu
- Kur'an-ı Kerim'de Lanetlenen Soy
- Kur'an Penceresinden Kurtuluş Savaşı'na Bir Bakış
- Hallac'ı Mansur 1. Cilt
- Hallac'ı Mansur 2. Cilt
- Yeniden Yapılanmak
- Kur'an'ın Temel Buyrukları
- Kur'an-ı Kerim Meali
- Batı Sömürgeciliği ve İslam Dünyası
- Türkiye'ye Mektuplar
- Kur'an Verileri Açısından Laiklik
- Tanrı'dan Başka İnsanüstü Tanımayan İnanç: Deizm
- İmamı Âzam Ebu Hânife
- Kur'an'ın Temel Kavramları
- Cevap Veriyorum
- Cevap Veriyorum 2
- Saltanat Dinciliğinin Öncüsü Firavun
- Mevlana Celaleddin Rumi ve İnsan
- Kur'an Penceresinden Özgürlük ve İsyan
- Hz. Fatıma
- 400 Soruda İslam
- Depremin Gösterdikleri
- Kur'an'ı Tanıyor Musunuz?
- Atatürk'ten Sonraki CHP
- İnsanlığı Kemiren İhanet Dincilik
- Ebu Zer : Emevi Dinciliğine Karşı Mücadelenin Öncüsü
- Fatiha Suresi Tefsiri
- Ses Birgün Yankılanır
- Kur'an'daki İslam
- İmam-ı Azam Savunması
- Kur'an Verilerine Göre Kötülük Toplumu
- Kur'an'ın Yarattığı Mucize Devrimler
- İslam Gerçeği
- İslam Dünyasında Akıl ve Kur'an Nasıl Dışlandı?
- Din Maskeli Allah Düşmanlığı Şirk
- Kur'an Açısından Şeytancılık
- İslam'da Büyük Günahlar
- İslami Kavramlar Ansiklopedisi (1. Cilt)
- Kur’an Verileri Işığında Tasavvuf ve Tarikatlar (2 Kitap Takım)
- Merak Edilen Yönleriyle İslam
- Çıplak Uyarı
- Halkın Yükseliş Hareketi
- Tarihi Boyunca Bektaşilik
- Kur'an Açısından Küresel Afetler
- Kur'an'ı Anlamaya Doğru
- Kuran'ın Öğrettiği Dualar
- Enel Hak İsyanı Hallac-ı Mansur - Darağacında Miraç
- Tasavvufun Ruhu ve Tarikatlar
- Kur’an Ve Sünnete Göre Tasavvuf
- Hallacı Mansur Ve Eserleri - Kitabüt Tavasin
- Kuşadalı İbrahim Halveti
- Kur’an Uyarıyor
- Sevgiliye Mektuplar
- Asrı Saadet Şehitleri
- Din Ve Fıtrat
- Dinde Reform Değil İslam’da Tecdit
- Halkın Diliyle Yaşar Nuri
- Konferanslarım: (Bir İmanın Destanlaşması)
- Kendi Dilinden Hz. Muhammed
- Asrısaadet'in Büyük Kadınları
- Müslümana Mektuplar
- Der Verfälschte Islam
- Son Devir Türk Tasavvufu ve Bosnalı Muhammed Tevfik Halveti
Yaşar Nuri Öztürk Alıntıları - Sözleri
- Tarih boyunca bütün kudret imparatorluklarının yaptıkları da budur. Hücceti o imparatorlukların ezip horladığı insanlar üretir, firavunlarsa hem o üreten benlikleri ezer, onlara sövüp sayarlar hem de onların yarattıkları değerleri nankörce ve namussuzca sömürüp keyif yaparlar. (Saltanat Dinciliğinin Öncüsü Firavun)
- ....bir deizm anlayışına Türk Kurtuluş ve Aydınlanma Savaşı'nın önderi ve komutanı, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'te rastlıyoruz. Büyük Gazi, Allah'a Hz.Muhammed'e Kur'an'a inanmakta, onlara saygı ve tazminini sürekli ifade etmektedir ama dinci kadroların çok rezil perdelerden temsil ederek hayata sokmak istedikleri 'din' patentli dayatmaları dışlamakta, onlara karşı çıkmakta, hatta onlarla mücadele etmektedir. Ve bu mücadeleyi, insan olmanın onuru saydığını da defalarca ifadeye koymaktadır. (Tanrı'dan Başka İnsanüstü Tanımayan İnanç: Deizm)
- İslam dünyası denen coğrafyaların "İslam" adı altında yaşadıkları dinin, uzun bir zamandan beri "Rahman’ın dini" olmaktan çıkıp şeytanın dini haline geldiğini ortaya koyucu niteliktedir. (Kur'an Açısından Şeytancılık)
- Alışkanlık ve gelenek, yaratıcı gücün afyonudur. (Kur'an'ın Yarattığı Mucize Devrimler)
- Hem firavunu hem Allah'ı memnun etmek mümkün değildir. Kur'an bunu ölümsüz bir ilkeye bağlarken şöyle demektedir: Allah, bir adamın göğüs boşluğunda iki kalp yaratmamıştır. (Ahzab, 4) (Kur'an Verilerine Göre Kötülük Toplumu)
- İyiliğe iyilik her kişinin, iyiliğe kötülük şer kişinin, kötülüğe iyilik ise er kişinin işidir. (Kur'an'ın Temel Buyrukları)
- İnsan, tekamül etmeye sadece memur değil, aynı zamanda mahkumdur. Yaratıcı Kudret onu bu aleme, tekamülünü tamamlasın diye göndermiştir. Tekamül bu alemde tamamlanmazsa ölüm sonrası alemde tamamlanacaktır. İslam düşünürlerinin, özellikle sufi düşünürlerin bu noktadaki tutumları nettir. Tekamül veya Allah'a doğru seyr veya sefer mutlaka tamamlanacaktır. Ama bu dünyada ama ölüm sonrasında. (Tasavvufun Ruhu ve Tarikatlar)
- Kalp bozukluğunun insan hayatındaki en tehlikeli görünümü, insanın kalbiyle dilinin farklılığıdır. (İslam Dünyasında Akıl ve Kur'an Nasıl Dışlandı?)
- Vahye dayali katiksiz dln ile insanoglunun ‘din’ adi altindan kumelendirdigi ve bizim ‘diyanet’ veya ‘seriat’ dedigimiz genis ve degisken alani birbirinden ayirmak gerekir. (İnsanlığı Kemiren İhanet Dincilik)
- Hasan Sabbah tarikatının, haşhaşla uyutup teröre sürme gibi bir uygulamasının olmadığı tespit edilmiştir. (Ebu Zer : Emevi Dinciliğine Karşı Mücadelenin Öncüsü)
- Mevcuda isyan etmeyen benlik varoluş sırrını yakalayamaz. (Kur'an'ı Tanıyor Musunuz?)
- Hz. Ömer bir gözü görmeyen Muğire Bin Şu'be' ye diyorki "Ey Muğire! Kazaya uğradığın günden beri, şu sakat gözünle hiç görebildin mi" Muğire, " Hayır hiç görmüyorum" cevabını verince Ömer şöyle konuşur: "Allaha yemin ederim ki, Ümeyye oğulları'nın İslam'a bakışları tıpkı şu senin kör gözünün baktığı gibidir. Onlar bu çarpık bakışlarıyla İslam'ı da kendilerini de çarpıttılar. Bu çarpık bakışları yüzünden nereye gideceklerini, nereden çıkacaklarını bir türlü bilemediler. Allah, yüzkırk veya yüz otuz yıl sonra Hicaz ve Irak'tan bir ekip çıkaracak ve onlar doğru bakış gücünü İslam'a yeniden kazandıracaklar." Ömer'in bu muhteşem sevgisi, İmam-ı Azam dehası in tarihteki yerini ve önemini göstermesi bakımından da son derece önemlidir (İmam-ı Azam Savunması)
- Evet, ârif görendir; fakat ma'rifet görünenden sonra gelendir! (Hallacı Mansur Ve Eserleri - Kitabüt Tavasin)
- Örtülü şirkin dini istila etmesinde en çok işleyen yol, din temsilcisi sayılan kişilerin (haham, rahip, sahabe, imam, şeyh, efendi vs.) rabler haline getirilmesidir. Müşriklerin yaptığı, Allah’ı inkâr ve ret değil, Allah’ın yanına yöresine birtakım yedek ilahlar koymaktır. Müşrikler Allah’ı asla inkâr etmediler. Yaptıkları Allah’ı tepeye oturtup O’nun altına yedek ilahlar yerleştirmekti. Şirkin zulüm ve yıkımı buradan kaynaklanmaktadır. İnsanları rab edinmek, din adamlarının sözlerini Allah’ın sözleri gibi kabul etmekle vücut bulur. Kim Rahman’ın Zikri’ni/Kur’an’ı görmezlikten gelip ondan uzaklaşırsa biz ona bir şeytanı musallat ederiz de ona can yoldaşı olur. Bunlar onları yoldan tamamen saptırırlar. Onlarsa kendilerinin hala hidayet üzere olduklarını sanırlar. Sonunda bize geldiğinde, şeytan, yoldaşına şöyle der: ‘‘Keşke aramızda iki doğu arası kadar uzaklık olsaydı. Ne kötü yoldaşmışsın sen!’’ (Zühruf, 36-38) (Kur'an'ı Tanıyor Musunuz?)
- Nefsine dikkat et. Eğer sen onu meşgul etmezsen, o seni meşgul eder. (Hallacı Mansur Ve Eserleri - Kitabüt Tavasin)
- 10- Onların söylediklerine sabret! Ve güzelce ayrı kal onlardan. (Kur'an-ı Kerim Meali)
- Dinde baskı/zorlama/tiksindirme yoktur (Kur'an, 2/256) (Allah ile Aldatmak)
- İnsan hayatının en önemli meselesi yön bulmaktır. İman, yönü bulduran kuvvettir. (İslam Dünyasında Akıl ve Kur'an Nasıl Dışlandı?)
- Budizm'de Nirvana'ya varmak, benliğin kendi kendini yok etmesiyle gerçekleşir. Bu anlayış sûfi geleneğe de geçmiş ve şöyle ifade edilmiştir: "Sen çıkarsan aradan, kalır seni Yaratan." Bu söylem, Kur'an'a tamamen aykırıdır. Kur'an, insan benliğinin aradan çıkmasını değil, varlığını koruyarak Yaratan'a teslim olmasını istemektedir. (Din Maskeli Allah Düşmanlığı Şirk)
- Şeytan, insanları nasıl saptıracağını, hem de Allah’ın huzurunda ifadeye koyarken şöyle konuşuyor: "Yemin olsun, onları mutlaka saptıracağım, kuruntulara/hurafelere/anlamını bilmeden okumaya iteceğim..." (Nisa, 119) (Anadilde İbadet Meselesi)