Marslılar - Isaac Asimov Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Marslılar kimin eseri? Marslılar kitabının yazarı kimdir? Marslılar konusu ve anafikri nedir? Marslılar kitabı ne anlatıyor? Marslılar PDF indirme linki var mı? Marslılar kitabının yazarı Isaac Asimov kimdir? İşte Marslılar kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Isaac Asimov
Çevirmen: Hulusi Özaykun
Yayın Evi: Cep Kitapları
İSBN: 9789754800524
Sayfa Sayısı: 199
Marslılar Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Marslılar, Asimov'un Amerika'daki McCarthycilik dönemi sırasında yazılmış bir öyküden adını almıştır. Konusu gezegenlerarası serüvenlere atılan insanları ve başka canlı yaratıkları içermektedir.
Öykülerin ikisi, başka dünyalardan yeryüzüne ulaşan yaratıklarla ilgilidir. Kitabın tüm olarak ilginç ve eğlendirici bir yanı da, Asimov'un yüzyıllar sonrasının hayali konumu içinde bugünün insanlarını ve kurumlarını eleştirmesidir. İnsanı, alışageldiğimiz düzeninden soyutlayıp bambaşka bir düzen içinde ortaya koyunca, daha iyi tanımak mümkün olmaktadır bu sayede...
Marslılar Alıntıları - Sözleri
- Hiçbir şeyin oluşunu görmedi. Her gün, öteki günlerin eşiydi. Yaşamak, ölüme kadar vakit geçirmekten ibaretti.
- Ötekiler, yani gemidekiler... onların zihni birer keşmekeşti. Hurdacı anbarına beziyorlardı. Yalnız en üste düşmüş malzemeye ulaşmak mümkündü. Zavallı budalalar! O kadar küstah olmasalar, acıyacaktı onlara. Bir bilselerdi kendilerinin neye benzediğini! Bir anlasalardı!
- Onlara insan olduklarını bilerek bakmak bambaşkaydı. Hayvan olarak ilginçtiler ama insan olarak tam anlamıyla iğrençtiler.
- Ama insan güçlü duygusal bir akıma karşı, soğuk matematikle savaşamıyor.
- Vatandaş bencil insanların Dünya doğal kaynaklarına neler yapabileceğini çok iyi biliyor.
- Çünkü kaygılı insan diye bir kavram vardır, Komiserim.
- Bu çok güzel bir duygu. Bir dünya yaratmak. Bundan sonra asıl Dünya artık bize heyecan veremez.
- Eğer çevrenizdeki olaylar gelişirken yaşamışlığınız yoksa, bunun ne kadar harikulade bir duygu olduğunu asla anlayamazsınız.
- Ama canlılar zekaya sahip olup mantığa sahip olmaksızın da doğabilirler.
- <<1918 İspanyol nezlesini de, hatta Veba Salgınını da biliyorum. Ama son zamanlarda hiç oldu mu?
- Mikropsa mikrop, virüsse virüs. Siz bir protein molekülündeki sonsuz değişiklikleri ve farkları anlayamazsınız. Dünyada bile her canlının kendine özgü hastalıkları vardır. Bazı hastalıklar, birkaç tür canlıya da etki yapabilir ama, Dünya’da tüm canlıları hasta edebilen bir tek patojenik hayat türü bile yoktur.
- İnsan denilen varlık “gripten” ölemezdi ki!
- Psikolog denilen adam her şeyi açıklayan, ama hiçbir şeyi kanıtlayamayan adamdır.
- Uzaklaşırken Wenda onun ne kadar yakışıklı olduğunu düşündü. Kolları düzgün ve güçlü, manipülasyon dokuları bol ve duyarlı, optik benekleri herkesinkinden daha ışıklıydı.
- Ama canlılar zekaya sahip olup mantığa sahip olmaksızın da doğabilirler.
Marslılar İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kitabın tüm olarak ilginç ve eğlendirici yanı, Asimov'un yüzyıllar sonrasının hayali konumu içinde bugünün insanlarını ve kurumlarını eleştirmesidir. İnsanı alışageldiğimiz düzeninden soyutlayıp bambaşka bir düzen içinde ortaya koyunca, daha iyi tanımak mümkün olmaktır bu sayede.. ([Bay Werther])
Erken Dönem Asimov Öyküleri: Marslılar: 1980’li yıllarda dilimize birçok yazar/Isaac-Asimov kitabı kazandıran Cep Kitapları Yayınevi, yazarın bilim kitaplarının yanı sıra, bilimkurgularından da basmayı ihmal etmemişti. kitap/sonsuzlugun-sonu--35383 isimli romanına ek olarak, kitap/dunya-hepimize-yeter--45752 ve Marslılar gibi öykü derlemelerini de okura sunan yayınevi günümüzde varlığını sürdürmese de, zamanında Asimov severleri bir hayli sevindirdiği aşikar. Bu kitaplara şimdilerde yalnızca sahaflar aracılığıyla sahip olabilsek de, hiç olmamasından iyidir gözüyle bakıyoruz elbette. Orijinal adı The Martian Way and Other Stories olan ve içinde 4 adet öykü barındıran bu derleme, ilk olarak 1957 yılında basılıyor. 1992 yılında hayata gözlerini yuman Asimov’un yazmaya başladığı yılı da göz önüne alırsak, 30’lu yaşlarında yazdığı bu öyküleri “erken dönem” olarak adlandırmamızda bir sakınca bulunmuyor. 1984’e gelindiğinde ise ülkemizde Hulusi Özaykun çevirisiyle “Marslılar” adıyla yayımlanıyor kitap. Öykülerin ortak paydası yabancı uygarlıkların dünyayı ziyareti ve insanların uzayı keşfe çıkması ile ilgilidir. Bu temalar çerçevesinde bir araya getirilen öykülerin kimisinde eleştirel kimliğini de konuşturmuş Asimov. Gelin öykülere kısaca yakından bakalım. 1. Mars Yolu İnsanlık uzaya açılmıştır ve Mars’a insan kolonileri gitmiştir. Tıpkı dünyada olduğu gibi, Mars’ta da zamanla gelişip serpilen uygarlık çeşitli problemlerle karşı karşıya kalır. Bunlardan en büyük ve en önemlisi ise şüphesiz “su”dur. Mars’taki mevcut yönetimin ve Uzay Çöpçüleri olarak bilinen ekibin Dünya ile ilişkilerinin iyi olmaması, onları farklı fikirler üretmek zorunda bırakacaktır. Dünya hükümeti ise, klasik kapitalist düşünce sistemi ile Marslılar’ı avuçlarının içine almak için planlar yapmaktadırlar. Asimov, dilimize Mars Yolu adıyla çevrilen bu öyküsünde aslında çok önemli bir şeyi sorguluyor. Dünya’dan kopup kendilerine Mars’ta yeni bir medeniyet kuran insanların, eski gezegenlerindeki akrabalarına oranla vicdani yönden daha “olgun” olduğunu görmekteyiz. Acaba buradan çıkarmamız gereken sonuç Dünya’nın havası ve suyunun insanlar üzerinde bir tesiri olduğu mudur? Yoksa insan sayısının her geçen gün arttığı bir gezegende ister istemez ortaya çıkan ego, insanları etkisi altına mı almaktadır? Karar okurun. 2. Gençlik Başka canlıların yaşadığı bir gezegene düşen insanları anlatmış bu öyküsünde Asimov. Uzay gemisindeki mürettebattan ikisi hariç herkes ölür. O iki insanı, gezegende yaşayan Kızıl ve İnce adlı iki çocuk bulur. Gezegenin dev boyutlu yerlileri, insanları çok minik hayvanlar olarak görmektedirler. Bu iki hayvanı ailelerinden gizli beslemeye karar veren İnce ve Kızıl, bunu bir sır olarak bellemek zorundadırlar; zira böyle tehlikeli canlıları beslediklerini fark eden ebeveynlerinin sert tepki vermeleri muhtemeldir. Bu dev canlıları püskürtecek silahlara sahip olan insanların neden bu yola başvurmadığını çok iyi açıklamış Asimov. Evrende, gelecekte iyi şeyler olabileceğinin sinyallerini vermiş ve başrole de dost canlısı insan ırkını yerleştirmiş. 3. Derinlerde “Bir gezegen sonunda ölmeye mahkumdur,” diyor Asimov ve buna neden olabilecek olayları sıralıyor. Ardından başlıyor öyküsünü anlatmayya. Ölmekte olan bir gezegen ve yerin altında yaşamaya başlayan canlılar… Geliştirilen bir teknoloji sayesinde henüz ölmemiş bir gezegene (Dünya) zihinsel yolculuk yapılıyor. Dünya’dan bir çocuğun zihnine giren Roi, insan ırkı ve onun sağlıklı gezegeniyle tanışır. Fakat iki ırkın kafa bağlantısı kurması onları birleştirmez; aksine çok farklı uçlardadırlar. İnsan ırkının çok garip davranışlar sergilediğini gören Roi, kendi gezegenine dönüp Gan’le zihinsel ilişkisine kavuşur ve derin bir oh çeker. Bilimkurgunun usta kalemi Asimov, bu öyküsünde birbirinden tamamen farklı boyutta ve mekanda yaşayan, hayata bakışları birbirlerine göre çok farklı olan iki ırkın iletişim kurma çabasına odaklanıyor. Bu durumun her iki taraf için de çok zor olacağını belirtiyor, yaşanan güçlükleri içine hayal gücünü de katarak okuruna yansıtıyor. 4. Enayi Tuzağı 3 G. isimli uzay gemisi, hiper uzayda mürettabatıyla birlikte süzülmektedir. Hercules Yıldız Kümesi Sistemi’nde yer alan ve Junior adını verdikleri Troas gezegenine ulaşmak hedefleridir. Amaç, insanlığın yaşayabileceği bir gezegen bulmaktır. Kaptan Follenbee, Mark Annucio, psikolog Oswald Mayer Sheffield, astrofizikçi Cimon, mikrobiyolog Miguel Antonio Rodriguez, botanikçi Neville Fowles, Novee, Vernadsky ve ekibin diğer üyeleri Junior’a ayak bastıklarında bir nevi umduklarını bulmazlar. Gezegende garip bir hava vardır. Bir süre sonra işler sarpa sarmaya başlayacak ve Mark ile Kaptan Follenbee’nin arası da beklenmedik bir şekilde açılacaktır. Mark’tan sorumlu psikolog Sheffield ise, olaylara müdahil olacaktır. Gezegen Berilyum doludur ve bu gaz insanlar için son derece tehlikelidir. Bunu fark eden Mark, bir an önce Dünya’ya dönmeleri gerektiğini bildirir. Sonsuz uzayda dahi egolarıyla hareket eden insanlar, bir uzay gemisi içinde olsalar bile aralarında geliştirdikleri kast sistemiyle hareket ederler. Aralarındaki iletişimsizliğin büyük felaketlere yol açabileceğini gözler önüne seren Asimov’un asıl amacı da bu zaten: Uzaya açılsak ve teknolojik anlamda çok fazla ilerlesek de, insanlığımızı yitirdiğimiz taktirde bunların hiçbirinin bir öneminin kalmayacağını vurguluyor. (Bahri Doğukan Şahin)
Star Trek Evreninde aylak aylak dolaşırken çıkmıştı karşıma, Asimov. Gene ile çok iyi anlaştıklarını hata Star Trek hakkında birkaç katkısı olduğunu okumuştum. Lise 2'de TÜYAP Kitap Fuarında bilim kurgu olduğu için öylesine almıştım. (O zamanlar Asimov'u bilmiyordum. Bu kitabı okumakla tanıdım ve iyi ki tanıdım.) Kitap, ayrı ayrı hikayelerden oluşuyor. Yalnız hikayelerin her birisi birbirinden farklı ve gerçekten ''Bilim kurgu budur!'' dedirtecek cinsten. Bu kitabın bu basımını bulabilir misiniz bilmiyorum ama almak isterseniz sahafçılara bakmanızı öneririm. Bu kitabı okurken pişman olmayacaksınız. (A. Melissa CÜMRÜ)
Marslılar PDF indirme linki var mı?
Isaac Asimov - Marslılar kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Marslılar PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Isaac Asimov Kimdir?
Isaac Asimov (2 Ocak 1920 - 6 Nisan 1992), Yahudi asıllı ABD'li yazar ve biyokimyacı.
Pek çok konuda yapıtları olmasına karşın, bilim kurgu eserleri ve popüler bilim kitapları ile tanınmıştır. Kurgu olmayan çok sayıda eserinin yanı sıra Fantezi dalında da yazmıştır. Dewey Ondalık Sınıflandırma sistemindeki Felsefe hariç tüm ana dallarda eserleri vardır. Asimov ortak görüşle bilim-kurgu dalının ustasıdır. Robert A. Heinlein ve Arthur C. Clarke ile birlikte yaşadığı dönemde "Üç Büyük" bilim kurgu yazarından biri olarak kabul edilmiştir.
Yaşamöyküsü
Kesin doğum tarihi bilinmeyen Asimov'un doğum tarihi resmi kayıtlarda 2 Ocak 1920'dir. Rusya'da Smolensk yakınlarındaki bir kasabada Yahudibir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Asimov, ailesi ile birlikte üç yaşındayken Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etti. New York kentinde büyüdü. 20 yaşından önce bilim-kurgu öyküleri yazmaya başladı.
Columbia Üniversitesi'nden 1939'da mezun oldu ve kimya dalında doktorasını aynı üniversiteden aldı. Daha sonra Boston Üniversitesi'ne geçti. Burada 1979'da profesör oldu.
26 Temmuz 1942'de Gertrude Blugerman ile evlendi. Bu evliliğinden iki çocuğu oldu. 1973'te ilk eşinden boşanan Asimov, aynı yıl Janet Jeppson ile evlendi.
1983'te olduğu by-pass ameliyatındaki kan naklinde kendisine verilen enfekte kan nedeniyle AIDS'e yakalandı ve 6 Nisan 1992'de bu hastalık yüzünden öldü. AIDS'ten öldüğü gerçeği ölümünden on yıl sonra kamuoyuna açıklandı.
Yazarlık kariyeri
Yazarlık kariyerine bilim-kurgu ile başlayan Asimov, popüler bilim kitapları ve şiir kitapları da yayımladı.
1941'de yayımlanan Nightfall adlı kısa bilim-kurgu öyküsü, en ünlü bilim-kurgu öykülerden biri oldu. Bu öykü 1968'de Amerikan Bilim-Kurgu Yazarları adlı kuruluş tarafından o zamana dek yazılmış en iyi kısa bilim-kurgu öyküsü seçildi.
Asimov, Vakıf (İng: Foundation) ve Robot dizi kitapları ile de büyük ün kazandı.
Kazandığı Ödüller
Nebula Best Short story (aday) (1965) : Founding Father
Nebula Best Short story (aday) (1965) : Eyes Do More Than See
Nebula Best Novel (kazandı) (1972) : The Gods Themselves
Hugo Best Novel (kazandı) (1973) : The Gods Themselves
Hugo Best Novellette (aday) (1975) : That Thou Art Mindful of Him
Nebula Best Novellette (aday) (1976) : The Bicentennial Man
Hugo Best Novellette (kazandı) (1977) : The Bicentennial Man
Nebula Best Novel (aday) (1982) : Foundation's Edge
Hugo Best Novel (kazandı) (1983) : Foundation's Edge
Hugo Best Novel (aday) (1984) : The Robots of Dawn
Nebula Best Short story (aday) (1986) : Robot Dreams
Hugo Best Short story (aday) (1987) : Robot Dreams
Hugo Best Novellette (kazandı) (1992) : Gold
Isaac Asimov Kitapları - Eserleri
- Vakıf Kurulurken
- Vakıf ve İmparatorluk
- Çelik Mağaralar
- Güneşin Tanrıları
- Şafağın Robotları
- Kurtarıcı
- Uzayın Bekçileri
- İşte Tanrılar
- Bilim ve Buluşlar Tarihi
- İkinci Vakıf
- Vakıf’ın Sınırı
- Vakıf İleri
- Vakıf ve Dünya
- Dolu Dolu Yaşadım
- Robot Öyküleri Antolojisi
- Dün Bugün Yarın
- Melezler Venüste
- Karadul Bulmacaları
- Jüpiteri Satıyorum
- Patlayan Güneşler
- İntikam Tanrıçası
- Marslılar
- Üç Robot Yasası
- İnsanlığın Geleceği
- Güle Güle Dünya
- Galaksi Şeytanları
- Gizli Göz
- Mikromega
- Ben Robot
- Bilinmeyen Tehlike
- Kan Damarlarında Yolculuk
- Sonsuzluğun Sonu
- Son Soru
- Hedef Beyin
- Dünya Hepimize Yeter
- The World Around You
- Dünya Dışı Uygarlıklar
- Bilim Rehberi
- Vakıf
- Ölü Gezegen
- Toz Gibi Yıldızlar
- Uzayın Sınırları
- Uzaydan Gelen Konuk
- Uzay Akımları
- Gökteki Çakıl Taşı
- Güneş Sistemi Öyküleri
- Azazel
- Bilim ve Evren
- Isaac Asimov Açıklıyor
- Robot Dreams
- Seçilmiş Əsərləri
- The Complete Robot
- Foundation Trilogy
- I, Robot
Isaac Asimov Alıntıları - Sözleri
- Aradan on iki saat geçmesine rağmen uyku prensip meselesi olarak kaldı, uygulamaya dökülemedi. (Ben Robot)
- Kendi alanımda çalışırken belli bir soruna fazla takılıp kalmanın her zaman kötü sonuç verdiğini gözlemledim. (Vakıf’ın Sınırı)
- Hiç kimsenin asla gerçekten vazgeçilmez olmadığını fark etmişsindir sanırım. (Vakıf İleri)
- . Yani evren tam olarak düşündüğünüz gibi değil. O zaman inançlarını yeniden düzenlesen iyi olur. Çünkü kesinlikle evreni yeniden düzenleyemezsiniz. ... (Isaac Asimov Açıklıyor)
- Huzur bulmanın bir yolu olmaksızın yabancı bir gezegendeydi. (Şafağın Robotları)
- Ama canlılar zekaya sahip olup mantığa sahip olmaksızın da doğabilirler. (Marslılar)
- “En büyük kaynağımız yaratıcılık ve o asla tükenmeyecek.” (Çelik Mağaralar)
- O sadece bir makineydi, ve eğer öyle olduğu biraz daha belirgin olsa bu kadar korkutucu olmayacaktı. (Robot Öyküleri Antolojisi)
- Aptallığa karşı işte şu tanrıların da çabaları nafiledir. (İşte Tanrılar)
- İnsanların bir gerçekle başlayıp çevresine allanıp pullanmış yalanlar yığma huyunu görmek için efsanelere biraz göz atman yeterli oluyor. (Vakıf ve Dünya)
- "Fakat gençliğimde bile bilgi tehlike teşkil ediyorsa çözümün cehalet olduğuna inanmayı kendime yediremedim. Bana hep çözüm bilgelikmiş gibi geldi. Tehlikeye bakmayı reddetmezdiniz; öyle yapmaktansa onun hakkından nasıl güvenle geleceğinizi öğrenirdiniz." (Çelik Mağaralar)
- Zarar verebilen her nesne için geçerli olduğu gibi, ok ve yay sonunda insanlar tarafından insanlara karşı kullanıldı. (Bilim ve Buluşlar Tarihi)
- İnanmak, yalnızca kafayla ilgili bir şey değildir, doktor. Buna bütün kalbinizle, ruhunuzla inanmanız gerekiyor. (Uzayın Bekçileri)
- Üç Robot Yasası iki yüz yıl boyunca makine adamları kontrol altında tuttu. O halde insanlar neden robotlara güvenemiyorlar? (Üç Robot Yasası)
- “Ya eskiler şimdi yaşıyor olmalıydılar ya da ben o zaman.” (Vakıf ve İmparatorluk)
- Ama canlılar zekaya sahip olup mantığa sahip olmaksızın da doğabilirler. (Marslılar)
- "İsmimin ölüm ve katliamla ilişkilendirilmesini istemiyorum. Bana bir sürü madalya verirler fakat yüzyıl sonra tarih kitaplarında eli kanlı bir zorba olarak anılırım." (Gökteki Çakıl Taşı)
- Her zaman görebileceksen bakmanın ne gereği var. (Vakıf’ın Sınırı)
- Belki de, uzayın her köşesinde zeka durumları birbirinden farklı değil. (Uzaydan Gelen Konuk)
- Sonra Tony’nin ona bakan gözlerini yakaladı, ve neredeyse gülümseyecekti ki... Onun yalnızca bir makine olduğunu anımsayıverdi. (Robot Öyküleri Antolojisi)