Meyhanede Kadınlar - Hüseyin Rahmi Gürpınar Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Meyhanede Kadınlar kimin eseri? Meyhanede Kadınlar kitabının yazarı kimdir? Meyhanede Kadınlar konusu ve anafikri nedir? Meyhanede Kadınlar kitabı ne anlatıyor? Meyhanede Kadınlar PDF indirme linki var mı? Meyhanede Kadınlar kitabının yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar kimdir? İşte Meyhanede Kadınlar kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Hüseyin Rahmi Gürpınar
Yayın Evi: Özgür Yayınları
İSBN: 9789754473452
Sayfa Sayısı: 112
Meyhanede Kadınlar Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Hüseyin Rahmi Gürpınar, çağdaş yaşama henüz ayak uyduramamış, eski ve toplumun geri kalmasına yol açmış yaşama biçimini, gelenek ve görenekleri, insanların bencilliklerini, şehvet düşkünlüklerini, ikiyüzlülüklerini ve başkalarını sömürme tutkularını eleştirdiği kadar; çağdaş yaşamın getirdiği yeni anlayışları ve yaşama biçimlerini kendi çıkarlarına yorumlayan, kimileri bu yorumlara kendileri de inanan kurnaz ya da saf gönüllü insanları da eleştirir. Onun Meyhanede Kadınlar adı altında toplanan öykü kitabında, bu anlayışının önemli metinleri yer almaktadır.
Meyhanede Kadınlar Alıntıları - Sözleri
- “Yasaklar ne hale geldi. Bu soyucu zamanın vergiye tabi kılmadığı bi karı koca arasındaki muamele kaldı.”
- Bir şeyi yaymak mı istiyorsunuz, yasaklayınız.
- “Çekme elemini derdini bu devri fenanın Sunsun sana bir bade ki; rahat bula canın Anlarsın o demde, nicedir zevki cihanın.”
- “İç bade güzel ise, var ise aklın şuurun, Dünya var imiş, yok imiş ne umrum..”
- Herkes mutluluğu, parayı birbirinden çalmakla meşguldür."
- Kadın erkeğin arkadaşıdır, tasmalı koyunu değil .
- Kadınları kafesten kurtaran Cumhuriyet’e sonsuz şükranlar.
- Aklın ve bilincin varsa şarap iç, güzel sev. Dünya varmış ya da yokmuş , umursama .
- Kadınları kafesten kurtaran Cumhuriyet’e sonsuz şükranlar.
Meyhanede Kadınlar İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Bir bardak çayıma eşlik eden bir kıtap oldu Benım için, Gürpınarın tarzı, komedi ile iğnelemek eleştirmkti. Sosyal durumları 1924’de verilmeye başlanan kadın ayrıcalıkların toplumsal etkisini, eşleriyle meyhaneye giden ve dağıtan kadın örneğiyle öyle güzel vermiş ve hikayesine. Keyifle okunası güzel bir kitap. (Hande gunkut)
Hüseyin Rahmi Gürpınar 'in birbirinden farklı 6 öyküden oluşan bir kitabı idi.Sade bir dil ile yazmış, akıcı okurken düşündüren öyküler ile okuması zevkli bir kitap. Cumhuriyet ilanından sonra değişen hayatları ve bu hayata ayak uydurmayan insanları,boşanmadan siyasi ve sosyal yasaklara,hurafelere her şeye ince ince dokunmalar yaparak anlatmış. İyi okumalar dilerim. (ebru turhan çavuş)
Kitaptaki ilk eser dürüst olmak gerekirse tat vermedi lakin sonrası tamamen kendine bağımlı hale getirdi güzel eserler Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın nadide eserleri. Bu hikayede kediden evlat ve damat edinerek aile boşluğunu doldurmaya uğraşan bir kadının deliliğine acımak veya gülmekten çok daha önemli bir nokta var ki oda en korkunç hastalıkların insanlardan hayvanlara ve hayvanlardan insanlara geçmesi, bulaşması gerçeği. NERGİS HANIMLA İLE FEHMİ BEY. Sayfa:49... (a.alp büyükaydın)
Meyhanede Kadınlar PDF indirme linki var mı?
Hüseyin Rahmi Gürpınar - Meyhanede Kadınlar kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Meyhanede Kadınlar PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar Kimdir?
17 Ağustos 1864 tarihinde İstanbul'da doğdu. Hünkâr yaveri Mehmet Sait Paşa'nın oğlu olan Hüseyin Rahmi, üç yaşında iken annesinin ölümü üzerine, Girit'te bulunan babasının yanına gönderildi. İlkokula başladı ancak babasının evlenmesi üzerine altı yaşında tekrar İstanbul'a anneannesinin yanına gönderildi ve eğitimine burada devam etti. Yakubağa Mektebi, Mahmudiye Rüşdiyesi ve idadide okuyan Hüseyin Rahmi, tarihçi Abdurrahman Şeref Bey'in himayesiyle Mekteb-i Mülkiye'ye girdi (1878). Okulun ikinci sınıfında iken ciddi bir hastalık geçiren Hüseyin Rahmi buradaki öğrenimini yarıda bıraktı (1880). Kısa bir süre, Adliye Nezareti Ceza Kalemi'nde memur, Ticaret Mahkemesi'nde Azâ Mülazımı olarak çalışan Hüseyin Rahmi hayatını kalemiyle kazanmaya çalıştı.
1887'de Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazmaya başlayan Hüseyin Rahmi, ardından İkdam ve Sabah gazetelerinde mütercim ve muharrir olarak çalıştı. II. Meşrutiyet döneminde 37 sayı süren Boşboğaz ve Güllâbi adlı bir gazete çıkardı. İbrahim Hilmi Bey ile birlikte çıkardığı Millet gazetesi de uzun ömürlü olmadı. 1925-1927 yılları arasında yayımlanan Türk Kadın Yolu adlı derginin yazarları arasındaydı. Sonraki çalışmalarını İkdam, Söz, Zaman, Vakit, Son Posta, Milliyet ve Cumhuriyet gazetelerine neşretti. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 5. ve 6. dönemlerde Kütahya milletvekili olan Hüseyin Rahmi, ömrünün son otuz bir yılını geçirdiği Heybeliada'daki köşkünde 8 Mart 1944 tarihinde öldü ve oradaki Abbas Paşa Mezarlığı'na defnedildi.
Edebiyat hayatı
Hüseyin Rahmi Gürpınar; İstanbul halkının toplumsal, töresel yaşantılarını, aile geçimsizliklerini, batıl inançlarını, yaşadığı çağdaki Türk toplumunun geçirmekte olduğu krizleri hümuristik bir mizah dehasıyla anlatır. Servet-i Fünûncuların yaşıtı olduğu halde, ayrı bir sanat görüşünü sürdürür. Romanlarındaki kahramanların çoğu 19. yy sonu İstanbul'un canlı, renkli insan, hayat manzaralarıdır. Eserlerinde Anadolu yoktur. Mizahı, güldürücü olduğu kadar, gülünç yönlerimizin yansıtılması, hicvedilmesi için gerekli bir araçtır. Hüseyin Rahmi, seçtiği tipleri seviyelerine uygun, ustaca konuşturur ve olayları gülünçlü, acıklı yönleriyle belirtir. Kuvvetli bir gözlem gücü vardır. Realist, natüralist bir görüşle "toplum için sanat" yapar. Ertem Eğilmez tarafından 1976 yılında çekilen Süt Kardeşler sinema filminin konusu Hüseyin Rahmi'nin Gulyabani (1913) isimli romanından uyarlanmıştır. Bağımsız sanatçılardan biri olarak da anılır.
Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın romanları ve öyküleri yeni nesiller tarafından da kolayca anlaşılabilmesi için 1960 sonrasında içinde Mustafa Nihat Özön'ün de yer aldığı bir edebî kurulca sadeleştirilmişti. Bu sadeleştirme kimilerince yerinde bulunurken kimileri de özgün dilin dokunulmadan bırakılması gerektiğini savunmuşlardı.
Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Hüseyin_Rahmi_Gürpınar
Hüseyin Rahmi Gürpınar Kitapları - Eserleri
- Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç
- Gulyabani
- Efsuncu Baba
- Mürebbiye
- Gönül Bir Yel Değirmenidir Sevda Öğütür
- Şık
- Şıpsevdi
- Hazan Bülbülü
- Melek Sanmıştım Şeytanı
- Hakka Sığındık
- Gulyabani - Gönül Ticareti
- İki Hödüğün Seyahati
- Evlere Şenlik Kaynanam Nasıl Kudurdu?
- Ben Deli miyim?
- Cadı
- Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç - Melek Sanmıştım Şeytanı
- Kadınlar Vaizi
- Gönül Ticareti
- İffet
- Sevda Peşinde
- Kesik Baş
- Mürebbiye - Şeytan İşi
- Şeytan İşi
- Deli Filozof
- Meyhanede Kadınlar
- Dirilen İskelet
- Kaderin Cilvesi
- Utanmaz Adam
- Nimetşinas
- Tesadüf
- Boşanmış Kadın
- Hayattan Sayfalar
- Öldüren Öpücük
- Kokotlar Mektebi
- Kaynanam Nasıl Kudurdu? - Muhabbet Tılsımı
- Mezarından Kalkan Şehit
- Cehennemlik
- Ölüm Bir Kurtuluş Mudur?
- İnsan Önce Maymun muydu?
- Acı Gülüş
- Ölüler Yaşıyorlar mı?
- Can Pazarı
- Toraman
- Metres
- Mezarından Kalkan Şehit - Mutallaka
- Billur Kalp
- Eşkıya İninde
- Bir Sevda Denklemi
- Gulyabani / Gönül Ticareti / Melek Sanmıştım Şeytanı
- Son Arzu - Evlere Şenlik Kaynanam Nasıl Kudurdu?
- Dünyanın Mihveri Kadın mı, Para mı?
- Tünelden İlk Çıkış
- Nimetşinas - Toraman
- İmrenilecek Bir Ölüm
- Namuslu Kokotlar
- Kesik Baş - Utanmaz Adam
- Kesik Baş - Ölüm Bir Kurtuluş mudur?
- Efsuncu Baba - Gönül Bir Yeldeğirmenidir Sevda Öğütür
- Tesadüf - Muhabbet Tılsımı
- Eşkiya İninde / İki Damla Yaş
- Kadın Erkekleşince
- Aşk Batağı
- Namusla Açlık Meselesi
- Cadı Çarpıyor - Şakavet-i Edebiyye
- Gulyabani
- Eti Senin Kemiği Benim
- Son Arzu - Tokuşan Kafalar
- Gazetecilikte İlk Yazılarım
- Tesadüf / Şeytan İşi
- Gazetecilikte Son Yazılarım 3
- Gazetecilikte Son Yazılarım 2
- Şehirde Bir Şekavet
- Tutuşmuş Gönüller
- Son Arzu
- Gazetecilikte Son Yazılarım 1
- Muhabbet Tılsımı
- Gazetecilikte Son Yazılarım 4
- Mezarından Kalkan Şehit
- Nimetşinas - Hakk'a Sığındık - Meyhanede Kadınlar
- Salgından Allah'a Sığındık
- Çocuk Yüreklerde Seçme Öyküler
- Çocuk Yüreklerde Gulyabani
- Sanat ve Edebiyat
Hüseyin Rahmi Gürpınar Alıntıları - Sözleri
- - Kocasını şiddetle seven bir kadın için mutlu olmasın? - Bir taraflı muhabbetlerden çoğunlukla felaketler doğar. Oğlan onu sevmedikten sonra geçim olur mu? (Kadın Erkekleşince)
- Saçı uzun aklı kısa hükmüyle alnımıza birer ahmaklık damgası vurmuşlar, bu uğursuz etiketin altında insanlığımız unutulup gidiyor. (Kadınlar Vaizi)
- "Zaten aileler içinde ne kadar fasit ve münasebetsiz olursa olsun hep kadının dediği olur. Erkeğin amirliği laftan ibarettir." (Son Arzu - Evlere Şenlik Kaynanam Nasıl Kudurdu?)
- İnsan insanın aynasıdır derler. (Hazan Bülbülü)
- Acı bir tecrübenin verdiği uğursuz bir netice ile söylüyorum ki güzellikle zekânın birleşmiş olduğu bir kadınla evlenmeye kimse özenmesin. (Öldüren Öpücük)
- Zaman her şeyin foyasını meydana çıkarmak kuvvetini haizdir. Haiz: sahip, malik (Şıpsevdi)
- Bir kadının gönlüne cidden sahip ve hakim olamadıktan sonra onu zorla,baskıyla kendinize boyun eğdirmiş görünmekte ne lezzet bulunur? (Sevda Peşinde)
- - "Bana bir kelime yalan söylemenin ne büyük bir cinayet olduğunu anlayabilsen." (Tesadüf)
- insan yasak edildiği şeye şiddetle düşkün oluyor .. (Melek Sanmıştım Şeytanı)
- Hayriye hanım:"Zaman pek tuhaf oldu.Doğru söyledin mi adama sinirli diyorlar.Biraz daha ileri vardın mı deli diyorlar.Bu vakitte sinir herkeste var.Akıllısında da delisinde de.Ne işitirsen,ne görürsen ha evet efendim pekâlâ diyeceksin.Âlâ âlâ,hep aliyülâlâ.Fakat insaf ediniz.Âlâ denecek ortada ne var? Bu kıtlık mı âlâ.Evlatlar analarını babalarını öldürüyorlar o mu âlâ ?" (Mürebbiye - Şeytan İşi)
- Kadın ölümle susturuluyor. Ne olduğu anlaşılmaya kalkışılmayan yara toprakla örtülüyor. Bu irinin binlerce benzeri toplum hayatında cerahatlerini saçıp duruyor. Kadın niçin gönlünü kocasından alıp da başkasına veriyor? Bu «fantazya» hercailiği midir? Yoksa bünyenin, ruhun yenilmez bir sempati, antipati zorlaması mıdır? (Gulyabani / Gönül Ticareti / Melek Sanmıştım Şeytanı)
- "Köpek yestehlemekle deniz mundar olmaz." (Son Arzu - Evlere Şenlik Kaynanam Nasıl Kudurdu?)
- — Tayfur, yolumdan çekil... — Hangi yolundan ulan? Yollar belediyenindir. (İnsan Önce Maymun muydu?)
- Kanın temizleyemeyeceği hiçbir leke yoktur (Kaynanam Nasıl Kudurdu? - Muhabbet Tılsımı)
- Vücudu yıprandıran şeylerin başlıcası gam, keder, üzüntü... (Cehennemlik)
- Her zaman bela bize gelmez, bazı bazı gidip onu buluruz. (Can Pazarı)
- Ziyade kabzedemem rızkımı mukadderden "Rızkımı kaderimin bana verdiğinden fazla alamam." (Gazetecilikte Son Yazılarım 2)
- her ferdin ölümü kendi için bir kıyamet demektir (Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç)
- "Ömür denilen şey sürekli değişimden ibaret. İhtiyarlık bir kere insanın yakasına çökerse artık geçmiş ola..." (Hazan Bülbülü)
- Hiçbir hususta gerçekleri gizlemekle mutluluğu temin etmek mümkün olamaz. (Sevda Peşinde)