Milenyum Tarikatları - Ali Köse Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Milenyum Tarikatları kimin eseri? Milenyum Tarikatları kitabının yazarı kimdir? Milenyum Tarikatları konusu ve anafikri nedir? Milenyum Tarikatları kitabı ne anlatıyor? Milenyum Tarikatları PDF indirme linki var mı? Milenyum Tarikatları kitabının yazarı Ali Köse kimdir? İşte Milenyum Tarikatları kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Ali Köse
Yayın Evi: Timaş Yayınları
İSBN: 9786051143927
Sayfa Sayısı: 208
Milenyum Tarikatları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Jim Jones liderliğinde 918 Peoples Temple üyesi hep birlikte ölüme yürüdü.
David Koresh'e inanan 80'in üzerinde Branch Davidian üyesi trajik bir şekilde ölümle buluştu.
Avrupa ve Amerika kıtaları ortak bir trajediye mekân oldu ve güneşe tapan Solar Temple isimli kültün 74 üyesi, Kanada ve İsviçre'de aynı anda intihar etti.
Bu kez sahnede Heaven's Gate isimli tarikat vardı. Dünyaya teğet geçecek Halley kuyruklu yıldızının hemen ardında bulunan bir uzay gemisinin kendilerini alarak "Göklerin Krallığı"na taşıyacağına inanan 39 kişi intihar etti.
Neredeyse tüm dünyaya hâkim olan modernizm hayatımıza pek çok yenilik getirmekle beraber insanoğlunun günlük yaşantısından pek çok şeyi de söküp aldı. Bunlardan biri de şüphe yok ki maneviyattı... Özellikle Batı'da insanlar modernizmin açtığı manevi boşluğu farklı yollarla doldurmaya çalıştı ve bu çabanın sonucunda, son derece makul ve iyi niyetli akımlardan inanılmaz inanç ve ibadet şekilleriyle karşımıza çıkan ve daha çok "kült" ismiyle anılan akımlara, kıyameti yaşamamak için intiharı tercih eden gruplara kadar uzanan bir yelpazede yeni dinî akımlar ortaya çıktı. Kimi Hint- Doğu kökenli kimi Hristiyanlık menşeli bu yeni dinî akımların profillerini, yapılarını, öğretilerini ve sebep oldukları trajik sonları ele alan Milenyum Tarikatları, insanoğlunun trajik arayışının psikolojik ve sosyal boyutlarını gözler önüne seriyor.
Milenyum Tarikatları Alıntıları - Sözleri
- Modern insanın temel problemi, modernizmin ürünü olan yaşama biçiminin onu esir almasıdır.
- İnsanlar materyalist ve rasyonel anlayışların yok ettiği manevi alanı tekrar elde etme umuduyla bu akımları denemektedirler.Kaydedilen tüm teknolojik ilerleme ve gelişmeye rağmen çağımız insanının durumu kararsızlığını, gizemini korumaktadır.Bugün insanlar daha çok düşündükleri halde aklın salt değeri daha az anlam ifade etmektedir.
- Modern insan tabiata birlikte yaşayacağı bir varlık olarak değil, kendisinden mümkün olduğunca yararlanılacak bir nesne gözüyle bakmaktadır.
- Modern insan tabiata birlikte yaşayacağı bir varlık olarak değil, kendisinden mümkün olduğunca yararlanılacak bir nesne gözüyle bakmaktadır ...
- Anti-seküler bir eğilime sahip olan bu dini akımlar, seküler eliti ve onların kültürlerini benimsemeyen ve aslında dini motivasyonları çok kuvvetli olmayan insanlar arasında taraftar bulmaktadır. İşte bu yeni dini akımlar bu kaybedilen ”anlamı” sunmaktadır. Hatta kimi sosyologlara göre Batı’da hızla yayılan astroloji, ruhsal şifa, ekolojik öğretiler, doğal beslenmeye önem veren beden sağlığı ve kişisel gelişimle ilgili akımların dinamiklerini bu noktada aramak gerekir.
- Birçok ülkeyi gezen Batılı mühtedinin sözlerini burada aktarmak istiyorum: “Gezdiğim birçok ülkede çok önemli bir tespitim oldu. Hayatın daha sade, daha ilkel olduğu yerlerde insanların daha mutlu olduklarını, refah seviyesinin yükseldiği yerlerde ise insanların mutsuz ve iç huzurundan yoksun olduklarını gördüm.”
- Benlikle dünya arasındaki ilişki, su ile kayısın ilişkisine benzer. Kayık suya girmeli, ama su kayığa girmemelidir.
- Yardım eden el, dua eden elden üstündür.
- Nasr'a göre modern insan tabiata birlikte yaşayacağı bir varlık olarak değil, kendisinden mümkün olduğunca yararlanılacak bir nesne gözüyle bakmaktadır.
- Bir kadın ve bir erkek... Birlikte yaşıyorlar ama evli değiller. Bir tatil be beldesindeler .Kahvaltılarını yapmış, sahilin keyfini çıkarıyorlar . Çok sevdikleti köpekleri de hemen önlerinde yürüyor . Fakat oda ne... Köpek suyun üzerinde bir batıp bir çıkıyor . Adamcağız köpeği kurtarmak için elbiseleriyle denize atlıyor, ancak köpeği kurtarmaya çalışırken kendisi boğuluyor. Kadın ağlayıp sızlanmaya başlıyor. Herkes hayatını kaybeden erkek arkadaşı için yas tuttuğunu zannederken ,kadının ağzından çıkan birkaç kelime tüm görüntüyü değiştiriyor:"Eyvah!Kredi kartları cebindeydi... Şimdi ben tatil masraflarını nasıl ödeyeceğim? ..."
- " Yardım eden el, dua eden elden üstündür."
- Bütün bu tecrübeler kapsamlı ve bağlayıcı bir ahlaki değerler sistemi olmadan, sadece "kozmik bilince" ve "ilahi benliğe" uyarak ahlaki bir hayatın yaşanamayacağını göstermiş oldu. Kendini gerçekleştirme veya gerçekleştirme adına yapılan birçok eylemin aslında kendi çıkarını gerçekleştirme tehlikesini de taşıyabileceği böylece ortaya çıkmış oldu.
- İnsanca yaşamanın ve mutlu olmanın temel ilkesi “sahip olma” değil, “insanın kendisi olması”dır.
- İki asır önce, Aydınlanma Çağı’nda, insan aklının her problemi çözeceği iddia ediliyordu. Oysa bugün insanlar daha çok düşündükleri halde aklın salt değeri daha az anlam ifade etmektedir.
- Gezdiğim birçok ülkede çok önemli bir tespitim oldu. Hayatın daha sade,daha ilkel olduğu yerlerde insanların daha mutlu olduklarını, refah seviyesinin yükseldiği yerlerde ise insanların mutsuz ve iç huzurundan yoksun olduklarını gördüm.
Milenyum Tarikatları İncelemesi - Şahsi Yorumlar
İnsanların körü körüne yine insanlar tarafından tesis edilmiş sahte dinlere ne şekilde inandıklarını okunacak ve hayret edeceksiniz. Reiki, Osho, people's temple, solar temple, hare Krishna vd. Açık ve anlaşılır bir şekilde yazılmış eser. Ayrıca kitap insana hak din olan İslam'ın ne büyük bir nimet olduğu hissini de uyandırıyor. (S.Münzevî)
Refah düzeyi yükselen toplumların aynı oranda maneviyattan uzaklaşmasıyla birlikte arayışa girmeleriyle ortaya çıkan akımları inceleyen bir kitap duruyor karşımızda. Hz. Isa'nın tekrar yeryüzüne inmesini beklemek üzerinden doğan fikirler çoğalmaya başlamıştır. Tarikat olarak geçen bu grupların sayıları kimi zaman binleri kimi zaman onbinleri bulmuştur. Bununla birlikte toplu intiharlar yapılmıştır. İntiharların asıl sebebi ise kendilerinin huzura ve ebedi cennete kavuşmak istemeleridir. İnsanlar ne kadar modernlik adı altında yaşasa da manen hep arayış içinde demekten kendimi alamadım. Hak din olan Islam'ı biz tam kavrayamazken insanlar doğru yolu bulabilmek için nelere inanmış ve hayatlarından dahi olmuşlar. Farklı bakış açısı kazanabilmek için muhakkak okunması bir kitap diyebilirim. ~ İyi okumalar ~ (huzurkarane)
Ali Köse 20. yy batı dünyasının yaşadığı manevi buhranı, insanların eğilimlerini, ebedi mutluluk vadeden akımların öğretilerini doyurucu bir şekilde işlemiş. Kendi coğrafyamızda da benzerlerini görebileceğimiz ilginç inanışları ilgiyle okudum. Tavsiye ederim. (Yasin Pullu)
Milenyum Tarikatları PDF indirme linki var mı?
Ali Köse - Milenyum Tarikatları kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Milenyum Tarikatları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Ali Köse Kimdir?
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı olarak görev yapmaktadır.
1981’de Antalya İmam-Hatip Lisesi’nden, 1985’te Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde yüksek lisans (1988), Londra Üniversitesi King’s College’de doktora (1994) eğitimini tamamladı.1998’de doçent, 2004’de profesör oldu. Halen Din Psikolojisi Anabilim Dalı öğretim üyesidir. Din Psikolojisi ve Din Sosyolojisi alanlarında araştırmaları bulunan Köse’nin eserleri şunlardır: Conversion to Islam, Neden İslam’ı Seçiyorlar, Freud ve Din, Deprem ve Din, Milenyum Tarikatları, Sekülerizm Sorgulanıyor, Laik Ama Kutsal, Avrupa Birliği Ülkelerinde Din Devlet İlişkisi, Avrupa ve İslam, Üç Yusuf Bir İslam, Türbeler: Popüler Dindarlığın Durakları, Enteller Aleykümselam Der mi, Din Psikolojisi.
Ali Köse Kitapları - Eserleri
- Enteller Aleykümselam Der Mi?
- Din Psikolojisi
- Freud ve Din
- Milenyum Tarikatları
- Neden İslam'ı Seçiyorlar
- Türbeler
- Laik Ama Kutsal
- Popüler Dindarlık
- Kutsalın Dönüşü
- Avrupa ve İslam
- Üç Yusuf Bir İslam
- Avrupa Birliği Ülkelerinde Din - Devlet İlişkisi
- Sekülerizm Sorgulanıyor
- Sekülerizm Sorgulanıyor
Ali Köse Alıntıları - Sözleri
- 1906’dan itibaren yavaş yavaş kendisine öğrenciler bulur. Bunlar arasında Zürih Akıl Hastanesi Başhekimi Eugen Bleuler ile onun asistanı Carl Gustave Jung, Alfred Adler ve Otto Rank gibi isimler de vardır. Ama Freud cinselliği sisteminin merkezine oturtunca bu isimlerle yolları ayrılır. (Freud ve Din)
- Sonsuz zevk aslında sonsuz işkencedir. Don Giovanni (Laik Ama Kutsal)
- “Kiliseler ritüelleri icra etmekten daha fazlasını yapar ve başkalarının (halkın) yerine de inanırlar. Daha da önemlisi halk kilise liderlerinden inancın gereğini eksiksizce yerine getirmelerini bekler.” (Kutsalın Dönüşü)
- Bütün bu tecrübeler kapsamlı ve bağlayıcı bir ahlaki değerler sistemi olmadan, sadece "kozmik bilince" ve "ilahi benliğe" uyarak ahlaki bir hayatın yaşanamayacağını göstermiş oldu. Kendini gerçekleştirme veya gerçekleştirme adına yapılan birçok eylemin aslında kendi çıkarını gerçekleştirme tehlikesini de taşıyabileceği böylece ortaya çıkmış oldu. (Milenyum Tarikatları)
- “...Ben modern bir şeyi din adına tercih edebilir ,geleneksel bir şeyi de din adına reddedebilirim . Zaten ancak o zaman Hz.İbrahim olmuşum demektir.” (Enteller Aleykümselam Der Mi?)
- İki asır önce, Aydınlanma Çağı’nda, insan aklının her problemi çözeceği iddia ediliyordu. Oysa bugün insanlar daha çok düşündükleri halde aklın salt değeri daha az anlam ifade etmektedir. (Milenyum Tarikatları)
- Francis Bacon dünyanın seyrini değiştiren üç keşfi barut, pusula ve matbaa olarak belirler. (Freud ve Din)
- Freud’un tenkit edildiği, yöntemle alâkalı bir diğer önemli konu da onun sınırlı bir denek grubundan elde ettiği verileri evrenselleştirmesidir. Onun verileri elde ettiği hastaları 1900’lerin başlarında Avusturya’da üst sınıftan oluşan, katı yapıda, ahlâk ve din konusunda çok “sofu” olarak tanımlanan Puritan kesimden kişilerdi. (Freud ve Din)
- Sahip olmak ya da olmak: Modern insanın ikilemi (Enteller Aleykümselam Der Mi?)
- Nasr'a göre modern insan tabiata birlikte yaşayacağı bir varlık olarak değil, kendisinden mümkün olduğunca yararlanılacak bir nesne gözüyle bakmaktadır. (Milenyum Tarikatları)
- Türbeler, insanların dine tutunduklarını hissettikleri dallardır. Soyut inançların, somut mekan üzerinden algılandığı yerlerdir. Din referanslı popüler kültürü en canlı yansıtan mekanlardır. (Türbeler)
- 1980'lerde pop konserine katılan türbanlı görüntüsü hayal edilemezdi. Ama artık Mustafa Sandal'ın konserinde ön sırayı kapan, MP3-çalarında Tarkan'ı dinleyen türbanlı kız görüntüsü sıradan hale geldi. (Enteller Aleykümselam Der Mi?)
- Öyle görünüyor ki; modernizmin yorgunluğu, komünizmin soğukluğu, özgürlüğün bıkkınlığı ve de tekelci politik söylemlerin anlamsızlığı bize artık bir dönemin sonuna gelindiğini gösteriyor. (Laik Ama Kutsal)
- Eğer insan kendisini bir şey yapması gerektiğine inandırmış ise, bu şey ne olursa olsun onu yapmadığı veya yapamadığı zaman mutlaka bir iç sıkıntısı duyacaktır. (Freud ve Din)
- Ölüme çare bulunmadıkça din yok olmaz. (Din Psikolojisi)
- İnsanca yaşamanın ve mutlu olmanın temel ilkesi “sahip olma” değil, “insanın kendisi olması”dır. (Milenyum Tarikatları)
- 2010 yılında yapılan bir araştırmada, Türk halkının dindarlık boyutlarıyla ilgili araştırma yapılmış; oruç ibadetini yerine getirme oranı yüksek çıkarken Kur'an'ı okuma oranı ise zayıf çıkmıştır. (Din Psikolojisi)
- Fromm’a göre dinler, insani gelişimi destekleyerek temel görevlerini yerine getirirler. Bu açıdan insanlar için önemli olan, hangi dine inandıkları değil, sevgiyi yaşamaları ve doğru düşünmeleridir. Bir insan bu şekilde yaşıyorsa, bağlı olduğu din ve semboller sistemi ikinci derecede önemlidir. (Din Psikolojisi)
- İnsan zihni geçmişte yaşanan travmatik tecrübeleri, bunlardan kaynaklanan duygusal, ıstırap veren veya utanılacak olan halleri bilinçaltında tutar, bunların yüzeye (bilince) çıkmasını engeller. Bu açıdan bastırma mekanizması bilinç ile bilinçaltı arasında bekleyen bir bekçi gibidir. Hal böyle olunca bilinçli ve bilinçsiz zihin arasında kişinin farkında olmadığı sürekli bir çatışma söz konusudur ve işte bu çatışma histeri, saplantı ve fobi gibi nevrotik bozukluklara sebep olur. (Freud ve Din)
- İngiltere’de yaşayan her Müslüman, yaşantısına, davranışlarına ve insanlarla ilişkilerine dikkat etmelidir. Bunu kendisinin şahsî bir karakteri olarak değil, dininin bir özelliği olarak yapmalıdır. Onun bu vasıflarını gören İngilizler, İslâm’ı araştırma gereği duyacak ve aralarından İslâm’ı kabûl edenler olacaktır. ALLÂH insanı öyle yaratmıştır ki, başarılı olmanız için inandıklarınızı uygulamanız yeterlidir. (Neden İslam'ı Seçiyorlar)