Reklam
dedas
ARTUKBEY

Mutsuz Olmak - Wilhelm Schmid Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Mutsuz Olmak kimin eseri? Mutsuz Olmak kitabının yazarı kimdir? Mutsuz Olmak konusu ve anafikri nedir? Mutsuz Olmak kitabı ne anlatıyor? Mutsuz Olmak PDF indirme linki var mı? Mutsuz Olmak kitabının yazarı Wilhelm Schmid kimdir? İşte Mutsuz Olmak kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 17.07.2022 17:00
Mutsuz Olmak - Wilhelm Schmid Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Wilhelm Schmid

Çevirmen: Tanıl Bora

Yayın Evi: İletişim Yayınevi

İSBN: 9789750514135

Sayfa Sayısı: 92

Mutsuz Olmak Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İnsanların, sürekli mutlu olmaları gerektiğine inandırıldığı bir çağda yaşıyoruz. Gazeteler, kitaplar, ilan panoları, reklam spotları mutluluk üzerine söylenebilecek her şeyi tüketmiş halde... Mutlu olmak bir görev, ödev gibi algılanır oldu ve bu algı, tek başına, kişiler üstünde önemli bir stres kaynağı haline geldi. Adeta “mutluluk diktatörlüğü”nün tahakkümü altında yaşamaya başladık. Wilhelm Schmid mutluluğa gereğinden fazla anlam yüklendiğini söylüyor ve kitabında mutsuzluktan yana pozisyon alıyor.

Durup durup patlak veren mutluluk histerisinin sebepleri nelerdir? Hemen her gün farklı kanallarda rastladığımız mutluluk formülleri bizi gerçekte nasıl etkiliyor? Mutlu olmaya “çalışmak” acaba bireyleri ve toplumu daha mı mutsuz ediyor? Başarılı olmak, mutlu bir yaşamın olmazsa olmazı mıdır? Güzel ve anlamlı bir hayat sürmek ne demektir? Mutsuzluk, yaklaştığını fark ettiğimiz anda kaçmamız gereken modern bir veba mıdır? Mutsuzlukla baş etmek, hayatımızı ve kişiliğimizi nasıl zenginleştirir?

Kitapları dünya çapında on beş dile çevrilen felsefeci ve “mutluluk araştırmacısı” Wilhelm Schmid, Mutsuz Olmak’ta okurları iniş ve çıkışlarıyla hayatı bir bütün olarak kabul etmeye yüreklendirirken, karşılığında doyurucu ve anlamlı bir yaşam vaat ediyor.

Mutsuz Olmak Alıntıları - Sözleri

  • Ne kadar çok insan, sırf mutlu olmaları gerektiğine inandıkları için mutsuz oluyordur acaba?
  • İnsanları sürekli mutlu olmaları gerektiğine inandırmış bir çağda yaşamak (...) İlan panoları "Mutluluk!" diye bağırır. Reklam spotlarından "Böyle mutlu olursunuz!" kıvılcımları çıkar. Broşürler "Daha fazla mutluluk!" vaat eder. Gezi düzenleyen kuruluşlardan "Mutlu olma garantisi" yle yer ayırtabilirsiniz. (...) Çok geçmeden hayretle sorarlar: "Niçin mutlu değiliz?"
  • Yalnız bırak beni işte
  • (...) başkasının ilgisi iyi gelir.
  • Fakat bu dünya, cennet olmaya inatla direnir.
  • Eğer her şey anlamsız görünürse geriye ne kalır?
  • Esastan acı veren bir şey, varoluşun aşılamaz yalnızlığıdır.
  • "İnsanları sürekli mutlu olmaları gerektiğine inandırmış bir çağda yaşamak..."
  • "En iyisi hiç doğmamış olmaktır, şayet doğduysan da olabilecek ikinci iyi şey, nereden geldiysen bir an evvel oraya dönmen olur."
  • En iyisi hiç doğmamış olmaktır, şayet doğduysan da olabilecek ikinci iyi şey, nereden geldiysen bir an evvel oraya dönmen olur.
  • "Birçokları gönül hoşluğunu aşkta bulmak ister. Aşkta mutluluk ha!"
  • "paspas gibi hissetme hali"
  • Modern toplumda giderek daha çok insan anlam yoksunluğu çekiyor. Her alanda ve her düzlemde çekiyorlar bu yoksunluğu: Çalışmayı anlamlandırmada, kendi hayatlarını anlamlandırmada, genel olarak hayatı anlamlandırmada. Anlam kuvvet verir, anlamsızlık kuvvetten düşürür. İnsanlar bir anlam görürlerse birçok şeye göğüs gerebilir, birçok şeyi alt edebilirler, bir anlam göremezlerse hemen hiçbir şeyin üstesinden gelemezler.
  • Ne kadar çok insan, sırf mutlu olmaları gerektiğine inandıkları için mutsuz oluyorlardır acaba? Peki ya mutsuz olan ve sadece bununla değil bir de tüm toplumun mutluluktan mest olmuş görünmesiyle baş etmek zorunda olan onca insana ne demeli?
  • Duyarlılık, hâlâ kurtuluş vaad eden yegâne insan istidadıdır.

Mutsuz Olmak İncelemesi - Şahsi Yorumlar

mutsuzum o halde varım!: ¶¶Bazen tam da talihsiz hadiseler yeni bakış açısına imkan verir. ¶¶ ¶¶Birçok ülkede insanlar için mutluluk, hayatta kalabilmektir. ¶¶ ¶¶Üzüntüyü tanımasam sevinci nereden bilecektim. ¶¶ Kitap vurucu bir şekilde : ne kadar da aciz olduğumuzu yüzümüze vurarak bitiyor. Okuyanlar bilir ki kitap/sisifos-soyleni--3562 'nde Zeus tarafından lanetlenen Sisifos' un yokuş aşağı yuvarlanan kayasını her defasında umutla tekrar yukarı çıkarması anlatılır. Camus tarafından ortaya konulan felsefenin birincil görevi, -yaşamın yaşamaya değer olup olmadığına- ya da farklı bir deyişle -intihar edip etmemeye karar vermek- olarak tanımlanabilir. Mutlu isek bu geçerli değildir değil mi?! Peki ya aslında kendimize sürekli mutluyum diretmelerimizin altında koca bir mutsuzluk söz konusu var ise, inancına göre intiharı da yeğlemiyorsak, bu bağlamda tam olarak ne yapmamız gerekir kendinize sorabilir ya da bu sorgulama ile yaşamı sürdürüp vakti gelince sonlandırabilir misiniz?! Cevapsız kalacağını bile bile oysa... Sisifos açısından bakalım o zaman, İntihar edemez, vazgeçemez,düş kırıklığına uğrayamaz bunun yanı sıra cezasını da bir ceza olarak göremez ki kendisine Zeus tarafından ölümsüzlük verilmiştir... O kayanın aşağı tekrar yuvarlanacağını bilerek ve onu tekrar yukarı doğru taşıyacağını bilerek geçiriyor tüm bu zamansızlığını... Bizler ki nesiller boyunca bir varız bir yokuz, ama o hep var... Tüm bu "mutlu" ve "mutsuzluk" kavramlarına vermeye çalıştığımız değerler, anlamlar ne kadar gerekli... Var olmanın dayanılmaz sancıları; sonu gelmeyen, sonsuzluğa giden, teknik açıdan zayıf, fakat yoğun karalamaları. Her şey güzel giderken ansızın durup "Ben ne yapıyorum?" dediğinde kendine, huzursuzluk sarar ruhunu. Neden insanlar kendisine, kendinin yönelttiği sorulara dürüst cevaplar vermez ki? Kendi kontrolü altında olmayan, adı soyadı veya sosyal statüsü cevabı mıydı gerçekten "Ben kimim?" sorusunun. İnsan hiçbir şeydi, evet ya, bir hiçbir şey. Hiçbir şey de bir şey midir, yoksa hiçbir şey olduğunun idrakinde olmak mıdır zaten her şey? Koşmak, düşmek, sonra tekrar kalkıp tekrar tekrar düşmekti hayat. Sebebi neydi tüm bunların ölüm varken sonunda? Kendi varlığı anlamsız, yetmezmiş gibi daha önce hiç sorgulanmamış bir anlamsız varoluşun, sözün özü insanın gidip de sineklerin, tanrının varlığını sorgulaması ne kadar anlamsız ve gülünçtü. Düşüncelerine kısa bir ara verip kendine bir kahve almaya git "Aman sen de sorgulayıp durursun hayatın anlamını, anlamsız hayata anlam yüklemeye çalışırsın; hayatın anlamı varsa o da kahve içmektir, biraz da sigara." diye söylen kendi kendine. Günlerdir yıkanmaksızın tekrar tekrar içilmekten sararmış kahve fincanına, tüm geceyi beraber geçireceğin cezveye, küllük dışında her yerine küller dökülmüş mutfak masasına ve elindeki günlerdir kullanılmaktan sonuna dayanmış kurşun kalemine göz gezdir.. Kendine bir kahve al, balkona geç, sigara dumanından sararmış duvarların geçmişi düşündüren duygusallığına yak sigaranı... Nasıl olsa Birgün biteceğiz. Bir Zeus tarafından lanetlenmedik, bir Sisifos kadar ölümsüz değiliz, mutlu isek mutlu, mutsuz isek mutsuz... Carpe Diem! Anlamaya çalışırken, anlamsızlık içinde melankoliye aman vermeyelim... gonderi/140519103 Okur kalın... (Ayfer)

Mutlu olmakta mutsuz olmakta nelerle mutlu oluruz küçük şeylerle mi yoksa büyük gıpta ile bakılacak şeylerle mi aslinda bunların hepsi kendi elimizde bana göre mutlu olmak sağlıklı olmak sevdigiklerinin sağ ve yanında olması güne iyi uyanmak benim için yeterli benceherkesin okuması gereken özellikle büyük şeylerle pahali ve lüks şeylerle mutlu olan ve bunların altında olduğu zaman mutsuz hissedenlerin okuması gereken bi kitap diye düşünüyorum (Ayşin)

Mutsuz Olmak: Okumak için geç kaldığımı düşündüğüm kitaplardan biri oldu bu kitap da. Her cümlesi altı çizilmeye değer neredeyse. Bir süre sonra tekrar okuyacağım kitaplar arasına kaldıracağım bu kitabı. Tüm samimiyetimle tavsiye ediyorum sevgili güzel okur. Keyifli okumalar diliyorum. (dnz)

Mutsuz Olmak PDF indirme linki var mı?

Wilhelm Schmid - Mutsuz Olmak kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Mutsuz Olmak PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Wilhelm Schmid Kimdir?

Wilhelm Schmid 1953’te Almanya’da Bavyera-Süebya (Schwaben) bölgesinde doğdu. Berlin, Paris ve Tübingen’de felsefe eğitimi aldı. Çeşitli Alman üniversitelerinde çalıştı, Riga ve Tiflis üniversitelerinde misafir öğretim üyeliği yaptı. Bir dönem Zürih’te bir hastanede hastalara “felsefeyle manevi destek” hizmetinde çalıştı. Halen Erfurt Üniversitesi’nde dışarıdan felsefe dersleri veriyor. Almanya’da ve dünyanın çeşitli yerlerinde tebliğler sunuyor. On üç dile çevrilen kitaplarının dünya çapındaki satışı bir milyona yaklaşıyor.

Wilhelm Schmid Kitapları - Eserleri

  • Mutsuz Olmak
  • Kendiyle Dost Olmak
  • Aşk
  • Sakin Olmak - Yaşlanırken Kazandıklarımız
  • Düşmanlığın Faydaları
  • Dokunmanın Gücü Üzerine
  • Arkadaşlıktaki Saadete Dair
  • Hediye Vermek ve Hediye Almak Üzerine
  • Seks Olmayınca
  • Anne Baba ve Büyükanne Büyükbaba Olmanın Sevinçleri Üzerine

Wilhelm Schmid Alıntıları - Sözleri

  • Sekssizlikten kaçınmak istiyorsanız, sekssizlikle baş etmek istiyorsanız, duyuları, bedenin uzuvlarını ve erojen bölgeleri heyecan verici bir şekilde kullanmayı bilseniz iyi edersiniz; seksin olmasına izin vermek böylece ötekine kolay gelir - buna büyük bir ihtiyaç duymuyor olsa, hatta hiç ihtiyaç duymuyor olsa bile. En güzeli, bütün duyuları sonuna kadar kullanmaktır, çünkü seks ve erotizm başka hiçbir şeyin olmadığı kadar pan-duyusaldırlar (tüm-duyusal); görme, duyma, koklama, tat alma, dokunma, hareket ve karında kelebekler uçuşması, tek bir uzun ânın içinde tümüyle yoğunlaşırlar onda. (Seks Olmayınca)
  • "Varoluşun en yüksek mahkemesi, yaşama kendi verdiğiniz anlamdır, insan ancak kendisi önünde verir hayatının hesabını." (Sakin Olmak - Yaşlanırken Kazandıklarımız)
  • Her insan, kendi kendisini biçimlendirişi ile başkaları ve başka şeyler tarafından biçimlendirilişinin bir karmasıdır ziyade. (Kendiyle Dost Olmak)
  • "Kendini sevmek hayatta çok şeyin temelidir, ama her şeyden önce, başkalarını sevebilmenin temeli." (Seks Olmayınca)
  • Eğer her şey anlamsız görünürse geriye ne kalır? (Mutsuz Olmak)
  • "Kendini tanı" ile kastedilen şuydu: Tanrı değil de bir insan olduğunu, yani mükemmel olmadığını idrak et. Kendini abartma, bu sana acı verebilir. (Kendiyle Dost Olmak)
  • Kötü, hayatın kutupsallığının bir parçası ise ve onu bertaraf etmeye dönük her girişime direniyorsa, o halde, onu hayata çekilebilir bir biçimde entegre etme ödeviyle karşı karşıyayız demektir. (Düşmanlığın Faydaları)
  • "Varoluşun en yüksek mahkemesi, yaşama kendi verdiğiniz anlamdır, insan ancak kendisi önünde verir hayatının hesabını." (Sakin Olmak - Yaşlanırken Kazandıklarımız)
  • Anlamak isteyen çok insan vardır, kulak vermeye hazır olansa pek az. (Sakin Olmak - Yaşlanırken Kazandıklarımız)
  • "Küçük hediyeler arkadaşlığı diri tutar." Bu, insanın kendi kendisiyle arkadaşlığı için de geçerlidir. Her şeyden önce kendine özen hediye etmek, kendi arzularının ve ihtiyaçlarının, yükselen öfkesinin, kaygılarının ve korkularının yanından dikkatsizce geçip gitmemek. (Hediye Vermek ve Hediye Almak Üzerine)
  • Çocuklara hayatı izah etmek ve bunu yaparken aynı zamanda kendine de izah ediyor olmak, onlara dünyayı göstermek ve bunu yaparken dünya içindeki ilişkileri daha iyi algılamak, insana sevinç verir. (Anne Baba ve Büyükanne Büyükbaba Olmanın Sevinçleri Üzerine)
  • Çocuklar yaşlanırken sakin olmak için bir sebeptirler, zira yaşamı devam ettirirler. (Sakin Olmak - Yaşlanırken Kazandıklarımız)
  • "paspas gibi hissetme hali" (Mutsuz Olmak)
  • Peki ama herkes kendi ihtiyaçlarının ifasına azami değer veriyorsa, iki insan nasıl yakınlaşabilir? (Seks Olmayınca)
  • Nietzsche’nin dediği gibi “yalnız arkadaşlarını sevmeyip düşmanlarından nefret de edebilmenin” mümkün olması gerekir. (Arkadaşlıktaki Saadete Dair)
  • "Varoluşun en yüksek mahkemesi,yaşama kendi verdiğiniz anlamdır,insan ancak kendisi önünde verir hayatının hesabını." (Sakin Olmak - Yaşlanırken Kazandıklarımız)
  • ''Susmak, bir insana bilinçli olarak dokunabileceğiniz bir iktidar aracıdır.'' (Dokunmanın Gücü Üzerine)
  • "Samimi sohbetler de bir tür sekstir, oral sekstir, ister seks üzerine sohbetler olsun ister her şey üzerine." (Seks Olmayınca)
  • Ötekinin bütün dikkatinin sürekli olarak bana nasip olamayacağını kabul etmem gerekir, tıpkı benim de bütün dikkatimi fasılasız ona veremeyeceğim gibi. (Hediye Vermek ve Hediye Almak Üzerine)
  • Modern çağda dikkatimize hiç durmadan dört bir yandan talip çıkar; bunun sonucu, dikkatin bin parçaya bölünmesi ve hiçbir insanın başka bir şeye veya başkasına ayıracak birkaç dakikadan fazla zamanının olmamasıdır. Bu koşullarda iki kişinin bir süreliğine tamamen birbirlerine ait olması, bu dünyada kendilerini bir başkasına bırakmaları, onu hissetmeleri ve kendilerini onun yerine koyarak düşünmeleri, ne güzeldir! Dikkat de bir enerji hareketidir ve modern koşullarda verilebilecek en güzel hediyedir: Başkalarına dikkatini hediye etmek... (Aşk)

Yorum Yaz