diorex
life

Nasıl Sömürüldük - İhsan Süreyya Sırma Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Nasıl Sömürüldük kimin eseri? Nasıl Sömürüldük kitabının yazarı kimdir? Nasıl Sömürüldük konusu ve anafikri nedir? Nasıl Sömürüldük kitabı ne anlatıyor? Nasıl Sömürüldük kitabının yazarı İhsan Süreyya Sırma kimdir? İşte Nasıl Sömürüldük kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 18.02.2022 02:53
Nasıl Sömürüldük - İhsan Süreyya Sırma Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: İhsan Süreyya Sırma

Yayın Evi: Beyan Yayınları

İSBN: 2789009926907

Sayfa Sayısı: 206

Nasıl Sömürüldük Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Görüyoruz ki Amerika güdümündeki batı, çıkarlarına alet etmek için 1945'de kurduğu Birleşmiş Milletler örgütü vasıtasıyla makro planda Üçüncü Dünya, mikro planda da İslam Dünyası üzerinde her türlü tasarrufta bulunuyor; bu ülkeleri dilediği gibi sömürüp gidiyor. Hem de müslümanları de kendi emellerine alet ederek..Kaldı ki, beş milyarlık dünya nüfusu içinde sömürenler bir milyar, sömürülenler ise dört milyar nüfusa sahipler.. Peki nasıl oluyor de bir milyar, dört milyarın kanını sülük gibi emiyor?

Nasıl Sömürüldük Alıntıları - Sözleri

  • "La" sı olmayanın, "illa" ile gerçekleştirilecek bir inkılabı yoktur.
  • "Kahrolsun Şeriat" diye bağırarak ölülerinizi Şeriat camilerine götürmeniz, sizin ilkeleriniz/dininiz açısından kebair, yani büyük günahtır.
  • Ne çare ki, Laik düzen israf ve bazı kesimlerin çıkarları için vardır; onlar için çalışır.
  • Kur'an'ı Ömer'e verirseniz adalet, Yezid'e verirseniz zulüm dağıtır.
  • Dünya tarihinde bizim gibi geçmişini, tarihini bir kalemde silen başka bir millet yoktur.
  • Fakat bütün bunlara rağmen Allah'ın dediği olacak, müşrikler ve laikler istemese de!
  • Hz Ali'ye atfedilen çok güzel bir söz vardır: Bir memlekette şayet durmadan birileri zengin oluyorsa; bu demektir ki ona paralel olarak da birileri ve fakat çok daha büyük oranlarda fakirleşiyor!
  • Üstün ırklar yoktur, dolayısıyla da ırklar için savaşmak da yoktur.
  • Bilelim ki, kâfir için hepimiz biriz: ister Çin'de yaşayalım, ister Bosna'da, ister Hindistan'da, ister Türkiye'de...
  • Müslümanlar da safça zannediyorlar ki gerçekten insan haklarını koruyan bir Birleşmiş Milletler var! Birleşmiş Milletler, sadece ve sadece başta Amerika ve İngiltere olmak üzere birkaç Batılı ülkenin ve tabii ki İsrail'in çıkarlarını korumak için vardır!
  • Aslında, tarihçimiz İbn Haldun'un "tarih, tekerrürden ibarettir" dediği gibi, sömürü dediğimiz olgu da, bundan başka bir şey değildir. Tarihin seyri içerisinde, bu "sömürü tekerrürü"nün sadece şekilleri değişmiştir.
  • Zalimlerin yaptıklarına karşı susanlar, dilsiz şeytanlardır.
  • Hz Ali'ye atfedilen çok güzel bir söz vardır: Bir memlekette şayet durmadan birileri zengin oluyorsa; bu demektir ki ona paralel olarak da birileri ve fakat çok daha büyük oranlarda fakirleşiyor!
  • Fikir ve şahısları putlaştırma, o kadar tehlikeli ve tedavisi zor bir hastalıktır ki; üzerinde bina edildiği vesikaları sunuyorsunuz, tanrısına, ya da tanrılaştırdığı ilkelerine dokunuyor diye; arşiv vesikalarını bile reddediyorlar.
  • Şahsiyeti olmayan bir insan için kuruluştan söz edilmediği gibi, bu insan ölünceye dek köle kalmaya mahkumdur!

Nasıl Sömürüldük İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Sömürü felaketinin tarihçesini okumak isteyenler acilen bu kitabı edinmelidir bence. Sömürü yani emperyalizmi, tarihin ilk emperyalisti olan kabil'den başlayarak günümüze kadar akıcı bir şekilde aktarmış İhsan hoca. Batı'nın kapitalist ve sömürgeci tarafınının, müslümanlar ve insanlık üzerinde ki olumsuz etkilerini okurken bir nebze olsun bilinçleneceğimizi düşünüyorum. (Sümeyye)

Günlük hayattaki sıkıntılarınızdan bir miktar uzaklaştırıp okuduktan sonra uzun uzun düşünmenize sebep olacak birkaç cümle iliştireyim. Hiç yorumlama da yapmayayım hattâ, dikkatimi çeken kısımları(çok çok artırabilirdim bu alıntıları) kitapla ilgili fikrinizin olması adına paylaştım zaten görüldüğü gibi. Kitabı bir çırpıda okuyamadım. Sindire sindire okumak diye bir tabir vardır ya, onun gibi bir şey oldu sanırım. Gerçi sindiremedim yaşananları, orası ayrı bir konu. Her geçen gün daha şuurlu, daha temkinli, daha emin olmayı,olmamızı diliyorum Rabbimden. Allah'a emanetsiniz, esselamu âleyküm (Hande Yılmaz)

Habil ve Kabil'den başlayarak günümüze kadar birçok dönemdeki sömürüden bahsediyor. Bazı tarihçilerin hatta çoğu tarihçinin dile getiremediği şeyleri güzel tespitler yaparak anlatmış yazar. İhsan Süreyya Sırma'nın ilk okuduğum kitabı ve ilk olarak kalmayacak. İnsanı çokça düşündürüyor. Adeta aydınlandığımı hissediyorum. Ufuk açan bir kitap! Okuyun efendim, okuyun. (Ceyda)

Kitabın Yazarı İhsan Süreyya Sırma Kimdir?

Prof. Dr. İhsan Süreyya SIRMA, 10 Temmuz 1944 yılında, Siirt’in Pervari ilçesinde doğdu. İlk öğrenimini Pervari’de yaptıktan sonra; Orta ve lise öğrenimini Siirt’te tamamladı. 1962 yılında girdiği Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni, 1966 yılında bitirdi. Üniversite öğrenimi sırasında, bir müddet Batman’da, Türk Petrollerinde işçi, bir müddet de Diyanet İşleri Başkanlığı’nda memur olarak çalıştı.

Üniversite mezuniyetinden sonra, orta öğrenimini yapmış olduğu Siirt Lisesi’ne öğretmen olarak atandı. 1967 baharında, devlet doktora burs sınavını kazanarak, İslâm Tarihi dalında doktora yapmak üzere Fransa’ya gitti. Aslında o, İngilizce’den sınavı kazanıp İngiltere’de doktora yapması gerekirken, yetkililer, bilinmez bir sebepten dolayı onu Fransa’ya gönderdiler. Bundan dolayı bir senesini Fransızca öğrenimine harcadı. Paris’te, College de France’da Prof. Dr. Jacques Berque’le başladığı doktora öğreniminin yan çalışmaları içerisinde, Arapça öğrenimi için 1969-1970 ders yılında Tunus’ta bulundu; ve Zeytuna Üniversitesi’nde, Arapça’nın yanı sıra, Büyük sosyolog Fadıl b. Aşur’un derslerine devam etti.

1973 mayısında, “İslâmî İlimler” dalında doktor olarak Türkiye’ye döndü. 1973-74 ders yılında Erzurum Yüksek İslam Enstitüsünde İslam Tarihi hocalığı yaptı. 1974 yılında Atatürk Üniversitesi İslâmî İlimler Fakültesinde İslam Tarihi Doktoru olarak göreve başladı. 1980 yılında Doçent, 1989 yılında Profesör oldu. 1993 yılında naklen Sakarya Üniversitesine geçti; ve 1995 yılına kadar bu Üniversitenin İlahiyat Fakültesinde İslam Tarihi öğretim üyeliği yaptı; ve aynı yıl zorla bu üniversiteden emekli edildi. 1995-1997 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanlığı görevinde bulundu.

İslam Tarihi dalında 30 kitabı, ve 200’ü aşkın ilmî makalesi yayınlandı. Ulusal, ve uluslar arası bir çok konferansa katılarak tebliğler sundu; Zaman, Yeni Devir, Milli Gazete, Yeni Şafak gibi gazete; ve İslâm Mecmuası, Yeni Dünya, Bilgi ve Hikmet, Tarih Dergisi, Tarih Enstitüsü Dergisi, Tarih ve Toplum gibi değişik dergilerde, tarihle ilgili makaleler yazdı. Kanal 7’de dört seneyi aşkın bir süreyle “Seyahatnâme” adı altında tarih programları yaptı. Kendi alanındaki araştırmalarını takip edip sürdürecek derecede Fransızca, İngilizce, Arapça, ve Farsça bilmektedir. İhsan Süreyya Sırma evli olup, üç çocuk babasıdır.

İhsan Süreyya Sırma Kitapları - Eserleri

  • İslami Tebliğin Mekke Dönemi ve İşkence
  • İslam Öncesi Mekke Dönemi ve Hz. Muhammed
  • İslami Tebliğin Medine Dönemi ve Cihad
  • Emeviler Dönemi
  • İslami Tebliğin Örnek Halifeler Dönemi
  • Nehirlerin Dili

  • Abbasiler Dönemi
  • Nasıl Sömürüldük
  • Peygamberler Tarihi
  • Ah Endülüs
  • Müslümanların Tarihi (1. Cilt)
  • Sömürü Ajanı İngiliz Misyonerleri
  • Pakia Mektupları

  • 2. Abdülhamid`in İslam Birliği Siyaseti
  • İşte Önderimiz Hz. Muhammed
  • Tarih Şuuru
  • Tanzimat'ın Götürdükleri
  • Müslümanların Tarihi (2. Cilt)
  • Dağların Sırrı
  • Müslümanların Tarihi (3. Cilt)

  • Müslümanlarda Yanlış Din Anlayışları
  • İslam ve Tarih
  • Haçlı Seferleri
  • Müslümanların Tarihi (4. Cilt)
  • Medine Vesikası Işığında Yahudi Meselesi
  • Müslümanların Tarihi (5 Cilt Takım)
  • Bir Garip Tarih

  • Ezan Ya Da Ebedi Kurtuluşa Çağrı
  • Müslümanların Tarihi 5. Cilt
  • Neler Sordular
  • Yalan Dünyayı Adımlarken
  • Sömürü Ajanı Amerikan Misyonerleri
  • Belgelerle 2. Abdülhamid Dönemi
  • Selahaddin Eyyûbî

  • Hz.Muhammed
  • Halname
  • Çin Müslümanları ve Çin'e Seyahat
  • Alaturka Demokrasi Alaturka Laiklik
  • Seyahatname-i Süreyya
  • Osmanlı Devletinin Yıkılışında Yemen İsyanları
  • Sen Geldin

  • Ano Yemen'dir
  • Müslümanların Tarihi'ne Giriş
  • Türkiye'de Yanlış Din Anlayışı
  • II. Abdülhamid'in İslam Birliği Siyaseti
  • Viyana Günleri

İhsan Süreyya Sırma Alıntıları - Sözleri

  • Allah, Tûr'a çağırdığı Peygamberi Mûsâ'ya "ayakkabılarını çıkar! Çünkü sen mukaddes Tuvâ vadisindesin!" buyurmuştu... (Seyahatname-i Süreyya)
  • Fransızca'da bir atasözü var: Öğretmek ikinci defa öğrenmektir. (Neler Sordular)
  • Seven sevdiğine sevdiğini söylesin. (Hz.Muhammed)
  • Ne yazık ki Müslümanlar onun içtihadını unutup davranışını gözardı ettiler ve hayatlarını sultanları alkışlamakla geçirdiler. Bir dönem “Padişahım çok yaşa!" dediler, bir başka dönem de “Bizi kim, nasıl ve hangi rejimle yönetirse yönetsin; bize düşen itaat etmektir!” zihniyetinin öncüleri oldular. Böylece Müslümanları zalim yöneticelere ve Batı uşaklarına kul ettiler. Sonuçta da Müslümanlar, asırlar boyu kul oldukları sultanlar ve yöneticiler tarafından sömürüldüler, sömürüldüler... (Müslümanların Tarihi (4. Cilt))
  • Hira üniversiten, Sevr dağı akademin, Hicret menzillerine, ilim ile sen geldin (Sen Geldin)
  • Şu göğe doğru yükselen ince uzun yapılar nedir? -şoför : minare .dedi. Prof.yine sordu: ne için kullanılır bu minareler? -şoför: ezan okumaya. Dedi. Miyahara sordu: ezan ne için okunur? -şoför: namaz bildirmek için dedi . Prof: Namaz Müslümanlığın şartlarından biri ,bunu mazeretsiz terk eden müslümanlar ehli sünnet imamlarından üçüne göre de müebbed hapisle cezalandırılırlar,değilmi şoför efendi? Diye sordu. -şoför gayri memnun bir tavırla : bilmiyorum.dedi. Prof: affedersinüz sizi müslüman sanmıştım da.! Deyince şoför parladı. : tabii Müslümanım babam dört defa Hacca gitti; her sene kurban keseriz ,ama namaz kılmam ,bazen de içerim.Allah affeder be kafanı takma abi yeter ki için temiz olsun !Ehli sünnet dedin ya ; çocuklarımızı da sünnet ederiz tabi ,hem de en pahalı salonlarda ,en pahalı içkilerle ...profesör sustu.. (Pakia Mektupları)

  • "Evet, gerçekten ortakların çoğu, birbirlerinin haklarına tecavüz ederler. İnanan ve sâlih ameller yapanlar bunların dışındadır. Ama onlar da ne kadar azdır!" dedi. Dâvûd, kendisini imtihân ettiğimizi sanarak Rabbinden bağışlanma diledi ve rüku ederek yere kapandı; tövbe etti. (Peygamberler Tarihi)
  • insanların değil, insanları yaratanın emirlerine bağlanmayı kendimize ilke edindiğimiz gün, adımımızı kurtuluş dünyasının kapısından içeri atmış sayılırız. (Türkiye'de Yanlış Din Anlayışı)
  • Müslümanların tarihinde öylesi dönemler var ki, İslam ile ilgisi bulunmamaktadır, ihanet dolu olaylar olduğu gibi, bizlere kahraman olarak tanıtılan mücrimler ve hainler de mevcut bu tarihte. (Neler Sordular)
  • İnsan kendisini zenginleşmiş (bir makama gelmiş, imza yetkisine sahip olmuş, saltanatı eline geçirmiş) görünce sapıtır. Alak suresi 6-7 (Müslümanların Tarihi (5 Cilt Takım))
  • Yoktur bu vücudun i'tibârı, Hakk âyinedir cihan ğubâri. (Sömürü Ajanı İngiliz Misyonerleri)
  • Adem'in şahsında Allah'a secde etmeyip isyan et­tiğinden, melekler arasında olmasına rağmen şeytanlaşıvermiştir. O halde melek ve şeyta n olmak; insan olmak veya olmamak, Allah'a karşı takınılan tavra bağlıdır. (İslam Öncesi Mekke Dönemi ve Hz. Muhammed)
  • Urbain’in iddialarına göre Müslümanlar hen Hristiyan Hacılarına, hem de Kudüs’teki mukim olan Hristiyanlara zulmediyorlardı ki bu, Hristiyan yazarlarının da kabul ettikleri gibi bir iftiraydı (Haçlı Seferleri)

  • İslâm ordusunun içinde münafıklar da vardı. Dilleriyle imân ettiklerini söyleyip, İslâm düşmanlığı yapanlar... İslâm toplumunun kanser kaynağı tipler!... Bunlar, namaz da kılarlar, hatta kıldırırlar, oruç da tutarlar, Hacc'a giderler; hatta ve hatta cihada bile katılırlar. Kur'an okurlar!.. Ne var ki bunlar, İslâm'a savaş açmış devletlerin emrinde olan Allah düşmanlarıdırlar... (İşte Önderimiz Hz. Muhammed)
  • "Dünya insanları üzdüğü kadar sevindirmez. Yani az sevindirir, çok üzer." (Emeviler Dönemi)
  • Bütün tarih boyunca ve günümüzde, ne zaman ki Müslümanlar birbirleriyle uğraşmışlar; bundan yararlananlar düşmanlar olmuş ve fırsattan istifade ederek savaş açmış ve de galip gelmişlerdir. (Abbasiler Dönemi)
  • "La" sı olmayanın, "illa" ile gerçekleştirilecek bir inkılabı yoktur. (Nasıl Sömürüldük)
  • Haydi Filistin'de çocuk katleden Siyonist'e hesap sormaya! Haydi Eba Gurayb hapishanesinde masum kadınların ırzına geçen işgalci Amerikalının igrenç ihtirasını durdurmaya! (Ezan Ya Da Ebedi Kurtuluşa Çağrı)
  • Aslında Islahat Fermanı , gayr-i Müslimlere hak ve imtiyazları verme fermanıdır . (Tanzimat'ın Götürdükleri)
  • Dünya da bir gün yaşayacaksak, şahsiyetli yaşayalım o günü! (Pakia Mektupları)

Yorum Yaz