Nebevi Nefes - İkram Arslan Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Nebevi Nefes kimin eseri? Nebevi Nefes kitabının yazarı kimdir? Nebevi Nefes konusu ve anafikri nedir? Nebevi Nefes kitabı ne anlatıyor? Nebevi Nefes PDF indirme linki var mı? Nebevi Nefes kitabının yazarı İkram Arslan kimdir? İşte Nebevi Nefes kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: İkram Arslan
Yayın Evi: Nesil Yayınları
İSBN: 9786051310633
Sayfa Sayısı: 336
Nebevi Nefes Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Herkeste bir umutsuzluk vardı. İç savaşlar dinmek bilmiyor, kardeş kavgaları son bulmuyordu. Her geçen gün bir öncekini aratır kasvetteydi. Mutluluk günleri çok gerilerde kalmıştı.
Kavga, savaş, karışıklığın hüküm sürdüğü bir ortamda yetişti Ömer. Bütün olanlara tanıklık etti ve günün birinde imdada yetişti Ömer.
Ancak vaziyet çok zordu. Hırsla, ihtirasla, tamahla bağlanmış kalpler çelikten bir duvar gibi karşısına çıktı ve yol almasını engellemek istedi.
Ömer hedefini çizmişti. Savaşları sonlandırmalı, kardeşleri barıştırmalıydı. Hele haksızlıkların ezici baskısından inleyenler yok muydu? Onlar Ömer'in yüreğini dağlıyordu. Bir an önce rahata kavuşturmalıydı.
Hedefine ulaşmalıydı Ömer. İsterse önüne çıkan ölüm olsun, hiç fark etmezdi. Onunla karşılaşmaya çoktan karar vermişti.
Nebevî Nefes, ümmetin yüz yüze geldiği fitne ateşini söndüren ilk müceddid Ömer bin Abdülaziz'in nefes kesen mücadelesinin romanı...
Nebevi Nefes Alıntıları - Sözleri
- Biz kendisine öğretelim diye Ömer'e gelmişken, ondan öğrenip geri döndük. İmam Mücahid bin Cebr
- En faziletli af, güçlü iken yapılan af olduğu gibi, en faziletli iktisat da bollukta yapılandır.
- Ey müminlerin emiri! Dünyada iken çeşit çeşit lezzetleri tadıp hayatın her türlü zevklerini elde edip de, öldükten sonra , o güzel gözleri kafataslarında oyuk halini almış, yine o doymak bilmeyen karınları şimdi yarılmış olan ve senden önce geçen meliklerin halini iyi düşün ve ibret al. Şimdi onlar birer cansız cesetten başka bir şey değiller. Onlar hayattayken onlara gıptayla bakanlar bile şimdi onlara tiksinerek bakıyor. Bu satırları okuyan Halife Ömer bin Abdülaziz'in gönlüne su serpilmişti.
- "Ne zaman elindeki güç, insanlara baskı aracı olmaya başlarsa, o zaman Allah'ın kudretini hatırla! Ve hatırla ki, zorbalıkla insanlardan aldığın her şey bir gün senden ayrılacak. Geriye sadece günahını bırakacak...Sen öyle bir yol bulmalısın ki, önü ınsanların saadeti, sonu da senin kurtuluşun olsun. Allah'ın selamı ve inayeti üzerine olsun." - Ömer bin Abdülaziz
- Hutbesinde herkesi şaşırtacak ve tarifi imkansız sevinçlere gark edecek bir yenilik yapmıştı.Emevi Devletinin kuruluşundan başlayıp 55 yıldan fazla biz zamandır uygulanarak bir gelenek Haline gelen Cuma hutbelerinde Hz.Ali’ye lanet okumayı kaldırmış,yerine yüzyıllar boyu güzel bir adet olarak devam edecek Nahl Suresinin 90.ayetini okumuştu.Bundan böyle her Cuma namazında bu ayet okunmaya başlayacaktı.Nitekim bütün valilerine mektuplar göndererek bunu yapmalarını emredecekti.
- ...O küçücük tohum sanki mümine diyor ki: Korkma! Şayet,sen gerçekten iyi bir Müminsen, Allah,senin imanına kuvvet verecektir!
- Hz. Hüseyin'e yardım etmeyen Kûfeliler Kerbela'ya uğradıklarında bir büyük pişmanlık eseri olarak yaptıkları üst-baş yırtmanın sonraki nesillere tevarüs edeceğini hiçbir zaman tahmin edememişlerdi.
- Nahl Süresi 90.ayet meali “Allah adaleti,iyiliği,akrabaya yardımı emreder.Fuhşiyatı,kötülüğü ve azgınlığı yasaklar.Düşünesiz diye size böyle öğüt verir.” Sadakallahülazim
- O sırada Esma,oğlunun cansız bedeni bir türlü indirilmek bilmeyince Haccac’dan cenazeyi kendisine vermesini istiyordu. “Bu dilsiz hatip daha ne kadar vaaz edecek?”diyordu.Haccac cenazeyi vermek istemeyince Esma iyice kızdı. “Ben Resulullah’tan bir hadis duymuştum. ‘’Sakif kabilesinden bir yalancı bir de katil çıkacak’’ demişti.Yalancıyı gördük.Muhakkak ki katil de sensin!” Bu söze çok kızan Haccac, “Ben münafıkların katiliyim” dedi. “Sen benim oğlumun dünyasını yıktın.O da senin ahiretini perişan yıktı.
- Ey insanlar! İçinizi düzeltin ki dışınız düzelsin. Ahiretinize çalışın ki, dünyanız güzel olsun. Çünkü Âdem Peygamber'den beri yaşayan herkes ölmüştür.
Nebevi Nefes İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Emevilerin Ömer'i...: Ömer bin Abdülaziz Kitabın her sayfasını okuduğumda kendi kendime: Ömer bin Abdülaziz'i bu sayfaya göre anlatacağım, diye diye ilerledim. Ama sayfalar ilerledikçe Ömer daha da büyüdü ve kelimeleri seçerek, eleyerek anlatmam gerektiğini anladım . Çünkü Ömer bin Abdülaziz çoktu ve bir o kadar da az... Gerçekten bu kitabı okumakla kendime bir çok şey kattığımı düşünüyorum. Nefsimde oluşturmak istediğim hakikatleri, İslam ile düzeltmeye niyet ettiğim her şeyi, Ömer bin Abdülaziz çoktan yapmış ve dedesi Ömer bin Hattab gibi ta bu çağlara uzanan bir öğüt bırakmıştı yaşantısıyla... Allah onlardan razı olsun. Ömer bin Abdülaziz ve Emeviler, Ömer bin Abdülaziz ve Hz. Ömer, Ömer bin Abdülaziz ve Hz. Ali, Ömer bin Abdülaziz ve valilik, Ömer bin Abdülaziz ve Halifelik, Ömer bin Abdülaziz para, Ömer bin Abdülaziz ve Sahabiler, Ömer bin Abdülaziz ve alimler ... Listeyi daha da fazla uzatabilirim ama bu kadarı bile beni, hakikati anlama ve yaşama noktasında hayrete düşürmeye yetti. Gerçekten bir insan, dünyayı değiştirebilir. İslam buna sayısız örnek vermiştir. Çünkü siz, Bir olan bir ilahın mülkünde hayat sürüyorsunuz ve tüm işler O'nun emriyle hallediliyor. O size mülkün de nasıl hayat yaşayacağınızı ve gerçek bir hayatı neyle bulacağınızı seçtiği insanlar ile gösteriyor. Sonra onların yolunu takip edenler, düzenin karmaşık halde ilerlemesine şahit olunca kendilerini ileriye atmaktan geri durmuyorlar. Hakikati söylemek her asırda büyük bir ses getirmiştir. Ömer bin Abdülaziz de bu sesi duyurmaya çok uğraşmış ve neticesinde Müslüman olmayan liderlerden bile övgü almıştır. Çünkü İslam size - bizler her ne kadar eksik kalsakta- sarsılmaz bir dayanak sunmuştur. Çünkü fani olan her neye dayanacak olursanız olun, muhakkak yıkılacaktır. Dikkat edin, her şeyin üstünde 'fanilik' mührü vardır. Bunu, Ömer bin Abdülaziz Emeviler gibi bir güçlü devlet içinde doğup büyürken çok iyi anlamıştır. O yüzden Ömer, sağlam bir kulpa yapışmakla ne güzel yapmıştır... Ne güzel bir miras bırakmıştır. Sözü değiştirmemiş ve olduğu gibi aktarmıştır. Dedesini dinleyerek büyümüş ve onu örnek almıştır... Allah ondan razı olsun. Önümüze geleni değil de, önceliğimiz olan eserleri okumak duasıyla... BU güzel kitabın çekilişini düzenleyen kitap şuuru ailesine ve Oğuzhan Saygılı hocama ne kadar teşekkür etsem az. Kitaplarla kalalım okuryazaranlatir KitapSuuru (Nuriye'ba)
Riyazüssalihin ile beraber iki kitap okumaya kalkınca böyle oluyor. Hadisleri okurken kendinizi kaptırıp diğer kitapları göremiyorsunuz. Şimdi yarım kalan kitaba devam edebilmenin güzelliğini yaşıyorum. Yeni şehirde... (Bakerybook™)
Bir insan dünyayı değiştirebilir sözüne mazhar olan Ömer bin Abdülaziz'in yaşamını çocukluktan halifelik dönemine ve vefatına kadar ele alınmış kitap. Yoğunluğuma rağmen okuyunca elimden bırakamadığım bir kitap oldu. Kitabın atmosferine girince normale dönmek istemedigim bir dönemi yaşamış gibi hissettiren yazar/i18690 Allah razı olsun. Ömer bin Hattab'dan sonra ey adil halife diye anılan Ömer bin Abdülaziz'e bu kitapla birlikte ikinci kez hayran kaldığımı belirteyim. Kendi şahsî işi olunca devletin mumunu söndürüp kendi mumunu yakan dedesi Ömer bin Hattab'ın izinden gitmiş adaletle, dinden taviz vermeden, zuhd bir hayat içerisinde halifeliğini sürdürmüş. Allah onlardan ve tabiinden razı olsun. Bizleri de muvaffak kılsın.(amin) (Tülay Karışan)
Nebevi Nefes PDF indirme linki var mı?
İkram Arslan - Nebevi Nefes kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Nebevi Nefes PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı İkram Arslan Kimdir?
İkram Arslan Kitapları - Eserleri
- Halid bin Velid
- Nebevi Nefes
- Ömer bin Abdülaziz
İkram Arslan Alıntıları - Sözleri
- "Bizim savaşımız İslam'in önündeki engelleri kaldırmak içindir.Bize kılıç çekenlerle biz de savaşırız.Zaten dinimiz,bize savaş açanlardan başkasına zarar vermemizi yasaklamıştır.Kadınlara ,çocuklara, yaşlılara saldırmayı kesinlikle izin yoktur.Savaşa katılmamış masum halka dokunayız.Hatta hayvanları telef etmek, ekili arazilere zarar vermek bile günah kabul edilir" (Halid bin Velid)
- "Sizi buraya getiren nedir?" diye sordu. Amr. "İslamiyeti kabul ettik. Muhammed 'e tabi olmaya gidiyoruz," dedi Halid. Amr' ın öfkeleneceğini düşündü. Ama Amr gülümsüyordu. "Allah'a yemin ederim ben de aynı şey için gidiyorum" dedi." (Halid bin Velid)
- “Çünkü çok iyi biliyorum ki sen en fazla benim dünyamı mahvedebilirsin. Ama o zaman da, ben de senin ahiretini mahvederim” (Ömer bin Abdülaziz)
- ... Kişiyi sevindiren güzel bir hayat varsa /Arkasından gelir kara bulutlar mutlaka (Ömer bin Abdülaziz)
- "Ne zaman elindeki güç, insanlara baskı aracı olmaya başlarsa, o zaman Allah'ın kudretini hatırla! Ve hatırla ki, zorbalıkla insanlardan aldığın her şey bir gün senden ayrılacak. Geriye sadece günahını bırakacak...Sen öyle bir yol bulmalısın ki, önü ınsanların saadeti, sonu da senin kurtuluşun olsun. Allah'ın selamı ve inayeti üzerine olsun." - Ömer bin Abdülaziz (Nebevi Nefes)
- Nahl Süresi 90.ayet meali “Allah adaleti,iyiliği,akrabaya yardımı emreder.Fuhşiyatı,kötülüğü ve azgınlığı yasaklar.Düşünesiz diye size böyle öğüt verir.” Sadakallahülazim (Nebevi Nefes)
- "Ölümü merak ediyorum ey Ebu Hazm. Ölümü neden sevmeyiz?" Ebu Hazm bir müddet Süleyman'a baktı ve "Çünkü" dedi, "biz dünyayı tamir edip ahireti harap edenlerdeniz.(..) (Ömer bin Abdülaziz)
- Sonra, "İnsanlar iki küçük uzvu ile kişilik sahibidirler ey müminlerin emîri" dedi eliyle önce kalbini, sonra dilini gösterirken. "Allah bir kula konuşana bir dil ve sağlam bir kalp verince onlardan yararlanmak gerekir." (Ömer bin Abdülaziz)
- En faziletli af, güçlü iken yapılan af olduğu gibi, en faziletli iktisat da bollukta yapılandır. (Nebevi Nefes)
- Çoğu insan için farklı değildi bugün, dünkü günden. (Halid bin Velid)
- En doğrusunu Allah bilir. (Halid bin Velid)
- Biz kendisine öğretelim diye Ömer'e gelmişken, ondan öğrenip geri döndük. İmam Mücahid bin Cebr (Nebevi Nefes)
- "Nereden geldin?" -Babamın sülbünden "Peki nereye gidiyorsun" -Önümde durana "Önünde duran neymiş?" -Son. (Halid bin Velid)
- "Heyecan ve sabırsızlıkla karışık bir bekleyişti bu..." (Halid bin Velid)
- Ey müminlerin emiri! Dünyada iken çeşit çeşit lezzetleri tadıp hayatın her türlü zevklerini elde edip de, öldükten sonra , o güzel gözleri kafataslarında oyuk halini almış, yine o doymak bilmeyen karınları şimdi yarılmış olan ve senden önce geçen meliklerin halini iyi düşün ve ibret al. Şimdi onlar birer cansız cesetten başka bir şey değiller. Onlar hayattayken onlara gıptayla bakanlar bile şimdi onlara tiksinerek bakıyor. Bu satırları okuyan Halife Ömer bin Abdülaziz'in gönlüne su serpilmişti. (Nebevi Nefes)
- " Hak geldi, bâtıl zail oldu. Zaten bâtıl, yok olmaya mahkûmdur " İsra suresi, 17:81. (Halid bin Velid)
- ...O küçücük tohum sanki mümine diyor ki: Korkma! Şayet,sen gerçekten iyi bir Müminsen, Allah,senin imanına kuvvet verecektir! (Nebevi Nefes)
- Hutbesinde herkesi şaşırtacak ve tarifi imkansız sevinçlere gark edecek bir yenilik yapmıştı.Emevi Devletinin kuruluşundan başlayıp 55 yıldan fazla biz zamandır uygulanarak bir gelenek Haline gelen Cuma hutbelerinde Hz.Ali’ye lanet okumayı kaldırmış,yerine yüzyıllar boyu güzel bir adet olarak devam edecek Nahl Suresinin 90.ayetini okumuştu.Bundan böyle her Cuma namazında bu ayet okunmaya başlayacaktı.Nitekim bütün valilerine mektuplar göndererek bunu yapmalarını emredecekti. (Nebevi Nefes)
- "Sığınılacak yer ancak Allah'tır!" (Halid bin Velid)
- "Bir insan, dünyayı değiştirebilir. " (Ömer bin Abdülaziz)