diorex
Dedas

Nedret - Güzide Sabri Aygün Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Nedret kimin eseri? Nedret kitabının yazarı kimdir? Nedret konusu ve anafikri nedir? Nedret kitabı ne anlatıyor? Nedret PDF indirme linki var mı? Nedret kitabının yazarı Güzide Sabri Aygün kimdir? İşte Nedret kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 13.07.2022 12:00
Nedret - Güzide Sabri Aygün Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Güzide Sabri Aygün

Yayın Evi: Can Yayınları

İSBN: 9789750751752

Sayfa Sayısı: 200

Nedret Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Nedret burada birkaç defa kendi duygularına daldı. Kalbinin derin bir köşesinde, kendisine gizli gizli gülümseyen, ümide benzer bir şey vardı. Tekmil varlığını, ince ipek bir ağın cazibesi sarıyor, bunun düğümlerini ezelî bir kudretin yardımıyla bağlıyordu. Şu dakikada öksüzlük ve kimsesizlik eleminden daha acı bir mahrumiyet ıstırabı hisseden Nedret tahammülü kıran bir ruh mücadelesi içinde çırpınıyordu. Gözlerinde süzgün bir yeis vardı. Genç ve güzel çehresinin ince hatları üzerinde, geçen günlerin, ölmüş kurumuş hayallerinin gamlı ve solgun gölgeleri dolaşıyordu.

Güzide Sabri’nin, en çok okunan romanı Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi’nin devamı olarak, ondan on sekiz yıl sonra yazdığı Nedret, ilk romanın talihsiz kahramanı Fikret’in kızı olan Nedret’in hikâyesinin konu edildiği, öncülü kadar sürükleyici bir roman. Genç Nedret, yüzünü bile hatırlamadığı annesinden kalan notlarla ve mazide kalmış hikâyenin kahramanı insanların hayatına girmesiyle geçmişin puslu perdesini aralamaya çalışırken kendi de annesininkine hiç de uzak olmayan yeni bir aşk hikâyesinin kahramanına dönüşmektedir.

(Tanıtım Bülteninden)

Nedret Alıntıları - Sözleri

  • İnsan bu kadar kolay mı bulur, bu kadar kolay mı sevebilir?
  • Gecenin derin karanlıklarında hafif bir sevda nağmesi titriyordu.
  • Bütün dağlar, ince mavi ipek bir tüle bürünmüştü.
  • Eğer şair olsaydım en yüksek şiirlerimi, ruh açıcı parıltılarıyla gözleri kamaştıran aylı gecelerde yazardım.
  • Bazı hisler vardır ki bilmeden kendi kendine kalbe yerleşir.
  • "Bazen sessizlik, en ahenkli dizelerden daha büyük ve daha geniş anlamları ifade edebilir."
  • Çocukluk hatırası bizim için ne kadar hoştur değil mi? Sonra bu hatıraların ne müstesnaları vardır! Bayram sevinçleri, kır hayatları, uzak yerlere gezintiler...
  • Ben, büyük ve derin duygularla beslenen aşkların, acılarında ve fedakârlıklarında büyük bir zevk ve lezzet olduğunu düşünüyorum.
  • Onun siyah gözleri, benim sevdalı gecelerim… Onun gülüşleri, benim nurlu sabahlarım… Onun solgun siması, benim hüzünlü bir mehtabımdı.
  • "Eğer şair olsaydım, en güzel şiirlerimi, ruh açıcı parıltılarıyla gözleri kamaştıran aylı gecelerde yazardım."
  • Bazı hisler vardır ki bilmeden kendi kendine kalbe yerleşir.
  • Gururunu daima muhafaza eden bir zihne sahip olmasından dolayı size kibirli görünmüştür.
  • Ben, büyük ve derin duygularla beslenen aşkların, acılarında ve fedakârlıklarında büyük bir zevk ve lezzet olduğunu düşünüyorum.
  • "Eğer şair olsaydım en yüksek şiirlerimi, ruh açıcı parıltılarıyla gözleri kamaştıran aylı gecelerde yazardım."
  • Ben çalıştıkça açılırım, meşgul oldukça yaşarım. Yoksa hayat başka türlü avutulmuyor...

Nedret İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Nedret, Ölmüş Bir Kadının Evrakı Metrukesi'nin devam kitabı.. ilk kitapta hikayesini öğrendiğimiz talihsiz kadın Fikret'in kızı Nedret'in genç kızlık dönemini konu alan bu eser, en az ilk kitap kadar dokunaklı ve hatta bu sefer içinde entrika kokusu bile var.. Küçük yaşta öksüz ve yetim kalan Nedret bir süre teyzesi Suat tarafından yetiştirilir onun da vefatıyla babasının emektarı kahyaya emanet edilir.. Kahya, Nedret'in yatılı okullarda iyi bir egitim almasını sağlar.. Okuldan mezun olduğu dönemde babasının bir kaç uzaktan akrabası ile miras sorunu yaşayan Nedret, bir avukata ihtiyaç duyar.. Böylece avukat Nihat, konuya dahil olur.. Nihat kim mi peki?.. Geçmişteki büyük aşkını unutamayan Nejat'ın oğludur.. Böylece mazideki hikayenin kahramanları tekrar gün yüzüne çıkar ve annesinin geçmişi hakkında hiçbir şey bilmeyen Nedret'in hayatına hızla dahil olurlar ve asıl konuda böylece başlamış olur.. Fikret'in emaneti olarak gördüğü bu kimsesiz kızı aileden biriyle baş göz etmeye çalışan Nejat, az daha kaş yapayım derken göz çıkaracak olaylara sebep olur.. Nedret, Nihat, Kenan, Mualla... Bu aşk dörtgeninin sonu ne oldu dersiniz? Orası da kitapta.. Yeşilçam filmi izlerken insan pek çok tesadüfün ardı sıra yaşanmasını saçma bulur ama yine de filmi keyifle izler ya.. Güzide Sabri kitapları da öyle işte.. 'Hadi artık canım' dedirtecek olaylar olsa da yine de okumaktan kendinizi alamıyorsunuz.. ‍️ Herkese keyifli günler bol okumalar diliyorum.. ‍️ (özüm okur)

Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi kitabının devamı olan kitap “Nedret”… Fikret’in kızı Nedret’in hikayesini konu almıştır. Tam bir yeşilçam filmlerinin konusunu andıran kitabın farkı mutlu sonla bitiyor olması.. Okudukça hafızada film gibi canlandırıyor insan. Tadında bir kitap olmuş (düşüncegücü)

Nedret: Güzide Sabri'nin okuduğum ikinci kitabı.son baskısı 1945 yılında çıkan kitap Can yayınları tarafından bazı düzenlemeler yapılarak tekrar yayınlanmış.Yaşadığım şehirde bir mahalleye yazarın adı verilmiş.Adını duymakta geciktigim bir yazar.Kolaylikla okunabilecek , hoş bir kitap. (Fesleğen)

Nedret PDF indirme linki var mı?

Güzide Sabri Aygün - Nedret kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Nedret PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Güzide Sabri Aygün Kimdir?

1886 yılında İstanbul’da doğdu. Hoca Tahir Efendi’den edebiyat dersleri aldı. Eğitiminin büyük bir kısmını özel dersler oluşturdu. Çoğunlukla İstanbul’da geçen duygusal aşk romanları yazdı. İlk romanıMünevver 1899'da Hanımlara Mahsus Gazete’de tefrika edildi ve 1901'de kitap olarak basıldı. Bu ilk roman Sırpçaya da çevrildi. Bir sonraki romanı Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi 1905 yılında yayımlandı ve Ermeniceye çevrildi. Nedret romanı Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi eserinin devamı niteliğindedir. Bazı eserlerinden sinema filmi de yapıldı. Hem Osmanlı İmparatorluğu hem de Cumhuriyet dönemlerinde aktif ve popüler bir yazar olduğu söylenebilir. 1946 yılında Giresun’da öldü.

Güzide Sabri Aygün Kitapları - Eserleri

  • Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi
  • Nedret
  • Necla
  • Yaban Gülü
  • Hüsran
  • Hüsran
  • Münevver

Güzide Sabri Aygün Alıntıları - Sözleri

  • Ben, büyük ve derin duygularla beslenen aşkların, acılarında ve fedakârlıklarında büyük bir zevk ve lezzet olduğunu düşünüyorum. (Nedret)
  • Hayatın bu kadar acı anları olduğunu hiç bilmiyordum.. (Yaban Gülü)
  • “Kalp acılarına zaman kadar şifalı bir ilaç yoktur.İnan bana” (Necla)
  • Gözlerinizde öyle derin manalar var ki... Bana hayatımın acı taraflarını anlatıyor.. (Yaban Gülü)
  • "Tahammüle karar vermiş insanların derin tevekkülü ruhuma sinmişti." (Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi)
  • Çocukluk hatırası bizim için ne kadar hoştur değil mi? Sonra bu hatıraların ne müstesnaları vardır! Bayram sevinçleri, kır hayatları, uzak yerlere gezintiler... (Nedret)
  • Bazı hisler vardır ki bilmeden kendi kendine kalbe yerleşir. (Nedret)
  • Artık anlıyorum ki bu aşk benim için bir felaketle neti­celenecek. (Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi)
  • Ben çalıştıkça açılırım, meşgul oldukça yaşarım. Yoksa hayat başka türlü avutulmuyor... (Nedret)
  • İnsan bu kadar kolay mı bulur, bu kadar kolay mı sevebilir? (Nedret)
  • Bakışları onun en gizli arzularına, en saklı hislerine karşı kapalı ve kayıtsız kalmış, hiçbir zaman kocasının ruh eşi, hayat arkadaşı olamadığından bihaber yaşamıştı. (Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi)
  • Allahım, bu esaret ne kadar dehşetliymiş! Ben ise hiç böyle düşünmemiştim. Hayallerimde ne kadar aldanmışım! (Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi)
  • Bazı tesadüfler vardır ki insan hakikat olduğuna ihtimal veremiyor. (Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi)
  • "Bazen sessizlik, en ahenkli dizelerden daha büyük ve daha geniş anlamları ifade edebilir." (Nedret)
  • Artık karanlık koyulaşıyordu. Ay karşıdaki yüksek dağların arkasında batıyordu. (Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi)
  • İrademin dışında bir çekimle oradan ayrılmamak is­tedim. Ne yapacağımı bilmiyordum. (Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi)
  • Onun siyah gözleri, benim sevdalı gecelerim… Onun gülüşleri, benim nurlu sabahlarım… Onun solgun siması, benim hüzünlü bir mehtabımdı. (Nedret)
  • Ne kadar acı verici olursa olsun artık bu rüyadan uyanmak istemiyordum. (Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi)
  • Her kadın zannettiğiniz gibi yüce gönüllü değildir. (Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi)
  • Eğer şair olsaydım en yüksek şiirlerimi, ruh açıcı parıltılarıyla gözleri kamaştıran aylı gecelerde yazardım. (Nedret)

Yorum Yaz