diorex
Dedas

Ninni - Chuck Palahniuk Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Ninni kimin eseri? Ninni kitabının yazarı kimdir? Ninni konusu ve anafikri nedir? Ninni kitabı ne anlatıyor? Ninni kitabının yazarı Chuck Palahniuk kimdir? İşte Ninni kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 27.02.2022 18:00
Ninni - Chuck Palahniuk Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Chuck Palahniuk

Çevirmen: Funda Uncu

Orijinal Adı: Lullaby

Yayın Evi: Ayrıntı Yayınları

İSBN: 9789755395104

Sayfa Sayısı: 256

Ninni Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

"Dil uzaydan gelme bir virüstür! Chuck Palahniuk Ninni'de William Burroughs'un bu sözlerinin devamını getiriyor:

Sallanmakta olan bir gevezelik kulesinde yaşıyoruz. Doğal yaşam katledildiği için yalnızca dilin kargaşa dolu dünyası kaldı elimizde.

Ve bir de ölüm şarkısı...

Gazeteci Carl Streator, ani bebek ölümleri üzerine bir yazı dizisi hazırlamakla görevlendirilir. Araştırmaları sırasında, ölümler arasında meşum bir bağ keşfeder: Ölüm Şarkısı.

Aklından geçirildiğinde bile ölümcül bir silahtır bu. Şarkının hakimiyetine giren Streator, istemese de bir seri katildir artık. Amacı ise daha fazla insanı öldürmek değil, şarkının yayılmasını engellemektir. Hayaletli evlerin emlakçısı Helen Hoover Boyle ile birlikte, şarkıyı avlamak için ülke çapında bir yolculuğa çıkarlar...

(Arka Kapaktan)

Ninni Alıntıları - Sözleri

  • ".. Taşlar ve sopalar kemiklerini kırabilir ama sen yine de şu kahrolası sözlerine dikkat et .."#
  • Belki de yaptığımız şeyler yüzünden değil de, yapmadığımız şeyler yüzünden cehenneme gidiyoruzdur.
  • İstediğimle, istemeye koşullandırıldığım şey arasındaki farkı kestiremiyorum.
  • Taşlar ve sopalar kemiklerini kırabilir ama sen yine de şu kahrolası sözlerine dikkat et.

Ninni İncelemesi - Şahsi Yorumlar

bu kitabı okuduktan sonra insanın aklına ninni denilince ne gelebilir diye düşünmeye başladım. kesinlikle palahniuk adamının oluşturduğu evrendeki ninni kavramı gelmez. neyse ki okuduğum ilk kitabı olmadığı için şaşırmamaya alışkınım. palahniuk için tabii ki ninninin yatıştırıcı bir şarkı yerine herkesi öldürecek bir şiir olması yetmeyeceği için biraz nekrofili biraz büyücülük biraz da ölü bebeklerle birlikte kendisinin de akıl almaz dilini birleştirip ortaya harika bir eser çıkarıyor. ninni hakkında söylenebilecek çok şey vardır eminim ki ama ben spoiler vermeden konuşamam asla, bir de burada direkt karakterleri anlatıp olayın tadını da kaçırmak istemediğim için palahniuk övgüsüne geçeceğim. bilen bilir kendisini çok severim. başka bir platformda bir arkadaş palahniuk için 'asla iyi bir yazar olamadı sadece ilginç fikirler buluyor ve boktan romanlarında kullanıyor' demiş. gülerek okudum bu yorumu. altı kitabını okumuş biri olarak palahiuk adamının olayından bahsedeceğim. hatta iki noktalı bahsedeceğim: kitapları çok uzun değil, bu da kelimelerini tutumlu ve maksimum etkide kullandığı anlamına geliyor. mizah anlayışı karanlık ve şok edici, takdir edebileceğim bir şey çünkü bunu herkes takdir eder. her zaman o kadar uzaklardaki dip noktaları buluyor ki, bunu asla düşünemezdim diyorsunuz bu da özgünlük anlamına gelir. kitaplarında ana olay örgüsü olmak zorunda değil; bir kitabında sayfa sayılarını sondan başlatır, bir kitabında hatta çoğu kitabında ana olayın nasıl sonlandığını önce anlatır daha sonra olayın nasıl başladığını anlatır bu da okuyucu uyanık tutar ve merak uyandırır. ve her zaman mutluluk, hüzün, tiksinti, ne olursa olsun hissettirmeyi başarıyor. sözün çok da kısa olmasa da kısası bir yazar olarak, tüm doğru kutuları işaretliyor. ninni okunası kitaptır. okunsa iyi olur. okunmalıdır. okutturun. (ceren)

Konu olarak oldukça ilginç bir yeraltı edebiyatı kitabı. Çoçuğunuza uyuması İçin okuduğunuz ninninin bir ölüm şarkısı olduğunu düşünün. Sonsuz uyuyuş. Bu konudan yola çıkıp devamında süre gelen olayları ve insanların büyüyü kendi çıkarları İçin kullanma hırsı. Büyü dediysem sihirli annem sanmayın (İbrahim akpınar)

Polonya asıllı Amerikalı yazar Chuck Palahniuk, Yeraltı edebiyatında pek çoğumuz gibi benim de ilk aklıma gelenlerden. Bir dönem geçimini otomobil tamirciliği yaparak sağlayan yazarın, 1999 yılında filme uyarlanan “Dövüş Kulübü” en bilinen kitabı. Bu kitabın ve bunun yanı sıra yeraltı edebiyatının Türkiye’deki bilinirliğini sağlamasında filmin önemi yadsınamaz. Bu sebeple, pek çok okur gibi, diğer kitaplarının da filme uyarlanmasının, geniş yankı uyandıracak boyutlara ulaşacağını düşünüyorum. Beni en çok etkileyen kitabı ise, bir dönem toplatılmış olan Tıkanma. Tıkanma’ya şöyle başlıyordu ve aslında yalnızca Tıkanma için değil yazdığı tüm kitaplar için bizi çok net bir dille uyarıyordu… “Eğer bu kitabı okumaya niyetliyseniz vazgeçin. Kendinizi kurtarın. Televizyonda mutlaka daha iyi bir şeyler vardır. Burada anlattığım şeyler önce sizi kızdıracak. Sonra her şey daha da kötü olacak,” Chuck Palahniuk, evsizler için yapılan bir barınma yurdunda, ölümcül derecede hasta insanların grup toplantılarıyla desteklenmesi şartıyla, gönüllü olarak çalıştı. Kendisinin ilgilendiği bir hastanın ölmesi sonucu yaptığı bu işi bıraktı. Chuck Palahniuk’un bu tecrübelerinin izlerini, Dövüş Kulubü kitabında yer alan Grup Terapileri sırasında, en azından küçük esintiler şeklinde bile olsa okumuş olduğumuzu düşünüyorum. Chuck Palahniuk kitaplarında, kahramanlarının yaşamlarını psikolojik ve sosyolojik boyutta değerlendirip, hepimizin içinde bulunduğu tüketim toplumunu, yozlaşmayı, toplumsal sorunları; kişilik bunalımlarıyla, kişinin iç savaşlarıyla ve bilinç altının türlü türlü karanlıklarıyla öyle bir harmanlıyor ki, olayların döngüsüne, hayal gücüne ve yazma kabiliyetine hayran oluyorsunuz. O, Tüketim toplumunun, ben merkezciliğin ve doyuma ulaşmak uğruna insanların neler yapabileceğini gözlemleyip, basit - yalın ve herkesin anlayabileceği şekilde dile getiren bir dahi. Onu okurken, -onun kahramanlarının yaşantılarında- sıradışı gibi görünen ama aslında gerçek hayattan çok da uzak olmayan, “gerçeklik” ve “tiksinme” duygusunun en üst seviyede hissedildiği olaylar döngüsünün büyüsüne kapılıyorsunuz. Bu döngüde, sürpriz ve hayatın içinden ya da daha teknik bilgilerle yüz yüze gelmek çok olağan bir şey oluyor. Kendimizi bazen, pulmoner emboli’yi, bazen bir enjeksiyonu, bazen psikolojik bir hastalığın bilimsel belirtilerini, bazen radyodaki gülme kayıtlarının tarihinin nereye dayandığını, bazen de 1 yaşından küçük çocukların ölüm istatistiklerini ya da rutin olarak yaptığımız ama hiç dikkat edip üzerinde durmadığımız detayların teknik ve tarihi bilgilerini okurken buluruz.. Gelelim bir korku-hiciv kitabı (horror-satire) olan Ninni’ye.. Ninni, acemi bir gazeteci olan Carl'ın çalıştığı gazete için ani bebek ölümleri üzerine bir haber serisi hazırlamaya başlaması ve sonrasında gelişen tuhaf ve büyülü olayları anlatıyor. Vakalarda detaylar üzerine yoğunlaşan Carl bu ölümlerde ortak bir nokta olduğunu fark ediyor: Ölen bebeklerin hepsine bir gece öncesinde aynı kitaptan aynı ninni okunmuştur. Eski ve hayli güçlü bir Afrika lanetinin yanlışlıkla bir şiir antolojisinde basıldığını anlayan Carl, insanlığı büyük bir tehlikeden korumak için çırpınmayan başlar. Eğer daha önce hiç Chuck Palahniuk okumadıysanız lütfen en kısa zamanda tanışın.. (Naçizane) Sevmezseniz bir daha raflarda eliniz uzanmaz ona, dönüp bakmazsınız hatta. Biz insanlar istemediğimiz şeylere sırt dönme konusunda oldukça başarılıyız zaten. Chuck Palahniuk'tan bir kaç güzel alıntı... “Sahip olacağın her şey, bir gün kaybedeceğin şeylerden sadece birisidir.” “Gerçek dışı şeyler gerçeklerden daha güçlüdür. Çünkü hiçbir şey sizin hayalinizdeki kadar mükemmel olamaz.” "Sizin sevdiğiniz ile sizi seven asla aynı kişi değildir " (M)

Kitabın Yazarı Chuck Palahniuk Kimdir?

Chuck Palahniuk 21 Şubat 1962'de Washington'da doğdu. Asıl adı Charles Michael Palahniuk'tur. Palahniuk Washington eyaletinin doğusundaki bir çiftlikte büyüdü. Bir süre Eyalet Üniversitesi'ne devam ettikten sonra Oregon Üniversitesi'ne geçti ve öğrenimini orada tamamladı. Otuzlu yaşlarına kadar herhangi bir edebi metin yazmayan, sanıldığını tam aksine, ilk romanı olan Invisible Monsters (Görünmez Canavarlar) dır. Bu romanı yayıncılar tarafından içeriği nedeniyle kabul görmemiştir ancak Palahniuk yayıncılara olan bu öfkesi nedeniyle içeriği çok daha "yok edici" olan Dövüş Kulübü'nü yazmıştır ve bu romanı yayıncılar tarafından zevkle kitaplaştırılmıştır.

Palahniuk, üniversite yıllarından sonra üç yıl boyunca Freightliner adlı bir şirkette montaj hattında, ardından tamirci olarak çalıştı. İlk yazdığı metinler taşıt modifikasyon prosedürleri ve kamyonların onarımı üzerinedir.

Dövüş Kulübü'nün ortaya çıkmasında büyük etkisi bulunan bir olayıda bu yıllarda yaşar. Arkadaşlarıyla birlikte tatildedir. Bitişikteki kamp yerinde müzik rahatsız edici derecede açılır ve bu nedenle başlayan tartışma yerini kavgaya bırakır. Bu olayda yaralanan Chuck tatil'den döndüğünde iş yerinde kimse tarafından ilgi görmez çünkü kimse korkunç derecedeki yüzü hakkında bir şey sormaya, yorum yapmaya cesaret edemez. Bunun üzerine Chuck, eğer insanın yeterince kötü görünürse dilediği gibi hareket edebileceğini keşfeder. Bu olayın ardından devam ettiği bir edebiyat grubu bünyesinde yaptıkları çeşitli gösteri ve eylemler "Kargaşa Projesi"ni esinler. Kısa bir süre sonra aynı isimle bir kısa öykü yayımlar ve bu öykü,üç ay içinde Fight Club (Dövüş Kulübü) romanına dönüşür.

Romanlarındaki tavır isyan gibi görünse de, aslında varoluşumuza özlem duymamıza neden olur. Yarattığımız değer yargıları, para, şöhret, saygınlık, güzellik gibi tüm önemli şeylerin anlamsız yalanlar olduğunu söyler.

Chuck Palahniuk Kitapları - Eserleri

  • Dövüş Kulübü
  • Gösteri Peygamberi
  • Ölüm Pornosu
  • Tıkanma
  • Görünmez Canavarlar
  • Ninni

  • Lanetli
  • Günce
  • Tekinsiz
  • Pigme
  • Kurgudan da Garip
  • Çarpışma Partisi
  • Bir Haz Markası - Beautiful You

  • Anlat Bakalım
  • Kaçaklar ve Mülteciler
  • Dövüş Kulübü 2 (Toplu Set)
  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 0
  • Yanık Diller
  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 1
  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 2

  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 3
  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 4
  • Uydurma Bir Şeyler
  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 5
  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 6
  • Cehennem Azabı
  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 9

  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 10
  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 7
  • Dövüş Kulübü 2 - Sayı 8
  • Dövüş Kulübü 3
  • Bunu Bi' Düşün
  • Zoka
  • Guts

Chuck Palahniuk Alıntıları - Sözleri

  • “Polis aracılıyla intihar” terimini duydunuz mu? (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 0)
  • İnsanın kendisini bir dans yıldızına dönüştürebilmesi için içinde karmaşa olması gerekir. (Pigme)
  • -Saatin kaç olduğunu biliyor musun? -3.45 -Bir kahraman gibi ölme zamanı. (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 8)
  • "Kahkaha en iyi ilaçtır." (Dövüş Kulübü)
  • AŞK... A. Hiçbir zaman özür dilemek zorunda kalmamaktır. B. Uzun süreli duygusal bir yakınlıktır. C. Nihai amacı üreme ve soyun devamlılığını sağlamak olan, hormonların hormonlara biyokimyasal çağrısıdır. D. Hiçbir fikrim yok. (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 1)
  • İnsanoğlu fikir geliştirmez. Aksine fikirler bizi geliştirir. (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 6)

  • İnan bana, öldüğünde arkada bırakması en zor gelecek kişi kendinsin... (Cehennem Azabı)
  • Yaşamak için bir sürü iyi sebep var, diyorum ve benden bir liste istememesi için dua ediyorum (Gösteri Peygamberi)
  • Oğlan kızla tanışır.Oğlan kıza sahip olur.Oğlan kızı öldürür..! (Anlat Bakalım)
  • “Önce,” diyor, “aileniz size hayat verir, ama sonra onların hayatını yaşamanızı ister.” (Görünmez Canavarlar)
  • Hepimiz, hayatımızı daha büyük bir kadere yönlendiren şeytanlarla doğarız. Şimdi bir felaket olarak gördüğümüz şeyler, zamanla bir kutsama olduklarını belli edecekler. Önemli olan şu ana kadar ne olduğu değil Diren ya da Öl’de bundan sonra nelerin gerçekleşeceğidir. (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 5)
  • "Vahşi tabiat daima yanı başınızda. Yağmur yağıyor ve her şey çabucak çürüyor" (Kaçaklar ve Mülteciler)
  • İnsan hayatının geri kalanını sadece bir dakikada tüketebilir... (Ölüm Pornosu)

  • Rasyonel zihnimizin bastırılması, ilhamın kaynağıdır. İlham perisidir. Koruyucu meleğimizdir. Acı çekmek bizi rasyonel özdenetimimizden çıkarır ve ilahi kanalın içimizden akıp gitmesini sağlar. (Günce)
  • "Kadınlar epey bir zamandır bedenlerinin el verdiği derinlikli hazdan mahrum bırakılmışlardır." diye sayıp dökmeye başlamıştı. . . "Birçok tıp erbabı gibi, ben de inanıyorum ki, kronik ruhsal ve bedensel sağlık sorunlarının büyük bir bölümü kadınların yakasını bırakmıyor çünkü aksi takdirde doğru araçlarla rahatlıkla ve çarçabuk kurulabilecekleri stres birikimine maruz kalmaktadırlar..." (Bir Haz Markası - Beautiful You)
  • Çok önemli bir soru bu: ‘Neden yalnızsınız?’ Yani aslında, hepimiz yalnızız. Yalnızlık... hayatın ta kendisi. Önemli olan şey yalnızlığımızın niteliği. Söz konusu olan kaliteli bir yalnızlık mı, değil mi? İşte asıl mesele bu. Ben yalnız bir insanım. Hep böyle oldum, çocukluğumdan beri. Bence zor bir şey... birini hayatıma almak için çok çaba sarf etmem gerekiyor. (Kurgudan da Garip)
  • “Bayan Kathie’m kendini kapana kıstırıyordu çünkü son anda zincirlerinden kurtulmak ona muazzam bir başarı hissi veriyordu.” (Anlat Bakalım)
  • ...Dünyayı cehenneme çeviren, onun cennet gibi olması gerektiğine dair beklentimiz. Dünya dünyadır. (Lanetli)
  • Niçin insanları, canlarını yaktıktan hemen sonra daha çok severiz? (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 2)
  • Sevilebilmek için hayatını riske atmak gerektiğini düşündü. Kurtarılabilmek için ölümün kıyısına kadar gelmek gerekiyordu. (Tıkanma)

Yorum Yaz