matesis
dedas

Oğullar ve Rencide Ruhlar - Alper Canıgüz Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Oğullar ve Rencide Ruhlar kimin eseri? Oğullar ve Rencide Ruhlar kitabının yazarı kimdir? Oğullar ve Rencide Ruhlar konusu ve anafikri nedir? Oğullar ve Rencide Ruhlar kitabı ne anlatıyor? Oğullar ve Rencide Ruhlar PDF indirme linki var mı? Oğullar ve Rencide Ruhlar kitabının yazarı Alper Canıgüz kimdir? İşte Oğullar ve Rencide Ruhlar kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
  • 06.05.2022 21:00
Oğullar ve Rencide Ruhlar - Alper Canıgüz Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Alper Canıgüz

Editör: Can Soytemiz

Editör: Murat Gültekingil

Yayın Evi: İletişim Yayınları

İSBN: 9789750502057

Sayfa Sayısı: 204

Oğullar ve Rencide Ruhlar Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

"Beş yaş insanın en olgun çağıdır; sonra çürüme başlar.

Ben Alper Kamu, birkaç ay önce beş yaşına bastım. Doğum günüm yaklaşırken vaktimin büyük kısmını pencerenin önünde, dışardaki insanları izleyerek geçiriyordum. Hızlanarak, yavaşlayarak, türlü sesler çıkararak ve bir yerlere bakarak yaşayıp gidiyorlardı. Bir gün onlardan biri haline geleceğimi düşünmek beni hasta ediyordu. Ne yazık ki bundan kaçış yoktu. Zaman acımasızdı ve ben hızla yaşlanıyordum.

Hayatımdaki tek iyi şey artık anaokuluna gitmek zorunda olmayışımdı. Zarardan kâr. Uzun süre annem ile babama anaokulunun bana göre bir yer olmadığını anlatmaya çalışmıştım aslında. Bütün rasyonel dayanaklarıyla. Hiçbir işe yaramamıştı maalesef. İlla ki uykumda kan ter içinde tepinmek, servis minübüsü kapıya geldiğinde küçük çaplı bir sinir krizi geçirmek gibi yöntemlere başvurmam gerekecekti derdimi anlamaları için. Kepazelik. İnsanı kendinden utandırıyorlardı."

Alper Canıgüz, Tatlı Rüyalardan bilinen sürükleyici diliyle, 5 yaşındaki bir çocuğun içine düştüğü bir hikayeyi anlatıyor. Yaşının avantajıyla her yere girip çıkan, hem filozof, hem fırlama bir oğlan... Hikayeyi ve "karakteri" çevreleyen semt hayatı ve mahalle atmosferi de, bizzat karakter kazanıyor, anlatıda...

Polisiye, fantastik ve mizahi edebiyatın tadlarını ustaca kaynaştıran, olağanüstü özgün, çok iddialı bir kitap.

 

Oğullar ve Rencide Ruhlar Alıntıları - Sözleri

  • "Üzüntü olmadan yaşayamaz annem. Felaketler onun yaşam kaynağıdır."
  • Beni yıpratan kendi iç hesaplaşmamdı.
  • "Müziği hissetmelisin," -- O haykırarak acıyı dile getiriyor."
  • "...baştan aşağı pozitif enerji olmuştum artık. Hazırdım dünyanın canına okumaya."
  • Beş yaş insanın en olgun çağıdır; sonra çürümeye başlar.
  • Sartre haklıydı. "Öteki" cehennem demekti.
  • "Cidden tuhaf yaratıklar bu kadınlar."
  • Aynanın kırıkları gözüne kaçan insanlar ağlayarak kendilerini kurtarabilirler. Gözyaşlarıyla birlikte aynanın kırıkları da akıp gider çünkü. Ama o kırıklar bazılarının yüreklerine saplanmıştır. Böyleleri ne kadar gözyaşı dökerse döksün bir işe yaramaz; onlar her zaman lanetli kalacaktır. "
  • "Sartre haklıydı. "Öteki" cehennem demekti."
  • "Gerçek acı ve sessizdir, Bir huzurevi gibi."
  • Netice itibarıyla dünyada yaşayan bütün insanlar itici, hatta kötü değil miydi? Varlığımızı sürdürebilmek için kötü olmak zorundaydık. Zamanında iyi insanlar var idiyse bile artık yeryüzünde onların genlerinden eser kalmamıştı.

Oğullar ve Rencide Ruhlar İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Oğullar ve Rencide Ruhlar, Alper Canıgüz’ün 2004 yılında yayımlanmıştır ve aynı zamanda yazarın ikinci kitabıdır. Bir Kamu Davası serisi olarak da bilinen Alper Kamu’nun maceralarını içeren serinin ilk kitabıdır. İkinci kitap Cehennem Çiçeği, ve son kitap da geçtiğimiz günlerde yayımlanan Kıyamet Park. Diğer kitapları da yazıyorum çünkü eminim bu kitabı okuduktan sonra devam etmek isteyeceksiniz. Gelelim Alper Kamu’ya. Kimdir bu Alper Kamu diyebilirsiniz? Hatta ismi size bi' yerden tanıdık gelebilir, evet, Albert Camus’dan. Bizim Alper beş yaşında bir çocuk aslında ama öyle sıradan bir çocuk değil. Onun için büyümüş de küçülmüş desem bana çok kızardı Alper çünkü kendine böyle diyenlerden nefret ediyor kendileri. Algıları sonuna kadar açık, düşünen, sorgulayan bir karakter; yaşıtları gibi değil pek hatta kendileri Nietzsche okuyor boş zamanlarında. Anasınıfına gitmek istemediği için de bir hayli boş zamanı var okumak ve düşünmek için. Beş yaşında bir çocuk için böyle olması ilk bakışta çok itici gelebilir biliyorum çünkü başta ben de tereddüt etmiştim fakat şu an Alper benim en sevdiğim kitap karakterlerinden, ne zaman onu düşünsem yüzümde kocaman bir gülümseme oluşuyor. Kitap bir cinayetin çözümlenmesini konu alıyor temelde, Sherlock Holmes ise bizim küçük Alper Kamu. Olay bir mahallede geçiyor ve Alper de ailesiyle bu mahallenin sakinlerinden. Mahalle kültürünü, çocukların oyunlarını en içinden görüyor ve deneyimliyoruz. Cinayet romanı dediğime bakmayın, kitabı cinayeti kimin işlediğini öğrenmekten çok Alper’in düşünme tarzını görmek ve durumlara vereceği tepkileri öğrenmek için okuyoruz aslında, en azından bende durum böyle. Genel olarak çok keyifli hatta okurken bana -gerçekten- yüksek sesle kahkaha attırabilmiş bir kitap. Saf güldürü değil tabi ki bunun yanı sıra bazı toplumsal kurumlar çok güzel hicvediliyor kitapta, ve elbette sık sık sorguluyoruz Alper’le beraber her şeyi. Ve son olarak kitapta belki de en sevdiğim şey bölümlerin isimleri oldu, her konuya öyle güzel isimler seçilmiş ki. Favori bölümüm ise Alper’in hayali arkadaşıyla sohbet ettiği son derece düşündürücü olan “Böyle Uyurdu Zerdüşt” bölümü. Tüm kitap boyunca kelimelerle öyle güzel oynuyor ki Alper Canıgüz, bu kitabı iyi ki çeviri değil de orijinal dilinden okuyabildim dedirtti bana, öyle lezzetli yani kitap. Şimdiden herkese iyi okumalar, (Beyza)

Albert Kamu Söyleni: #oğullarverencideruhlar #kitapyorumu “Beş yaş insanın en olgun çağıdır, sonra çürüme başlar.” şeklinde feylesofça bir sözle başlıyor roman. #alpercanıgüz okurlarının yakından tanıdığı #alperkamu karakterinin doğduğu kitap Oğullar ve Rencide Ruhlar. Yazarın diğer kitapları gibi bol kelime oyunlarıyla zenginleştirilmiş ve absürt olaylar zinciriyle polisiye bir atmosfer yaratılmış. Aslında polisiye olarak kurgulanan kısımlar yazarın filozofça göndermeleri ve dil oyunlarını rahatça gerçekleştirebilmek adına tasarlanmış bir kurgudan ibaret. Elbette katil kim sorusunun yarattığı merak ile akıcı bir okuma sunuyor ve polisiye anlamında da okuru son sayfalara sürüklüyor. Ama bu eserin asıl amacı “edebiyat” yapmak. Bu da benim kitabı içten bir şekilde okuyup beğenmem için önemli bir ölçüt. Alper Canıgüz kelimelerle oynamayı çol seven bir yazar zaten. En başta, kurgulanan başkarakterimizin adı bile çok yararıcı bir gönderme içeriyor: Alper Kamu! Alper Canıgüz’ün Alper’i, Albert Camus’nün de soyadı birleştirilerek beş yaşındaki bir çocuğun varoluşsal sorgulamalarla dolu maceralarına atılıyoruz. Eserdeki bölüm isimlerinde de aynı kelime oyunlarının yapılması ve o bölümlerde yine birçok yazara göndermeler yapılması kitabı zenginleştiriyor. . . Beş yaşında, çevresiyle uyumsuz, her şeyi sorgulayan bir çocuğun mahallesindeki bir cinayetin peşine düşme hikâyesini, yani #oğullarverencideruhlar ı elinizin kitaba gitmediği dönemlerle “yeniden doğuş” parolasıyla okuyabilirsiniz. Şayet bu tarz eserlerin güzel bir işlevi de “mezardakileri dahi” okur üşengeçliğinden kurtarması. . . Kitaba dair tek eleştirim, cinayetin perde arkasının okura aktarıldığı bölümün aşırı açık olmasıydı. “Bakın her şey böyle oldu aslında!” tarzında bir anlatım çok dikine dikine olduğu için yazarın eser ile okur arasına girmesi izlenimi oluşturmuş. Herkese #iyikitapkurtlamalar (Kitap Dünyam)

"Çocuk, insanın atasıdır." diyor ve beş yaşındaki varoluş sorunları çeken başkahramanımızın ardından polisiye bir yolculuğa sürüklüyor bizi Alper Canıgüz. Hiyerarşinin tepesinde bulunan akbabalar, mahalle aralarında dahi süren iktidar savaşları ve boncuklu tabancalar arasındaki macera sonunda biz de insanın en olgun çağının beş yaş olabileceği fikrine varıyoruz. Keyifli bir yeraltı edebiyatı eseri, hem de yerli. Bir iki günde okunabilir. Tavsiye ediyorum. Biraz da alıntılar vereyim kitaptan : "Eğitim denen şeyi ne zannediyordu ki? Okulda insanın asıl öğrenmesi istenen, anlatılan dersler değil ders anlatırken susması gerektiğidir." "İnsan yüreği bir sarkaç gibidir işte böyle, istediği noktaya ulaştığı anda tüm hızıyla tam tersi yönde kaymaya başlar." " Çünkü duygularımızı canlı kılmanın yegane yolu devinmektir. Durağanlık dimağ gücü verirken insanı hissizleştirir. " " Beş yaş insanın en olgun çağıdır, sonra çürüme başlar." #edebiyat #türkyazarlar #türkedebiyatı #yazınsanatı #okuyunleneşşeksıpaları #okumakdaolmasa #alpercanıgüz #oğullarverencideruhlar #yerliyazın #kitap #kitapsever #yeraltıedebiyatı @iletisimyayin (Nur ve ötesi)

Oğullar ve Rencide Ruhlar PDF indirme linki var mı?

Alper Canıgüz - Oğullar ve Rencide Ruhlar kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Oğullar ve Rencide Ruhlar PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Alper Canıgüz Kimdir?

Alper Canıgüz 13 Şubat 1969 yılında İstanbul’da doğmuştur. Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü mezunudur. Lise döneminden itibaren öykülerini dergilerde yayınladı. Yayınevlerinde çevirmenlik yaptıktan sonra üniversitede öğretim görevlisi olarak çalıştı. Bir dönem reklam ve metin yazarlığı yaptı.

Alper Canıgüz Kitapları - Eserleri

  • Tatlı Rüyalar
  • Oğullar ve Rencide Ruhlar
  • Gizliajans
  • Cehennem Çiçeği
  • Kan ve Gül Bir Kara Dejavu
  • Kıyamet Park
  • Gizliajans

Alper Canıgüz Alıntıları - Sözleri

  • Eh, neticede ol­gunluk dediğin, hayatı daha fazla acıyla kabullenebilme ye­tisi değil midir? (Kan ve Gül Bir Kara Dejavu)
  • Çünkü en çok sevdiklerin yaralar seni. (Gizliajans)
  • "Hüzünlü bir hikâye anlat bana." "Hüzünlü mü? Niye ki?" "Babacığım," dedim. "Sen de biliyorsun, vakit mutlu hikâyeler için çok geç." (Cehennem Çiçeği)
  • Beş yaş insanın en olgun çağıdır; sonra çürümeye başlar. (Oğullar ve Rencide Ruhlar)
  • Artık sevmeyen kadının gözlerini hemen tanırsınız. Denizi yırtan bıçak gibidir. (Kan ve Gül Bir Kara Dejavu)
  • "...ama işte ne yaparsınız, aşkta ve mizahta çok çabuk iş işten geçiyor." (Kıyamet Park)
  • Beni yıpratan kendi iç hesaplaşmamdı. (Oğullar ve Rencide Ruhlar)
  • "...baştan aşağı pozitif enerji olmuştum artık. Hazırdım dünyanın canına okumaya." (Oğullar ve Rencide Ruhlar)
  • İnsanın tabiatında, mana aramak gibi bir maluliyet söz ko­nusu, malumunuz. (Kan ve Gül Bir Kara Dejavu)
  • "Cidden tuhaf yaratıklar bu kadınlar." (Oğullar ve Rencide Ruhlar)
  • İnsanın tüm varoluşsal dertlerine deva olacak bir çözüm bulmak imkansız. (Tatlı Rüyalar)
  • "Çoğu insanın kafası çelişkilerle, ruhu komplekslerle dolu ve ne istediğini bilmiyor." (Tatlı Rüyalar)
  • "Herkesin delirmek için bir nedeni vardır." (Cehennem Çiçeği)
  • “Görüyorsun dostum," diye bana döndü Abdül. "Hayat hep bir arayış...” (Kan ve Gül Bir Kara Dejavu)
  • "..sanki hiç sevmemişiz gibi..." (Cehennem Çiçeği)
  • "Unutmayın güle rengini veren kandır." (Kan ve Gül Bir Kara Dejavu)
  • Anneni mi daha çok seviyorsun babanı mı? Bu masumane görünen soru, içinde korkunç bir gizli argüman barındırmaktadır: Bu da sevginin ölçülebilir bir şey olduğu iddiasıdır. Biliyor musunuz, çocuk o güne kadar bunu hiç düşünmemiştir bile. O hayatı ve hayatın bir parçası olarak kendisini ve diğerlerini doğallıkla sevmektedir. Ne ki, birden tartmaya başlar... Annemi mi daha çok seviyorum babamı mı? (Gizliajans)
  • Yanıp küle dönüşmüş bir şatodan başka birşey bırakma ölümün ellerine. (Kıyamet Park)
  • "Sartre haklıydı. "Öteki" cehennem demekti." (Oğullar ve Rencide Ruhlar)
  • "Kendine acımak, geçmişe yazıklanmak faydasız ve anlamsız bir işti. Olmak, olmamanın bir fonksiyonuydu." (Kan ve Gül Bir Kara Dejavu)

Yorum Yaz