Pardayan ve Fausta - Michel Zevaco Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Pardayan ve Fausta kimin eseri? Pardayan ve Fausta kitabının yazarı kimdir? Pardayan ve Fausta konusu ve anafikri nedir? Pardayan ve Fausta kitabı ne anlatıyor? Pardayan ve Fausta PDF indirme linki var mı? Pardayan ve Fausta kitabının yazarı Michel Zevaco kimdir? İşte Pardayan ve Fausta kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Michel Zevaco
Çevirmen: Cemil Cahit Cem
Yayın Evi: Baskan Yayınları
İSBN:
Sayfa Sayısı: 426
Pardayan ve Fausta Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Pardayan ve Fausta Alıntıları - Sözleri
- Korku, en büyük öğretmendir. İnsana her türlü hile ve kurnazlığı o öğretir.
- Aşk, Tanri'nin insanlara sunduğu en tatlı nimetlerden biridir.
- Ama, başımı kendi boynumdan daha aşağıya indiremezdim,madam. Onun için kendi hizmetine girmekten başka çare bulamadım!…
- “Mademki sizi ilgilendiren bir iş değildi…O halde neden…” Pardaillan başını havaya kaldırdı: “Neden bu işe burnumu soktum, değil mi?… Ey sevgili babacığım! Mezarında rahat uyu… İşte bizim sayın hancımız Madam Huguette, senin öğütlerini tekrarlayıp yokluğunu bana hissettirmemeye çalışıyor!…”
- Pardaillan’ın ağzından bir “Of!” sesi yükseldi. Sevgilisini kucağına alarak atının üstünde uçan bu erkek, onda, geçmişin acı hatırlarını uyandırmıştı. Dudaklarında Loise’inin adı gezindi…
- Gerçekten, yanında hizmetçi olarak bulunduğum efendi benim zekamın o derece zayıf olduğuna hükmetmişti ki sürüsündeki inekleri bile bana teslim etmek istememişti. Bana yalnızca otlağa götürmek üzere domuz yavruları verildi: işte kızım, ben orada insanları yönetmesini öğrendim... Sonra papaz oldum, Kardinal oldum ve yükseldikçe insanların değnekle güdülmesi gereken domuzlar olduğunu farkına vardım. İşte ben böyle Papa oldum kızım!
- Aşk hayatın ta kendisidir. Gerisi kötülük ya da hiçbir şeydir. Sevilen bir kadının fethi, bir tahtı fethetmekten daha kıymetli ve daha ilginçtir.
- Hem bana, oturmak için sağlam yer lazım. Ben öyle, Fransa tahtı gibi çürük yerlere oturamam, hemen çöküverir.
- Croasse bıyık burup çapkın bir tavır takınmaya çalışarak: - "Ne demezsiniz. . . Kilise kapıcısının kızı bile bana bir gün açıktan açığa: "Ah, Mösyö Croasse, eğer balıkçıl kuşu gibi bacaklarınız, fasulye sırığı kollarınız, karga gagasına benzeyen bir burnunuz ve insanın rüyasına, girip korkutacak bir yüzünüz olmasaydı, yakışıklı bir adam olabilirdiniz ... " Demişti."
- Çünkü bence dünyada duyguların en yükseği aşktır. İnsanlara en az zararı dokunanı odur. Bence sevilen bir genç kızın elde edilmesi, bir tahtın ele geçirilmesinden daha yüce ve daha büyük bir başarıdır.
Pardayan ve Fausta İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Pardayanlar'ın ikinci cildi, Büyük Huguenot ( Fransız Protestanları) kıyımı ile son bulmuş, kahramanımız Pardaillan Paris'i terk etmişti. Üçüncü cilt olan Fausta'da Pardaillan intikam arayışının yanı sıra, Kral IX.Charles'ın oğlu Charles d'Angoulême'in sevdiği kıza kavuşmasını sağlamak amacıyla Paris'e gelir. Paris'te tam bir kargaşa vardır .Kraliçe Catherine de Médicis eski gücünü kazanmaya çalışırken, Papa V. Sixtus'un karşısına rakip olarak çıkan kadın Papa I.Fausta, entrikalarıyla, Paris'i karıştırır. Kadın Papa düşüncesi oldukça ilginç geldi bana. Biraz araştırınca Papa VIII.Joan olayına rastladım.Ne kadar doğru bilemiyorum. 853 yılında göreve gelen Papa VIII.Joan, kadın kimliğini gizleyerek 2 sene 5 ay, 4 ay papalık yapmış.855 yılında Aziz Petrus Kilisesi önünde,dini tören sırasında doğum yapması sonucu cinsiyeti ortaya çıkmış.Bebeği ve kendisi vahşice öldürülmüş.Vatikan, VIII.Joan'ı papalar listesinden çıkarmış.Bu olayın üstünü örtmeye çalışmış. Pardayanlar 3 Fausta'da tempo biraz düşük geldi ama her kitaptan insan bir şeyler öğreniyor. (Özlem Akbaş)
Evvel zaman içinde Pardayan adında bir şövalye varmış. Ondan daha dürüst, daha mert, daha cesur ve kahramanı bulunmazmış. Ölümü büyük bir olgunlukla kucaklama duruşundaymış. Bu adam kendi dünyasında geçinip gitmek derdindeyken dürüst duruşu ve kader yüzünden ülkenin politikalarına bir şekilde karışır ve çok güçlü düşmanlar edinirmiş. Bazı Vatikan piskoposları erkek papa da çok sıkıcı diyerek kendilerine alternatif ve üstelik çok güzel bir kadın olan Fausta' yı gizlice papa seçmişler. Fausta, Fransa kralı ile evlenip hem dini hem devleti yönetmek istiyormuş. Gelgelelim gönlünü Pardayan' a kaptırmış. Yan rollerde ise bir çok trajedi, ayrılma ve kavuşma maceraları ile kitap dopdolu. Seriyi oburca okuyup bitirmemek için ara veriyorum :) (Galadriel)
Dikkat spoiler içerir. Jean Pardayan o katliamdan yıllar sonra eski kral Charles'ın oğlu Charles ile Parise döner. Burada Charles'ın aşık olduğu Violetta'yı bulacaklardır. Violetta zamanında kardinal Farnese ve bir kadından doğar ama annesi idam edilmiş ve babası sahip çıkmayınca cellat Claude ona babalık yapmıştır. Bu arada taht mücadelesi de hızla devam etmektedir. Henry De Guise avantajlıdır. Ancak De Bearn da yabana atılmamalıdır. Kendini gizli Papa ile eden güzel Fausta, Guise'i destekler. Ayrıca Maurevert, Leclerc gibi isimler de Guise'i yanındadır. Fausta Guise'i Guise de Violetta'yı sever. Ancak sonra Fausta Pardayan'a aşık olur. Pardayan ise ölen babası ve karısını düşünmektedir. Acaba bu işten sağ salim kurtulabilecek midir? Fransa'daki taht kavgası nasıl sonuçlanacaktır? Charles Violetta ile mutlu olacak mıdır? Keyifle okunan bir roman. (Serdar Poirot)
Pardayan ve Fausta PDF indirme linki var mı?
Michel Zevaco - Pardayan ve Fausta kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Pardayan ve Fausta PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Michel Zevaco Kimdir?
Michel Zevaco, 1860-1918 yılları arasında yaşamış Fransız gazeteci, yazar, film yönetmeni.
Yaşamı
Michel Zevaco 1860 yılında Korsika adasının Ajaccio kentinde dünyaya gelmiştir. Edebiyat Fakültesi’nde okurken yıldız bir öğrenci olan Zevaco, daha sonra Viyana’daki Isere Koleji’nde retorik (güzel söz söyleme sanatı) profesörü olmuştur. Fakat, dönemin hükümeti kendisini ilerici düşüncelerinden dolayı görevden uzaklaştırınca Zevaco’nun profesörlük yaşamı çok kısa sürmüştür. Bunun üzerine Paris’e giden Zevaco, Jules Ragues tarafından yönetilen, o günlerin anarşist yazarı L’Egalite 'nin yazı işleri müdürü olarak çalışmaya başlar. 1890 yılından başlayarak daha çok Polemik Adamı niteliğiyle ün yapan Zevaco, zamanın devlet yöneticileriyle giriştiği mücadeleler sonucunda Saint-Pelagie siyasi mahkumlar hapishanesinde bir süre yatar.
Dönemin politakacılarıyla yaptığı polemiklerde kullandığı biçem, ilerde Pardaillan romanlarında şövalyede Pardaillan’ın ağzından yeniden dile gelir. Bir düzine mahkeme kararından sonra L’Egalite kapanınca, Zevaco Coirrier Français 'in sanat ve edebiyat eleştirmeni olur. Fakat kırk yaşına ulaşan Zevaco, yaşamında yeni bir dönüm noktasına gelmiştir. Evli ve beş çocuk babası olan Zevaco’nun artık tek amacı çocuklarını en iyi şekilde yetiştirmektir. Bunun üzerine Zevaco, tarihi yazılar yazmaya başlar ve ilk yapıtı olan Borgia, gazetelerde çok büyük bir başarı kazanır ve yazarın popülaritesi artar. Bu yazılar bir dönem sonra Le Matin adlı gazetenin en fazla ilgi çeken bölümleri arasında yer alır. Bir süre sonra bu gazetede genç Jean-Paul Sartre, yazılar arasında Şövalye de Pardaillan’ı bulur ve dönemin editörlerinden biri Pardaillan hikâyelerini ciltler halinde toplayarak o günden bu yana ilgi çekmeye başlayan 10 ciltlik Pardaillan serisini yayımlar.
Michel Zevaco’nun olgunluk çağının en verimli yıllarında yazdığı yapıtları on sekiz yıllık bir döneme yayılmaktadır ve tam otuz adettir. Pardaillan’ın maceraları son derece heyecanlı bir tarih dönemi anlatırken, aynı zamanda eksilmeyen bir heyecan fırtınası ve sürükleyicilik ile yazarın kurgusundaki özen birleşince bu kitabın neden bu kadar ünlü olduğu anlaşılmaktadır.
Michele Zevaco, en verimli çağında, 8 Ağustos 1918 yılında 58 yaşında ölmüştür.
Michel Zevaco Kitapları - Eserleri
- Pardayanlar 1
- Nostradamus
- Pardayanlar 2
- Pardayan ve Fausta
- Pardayan'ın İntikamı
- Fausta'nın Entrikaları
- Pardayanlar 9 - Pardayan’ın Kızı
- Pardayan'ın Oğlu
- Pardayan'ın Zaferi
- Pardayan'ın Milyonları
- Pardayan’ın Sonu
- Pardayanlar (10 Cilt Takım)
- Pardayanlar 2
- Venedik Aşıkları
- Pardayanlar 8 - Fausta'nın Hazinesi
- Kapitan
- Pardayanlar 6 - Chico'nun Aşkları
- Don Juan
- Fausta'nın Entrikaları 1
- Pardayanlar 10 - Pardayan'ın İntikamı 2
- Pardayanlar 7 - Pardayan'ın Oğlu
- Ecel Köprüsünde Aşk
- Pardayanlar 4 / Fausta’nın Yenilgisi
- Pardayanlar 10 - Fausta'nın Sonu
- Pardayanlar 19 / Pardayanın Oğlu 2
- Fausta'nın Sonu 2
- Pardayanlar 11 - Pardayan'ın İntikamı 3
- Pardayanlar 2 - Baba ve Oğul
- Büyük Macera
- Fausta'nın Sonu 3
- Pardayanlar 5 / Pardaillan ve Fausta
- Pardayanlar 7
- Sen Pol Sarayı
- Pardayanlar 3 - Kraliçe Catherine de Medicis'in Entrikaları
- Engizisyonun Esiri
- Kral Karlos
- Pardayanlar 10
- Pardayanlar 8 / Pardaillan'ın Milyonları
- Güzel Fiorinda
- Pardayanlar 4 - Ölüm Sessizliği
- Kahraman Kız
Michel Zevaco Alıntıları - Sözleri
- “Her insanın bir şeytanı vardır..” (Nostradamus)
- "Eh, ne yaparsınız, monsenyör. Herkes eline ne geçirirse onu söker. Kimi kilit söker, kimi de insanların kalbini... (Pardayanlar 2)
- Gerçekten, yanında hizmetçi olarak bulunduğum efendi benim zekamın o derece zayıf olduğuna hükmetmişti ki sürüsündeki inekleri bile bana teslim etmek istememişti. Bana yalnızca otlağa götürmek üzere domuz yavruları verildi: işte kızım, ben orada insanları yönetmesini öğrendim... Sonra papaz oldum, Kardinal oldum ve yükseldikçe insanların değnekle güdülmesi gereken domuzlar olduğunu farkına vardım. İşte ben böyle Papa oldum kızım! (Pardayan ve Fausta)
- «Hay Allah, bu aşıkların kökünü kurutsun ... Hepsi de aynı . . . Herkesin, sevgililerine göz diktiğini sanırlar . . . » (Fausta'nın Entrikaları)
- Üçüncü Henri, artık son dakikalarını yaşadığını bildiğinden Navarre Kralının sözlerine aldırmayıp: - "Beni dinleyin, Sir!" Dedi. "Ben ölüyorum! .. Belki bir saatlik bir ömrüm kaldı. Bu da benim yerime sizin Fransa tahtına çıkmanızı sağlayacak vesikayı hazırlamaya yeter!.." Sonra kalemi eline aldı ve gülümseyerek ilave etti: - "Kral ölüyor!.. Yaşasın Kral! .. " (Pardayan'ın İntikamı)
- Ne tuhaf şey! İnsan, ölüme bu kadar yaklaştıktan sonra hayat ona ne tatlı geliyor! .. (Pardayan'ın Zaferi)
- Yarı çıplak bir halde ve vücudundaki yirmiden fazla yaradan kanlar akarak yerde yatan sevgilisinin dudaklarına kendi kanlı dudaklarını yapıştırdı. Ölürken söylediği son söz şu oldu: "Seni seviyorum!" (Pardayanlar 2)
- Evet, kalbim hıçkırıyor ve göğsümü yarmak istiyorum, tırnaklarım bu sefil kalbi yerinden sökemiyor. Evet, düşüncelerim bir umutsuzluk okyanusuna battı ve şaşkınlık içinde gözlerimi gökyüzüne çevirdiğimde, orada beni teselli edebilecek yıldızı bulamıyorum... (Pardayanlar 2)
- Korku, en büyük öğretmendir. İnsana her türlü hile ve kurnazlığı o öğretir. (Pardayan ve Fausta)
- San Francisco Meydanından geçerlerken, ortada büyük bir mihrap gören Pardaillan: "Bu ne işe yarıyor acaba?" diye sordu. "Monsenyör, Engizisyon, kutsal dinimize girmemekte ayak direyen sefilleri bu mihrapta yakarak ruhlarını kurtarmaya uğraşıyor!" Pardaillan, devrin normal düşünceleri olan bu sözlerin alaylı bir eda ile söylendiğini hemen sezmişti. Dedi ki: "Bu güzel gök altında insanlar, insanca yaşasalar ve yabanî hayvanlar gibi birbirlerini yemeseler ne iyi olurdu!" (Fausta'nın Entrikaları)
- “Zavallı olmak için seni sevmek yeterliyse, seni seviyorum, çok seviyorum! Demek ben herkesten zavallıyım!” (Nostradamus)
- En kurnaz tilkinin bile bazen kapana girdiği olurdu. (Pardayanlar 2)
- Uzun yolları özledim. Biraz dolaşmak istiyorum. Gitmem gerekiyor. (Pardayanlar 1)
- Kötü talihten hiç korkmazken, iyi talih beni korkutur mu? (Pardayanlar 1)
- - Oooh! Maşallah, maşallah! .. Bakıyorum ki, yine ortalıkta zehirden, işkenceden, delirmeden söz ediliyor. Kendi kendime: Herhalde Madam Fausta, yine bir aşk konuşması yapıyor, dedim. (Pardayan'ın Zaferi)
- Şu mevki hırsı ne tuhaf şey! .. Bir insanı, sevdiği şeyi mahvetmeye ve mahvettiği şeyi sevmeye ne kolay sürüklüyor! .. (Fausta'nın Entrikaları)
- “Gökyüzü, geleceği anlatan uçsuz bucaksız bir kitaptır..” (Nostradamus)
- Kalem de kılıç kadar değerlidir. (Ecel Köprüsünde Aşk)
- Çağımız o kadar bozuk ve ahlâksız bir çağ ki namuslu ve açık yürekli adamlar suçlu sayılıyorlar." (Fausta'nın Entrikaları)
- Akmakta olan nehrin önüne çıkan taşlar ve kementler yolu nasıl değiştirirse, nehir yine aynı nehir olarak, başka sahalar arasında akmakta devam eder. (Don Juan)