diorex
Dedas

Parmak Uçları - Seran Demiral Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Parmak Uçları kimin eseri? Parmak Uçları kitabının yazarı kimdir? Parmak Uçları konusu ve anafikri nedir? Parmak Uçları kitabı ne anlatıyor? Parmak Uçları PDF indirme linki var mı? Parmak Uçları kitabının yazarı Seran Demiral kimdir? İşte Parmak Uçları kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 09.12.2022 14:00
Parmak Uçları - Seran Demiral Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Seran Demiral

Yayın Evi: Tudem Eğitim Hizmetleri

İSBN: 9789944699297

Sayfa Sayısı: 168

Parmak Uçları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

"Artık parmak uçlarınla görmeyi öğrenmen lazım."

Görmek için bir çift göz yeter mi? Gördüğünün farkına varabilmek, onu her şeyiyle hissedebilmek için gözler bazen yetmeyebilir insana. Öyle ki, hayata görmeyi bilmeyen gözlerle bakmaktansa, görmeyi bilen bir yüreğin penceresinden bakmak çok daha anlamlı gelebilir bazılarına...

Işık, Mert ve Doğan... Farklı kültürlerden gelen, bambaşka karakterlere sahip, ruhları ayazda kalmış üç genç. Normal koşullarda yolları kolay kolay kesişmeyecek bu gençlerin hayatlarını birleştiren en önemli şey ise yaşadıkları ortak deneyimler ve kalplerini dolduran sevgi.

Doğan, doğuştan görme engelli. Görmenin ne demek olduğunu bilmemesine rağmen, diğer duyuları sayesinde dünyayı birçok insandan çok daha iyi görme becerisine sahip bir delikanlı. Mert ise geçirdiği bir hastalık yüzünden gözlerini kaybedip daha önce hiç bilmediği bir yaşamla baş başa kalmış çekingen bir genç. Büyüme sancıları ile boğuşan Işık?sa kendisiyle o kadar meşgul ki dünyaya kör gözlerle bakmaktan kendini bir türlü alıkoyamıyor...

Gözleri hayatın renklerinden ve güzelliklerinden mahrum kalmış bu gençlerin içlerini aydınlatacak, onlara yaşama sevinci verip yaralarını umutla sarmalarına yardımcı olacak en önemli güçse dostluklarının yeşerttiği koşulsuz sevgi. Birbirlerinin hayatlarına dokunarak yitirdikleri özgüvenlerini geri kazanma inancını bulacak bu üç arkadaş için hayat küçük mucizelerle dolu. Yeter ki keşfetmesini bilsin insan?

İlk kitabı daha 16 yaşındayken yayımlanan genç yazar Seran Demiral'ın sorun odaklı yeni romanı Parmak Uçları, okurlarını, pek düşünme gereği duymadıkları gerçeklerle yüzleşecekleri karanlık sularda yüzdürürken, engellilerin yaşantısı hakkında farkındalık kazandıracak ilginç deneyimler yaşatıyor.

Parmak Uçları Alıntıları - Sözleri

  • "bazı şeyler,üzerine konuşulmadığı,başkaları tarafından bilinmediği sürece daha güzel kalıyordu."
  • Dönüş yolu, kavuşulacak birisi oldu mu, pek güzeldi.
  • İletişim kurmayı beceremediklerinde, olan oluyordu işte.
  • Gözlerin görmesi sıradan olan şeydi. Sıradışı olan, görmeyen bir gözün sahibinin, Işık’ın göremediği bir çok şeyi görebiliyor oluşuydu.
  • Çünkü insan gençliğe adım attığı yaşlarda, daha fazla şeyi kafasına takıyor, etrafında olup biteni daha fazla umursuyordu. İleride belki gülüp geçeceği oncası, bugün hayatını zindana çevirebilirdi.
  • "insanın evi kalesiydi,sığınağıydı."
  • "Bütün neşesi, aşkı, hayalleri; kapının eşiğinde kalmayı tercih etmişlerdi."
  • "iki insanın birbirini sevmesi ve dahi anlaması çok,hem de çok kıymetliydi."
  • Fakat genellikle, gidilen her yer bir yeniliği getirirdi beraberinde; getirmez de, gelene gösteriverirdi.
  • Sevdiği insanın yanında ruhunu açıp geri kalan her şey kapayabileceğini düşünüyor, dahası duyumsuyordu. Nasılsa içini açtığında, açık olması gereken her şey gelirdi peşi sıra

Parmak Uçları İncelemesi - Şahsi Yorumlar

"Artık parmak uçlarınla görmeyi öğrenmen lazım.": Işık, Mert ve Doğan adlı üç yakın arkadaşın hikayesinin anlatıldığı bu kitapta büyüme sancıları ve empati ilk sırada yer alıyor. Doğan doğuştan görme engelli; Işık, annesini kaybetmiş ve üvey annesi, babası ve kardeşiyle yaşarken büyüme sancıları çekiyor; Mert ise geçirdiği hastalık sonucunda görme yetisini kaybedip umutsuzluğa sürükleniyor. Kitap boyunca bu üç gencin birbirine destek olarak, saygı ve sevgi bağıyla güçlükleri aşmaları anlatılıyor. Tabii okuyucu için de güzel bir deneyim ve empati kaynağı oluyor yaşadıkları süreç. Birbirlerinin sorunlarına akılcı bir yolla çözüm üretmeye çalışan bu gençlerin dostlukları aynı yaş grubunda çeşitli sorunlarla baş etmeye çalışan gençler için de sağlıklı bir bakış açısı kazandıracak nitelikte. Bunların yanında sinestezi kavramı da ilk kez bir çocuk romanında karşıma çıkıyor. Tudem yayınlarının en sevdiğim yanlarından biri de bu aslında. Bayağı duygusallıktan uzak, bilime ve bilgiye değer veren yapıtları yazın dünyasına kazandırmaları. Uzatmadan diyebilirim ki özellikle 8. sınıf öğrencilerinin keyifle okuyacağı, kendilerinden bir şeyler bulacağı güzel bir gençlik romanı. (Amy Pond)

İsmini Işık yerine Işıl olmasını isteyen bir kız sırf üvey annesine inat olsun diye evden uzaklaşır ama onu yolda bir sürpriz beklemektedir ve o sürpriz sayesinde hayata daha farklı açılardan bakmaya karar verir. Onun elinde olmasada yavaş yavaş değişmeye başlar......Bu sürprizin ne olduğunu ve değişimin sonuçlarını merak edenleri bu kitapla buluşmalarını tavsiye ederim kitap/kitap--34202 (Azra Begüm Müftüoğlu)

Kitaba bayıldım. Çok zevkle okuduğum bir kitap oldu. İnstagram hesabımdan da paylaştım. Dilerseniz oradan da bakabilirsiniz. İnstagram hesabım: princesscordeliaslibrary (Prenses Cordelia)

Parmak Uçları PDF indirme linki var mı?

Seran Demiral - Parmak Uçları kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Parmak Uçları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Seran Demiral Kimdir?

2 Şubat 1989 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelen Seran Demiral, lise yıllarında yazın çalışmalarına başladı. 2003 yılında “Ölümsüzler” isimli antolojide “İblisin Güncesi” kısa öyküsünün yayınlanmasının ardından 200(4). Xasiork Öykü Yarışması’nda “Kediyi Öldüren Merak” isimli hikayesiyle mansiyon derecesi aldı.

2005 yılının güz aylarında bir fantastik kurgu romanı olan “Münzevi” basıldı ve bunu 2007’de “Hissizleşme” isimli eseri izledi. Yine gerçeküstü öğeler içeren bir roman olan Hissizleşme, Başkent Üniversitesi Edebiyat Bölümü’nde Georges Bataille’ın “Edebiyat ve Kötülük” kuramıyla ilişkilendirilen bir lisans tezi dahilinde örnek edebiyat eseri olarak sunuldu.

2007 senesinde Kadıköy Maarif Koleji ve Anadolu Lisesi’nden mezuniyetinin ardından Mimar Sinan Üniversitesi’nin Mimarlık Bölümü’nü kazanarak lisans eğitimine başladı. 2011 yazında buradan mezun oldu.

Yazdığı farklı türlerdeki metinler bazı dergiler ve antoloji kitaplarda yayınlandı. Yitik Ülke Yayınları’ndan çıkmış olan “Bozcaada Öyküleri” (2009) ve “Olimpos Öyküleri” (2010) isimli öykü kitaplarında birer öyküsü yer alan Seran’ın, aynı zamanda “Underground Poetix” ile serbest sanatçı ve yazarlar tarafından hazırlanan, kollektif bir çalışma ürünü olan “Siber Gnosis” isimli fanzinde bilimkurgu hikayeleri yayınlandı.

2006 – 2011 tarihleri arasında Xasiork Öykü ve Roman Yarışmaları jürilerinde yer alan Seran, son yıllarda çocuk ve gençlik yazını ile de ilgilenmektedir. Final Kültür Sanat Yayınları için hazırlamakta olduğu, felsefe ve düşünürlerle şekillenen ilk gençlik romanları serisi olan “Filozof Çocuklar Kulübü” serisinin ilk kitabı ‘Peki Ama Ben Kimim?’in yayına hazırlanmakta olduğu şu günlerde; bir taraftan söz konusu serinin devam kitaplarını yazmakta, bir taraftan ise bilimkurgu romanları üzerine çalışmalarını sürdürmektedir.

Seran Demiral Kitapları - Eserleri

  • Parmak Uçları
  • Ursula K. Le Guin
  • Hatırla
  • Likya'nın Şarkısı
  • Filozof Çocuklar Kulübü 2 - Okulda Ne İşim Var?
  • Filozof Çocuklar Kulübü 1 - Peki Ama Ben Kimim?
  • Filozof Çocuklar Kulübü 3 - Nasıl Yapalım?
  • Hayat Üretim Merkezi
  • Benden Bize - "Kafası Karışıklar"
  • Hissizleşme
  • Filozof Çocuklar Kulübü 4 - Dünyayı Neden Değiştirmeliyiz?
  • Kafası Karışıklar 2 - Bizden Dünyaya

Seran Demiral Alıntıları - Sözleri

  • Fakat genellikle, gidilen her yer bir yeniliği getirirdi beraberinde; getirmez de, gelene gösteriverirdi. (Parmak Uçları)
  • İletişim kurmayı beceremediklerinde, olan oluyordu işte. (Parmak Uçları)
  • Bence Le Guin yazınında ilginç olan, kadın olarak yazmanın zorluğunu cinsiyetsiz bir yazma denemesiyle yıkmaya çalışmasıdır. Feminizmin erken dönem fikirlerini benimsemiştir pek ala, ancak feminizmin ilerleyişinden önce davrandığı aşikardır. (Ursula K. Le Guin)
  • "insanın evi kalesiydi,sığınağıydı." (Parmak Uçları)
  •  “Kierkegaard, ‘Can sıkıntısı bütün kötülüklerin anasıdır’ diyor ya, nasıl da haklı! Ona sorarsak, yeryüzünde işlenen suçların, öldürmenin, bütün ahlaksızlıkların sebebi can sıkıntısı. Eğer gerçekten ne istediğimizi bilen insanlar olup, yaşadığımız zaman ve mekânın keyfine varsak, ne canımız sıkılır ne aklımıza kötülük gelir.”  (Benden Bize - "Kafası Karışıklar")
  • "Garip, insanın hayal gücü nasıl varsayımlar üretiyor." (Ursula K. Le Guin)
  • *Dilimin sınırları dünyanın sınırlarıdır. *Ludwig wittgenstein (Filozof Çocuklar Kulübü 2 - Okulda Ne İşim Var?)
  • Söylenmeden kalmış yasaklı her kelime içinde sessizliğin gücünü barındırır. (Ursula K. Le Guin)
  • '' Yaşam hatıraydı, her gün yeni anlar biriktirerek devam etmekten başka yapacak şey yoktu.'' (Hatırla)
  • Kelimeleri dinleyerek seçer Ursula, karakterleri ya da mekanları isimlendirirken de, yeni bir dili baştan kurarken de asıl üzerinde durduğu yazının müziğe nasıl dönüştüğünü göstermektir bir yerde. Yazma eylemini müzik dinlemekle eşdeğer gördüğünü belirtmektedir bazen. (Ursula K. Le Guin)
  • Kendimiz hakkında ne kadar da az şey biliyoruz, hem kadınlar hem erkekler olarak! (Ursula K. Le Guin)
  • Sevdiği insanın yanında ruhunu açıp geri kalan her şey kapayabileceğini düşünüyor, dahası duyumsuyordu. Nasılsa içini açtığında, açık olması gereken her şey gelirdi peşi sıra (Parmak Uçları)
  • "Bütün neşesi, aşkı, hayalleri; kapının eşiğinde kalmayı tercih etmişlerdi." (Parmak Uçları)
  • "bazı şeyler,üzerine konuşulmadığı,başkaları tarafından bilinmediği sürece daha güzel kalıyordu." (Parmak Uçları)
  • Demek ki ancak büyüyen, yetişen, ayağı üzerinde durmayı beceren kişi özgürdür; bu özgürlük verili değil kazanılan bir şeydir. Mücadele yoluyla ele geçirilir. (Ursula K. Le Guin)
  • Bazı şeylerin hatırlanmasının iyi olmadığını düşünmeye başlamıştım. Hafızam beni değil, ben hafızamı kontrol ediyordum artık. Gerçekten aklımda kalmasını istediklerimi, hatırlamaktan hoşlanacaklarımı kaydedip, gerisini rafa kaldırıyordum. (Hatırla)
  • “Kağıtların rengi, hissettiğim.Kalemlerin rengi, sesim.” (Hatırla)
  • Georges Perec'in dediği gibi, edebiyat, ya da sanat dalları yapboz gibi, üst üste binerek, önce tek bir yazar yahut sanatçı tarafından, ardından zamanlar ve coğrafyalar boyunca başka yolculuklardan arya kalanlarla çığ gibi büyüyen ve devasalaşan koca bir sanat eseri. Yaşamın kendisi. (Ursula K. Le Guin)
  • Yaşam hatıraydı. Her gün yeni anılar biriktirerek devam etmekten başka yapacak şey yoktu. (Hatırla)
  • Zamanın göreceliği diye bir şey var, evet... Fakat söz konusu, 'anne zamanı' olduğunda işleyen formül, her şeyden bağımsız, tamamen kendine hastı. (Hatırla)

Yorum Yaz