Psikoterapi ve Din - Viktor E. Frankl Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Psikoterapi ve Din kimin eseri? Psikoterapi ve Din kitabının yazarı kimdir? Psikoterapi ve Din konusu ve anafikri nedir? Psikoterapi ve Din kitabı ne anlatıyor? Psikoterapi ve Din PDF indirme linki var mı? Psikoterapi ve Din kitabının yazarı Viktor E. Frankl kimdir? İşte Psikoterapi ve Din kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Viktor E. Frankl
Çevirmen: Zeynep Taşkın
Yayın Evi: Say Yayınları
İSBN: 9786050203639
Sayfa Sayısı: 160
Psikoterapi ve Din Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Viktor E. Frankl, temel eserlerinden biri olan Psikoterapi ve Din'de, dini Süperego'nun bir kurmacası olarak değerlendiren Freud'dan ve dindarlığı tamamen içgüdüsel motiflerle açıklamaya çalışan Jung'dan farklı olarak, tinin bilinçdışı karakterini reddetmeyip dinsel inancın bilinçdışıyla bağlantılı fakat tamamen bilinçdışıyla açıklanamayacak bir olgu olduğunu öne sürer. Bir yaratıcının varlığına inanmak bir karardır, yani daha çok bilinç seviyesiyle ilgilidir. Psikoterapi, ruhsal sorunların tanımlanmasında ve çözümlenmesinde bu önemli noktayı göz önünde bulundurmalıdır.
Psikoterapi ve Din Alıntıları - Sözleri
- İstese de istemese de, kabul etse de etmese de, insan, nefes aldığı sürece, bir anlamın olduğuna inanır.
- Bilinç ve sorumluluk, psikolojik içkinlik düzleminde çözülemez problemlerdir. Ama onları ontolojiye nakledersek, bir anda sorun olmaktan çıkarlar çünkü orada özfenomenlerdir, insanın varlığının “varoluşsal” parçaları, varoluşsal oluş olarak sahip olduğu iki ana niteliktir.
- “Dini inancı olmayan insan, vicdanını [salt] psikolojik olgu olarak kavrayan insandır; bu olgu karşısında duraksar, çünkü vicdanını hesap vermesi gereken son nokta olarak görür. Ama vicdan hesap vereceğimiz son nokta değil, sondan önceki bir noktadır. Dini inancı olmayan insan anlam arayışı yolunda vicdanın ötesine geçmezse, vicdanın ötesini sorgulamazsa, erken bir noktada durmuş olur. Zirveden önceki noktada durmuş diyebiliriz. Ama neden ilerlememektedir? Bastığı ‘sağlam zemin’den ayrılmak istemediği için; çünkü esas zirve görüş alanı dışındadır, bir sis perdesinin arkasında kalmaktadır ve sisin içine girmeye, bilinmeze dalmaya cesaret edememektedir. Bu cesareti yalnız, dindar insan gösterir. Bir insanın durduğu, diğerinin ise yolun son bölümünü kat etmek üzere yoluna devam ettiği noktada her ikisinin de birbirlerine kin duymadan vedalaşmaları neden mümkün olmasın?”
- İnanç, düşünülenin gerçekliğinden arındırılmış bir düşünce değil, düşünenin var oluşuyla zenginleştirilmiş bir düşüncedir.
- (..) insan bilinçdışı olduğu halde pekâlâ “esas” da olabilir; ama yalnız sürüklenmediği, sorumlu olduğu anda "esas"tır. Esas insan olma sürüklenme olmadığı yerde başlar ve sorumluluğun bittiği yerde biter. Esas insan olma insanın İd tarafından yönlendirilmediği, Ego'nun karar verdiği yerde vardır.
- .., hayatın anlamı sorusu, Albert Einstein'ın dediği gibi, dindar olmak demektir. Benzer bir ifadeyi bize Paul Tillich'in şu tanımla sunduğunu eklemek istiyorum: “Dindar, inançlı olmak demek, varoluşumuzun anlamı sorusunu tutkuyla sormaktır."
- Esas insan olma insanın İd tarafından yönlendirilmediği, Ego'nun karar verdiği yerde vardır.
- “Hayatın anlamı reçete ile verilmiyor.”
- Din,insana psikoterapiden daha fazlasını verir ve ondan daha fazlasını talep eder.
- Aynı zamanda dini duygular kibirli bir mantığa kurban edilmiyor mu?
- Dini inancı olmayan insan, vicdanını psikolojik olgu olarak kavrayan insandır; bu olgu karşısında duraksar, çünkü vicdanını hesap vermesi gereken son nokta olarak görür.
- ...ancak kendisini unuttuğu ölçüde hayallerini gerçekleştirdiğini bilir; ve insan kendini bir şeye adadığı ölçüde, bir şeye veya sevdiği kişiye hizmet ettiği ölçüde kendini unutur.
- Kendi iradenin efendisi ve vicdanının kölesi ol.
- Tabii ki vardır; çünkü sevgide, tam da sevgide, insanın varoluşu, "karar veren bir varoluş"tur. Bir partner seçimi, ancak, dürtüsel olarak dikte edilmediği sürece, gerçek bir "aşk seçimi"dir.
Psikoterapi ve Din İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Legoterapi,psikanaliz,bireysel psikoloji,din ve psikoterapi birleştirerek hem terapiye bakış açısı hem insan hemde din’e karşı bakış açısı ile yazılmış eşsiz ve güzel bir kitap.Tavsiye ederim.Keyifli okumalar. (Yağmur Önal)
Psikoterapi ve Din Bilinçdışındaki Tanrı Dünya Sağlık Örgütü'nün kabul ettiği tanıma göre sağlık; yalnızca hasta veya sakat olmamak değil; bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik hâlidir. Tam bir iyilik hali. İnsanın bedenen sağlıklı olması için yapılacaklar üç aşağı beş yukarı bellidir. Yeme içme dengesi, uyku düzeni bedenin belli ölçüde sağlıklı olmasını destekleyecektir. Sosyal anlamda sağlıklı olmak için de samimi yakın ilişkiler kurmak, içinde bulunduğumuz toplumla uyumlu olmaya bakmak gerekir. Peki ya ruhen sağlıklı olmak için ön şart nedir? İnsan ruhunu nasıl iyileştirebilir? Bunun hazır bir reçetesi olduğunu iddia edebilir miyiz ? Frankl’a göre insanın yaşama dair anlam bulma gayreti onu ruhen sağlıklı hale getirecektir. Kurucusu olduğu Logoterapi’nin konusu da budur. İnsan için anlam istenci. Frankl “insan hayatında anlam bulduğu ölçüde huzurludur” der. Bu anlamı muhakkak bulması da gerekmez. Veya bulduğu anlamın muhakkak doğru olması da gerekmez. Yanılmak da mümkündür ama bu arayış bizler için en insani ihtiyaçtır ona göre. Yoğun bir şekilde enformasyona maruz kaldığımız bu çağı anlamsızlık duygusu çağı olarak tarif ediyor, Frankl. Ona göre bu çağda eğitim sadece bilgi aktarmakla kalmamalı, aynı zamanda vicdanı da geliştirmelidir ki, insan o denli duyarlı olsun. Hayatın anlamına dair algıları açık olsun. Kitabın başlığından da anlaşılacağı üzere dini üstünde durduğu bu anlam ihtiyacı ile ilişkili görür Frankl. “Tanrı kendi kendimizle yaptığımız en mahrem konuşmaların ortağıdır” der. Ona göre Tanrı doğal olarak bu anlam arayışının konusu. İnanan insanların bu anlamı bulma konusunda daha hızlı mesafe aldıklarını söyler. Ölüm gibi en yoğun şekilde bu anlamın sorgulandığı anlarda da yine inancın, Tanrı inancının insanları huzura kavuşturduğunu söyler. Kitap ilk bölümlerinde Freud, Jung, Adler gibi isimlerin teorilerine atıflar yapıyor. Biraz daha Din Psikolojisi alanına yönelik teorik bilgiler veriyor. Sonrasında ise logoterapi yani anlam istenci etrafında izahlarda bulunuyor ki bu bölüm gayet keyifli. İlgilisine tavsiyedir. Ama eğer İnsanın Anlam Arayışı kitabını okumadıysanız onu öncelemenizi öneririm (Merve)
Kitapta en çok ilgimi çeken şu oldu:Bir şeyin bilinçli mi yoksa bilinçdışı mı kalması gerektiğine karar veren mercinin kendisi bilinçdışı çalışmaktadır. Bu demek oluyor ki bilincimizdeki her şeyin aslında bilinçli bir şekilde değilde bilinçdışının kendi kararlarıyla bilincimizde kaldığı ya da bilinçdışına sevk edildiği ifade ediliyor. Ne kadarda bilinçli insanlarız değil mi! (Bênav)
Psikoterapi ve Din PDF indirme linki var mı?
Viktor E. Frankl - Psikoterapi ve Din kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Psikoterapi ve Din PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Viktor E. Frankl Kimdir?
3. Viyana Okulu olarak bilinen akımın kurucusudur. Varoluşcu terapinin en önemli ismi olan Victor Emil Frankl kendi geliştirdiği kuramın adını logoterapi (Anlam Merkezli Terapi) olarak adlandırmıştır. Kuramında yaşamın anlamına özellikle vurgu yapan Frankl , 2. Dünya Savaşı'nda Polonya içerisindeki Alman toplama kamplarında 4 yıl kadar süren bir tutsaklık geçirmiştir. Burada yaşadığı ve gördüğü yaşantılar onun Logoterapi adlı psikoterapi kuramını gerçekleştirmesine yol açmıştır. Yaşamın anlamını bulabilmek için öncelikle bir amacımızın olması gerektiğini vurgulayan Frankl, acının vazgeçilmez olduğu durumlarda acının da bir anlamı olabileceğini vurgular. Logoterapide diğer varoluşçu terapistlerden farklı olarak iki teknik geliştirmiştir. Paradoksal niyet ve düşünce odağını değiştirme. Bu terapi özellikle acı çeken, hayatın anlamını sorgulayan kişilerde oldukça etkili bir terapi yöntemidir. Bu terapi yöntemi ve teknikleri psikolojik danışmanlarca ve diğer terapistlerce sıklıkla kullanılmaktadır.
Viktor E. Frankl Kitapları - Eserleri
- İnsanın Anlam Arayışı
- Hayatın Anlamı ve Psikoterapi
- Duyulmayan Anlam Çığlığı
- Psikoterapi ve Din
- Anlam İstenci
- Yaşamak İçin Bir Nedeni Olan
- Həyata HƏ Demək
- Tanrı Arayışı ve Anlam Sorunu
Viktor E. Frankl Alıntıları - Sözleri
- "Kaderden çok daha güçlü olan, kaderin yükünü sarsılmadan sırtlayan cesarettir." (Hayatın Anlamı ve Psikoterapi)
- "Yaşam"ın varoluşsal "olguları"na karşı gözlerini kapamak nevrotik hastalarımızdaki gerçeklikten kaçışı pekiştirmek anlamına gelir. (Anlam İstenci)
- Yaşamak acı çekmektir ve hayatta kalmak acıda bir anlam bulmaktır. (İnsanın Anlam Arayışı)
- Ne olabileceksem onu olmak isterim, ne yapmam gerekiyorsa onu yapmak zorundayım. Kendim olmak istiyorsam o zaman somut ve kişisel görevleri ve talepleri yerine getirmek zorundayım. İnsan kendisi olmak istediğinde, kendisine gelmek istediğinde, o zaman yol dünyaya çıkar. (Yaşamak İçin Bir Nedeni Olan)
- Bilinç ve sorumluluk, psikolojik içkinlik düzleminde çözülemez problemlerdir. Ama onları ontolojiye nakledersek, bir anda sorun olmaktan çıkarlar çünkü orada özfenomenlerdir, insanın varlığının “varoluşsal” parçaları, varoluşsal oluş olarak sahip olduğu iki ana niteliktir. (Psikoterapi ve Din)
- Hebbel'in şu sözlerle ifade ettiği düşüncesi en yerinde cevap gibidir: "Hayat bir şey değildir, hayat bir şey için bir fırsattır.'' .... ~.... (Hayatın Anlamı ve Psikoterapi)
- “Kendini aşmanın, sadece gerçekleştirecek bir anlam arayışı değil, sevilecek bir başka insan arayışı anlamına da geldiği unutulmamalıdır.” (Duyulmayan Anlam Çığlığı)
- Mutluluk da, ona ulaşabilmek için kendimizi zorladığımız zaman elimizden kaçar. Oysa kendimizi ister işte olsun ister aşkta, transendense yükseltmeyi başardığımızda mutluluk kendiliğinden gelir. Mutluluk ele geçirmeye, yakalanmaya elverişli olmayan bir ''efekt''tir. (Hayatın Anlamı ve Psikoterapi)
- "Susuzluk, su gibi bir şeyin varlığının kanıtıdır." (Yaşamak İçin Bir Nedeni Olan)
- “Yaşadığın hiç bi güç deneyimlerini senden alamaz..” (İnsanın Anlam Arayışı)
- ...ancak kendisini unuttuğu ölçüde hayallerini gerçekleştirdiğini bilir; ve insan kendini bir şeye adadığı ölçüde, bir şeye veya sevdiği kişiye hizmet ettiği ölçüde kendini unutur. (Psikoterapi ve Din)
- Aynı zamanda dini duygular kibirli bir mantığa kurban edilmiyor mu? (Psikoterapi ve Din)
- Kendi iradenin efendisi ve vicdanının kölesi ol. (Psikoterapi ve Din)
- Blaise Pascal bir keresinde şöyle diyor:" Le coeur a ses raisons, que la raison ne connait point" (kalbin, mantığın (reason) bilmediği sebepleri (reasons) var.) (Duyulmayan Anlam Çığlığı)
- " Eğer delilik bana aptal elbisesi sunsa bile, eğer Tanrı'yı razı etmek istiyorsam ruhumu muhafaza edebilirim." #Kierkegaard (Anlam İstenci)
- Uyku bize birkaç saatliğine acıdan kaçış ve unutuş getirdi. (İnsanın Anlam Arayışı)
- Bir Amerikan üniversitesinde intihar girişiminde bulunan 60 öğrenci üzerinde anket yapılmış ve bu öğrencilerin yüzde 85’i, intihar girişimlerine gerekçe olarak "yaşamın anlamsız gözükmesini” göstermiştir. Ama daha da önemlisi, yaşamı anlamsız gören bu öğrencilerin yüzde 93'ünün "aktif bir sosyal yaşamları vardır, akademik performansları yüksektir ve aileleriyle ilişkileri iyidir." Burada söz konusu olan şeyin, duyulmayan bir anlam çığlığı olduğunu ve elbette sadece bir üniversiteyle sınırlı olmadığını söylemek isterim. (Duyulmayan Anlam Çığlığı)
- Insanları yalnızca olduğu gibi alırsak, onları daha da kötüleştiririz; ama onları olması gerektiği gibi alırsak, "olabilecekleri" şeyi vermiş oluruz. (Yaşamak İçin Bir Nedeni Olan)
- İnsan nihai anlamda karşısına çıkan koşullara tabi değildir; bu koşullar onun kararına tabidir. Mücadele mi edeceğine, boyun mu eğeceğine, koşullar tarafından belirlenmeye göz yumup yummayacağına isteyerek veya istemeyerek karar verir. (Duyulmayan Anlam Çığlığı)
- " Zihinsel engelliler benim onlara anlattıklarımdan daha çok şey öğrettiler bana. Onlarınki ikiyüzlülüğün yasaklandığı bir dünya. Bir krallık orası; bir gülüş onların sevginize verdiği geç iznidir ve gözlerindeki ışık en soğuk yüreği bile eritir." (Anlam İstenci)