Rüyalar Anlatılmaz - Nermin Yıldırım Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Rüyalar Anlatılmaz kimin eseri? Rüyalar Anlatılmaz kitabının yazarı kimdir? Rüyalar Anlatılmaz konusu ve anafikri nedir? Rüyalar Anlatılmaz kitabı ne anlatıyor? Rüyalar Anlatılmaz PDF indirme linki var mı? Rüyalar Anlatılmaz kitabının yazarı Nermin Yıldırım kimdir? İşte Rüyalar Anlatılmaz kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Nermin Yıldırım
Tasarımcı: Geray Gençer
Yayın Evi: Doğan Kitap
İSBN: 9786050905595
Sayfa Sayısı: 348
Rüyalar Anlatılmaz Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Değil hakikati, hayallerini, rüyalarını bile anlatmaya korkuyorsun. Çünkü sustuğun, kilitler altında saklanıp görünmez olduğun sürece güvendesin sanıyorsun. Oysa ancak anlatarak ve yasını tutarak kurtulabilirsin içinde yıllanmış acıdan. Başka türlü ıslah olmaz kalbinde harelenmiş o uğursuz gam.Bırak, bir bir dökülsün gizlice kendini izlediğin aynaların sırları. Bırak, kendi sırrında parçalansın cam, tarumar olsun dünün bütün doğruları. Aksın zehir, temizlensin kan, bulsun yolunu zaman.
Bu demde sadece gerçeğin yolcususun. Hem gücün de yok sanma bu tekinsiz yolu adımlamaya. Unutma, sen sustuğun için böyle yorgunsun.Şimdi akrebi ve yelkovanı, kalbini kırdıkları yerde uyut, evvelce verilmiş insafsız sözleri unut ve öyle bir çığlık at ki, bütün sessizlik yeminleri o an bozulsun. Bırak, artık her şey konuşulsun...
Bu demde sadece gerçeğin yolcususun. Hem gücün de yok sanma bu tekinsiz yolu adımlamaya. Unutma, sen sustuğun için böyle yorgunsun.Şimdi akrebi ve yelkovanı, kalbini kırdıkları yerde uyut, evvelce verilmiş insafsız sözleri unut ve öyle bir çığlık at ki, bütün sessizlik yeminleri o an bozulsun. Bırak, artık her şey konuşulsun...
(Arka Kapak)
Rüyalar Anlatılmaz Alıntıları - Sözleri
- Gece ve gündüz birbirine mesafeli durmalıydı, karıştılar mı bir kere, artık sadece gece vardı.
- Onunlayken yapmayı en sevdiği şey, beraberce uzun uzun susmaktı.
- Uyandığımda yastığımın üzerinde bir kardan adam erimişti. Gündüzleri ağlamayı beceremeyen ben, bu ihtiyacımı geceleri görüyorum demek ki.
- İnsan nedense en çok sevgisine kıymet vermeyenleri seviyordu.
- Herkes neden her şeyi bilmek istiyor ki? Halbuki bildiğinin ağırlığıyla ezilir insan. Bildiğine ya teslim olur ya kurban.
- Oysa gece ve gündüz birbirine mesafeli durmalıydı, karıştılar mı bir kere, artık sadece gece vardı.
- "Ruhunun hafiflemesine hiç izin vermiyorsun. Herkesle dövüşüyor, her şeyle savaşıyorsun.Böyle yaparak rahatlarım sanıyorsun. Ama bak, öfke en çok taşıyana yük, o yükün altında nasıl da eziliyorsun."
- Söylemeye söylemeye içimdekilerin nasıl söyleneceğini unuttum galiba.
- Dünyada kendinden daha fazla sevecek birine sahip olmak büyük bir nimetti kendini sevmeyi bilmeyenlere.
- Ne zaman çağırsan gelirim. Çağırmasan bile gelirim.
- Derdi anlatmak, bazen çekmekten bile meşekkatliydi.
- Derdi anlatmak, bazen çekmekten bile meşakkatliydi.
- Kendi payına düşene razı gelmeye alışkın bir sabırla devam ediyordu yaşamaya.
- İnsanın gücünü kendinden güçsüzlerle sınamaya kalkması yahut kırıp dökerek kendince terbiye vermeye soyunması ne mertliğe ne hakkaniyete sığıyordu.
- Suspus edilmişler, suspus etmeyi severlerdi.
Rüyalar Anlatılmaz İncelemesi - Şahsi Yorumlar
“Rüyalar Anlatılmaz” diye büyütülmüş bir evde anlatılmayanın sadece rüyalar olmadığına şahitlik ediyoruz bu yolculukta. Eyüp ile tanışıyoruz hatırlamadığı rüyalarını hatırlamaya çalışırken onun yolculuğunda Pilar’ı, Müesser’i, Veysel’i, Perihan’ı, Bülent’i de tanıyoruz. Söylenmeyen sözlerin insanları nasıl da birbirinden uzağa düşürdüğünü görüyoruz. Sona geldiğimizde ise bir tokat yemiş gibi hissetmemenin elde olmadığını görüyoruz. Kitabı kapattığımda ne hissedeceğimi bilemediğim, bir süre etkisinde kalacağım güzel bir Nermin Yıldırım eseri. Diğer kitapları gibi fazlasıyla okunası. (İlknur)
Nermin Yıldırımın okuduğum kitapları içinde en iyi olanıydı. Kitabın sonuna gelinceye kadar karışık gelen olaylar son sayfalarda büyük bir şok etkisi bırakarak çözülüyor. Ben çok beğendim kesinlikle tavsiyedir. (Serpil)
Geç öğrenmişti kıymetini ama bilmemek en guzel şeydi.: Geç öğrenmişti kıymetini ama bilmemek en güzel şeydi. Halbuki bildiğinin ağırlığıyla ezilir insan. Bildiğine ya teslim olur ya kurban. Kitabın sonuna gelene kadar artık ne olacaksa olsun diye okuyup sonunda bir şok etkisi yaratıp ne kadar da ön yargılı, anlayışsız insanlar olduğumuzu bir kez daha anladım. En yakın olduğumuzu sandığımız insanın iç yarasını bilmeyişimiz ve bunları anlamak yerine görmezden gelişlerimiz.. Zamanında Pilar olup da bildiğim bazı ağır yükleri tekrar yüzeye çıkarıp derinden etkileyen bir kitap oldu. Teşekkürler, Nermin Yıldırım (yasoo)
Rüyalar Anlatılmaz PDF indirme linki var mı?
Nermin Yıldırım - Rüyalar Anlatılmaz kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Rüyalar Anlatılmaz PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Nermin Yıldırım Kimdir?
1980 yılında Bursa'da doğdu. Yalova, İstanbul, Ankara ve İzmit hattında büyüdü. 1987 yılında yazar olmaya karar verdi. İki sene sonra, ilk yazılarından ve şiirlerinden oluşan defteri "Yarını Bekliyorum" amcası tarafından daktiloya çekilip fotokopiyle çoğaltıldıktan sonra ciltlenerek kitap haline getirildi. Bu çalışma, kısa sürede ailenin en çok okunanlar listesinin üst sıralarına yerleştiyse de edebiyat dünyasında pek ses getirmedi.
1997 yılında gazeteci olmaya karar verdi; beş sene sonra da Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Basın Yayın Bölümü'nden mezun olarak İstanbul'a yerleşti. Çeşitli dergi ve gazetelerde yazdı, reklam ajanslarında metin yazarlığı yaptı. 2010 yılında Barselona'ya yerleşti.
İlk romanı Unutma Beni Apartmanı 2011, ikinci romanı Rüyalar Anlatılmaz ise 2012 yılında Doğan Kitap tarafından yayımlandı.
Sosyal Medya: https://www.instagram.com/nnerminyildirim
Nermin Yıldırım Kitapları - Eserleri
- Rüyalar Anlatılmaz
- Saklı Bahçeler Haritası
- Unutma Dersleri
- Dokunmadan
- Unutma Beni Apartmanı
- Misafir
- Ev
Nermin Yıldırım Alıntıları - Sözleri
- Sahi, ben hâlâ aynı kişi miyim ? (Unutma Beni Apartmanı)
- Hakikat yaşandığı an kadar, hatıra ömür boyunca. (Misafir)
- Ama tabii yine uyandım, çünkü topraklanmamış bütün uykular biter. Yine hatırladım, çünkü acı veren her şey hatırlanmayı seçer. (Misafir)
- Hayat bizden öncekilerin çıkardığı bir hırkadan başka bir şey değildi. Biz giyecektik, bizden sonrakiler giyecekti. Birbirimizin terini kokacaktık. Birbirimizin ayıbını, günahını ve sevabını taşıyacaktık. Hepimiz bir olacaktık. (Saklı Bahçeler Haritası)
- Çocuklar bulunmak için saklanır, yakalanmak için kaçarlar. (Ev)
- "İnsan en çok sevdiklerinden korkar, onları yitirmekten." (Misafir)
- Sakın üzülme. Üzülme ve bil ki dünya dediğin lüzumsuz bahçe, bazen her yer, bazen tek bir yer, bazen de hiçbir yerdir. İnsan dediğin kötü tohum, bazen her şey, bazen tek bir şey, bazen de hiçbir şeydir. Ama tuhaf olan bu değildir Behiye. Bu işteki asıl acayiplik, öyle ya da böyle oluşunun aslında hiç fark etmeyişidir. Ve işte tam da fark etmediğini fark ettiğin o nefti anda, alemin ritmi bozulur, içi boşalır, bir güvercinin karda bıraktığı ayak izlerine dönersin. Sonra azıcık kar yağar, silinirsin. Böyledir. Yani bütün uzun hikayeler bu kadarcıktır aslında. Ne kadar uzun başlarsan başla, sonunda hep kısacık bitersin. Bir rüyadan öbürüne devrilirken birdenbire nefesin kesiliverir. Ne bahçe kalır geriye, ne çiçek ne de tohum. Bitersin. (Saklı Bahçeler Haritası)
- Sakın üzülme. Üzülme ve bil ki dünya dediğin lüzumsuz bahçe, bazen her yer, bazen tek bir yer, bazen de hiçbir yerdir. İnsan dediğin kötü tohum, bazen her şey, bazen tek bir şey, bazen de hiçbir şeydir. Ama tuhaf olan bu değildir Behiye. Bu işteki asıl acayiplik, öyle ya da böyle oluşunun aslında hiç fark etmeyişidir. (Saklı Bahçeler Haritası)
- “ Masumiyet çoktan terk ettiğimiz bir şehir, sadece çocukların bildiği eski bir şiir ... “ (Saklı Bahçeler Haritası)
- Evrendeki en hacimli kalabalığı, yalnızlıktan gebermek üzere olan insanlar oluşturuyor. (Dokunmadan)
- ...bu gemideki herkesin kıyameti kendi içinde. (Misafir)
- Hiçbir ateş sonsuza dek yakmıyor. (Dokunmadan)
- Herkes neden her şeyi bilmek istiyor ki? Halbuki bildiğinin ağırlığıyla ezilir insan. Bildiğine ya teslim olur ya kurban. (Rüyalar Anlatılmaz)
- Kaçmak istediği neyse daima ona yakalanıyordu insan. (Ev)
- ...insan ne isterse onu görürdü.Sadece gelecekte değil,geçmişte de.Hakikat tekti,değişmezdi.Şans,kader,kısmet,bizim elimizde değildi.Ama yine de her şeye rağmen,karar verdiği duyguyu yaşamaya muktedirdi insan.Büyük yıkımlardan güçlenerek çıkanlar da,ufacık talihsizliklerde yok olup gidenler de buna örnekti.İnsan evvela ne istediğine karar vermeliydi.Hayat nasılsa geçiyordu.Onu kahrederek mi tüketecekti,yoksa zevk ederek mi?Çünkü mutsuz olmaya karar vereni,başına değil talih,ebabil kuşu bile konsa,yolundan çeviremezdi.Hayata kahretmeyi tarikat edinmiş olan,her türlü güzellikte bir çirkinlik,her türlü sevinçte bir mahzunluk bulmayı,sadece ve sadece onu solumayı becerirdi....Yaşıyorsak,acı hep olacak.Ama altında ezilmemeyi öğrenebilir insan.Acısında kaybolmadığı günler dileyebilir gelecekten.Yani kimisi mesela,mutlu olmak için özel bir sebep de aramaz.Mutsuz olmadığını fark etmek yeter mutlu hissetmesine. (Unutma Dersleri)
- Demek bir şarkıyı mırıldanamamak, onca sene bir ukde gibi büyüyebiliyor insanın kalbinde. Okunmamış şiirlere benziyordur belki söylenmemiş şarkılar da. Bir şeylerin eksik kaldığını bilmenin kederi, neyi kaçırdığını bilememenin merakına karışıyordur ömür boyunca. (Misafir)
- Hayat hızla değişiyordu ve çevremdeki herkes geçmişi saklamaya değil, bir an evvel unutmaya çabalıyordu. (Saklı Bahçeler Haritası)
- Ne gidebildi, ne dönebildi... (Unutma Beni Apartmanı)
- Yastığın üzerinde uykusuzluk lekesi, kalpte kimliği meçhul ağrı, kursakta bekleyen taş gibi kalır. BENDE DE KALDI... (Dokunmadan)
- Kendi payına düşene razı gelmeye alışkın bir sabırla devam ediyordu yaşamaya. (Rüyalar Anlatılmaz)