Rüzgarın Gölgesi - Carlos Ruiz Zafon Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Rüzgarın Gölgesi kimin eseri? Rüzgarın Gölgesi kitabının yazarı kimdir? Rüzgarın Gölgesi konusu ve anafikri nedir? Rüzgarın Gölgesi kitabı ne anlatıyor? Rüzgarın Gölgesi PDF indirme linki var mı? Rüzgarın Gölgesi kitabının yazarı Carlos Ruiz Zafon kimdir? İşte Rüzgarın Gölgesi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Carlos Ruiz Zafon
Çevirmen: Mustafa Karabiber
Orijinal Adı: La Sombra Del Viento
Yayın Evi: Altın Kitaplar
İSBN: 9789752105584
Sayfa Sayısı: 527
Rüzgarın Gölgesi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
1945 yılında, uzun süren İç Savaş'ın izleri Barcelona'da hala sürmektedir. Henüz çok genç olan Daniel Sempere bir kitapçı olan babasıyla birlikte Unutulmuş Kitaplar Mezarlığını ziyaret eder. Babası, oğluna bir kitap seçmesini, ona çok iyi bakmasını ve evlat edinmesini ister.
Genç Daniel, Julian Carax adlı bir yazarın Rüzgarın Gölgesi adlı eserini seçer. Bu adeta onun için uzun, gizemli ve sonu belli olmayan bir yolculuğun başlangıcı gibidir.
Okuduğu kitaptan çok etkilenen genç adam bu esrarengiz yazarın yaşamını ve ölümündeki gerçeği araştırmaya başlar. Böylece roman içinde yeni bir roman doğar.
Daniel tutku ve aşkın, kitapların gölgeli dünyasıyla nasıl kaynaştığını keşfettikçe garip yansımalar yapan bir aynanın oyununun içine düşer.
Rüzgarın Gölgesi Alıntıları - Sözleri
- Yaşam tarzı olmayan insanlar her zaman başkalarının işlerine burunlarını sokarlar..
- Para herhangi bir virüs gibidir: önce onu barındıran insanın ruhunu çürütür, sonra yeni kanlar araştırmaya başlar.
- O gece ona veda ettiğimde, yanımda kalması için kandırmak üzere kullanacağım daha fazla hile ya da hikaye kalmayınca içimi kaplayacak olan yalnızlığı düşündüm.
- Ölü dil diye bir şey yok, yalnızca uyuşuk bellekler var. Başka sözcüklerle açıklayacak olursan,bedavaya bir şey alamazsın anlamına gelir.
- hayatta onu gölge gibi izleyen o kederli gülümsemeye sığınmıştı.
- Ahmaklar konuşur, korkaklar sessiz kalır, bilgili insanlar da dinler.
Rüzgarın Gölgesi İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Rüzgarın Gölgesi- Carlos Ruiz Zafon: İnceleme zamanıı! kitap/kitap--164866, yazar/i5164 'ın yazmış olduğu unutulmuş kitaplar mezarlığı serisinin ilk kitabı niteliğinde. Serinin diğer kitapları da birbirinden bağımsız, karakterler tanıdık olsa da kitapları belirli sırayla okumayabilirsiniz. Ben ilk kitabı okudum ve aşırı aşırı beğendim diyebilirim. İlk olarak konusundan bahsedeyim, Daniel'ın babası bir gün Daniel'ı unutulmuş kitaplar mezarlığına götürür. Bu mezarlıktaki kitapların arasından Daniel, 'Rüzgarın Gölgesi' isimli kitabı seçer ve geçen yıllar içerisinde bu kitabın yazarı Julian Carax'ın hayatını merak eder, onun gizli anıların peşinden gitmeye başlar. Kitapta da bu serüveni okuyoruz ama ne okuma... Kitap gerçekten hem çok sürükleyici hem de gizemlerle, sırlarla dolu. Uzun uzun paragraflar okuyoruz bazı zamanlarda, diyalogların cimrice kullandığı sayfalar kitapta yoğun diyebilirim. Okurken başım ağrıdı, ara ara mola vermeye ihtiyaç duydum falan:) İçeriğiyle, kurgusuyla, karakterleriyle gerçekten yoğun bir süreci okuyorsunuz. (Bu arada Fermin'e bayıldım keşke öyle bir dostum olsa :) Bence bu roman her kitap kurdunun kitaplığında bulunması gereken kitaplardan. Yorucu olsa da serinin diğer kitaplarını okumayı düşünüyorum, şiddetle tavsiye ederim. İyi okumalar. gonderi/130850627 (Ebrus.)
Tesadüf eseri karşılaştığım ve okuyunca iyi ki karşılaşmışım dediğim bir kitap oldu benim için Rüzgarın Gölgesi. Okurun kitap ile arasında bir bağın oluşması ne kadar önemli olsa da bu durum her kitap için gerçekleşmiyor. Ancak Rüzgarın Gölgesi ile kuvvetli bir bağ kurdum okurken. Kitap oldukça akıcı bir dile sahip. Bölümlerin uzunluğunun da, kısalığı desek daha doğru olur heralde, etkisi ile kitabın başından sonuna hiç sıkıldığımı hatırlamıyorum. Her duyguya yer veren ve bu duyguları oldukça iyi bir şekilde okuyucuya aktaran bir kitap. Bize savaşın yıkıcılığını,aşkı, dostluğu, aile bağlarının önemini, sevgiyi çok güzel bir şekilde aktarıyor. Yer yer hüzünlenip, yer yer gerildiğim, her duyguyu hissederek okudum. Kitabın sonuna geldikçe kitaptan ayrılmama isteği ile başa çıkmaya çalıştım. Sonuna yaklaştıkça ağırdan alarak okudum. Ama yine de nasıl bitti anlamadım. Kurgusu da oldukça etkileyici ve güzeldi. Her bir karakter ayrıca özel ve güzeldi. Birden fazla karakterini sevdiğim bir kitap oldu. Kesinlikle övgüyü hakeden bir eser. (Hilal Sema)
RÜZGARIN GÖLGESİ CARLOS RUIZ ZAFON Kırmızı Kedi 586 syf Herkese merhaba, harika bir kitapla geldim.. Unutulmuş kitaplar mezarlığı serisinin ilk kitabı Rüzgarın Gölgesi. Seri birbirinden bağımsız üç kitaptan oluşuyor. Yazarın ölmüş olması gerçekten canımı sıktı. Brezilya 'lı yazar gotik tarzda kalemiyle bence çok çarpıcı bir kalem. Müthiş bir kurgu. Daniel henüz on yaşında, annesini kaybetmiş, babasıyla birlikte kitapçı dükkanında yaşama savaşı vermektedir. Aşk, dostluk, aile ve savaş bolca yağmur ve hüzün olan bir kitap. Nasıl bitti anlamadım. "...birini sevip sevmediğini düşünmen gerektiği anda, onu sevmeyi sonsuza kadar bırakmışsındır demektir..." Kafanızın içinden çıkın ve biraz hava alın. Beklemek ruhu paslandırır. Ben çok sevdim. Okuyunuz efendim (Efsuni)
Rüzgarın Gölgesi PDF indirme linki var mı?
Carlos Ruiz Zafon - Rüzgarın Gölgesi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Rüzgarın Gölgesi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Carlos Ruiz Zafon Kimdir?
Carlos Ruiz Zafón (d. 25 Eylül 1964), İspanyol romancıdır.
Romanları 45 ülkede yayınlanmış, 30'dan fazla dilde tercüme edilmiştir. Javier Sierra ve Juan Gómez-Jurado ile birlikte çağdaş İspanyol edebiyatının en başarılı yazarlarından biridir. 1993 yılından beri Los Angeles'ta yaşamaktadır.
Carlos Ruiz Zafon Kitapları - Eserleri
- Rüzgarın Gölgesi
- Marina
- Meleğin Oyunu
- Cennet Mahkumu
- Sisler Prensi
- Mitternachtspalast
- The Labyrinth of the Spirits
Carlos Ruiz Zafon Alıntıları - Sözleri
- Hayatımızın büyük bir bölümünü, özellikle uyanıkken rüya görerek geçiririz. (Meleğin Oyunu)
- Yaşam tarzı olmayan insanlar her zaman başkalarının işlerine burunlarını sokarlar.. (Rüzgarın Gölgesi)
- Ahmaklar konuşur, korkaklar sessiz kalır, bilgili insanlar da dinler. (Rüzgarın Gölgesi)
- "Bazen insan kaçmaktan yorulur" dedi Fermín. "İnsanın gidecek yeri olmadığında dünya çok küçüktür." (Cennet Mahkumu)
- Yetersizler kendilerini her zaman uzman, zalimler müşfik, günahkarlar dindar, tefeciler hayırsever, benciller vatansever, kibirliler alçakgönüllü, pespayeler ise zarif olarak sunar. Yine doğanın bir eseri. Doğa şairlerin şiirler yazdığı o peri değildir, doğa zalimdir, hayatta kalabilmek için kendi çocuklarıyla beslenen açgözlü bir annedir. (Meleğin Oyunu)
- Her zaman, sürüye bu kadar çok katılmak isteyenlerin aslında kendi içlerinde birer koyun olduklarını düşünmüşümdür. (Cennet Mahkumu)
- Ruhu yetersiz olanlar başkalarının da kendini minicik hissetmesi için çabalar. (Cennet Mahkumu)
- Güzellik , gerçeklik rüzgarının yanında yalnızca hafif bir esinti. (Marina)
- Bazı insanlar kendilerini seçenin kitap olduğuna inanmayı tercih ediyor... Tabiri caizse kaderi. (Meleğin Oyunu)
- İnsanlar konuştuklarının yalnızca çeyreğini bile düşünseler dünya cennet gibi olurdu. (Marina)
- "Bazen nereye gidersen git, anılar peşini bırakmazlar." (Sisler Prensi)
- Biz modern bilimin ilerlemelerine inanmıyoruz. Nasıl bir bilim ki bu, Ay'a bir adam koyabilirken sofralarımıza birer parça ekmek koyamıyor.. (Marina)
- Para herhangi bir virüs gibidir: önce onu barındıran insanın ruhunu çürütür, sonra yeni kanlar araştırmaya başlar. (Rüzgarın Gölgesi)
- Para kirlidir ,temiz olsaydı kimse onu İstemezdi. (Meleğin Oyunu)
- Zamanla yalnızlık İnsanın içine işler ve gitmez. (Meleğin Oyunu)
- Benim dünyamda büyük umutlar sadece bir kitabın sayfaları arasında yaşıyordu. (Meleğin Oyunu)
- Güldü, o dakikada, hayatta insanın başına yalnızca birkaç kez gelen o tuhaf kesinlikle, yaşamımın geri kalanını onun yanında geçirebileceğimi bildiğimi fark ettim. (Marina)
- Herkes bir taş atıyor ve sonra parmağıyla komşusunu gösterip suçluyor. (Cennet Mahkumu)
- Gerçek şu ki, bu ülkede sadece hiçbir işe yaramayanlar yükseliyor. (Meleğin Oyunu)
- Uzmanlara göre edebiyatın geleceği kadınlara bağlıymış. (Cennet Mahkumu)