Şah - Tuğçe Aksal Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Şah kimin eseri? Şah kitabının yazarı kimdir? Şah konusu ve anafikri nedir? Şah kitabı ne anlatıyor? Şah PDF indirme linki var mı? Şah kitabının yazarı Tuğçe Aksal kimdir? İşte Şah kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Tuğçe Aksal

Orijinal Adı: Şah

Yayın Evi: Müptela Yayınları

İSBN: 9786059021982

Sayfa Sayısı: 464

Şah Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bedenindeki tüm acılar seni canlı tutar.

Peki ya ruhundaki?

Geçmişin kıvılcımı geleceğe sıçrar ve bir ateş yanar. Anka kuşu misali küllerinden doğan, o ateşi tutar.

Çemberin Efendisi...

Korkusuzluğu acısından beslenen genç adam.

Uraz Kurt...

Acıyı, unutmaya yüz tuttuğu o yerde - kalbinde- misafir ederse eskisi kadar korkusuz olabilir mi?

Şah Alıntıları - Sözleri

• "Dil savurur kelimeleri vicdan yakalar , dil sussa bile vicdanda yankısı devam eder."
• Akıl ve kalp; Her zaman karşı karşıya gelen iki savaşçı.
• Cennete ait olabilirsin ama oraya gitmene izin vermem yer fıstığı...
• Konu kitap olunca mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Bir insan birkaç yapraktan neden mutlu olur ki ?
• Çarpmanın etkisiyle evin camları titredi ama asıl titreyen nedense benim kalbimdi...
• Evrendeki en şanssız canlı insandır. Hayatında hiçbir zaman yenemeyeceği travmayla, ölmek için doğar, sadece nasıl ve ne zaman öleceğimi bilmez. Bende bir gün bir şekilde öleceğim; büyük ihtimalle dövüşün birinde olacak ve bundan korkuyorum. Ölüm, belki de benim için bir kurtuluş olacak. Yaşamın tüm acısı, işkencesi, mücadelesi son bulup yerini huzur verici bir şeye bırakacak. Büyüleyici bir duyguya. Fakat o zamana kadar mücadeleye devam...
• Bazen diğer insanlar gibi taş kalpli olmayı isterdim... Öfkemin arkasında durmak, pişman olmamak... Ama olmuyordu işte, vicdanım her şeyin önüne koca bir set oluşturuyor ve ruhumu paramparça ediyordu...
• Geçmişin kıvılcımı geleceğe sıçrar ve bir ateş yanar. Anka kuşu misali küllerinden doğan, o ateşi tutar.

Şah İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Kitabı çok sevmedim ayşin karakterini hiç mi hiç sevmedim uraz karakterinin ilk sayfalardaki davranışları bana göre çok iticiydi sonraları düzeldi. Kitapta bana göre konu yok okurken acaba yazar 18 yaş altımı diye düşündüm 3 kitabı birden almıştım ama 2.yi okurmuyum katlanabilirmiyim bilmiyorum (Ümmühan öztürk)

Yetimhanede acı içinde büyüyen Uraz'ın yetimhaneden kaçışıyla bir anda hayatı ve kişiliği tamamen değişiyor. Yaşamak için daha acımasız merhametsiz ve daha güçlü olması gerekiyor. Sonra bir anda görev için gittiği okulda aşkın kendini bulmasıyla zorlanan hayatını düzene sokmak için çabalıyor. Uzun bir süre sonra sevgiyi kalbinde hisseden Uraz bununla mücadele edemeyeceğini anlayıp aşkı için yaşamaya çalışıyor. Kitabı sanırım 4 kez okudum ve aradaki kesitler ile aşk yaşadığım anlar oluyordu.(Aşağıya birkaç tane bırakacağım.) Uraz'ın yetimhaneden kaçışıyla acaba neler olacak derken resmen kaçırıldığını görünce aşırı boşluğa düşmüştüm. Uraz'ın insanlara karşı olan davranışları aşırı sinirimi bozuyordu özellikle Ayşin'e olan davranışları beni sinir krizine sokuyordu. Uraz'ın sevgiyi tadınca değişen tavrı ve Ayşin'in ne olursa olsun sevgisine tutunması hoş gelmişti. Ayşin'in kendi hayatında olan zorluklara rağmen dik durması hoşuma giden ayrı bir detaydı. Arka kapak yazısı: Bedenindeki tüm acılar seni canlı tutar. Peki ya ruhundaki? Geçmişin kıvılcımı geleceğe sıçrar ve bir ateş yanar. Anka kuşu misali küllerinden doğan, o ateşi tutar. Çemberin Efendisi... Korkusuzluğu acısından beslenen genç adam. Uraz Kurt... Acıyı, unutmaya yüz tuttuğu o yerde 'kalbinde' misafir ederse eskisi kadar korkusuz olabilir mi? (Nur)

Okumaz olaydım!: Ve bir okumaz olaydım türünde kitabın sonuna daha gelmiş bulunuyorum. Öncelikle bu kitabı gerçekten okuduktan sonra beğenip öven herkes umarım uzunca bir süre kitap alacak paraları olmaz çünkü pekala çok daha iyi bir kitap aklımda varken yorumlara kanıp paramı bu kitaba ayırma gafletinde bulundum. Öncelikle şunu kabul etmek lazım genç yazarların yüzde doksanı leş. Hatta yerli yazarların birçoğunun neden kitap yazdığı bence bilimsel olarak araştırılması lazım. Roman türünde yazan birinin, duyguları kelimelerle anlatabilme kabiliyeti olması gerekir. Bu kitabın yazarının "Mat" adlı devam kitabında kıskançlık duygusunu anlatırken "Yüreğimde bir his belirdi" gibi abuk sabuk edebiyatla alakası olmayan basit cümleler bulabilirsiniz. Bu kitapları bence çocuklar ve gençler de okumamalı. Yoksa Allah korusun haklı olarak gaza gelir "Ulan kitap yazmak bu kadar kolaysa biz de kitap yazalım" derler ortaya çok daha abuk kitaplar çıkar. Tek kelime ile rezalet. (Asya)

Şah PDF indirme linki var mı?

Tuğçe Aksal - Şah kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Şah PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Tuğçe Aksal Kimdir?

2 Mayıs 1989 tarihinde Edirne’de doğan yazar, anne-baba mimar olan ailede mimarlık mesleğini seçmiştir. Mimar Sinan Üniversitesinde İç Mimarlık lisans üstü eğitimi sırasında iç mimarlığa yönelik iç mekan tasarımını kurgu ile birleştiren, hocası derste herkese roman yazın ancak iç mekanlarda anlatımda göreyim dediğinde şimdiki adı Karanlık Aşk olan kitabını yazmaya başlayan yazar, hocasının sen buna devam et sözü ile öncelikle Wattpad'de yazmaya başlamış ve kısa sürede 31 milyon okura ulaşınca yayınevlerinin dikkatini çekmiştir. Müptela Yayınları’ndan Karanlık Aşk 1-2-3-4, Şah, Mat, Anadilim Aşk 1, Veliahtlar kitaplarını çıkaran yazarın Çirkinlerde Sever, Koyu Kırmızı gibi kitapları da baskı sırasını beklemektedir.

Halen Edirne'de özel aile şirketinde hem mimarlık hem de yazarlık yapmaktadır.

Tuğçe Aksal Kitapları - Eserleri

• Karanlık Aşk
• Karanlık Aşk 2 — Her Şeye Rağmen
• Karanlık Aşk 3 — Hayat Devam Ediyor
• Şah
• Karanlık Aşk 4 — Tüm Hızıyla
• Veliahtlar
• Mat
• Ana Dilim Aşk -1
• Son Oyun
• Veliahtlar 2 / Ensal

Tuğçe Aksal Alıntıları - Sözleri

• "Günahın özüyse seni sevmek, cezam cehennem olsun..." (Karanlık Aşk)
• O ufacık kalbine neler saklamıştı. (Karanlık Aşk 2 — Her Şeye Rağmen)
• "Ağlama," dediğimde burnunu çekti. "Yüreğimde çıkan yangını gözyaşların söndürmüyor Eflal. Daha da büyümesine neden oluyor. Yalvarırım, ağlama." (Ana Dilim Aşk -1)
• "Güneşi andıran gülümsemeni her ne kadar yağmurların ara ara gizlese de, sonun da gökuşağının çıkacağını unutma." (Veliahtlar)
• Kadınlar çocuğu olacağını öğrendiği ilk andan itibaren anne olurlar ama erkekler ancak çocuğu doğduğunda baba olduğunu hissederler (Karanlık Aşk 3 — Hayat Devam Ediyor)
• İnsanoğlu tutamayacak olsa da sözler verirdi. (Mat)
• Buğulu mavilikleri ruhumu sardı. O mavilikte cenneti de yaşadım, cehennemi de... (Karanlık Aşk 4 — Tüm Hızıyla)
• Aşk dünyanın en tatlı mutluluğu ile en derin acılardan yaratılmıştır. Cennet huzuruyla,cehennem azabının arasında kalan bir araftır. Hangisine yöneleceğimiz hayatın kumarından başka bir şey değildir. Şanslıysanız, aşkınızdan azap çekmeden huzura erersiniz. Daha da şanslıysanız, huzurun gerçekten ne anlama geldiğini, azabın kırbaçlarını sırtınızda hissederk öğrenirsiniz. (Karanlık Aşk 3 — Hayat Devam Ediyor)
• Kalp ağrısı gerçekti, nefes aldıkça ruhuma batıyor, beni kanatıyordu . (Ana Dilim Aşk -1)
• İnsanlar çaresizliği en çok kalbin evet, aklın hayır dediği noktada hisseder... (Mat)
• Bazen diğer insanlar gibi taş kalpli olmayı isterdim... Öfkemin arkasında durmak, pişman olmamak... Ama olmuyordu işte, vicdanım her şeyin önüne koca bir set oluşturuyor ve ruhumu paramparça ediyordu... (Şah)
• Bazen müzik dinlemek için değil de,insanlardan uzaklaşmak için takarsın kulaklıkları ya da yaşadıklarından biraz da olsa uzaklaşmak için... Şüphesiz ki müzik, bir insanın dünyayla bağlantısını kesmesinin en kolay yoluydu. Kulaklığınızın ardında bir dünya yaratırdınız, sadece size ait ve sadece bir kişiyi oraya ortak edebilirdiniz. O da yalnızca siz istediğinizde... (Veliahtlar)
• Nefes almayı bile unutturacak kadar ağır olan yükümü sırtımda hissediyordum. (Son Oyun)
• Şeytanın yarattığı bir hapishanedir kıskançlık. Kendini tutsak,kıskandığını özgür görürsün. Kaçmaya çalışırsın ama sadece saklandığını fark edersin ve kazananın belli olmadığı, sahte bir oyunun içinde olduğunu fark edersin. (Veliahtlar)
• "Günahın özüyse seni sevmek... Cezam cehennem olsun. " (Karanlık Aşk)
• "Kızgınlık gürültülüdür, kırgınlık ise sessiz." (Karanlık Aşk 3 — Hayat Devam Ediyor)
• Kararsız mıydım yoksa çaresiz mi? Dur durak bilmeyen acının son çıkışını kaçırmıştım ve artık kaçış yoktu. Yüzleşmekten başka çarem de... (Son Oyun)
• Farklıydı. Çevremdeki kimseye benzemiyordu ve bu fazlasıyla dikkat çekiciydi. (Veliahtlar)
• Gündüze sığmayan acılarım gece uyutmuyordu. Yüreğim mahşer yeriydi, ruhum ise kül. (Son Oyun)
• Bazen müzik dinlemek için değil de,insanlardan uzaklaşmak için takarsın kulaklıkları ya da yaşadıklarından biraz da olsa uzaklaşmak için... Şüphesiz ki müzik, bir insanın dünyayla bağlantısını kesmesinin en kolay yoluydu. Kulaklığınızın ardında bir dünya yaratırdınız, sadece size ait ve sadece bir kişiyi oraya ortak edebilirdiniz. O da yalnızca siz istediğinizde... (Veliahtlar)