diorex

Sahipsizler - Bekir Yıldız Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Sahipsizler kimin eseri? Sahipsizler kitabının yazarı kimdir? Sahipsizler konusu ve anafikri nedir? Sahipsizler kitabı ne anlatıyor? Sahipsizler PDF indirme linki var mı? Sahipsizler kitabının yazarı Bekir Yıldız kimdir? İşte Sahipsizler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 31.03.2022 08:00
Sahipsizler - Bekir Yıldız Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Bekir Yıldız

Yayın Evi: İskele Yayıncılık

İSBN: 9789944942003

Sayfa Sayısı: 88

Sahipsizler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bekir Yıldız, toplumcu-gerçekçi yazınımızın önemli adlarından birisi. Özellikle Güneydoğu Anadolu'da çağdışı bir yaşam süren yoksul halkın sorunlarını otuz-kırk yıl tüm çıplaklığı ile ortaya serdi. Çok etkili ve sarsıcı biçimde yazdı. Ama halka uzak yöneticiler tınmadılar. Feodal ağalar, aşiret reisleri, tarikat şeyhleri bugün daha da palazlanmış olarak halkı ezmeyi sürdürüyor.Bekir Yıldız'ın ta o yıllarda haber verdiği gerçeklerin üstüne gidilseydi, Türkiye bu çağdışı ayıplardan çoktan kurtulmuş olacaktı.Görevini iyi yapmış bir yazar Bekir Yıldız. Gözleri açan, eleştiren, vurucu ama suya yazılmış yazı gibi, umursanmadı. Bekir Yıldız, Türkiye gerçekleri devam ettikçe, unutulmaz bir yazar olarak kalacaktır.-Talip Apaydın-

Sahipsizler Alıntıları - Sözleri

  • Çocuk babasının yüzüne baktı. «Ama baba» dedi. «Sen hep iş yok dersin.» Feyzullah, kıldan ince güldü. «Bizde yok» dedi. «Gâvurlarda iş çok oğlum. Babanız gider mi yoksa.»
  • Kanın su gibi akmadığı diyarlara ulaşalım.
  • Hele, bütün bunların dışında, kendisinin günlerce, belki de aylarca iş arayacağı aklından geçince sararıverdi ansızın.
  • "Işık odaya bile kavuşmuş."
  • "Senin de yazın kara değil mi?"
  • Kadoların Şahin'i hökümat kanunlarının hışmına uğramasaydı, şimdiye dek ben de seni öldürmüş olacaktım bal gibi. Yeşil yakalı adam, sizin usuller tarihe karıştı demiş. Kadoların Şahin, kanunlardan hiç haberimiz olmadı? obamızda hiç okur yazar yoktur. Yoktur emme, bir aracıyla gelip obada tellal bile dolaştırmadınız, yeşil yakalı ağam, demiş.
  • -Yani aramızdan kim ölürse ölsün,yakılacak mı? -Evet. Hepimiz... -Kontratlarımızda bu madde yok ama!.. -Almanya'nın gerçeklerini neden anlamak istemiyorsunuz.Hem, buralara gelip çalışmaya zorunlu olduğunuza göre peşinen de pek çok şeyi kabul etmiş sayılmaz mısınız?
  • Kadın dar bir pabuçtur, sıkınca atılır emme işin içine namussuzluk karışınca atamazsın, vurmak düşer er kısmına. Seni ben bağışlasam, baban, kardeşin sırada.
  • Harekete hazır trenin son yolcuları gibiyiz şimdi de. Hepimiz bir yerlere doğru koşarcasına yürüyoruz. Çarpışmalar oluyor.
  • ... düne göre ayrıcalığı olmuyor bugünümün de
  • Örgüsü kaçmış kazak gibiyiz. Sökülü sökülüveriyoruz birbirimizden.

Sahipsizler İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Bekir Yıldız'ın gene çarpıcı öykülerinden oluşan bu kitabına iki saatinizi ayırın derim ben...Belki yazıldığı döneme göre bir şeyler değişmiş olabilir bu coğrafyada ama ınsanlık hep aynı değişen bir şey yok... (Ali K.)

Türk edebiyatında özellikle hikâye alanında ustalaşmış fakat nedendir bilinmez, ismi çok anılmayan, kitapları yeni nesil kitapçılarda pek bulunmayan ve bilhassa gençler tarafından tanınmayan bir yazar Bekir Yıldız. 1933 yılında Şanlıurfa'da hayata merhaba diyen Yıldız, 1998 yılında "çatık bir kaş gibi gelen" bir kalp krizi neticesinde aramızdan ayrıldı. Yıldız'ın eserlerinde güneydoğu insanının ve Almanya'da zor şartlar altında çalışan gurbetçilerin dramına tanık oluruz çoğunlukla. Yazar, kendisi de bir dönem Almanya'da çalışmış ve yaşayıp gördüklerini hikâyeleştirerek okurlarla paylaşmıştır. Yazdığı eserlerde gerçekçiliği ve sadeliği ön planda gördüğümüz Yıldız'ın "Sahipsizler" isimli kitabında da yedi adet öykü bulunuyor. Okuduklarınızdan etkilenmemek için bütün hislerinizden arınmış olmanız gereken bu öykülerde cenazesini dahi bir kavanoz içinde küller halinde ancak alabilen insanlardan, "namus temizleme" bahanesiyle yok yere heba edilen canlara; kan davası nedeniyle sönen ocaklardan, makineleşmiş insanların dramına kadar çeşitli konulara değiniliyor. Kitabın yalnızca kapak resmi bile alıp okumak için en büyük nedenlerden biri diyebilirim. Kitapta geçen Bedrana isimli hikâyenin filmi yurtdışında ve ülkemizde ayrıca ödül almıştır. (Özgür Köktürk)

Sahipsizler. Yitik hayatlar biten ümitler hepsi birer acı hikaye. İnsana hüzün veren merhamet duyguları yanında acımayı hatırlatan bir dizi öyküler derlemesi.... (Ali murat aydın)

Sahipsizler PDF indirme linki var mı?

Bekir Yıldız - Sahipsizler kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sahipsizler PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Bekir Yıldız Kimdir?

Bekir Yıldız (d. 1933 - ö. 8 Ağustos 1998), Türk öykü ve roman yazarı.

1933 yılında Urfa'da dünyaya geldi. Matbaa'cılık okulunu bitirerek, işçi olarak Almanya'da çalışmaya gitti. Yurda döndüğü zaman, Asya Matbaası'nı açan Bekir Yıldız, hikâyelerinde Güney Doğu insanlarının yaşamlarını anlattı. Hikâyelerinden bazıları senaryolaştırıldı ve filme alındı. May, Halkın Dostları, Yeni a, Yazko Edebiyat dergilerinde görev aldı. Birçok yazısı "Zaman İçinden" adlı kitapta toplanmıştır.1971 yılında Kaçakçı Şahan eseri ile Sait Faik Hikâye Armağanı'nı aldı. 11 Ağustos 1998 yılında geçirdiği kalp krizi sonucunda hayatını kaybetti. Karacaahmet Mezarlığı'nda defnedilmiştir.

Bekir Yıldız Kitapları - Eserleri

  • Evlilik Şirketi
  • Kaçakçı Şahan
  • Halkalı Köle
  • Reşo Ağa
  • ve Zalim ve İnanmış ve Kerbela
  • Kara Vagon
  • Harran
  • Beyaz Türkü
  • Arılar Ordusu
  • Demir Bebek
  • Alman Ekmeği
  • Sahipsizler
  • Dünyadan Bir Atlı Geçti
  • Darbe
  • Aile Savaşları
  • Mahşerin İnsanları
  • Sahipsizler - Dünyadan Bir Atlı Geçti
  • İnsan Posası Güneydoğu Zındanı
  • Bozkır Gelini
  • Türkler Almanya'da
  • Ölümsüz Kavak
  • Kör Güvercin
  • Yaman Göç
  • Düz Adam
  • Seçilmiş Öyküler
  • Röportajlar
  • Şahinler Vadisi
  • Yargılayan Zaman İçinden
  • Sahipsizler

Bekir Yıldız Alıntıları - Sözleri

  • Bir çuval buğday karşılığı çalışmak, ağanın gölgesinde yalanmak, Gaffar'ın babasını yatağa vurmuştu..Toprak, şimdi, yıllardan beri kendisini deşen, dölleyen bu adamı cezalandırıp altına almak sabırsızlanıyordu adeta. (Kaçakçı Şahan)
  • "Yanıp kül olsaydın, bundan iyi miydi?" dedim kendi kendime. "Çocuklar için kağıt olacaksın ya, hey şımarık kavak. Daha ne isteyeceksin?" (Ölümsüz Kavak)
  • Hele babanızın polisliğinin ilk günleri var ki... Bak sen nerden nereye... Utandıydı ilk günler sokağa çıkmaya. Ben de utandıydım ilk mantoyu giydiğimde... İşte o zaman bildiydim utanmak nedir, ne değildir. (Aile Savaşları)
  • Bizim toplumumuzda, çocuk kaç yaşına gelirse gelsin, anne babalar için büyümemiş süt kuzularıdırlar. (Yaman Göç)
  • Çağımızda başarının ilk koşulu, birlik olabilmektir. Bir elin nesi var, iki elin sesi var. (Arılar Ordusu)
  • Büyük kentlerde hatalar ve günahlar kalabalığın arasında kaybolup giderken, burada her hata ve günah kurşunla bastırılıyordu. (Reşo Ağa)
  • "Fırında insan...Mahşeri bir fırında...Ateş,yakıcı, kavurucu değilken, birilerini sırtına almak gösterisinde insan.Ama ısı artınca, ayaklar yanınca, insan, sırtındakini ateşe atıp attığının sırtına binme yarışında.... (Mahşerin İnsanları)
  • Sanki sömürü biçimi değişince, sömürü ortadan kalkıyor! (Harran)
  • Neydi sevgi? Nasıl bir şeydi aile? Sevgi uğruna adanan hayatlar, giderek nasıl da unutulup yeni adanmalara dönüşüveriyordu. (Darbe)
  • Bir zamanlar kılıçlarıyla saldıran Türkler, bu defa pasaportlarıyla sızıyorlardı Avrupa'ya... (Reşo Ağa)
  • " İnsansız kent başkadır,insanların olup da,dışarı çıkamadıkları bir kentse bambaşkadır. ' (Mahşerin İnsanları)
  • Bilip de bir şey yapmamak, bilmekten daha acıdır. (Demir Bebek)
  • Tanrı insanoğlunu en olağanüstü nitelikte, hem de maliyeti sıfır denecek bir ucuzlukta yaratıyordu. Oysa ki, doğanın hışmına uğrayan insanoğluna uzatılan her doktorun eli, büyük ve obur pençeliydi.. (Reşo Ağa)
  • "Hasretiz biz," dedi. "Suya hasret bitki gibi, hasretiz Türkçe konuşmaya. Hanım işe gider, göremezsin. Sokaklarda yürürken, korkarsın çoluk çocuğunla Türkçe konuşmaya. Oh... Oh be ne rahatmış meğer, ana diliyle konuşması insanın..." (Yaman Göç)
  • Bir çuvalın içine doldurulmuş kediler gibi, birbirimizi parçalamak yerine, bizleri çuvala dolduranlar üzerine konuşabilsek... (Darbe)
  • Emekçinin Türkü Almanı olur mu sanıyorsun? (Alman Ekmeği)
  • Düşünmek istiyordu Ali. Düşünmek, yaşamak demekti gene de. Yaşamak da; dünle, bugünle, hatta gelecekle hesaplaşmaktı. (Darbe)
  • Seviniyor kimi altta kalanlar. Gaz fırınlarında ölmenin sırası altta kalanlara üç beş saniye sonra geliyor çünkü. (Dünyadan Bir Atlı Geçti)
  • Çünkü ölümsüzdür kitaplar, yazılmışsa eğer. (Beyaz Türkü)
  • Damgalanan insanlar, çirkinleşen insanlar, Tanrı'ya açılan umutlarıyla kümeleştiler. (Kara Vagon)

Yorum Yaz