Şehir ve Yıldızlar - Arthur C. Clarke Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Şehir ve Yıldızlar kimin eseri? Şehir ve Yıldızlar kitabının yazarı kimdir? Şehir ve Yıldızlar konusu ve anafikri nedir? Şehir ve Yıldızlar kitabı ne anlatıyor? Şehir ve Yıldızlar PDF indirme linki var mı? Şehir ve Yıldızlar kitabının yazarı Arthur C. Clarke kimdir? İşte Şehir ve Yıldızlar kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Arthur C. Clarke
Çevirmen: Ardan Tüzünsoy
Orijinal Adı: The City and the Stars
Yayın Evi: İthaki Yayınları
İSBN: 9789756902356
Sayfa Sayısı: 375
Şehir ve Yıldızlar Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Uzak bir gelecekte yeryüzündeki insanlar İşgaciler denen güçten kaçarak, bilgisayarlar ve sanal gerçeklik marifetiyle devamlılığı ve mükemmelliği korunan Diaspar şehrine sığınmıştır. Diaspar'daki herkes binlerce yıl yaşamakta, kimse ölmemekte, mekanik yollarla reenkarne olmaktadır. Ancak bu sözde mükemmellikten ve sanal gerçeklikten sıkılan, Diaspar'ın ötesinde ne olduğunu merak eden biri vardır. En az on milyon yıldan sonra Yeryüzü'nde 'doğmuş' olan tek insan, yani Alvin, Şehirlerinin sunduğu yüzeysel mükemmelikten tatmin olan değerlerine benzemeyen Alvin, yeniyi keşfetme sancısının peşinde gizemli dış dünyaya açılacaktır. Diaspar'ın eteklerindeki çölü ve ötesindeki bilinmeyeni görmeye... Böylece en son maceracı terk eder şehri, yıldızlara ulaşmak üzere...
(Arka Kapak)
Şehir ve Yıldızlar Alıntıları - Sözleri
- İnsanlar güzelliği birçok değişik şekilde aramışlardı. Ses dizilerinde, kağıda dökülmüş satırlarda, taşların yüzeylerinde, insan bedeninin hareketlerinde, uzaya yayılmış renklerde.
- Sağ taraftaki ağaçlardan birdenbire keskin, yüksek sesli çığlıklar geldi ve küçük, telaşlı bir grup yaratık ormandan fırlayıp Alvin'in çevresini sardılar. Hayretten donakaldı, gözlerine inanamıyordu. Karşısında duran şey kendi dünyasında öyle uzun zaman önce kaybolmuştu ki, adı mitoloji diyarında geçiyordu. Hayat bir zamanlar böyle başlamıştı; bu gürültücü, hayret verici yaratıklar insan çocuklarıydı.
- Alvin Diaspar'da sevgiyi tanımıştı, ama şimdi en az onun kadar değerli olan ve yokluğu halinde sevginin asla en yüksek doyumuna ulaşamayacağı ve sonsuza kadar eksik kalacağı bir şeyi öğreniyordu. Şefkatti bu.
- Alvin, insanoğlu uzun zaman önce ölümsüzlüğün peşinde koştu ve onu sonunda elde etti. Ölümün ortadan kalktığı bir dünyada yaşamın da ortadan kalkacağını unuttular. Yaşamını sonsuza dek uzatabilme gücü bireyi memnun etse de ırka durgunluk getirdi.
Şehir ve Yıldızlar İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kara Güneş ‘’ Against The Fall of Night ‘’ ‘ a 1937 yılında başlayan ve birkaç yılda bitiren yazar, geçen yirmi yıl içinde teknolojinin gelişmesiyle yazdığı ilk kitaptaki bazı fikirlerinin kendisine safça göründüğünü fark edip rahatsız olmuş. Kitabın önsözünde de yeni kitabını yazmaya neden ihtiyaç duyduğunu açıkça şöyle belirtmiş; ‘’ Elinizdeki çalışmamın yaklaşık dörtte birlik bir bölümü Against the Fall of Night'da yer almıştı; ancak önceki kitabı okumuş olanların bile bunu kelimenin tam anlamıyla yeni bir kitap olarak göreceklerine inanıyorum. Haklı da çıktı. Eski yüzlere yeni karakterler eşlik ediyor bu kitapta, ayrıca teknolojisi de yazarın tam da söz verdiği gibi atom seviyesinde yeniliklere sahipti. Adamın aklında malzeme bol olunca aynı hikayeyi kolayca yeni bir hikayeye dönüştürmüş. Ayrıca kişiliğine yılların verdiği tecrübe ve olgunluğun da emareleri sinmiş kitaba. İlk kitapta uzaya açılma fikri, bu kitapta ise birbirisinden zıt gelişen iki ayrı toplumunun insanlarının artı ve eksilerinin eleştirilip değerlendirilmesi ön plana çıkmıştı. Alivn' in çocukları ve göbek deliğini görünce tepkilerine dikkat ediniz. İlk toplum Diaspar' da duvarlar arasında kapalı yaşayan ölümsüzler, ikincisi ise Lys şehrinde yaşayan ve doğada yaşamayı başarmış telepatlar. İki toplumun farkları üzerinde durulurken, aslında insanlığın, ideallerinin, hırslarının, olmazsa olmazlarının üzerinde düşüncelere dalacaksınız. (Galadriel)
Kara Güneş kitabının geniş özetidir bu roman. Aslında yazdığı romanı yetersiz görüp genişletmiştir bu romanında. Bir yazar, düşüncelerini değiştirebilir. Böyle bir cümle kuruyor yazar bu kitabın önsözünde. İki farklı toplum, birbirine zıt yaşamlar derken ben gene farklı profillere neler yüklenebilir bunu gördüm. Ben bunu iki farklı hayatın bir bağlanması, bir yorumu olarak okudum aslında. İki farklı bedene bürüdüm bu toplumları ve bu iki farklı bedenin birbirine zıt özelliklerinin bir karşılaştırması olarak okudum. Neden? Diasparlar aslında kendini kapatmış ölümsüzler, Telepatlar ise LYS şehrinde yaşayan canlılar. Bunların birbiriyle olan zıtlıkları, idealler, hırslar, hevesler üzerinden bir insanlık karşılaştırmasına dönüyor ki zaten herkesi bitme noktasına getiren de bu hırs. Gene geliyor: Neden? Karşınızda iki insan hayal edin. Biri sizi canından çok seven, sizden başkasını düşünmeyen, sizinle uyuyup sizinle kalkan, rüyasında bile sizi arayan, aldığı her nefeste sizi arayan birisi. Biliyorum bu hayal, böyle biri yok diyeceksiniz ama bu SİZİ SEVEN. Bir diğeri de SİZİN SEVDİĞİNİZ: Umursamayan, insan yerine koymayan, hatta bunların ortak sözleşmelerinde tek amaçları da SEX üzerine kuruludur inanır mısınız? İnanmasanız da olur sanki bu gerçeği değiştirecek. Siz hangisini seçerdiniz diye soracağım ve şöyle bir cevap (aslında gene soru) vereceğim: O zaman neden sizi sevene gereken kıymeti vermek yerine SEVDİĞİM dediklerinize koşuyorsunuz be insanlar! Be reziller! Bre alçaklar diye de bitireyim tam Cüneyt Arkın filmi tadında olsun. Sözüm odur ki, incittiğiniz yerden incinmeniz dileğimi her defasında dile getirecek; en ufak hakkımı dahi helal etmediğimi belirteceğim. Ben cefa çektimse kimse sefa sürmesin. Hoş, bu hırs bitirecek zaten ama olsun. Sevdim bu kitabı. Kafa yapıma uyuyor. İyi okumalar dilerim.. (Sadık Kocak)
Şehir ve Yıldızlar PDF indirme linki var mı?
Arthur C. Clarke - Şehir ve Yıldızlar kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Şehir ve Yıldızlar PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Arthur C. Clarke Kimdir?
Yazdığı bilimkurgu romanı 2001: A Space Odyssey ve yönetmen Stanley Kubrick ile birlikte çalıştığı aynı isimli film ile meşhurdur. Aynı zamanda Mysterious World adlı İngiliz televizyon serisisin yapımcılığını ve sunuculuğunu da yapmıştır. Clarke, Robert A. Heinlein ve Isaac Asimov'la birlikte, bilimkurgunun "üç büyük yazar"ından biri olarak kabul edilmektedir.
Clarke 1941–1946 yılları arasında Kraliyet Hava Kuvvetleri'nde radar eğitmeni ve teknisyeni olarak çalıştı. 1945 yılında teklif ettiği "uydu iletişim sistemi" önerisinden dolayı 1963'de Franklin Institute Stuart Ballantine'den altın madalya kazandı.1947–1950 yılları arasında ve daha sonra tekrar 1953'te "British Interplanetary Society" (İngiliz Gezegenlerarası Topluluğu) başkanlığı yaptı.
Clarke dalışa olan merakından dolayı 1956 yılında Sri Lanka'ya yerleşti ve ölümüne dek orada yaşadı. 1998 yılında İngiliz Krallığı tarafından şövalye ilan edildi ve 2005 yılında Sri Lanka'nın en yüksek sivil onuru Sri Lankabhimanya ile onurlandırıldı.
Arthur C. Clarke Kitapları - Eserleri
- Çocukluğun Sonu
- 2001: Bir Uzay Destanı
- Rama’yla Buluşma
- 2010 : Uzay Efsanesi 2
- 3001: Son Efsane
- 2061: Uzay Efsanesi 3
- Rama Bahçesi
- Rama 2
- Bir Uzay Efsanesi
- Rama'nın Sırrı
- Şafak Projesi Phobos
- Susuz Deniz
- Şehir ve Yıldızlar
- Kara Güneş
- Richter 10
- Tanrının Dokuz Milyar Adı
- Uzak Dünyanın Şarkıları
- İmparator Dünya
- Cennetin Çeşmeleri
- Tetik 2
- Tetik 1
- Geleceğin Çehresi
- Beşik
- Uzayda Serüven
- Yunus Adası
Arthur C. Clarke Alıntıları - Sözleri
- Meydan okumaya cesaret ettikleri sonsuz ve devasa boşluk karşısında insanoğlunun umut ve korkuları ne kadar küçük kalıyordu. (Tanrının Dokuz Milyar Adı)
- “Milletin tembel süngerlere dönüşmesine şaşmamalı; her daim emiyorlar ama asla üretmiyorlar.” (Çocukluğun Sonu)
- Yaşı kavranılamazdı, ama ölüme gelince Ay ölmemişti çünkü şimdiye kadar hiç yaşamamıştı. (2001: Bir Uzay Destanı)
- ".... Onlara kalsa Evren'de bütün yollar Dünya'ya çıkıyor." (Çocukluğun Sonu)
- Yıldızların ötesinde tanrısal güçler ve ülkeler gizleniyor olsa da, diye hatırlattı Poole kendisine, sıradan insanlar için iki şeyin önemi vardı: Aşk ve Ölüm (3001: Son Efsane)
- Hiçbir zaman ders almasını öğrenemeyecek insanlar vardır. (Geleceğin Çehresi)
- henüz ikimiz de çocukken seni Yüzüklerin Efendisi ile tanıştırmamı hatırlıyor musun? İşte, Io Mordor'dur. Üçüncü bölüme bak. "Erimiş taşlardan kıvrıla büküle akan nehirler.. soğuyunca, acı içindeki topraktan kusulmuş çarpık ejderha şekilleri gibi duruyorlardı" diye bölüm var. Bu mükemmel bir tasvir. Tolkien Io'nun ilk resmi görülmeden çeyrek yüzyıl önce nereden biliyordu? İşte sana Doğa'nın sanatı taklidi. (Bir Uzay Efsanesi)
- Üzüntü ve sevinç. Sevinç ve üzüntü. İnsanlar nerede olurlarsa olsunlar. Dünya'da. Yıldızların ötesindeki yeni dünyalarda. Şimdi ve daima. (Rama'nın Sırrı)
- " Bir başarı elde edene kadar sabredin. " (Susuz Deniz)
- İnsan ırkı, doğası gereği kendi ırkından kişilerin boyunduruğu altına girmez. (Çocukluğun Sonu)
- Birileri bir zamanlar "Politika, mümkün olanı yapma sanatıdır." dememiş miydi? Kesinlikle doğru; onun için sadece ikinci sınıf beyinler politikaya girerler. Dahiler ise imkansıza meydan okurlar. (3001: Son Efsane)
- Sağ taraftaki ağaçlardan birdenbire keskin, yüksek sesli çığlıklar geldi ve küçük, telaşlı bir grup yaratık ormandan fırlayıp Alvin'in çevresini sardılar. Hayretten donakaldı, gözlerine inanamıyordu. Karşısında duran şey kendi dünyasında öyle uzun zaman önce kaybolmuştu ki, adı mitoloji diyarında geçiyordu. Hayat bir zamanlar böyle başlamıştı; bu gürültücü, hayret verici yaratıklar insan çocuklarıydı. (Şehir ve Yıldızlar)
- “Buluş ve keşif tarihinden bir şey öğrendiysek, o da uzun vadede en cüretkar kehanetlerin gülünç derecede muhafazakâr görünmesidir.” (Bir Uzay Efsanesi)
- Nesillerdir varolan gelmiş geçmiş en zengin insan oydu; ne var ki tüm bu sahip olduklarını bir daha hiç göremeyeceği babasının sakin, gri gözlerinden gelecek tek bir bakış için feda etmeye hazırdı. (Tanrının Dokuz Milyar Adı)
- Sadece filozoflar cevaplanamayan sorularla ilgileniyordu. (Tanrının Dokuz Milyar Adı)
- "Eğer sevmiş olduklarımızdan fazla yaşarsak, o sevginin anılacak kısımlarını yeniden yaşamak, neden tamamiyle hoşa giden bir mutluluk kaynağı olmasın?" (Rama'nın Sırrı)
- "Gerçekten korkutucu," diye Richard hararetle onun sözünü kesti. "Fakat aynı zamanda heyecan verici... Bazen bir kitapçıda veya kitaplıkta olduğum zaman, bilmediğim şeylerin etkisiyle bunalırım ve bütün kitapları teker teker okumak için güçlü bir istek tüm vücudumu kaplar. Evrendeki tüm ırkların bilgilerini birleştiren gerçek bir kitaplıkta olmanın nasıl bir şey olduğunu düşün... Düşüncesi bile beni sarhoş ediyor." (Rama 2)
- Geri döndüğünde yabancı kalabilirsin. (Çocukluğun Sonu)
- “İnsan ırkını ciddiye alsam eskiden sahip olduğum muazzam zihinsel güçlerimin geri kalanını da yitiririm.” (Çocukluğun Sonu)
- Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. (Rama’yla Buluşma)