Sevda Sözleri - Cemal Süreya Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Sevda Sözleri kimin eseri? Sevda Sözleri kitabının yazarı kimdir? Sevda Sözleri konusu ve anafikri nedir? Sevda Sözleri kitabı ne anlatıyor? Sevda Sözleri kitabının yazarı Cemal Süreya kimdir? İşte Sevda Sözleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Cemal Süreya
Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları
İSBN: 9789753634560
Sayfa Sayısı: 332
Sevda Sözleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Cemal Süreya, Cumhuriyet Dönemi şiirinin en özel "vitamin"iydi.
Lirik, erotik, politik gür bir ırmak.
"Sevda Sözleri" bu büyük ustanın bütün şiirlerini bir araya getiriyor.
Öyle bir bütünlük ki bu, sıcak, tılsımlı ve ölümsüz...
Sevda Sözleri Alıntıları - Sözleri
- Biliyorum sana giden yollar kapalı...
- "Ağlarım aklıma geldikçe gülüştüklerimiz"
- Biliyorum sana giden yollar kapalı Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni Ne kadar yakından ve arada uçurum; İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi Uyandım uyandım, hep seni düşündüm Yalnız seni, yalnız senin gözlerini Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım Ben artık adam olmam bu derde düşeli Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda; Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu; Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım Bu böyle pek de kolay değil gerçi… Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya; Bunun verdiği mutluluk da az değil ki Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa, Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem, Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi: Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri
- "Ne güzel adamlar var Seven Özleyen Bekleyen İhanet nedir bilmeyen Aşık olabilen Ve birde kadınlar var Böylesi adamlara hiç denk gelmeyen."
- Ne güzel adamlar var, seven, özleyen, aşık olan, ihanet etmeyen! Birde kadınlar var, böylesi adamlara denk gelmeyen...
- Sarılsana bana. Böyle sıkı sıkı , Herşey geçecekmiş gibi...."
- Biliyorsun ben hangi şehirdeysem Yalnızlığın başkenti orası...
- Gözlerinin içine bakarken Varlığına şükrettiğim.."
- "Sevgilim olsun istemiyorum Sevdiğim olsun istiyorum. Her gün görmek değil , Benim olduğunu bilmek istiyorum . Elini tutmak değil Kıyamadan sadece gözlerine bakmak istiyorum. İki gün değil , ebediyen sürsün istiyorum . Uğruna ölmek değil , O' nun için yaşamak istiyorum.."
- Gözlerim. Gözlerim yanıyor
Sevda Sözleri İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Cins Şair!: Okuduğum en aykırı ve en uyumlu şiir kitabı oldu. Bir şair nasıl hem her şeye bu kadar aykırı olurken bu kadar uyumlu olabilir? Cevabı basit. Cins şair olmanız gerekir. Şimdi bana kızmayın Cemal Süreya'ya cins diyorum diye. Naçizane kendisi büyük bir şair olmadığı için mutluluğunu dile getirirken cins şair olduğunu iddia ediyor. Bizim ona isim aramamıza gerek yok bence. Kendi koymuş zaten. Cins şair! Açık söylemek gerekirse bazı şiirlerinden hiçbir şey anlamadım. Yani kim neden böyle bir şey yazar, diye düşündüğüm şiirleri oldu. Tabiki böyle bir şairin canı sıkılınca saçma sapan şeyler yazmayacağının bilincinde. Cins şair olduğu için Süreya abi bazı şiirlerini okurken "Ya gene ne anlatıyorsun kardeşim?" demeniz normal. Kardeşim diyin ama. Amca diyin. Abi diyin. Dede diyin. Cins sonuçta. Aynı bizler gibi. Üstün saymıyor kendini cins şairimiz toplumun bu kadar üzerinde şiirler yazarken. Dedik ya adam aykırı. Her şeye aykırı ama. Şiir yazarken bir yandan kuralları tırpanla biçerken bir taraftan da tüm kuralları uyguluyor. Çok samimi cins şairimiz. Her arkadaşına şiir yazmış. İlhan Berk'e ayrı bir kitap olacak kadar şiir yazmış ama. Onun yeri ayrı belli. Bizden olan bizden şeyleri anlatmış cins şair her şiirinde. Kimi zaman anlaşılmamış kimi zaman hayranlıkla bakılmış. Ama kimse bu cins şairin ne olduğunu anlamamış. Şahsen ben çözemedim Cemal Süreya'yı. Yani şairlerin yazarların safı olur ama adam bir şiirde şarabı övmüş öbüründe namazdan bahsediyor. Başkasında Tanrıya ahkam kesiyor başkasında övgü yapıyor. Dedik ya canım en başta. Adam cins! Eee biz cins insanlara da bizden olan bu cins şairimizi okumak düşüyor. Keyifli okumalar... (Oğuzhan Güneş)
Mis gibi bir kitap. Kesinlikle öneririm. En sevdiğim şiir ektedir : Biliyorum sana giden yollar kapalı Üstelik sende hiçbir zaman sevmedin beni Ne kadar yakından ve arada uçurum; İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi Uyandım uyandım, hep seni düşündüm Yalnız seni, yalnız senin gözlerini Sen bayan Nihayet , sen ölümüm kalımım Ben artık adam olamam bu derde düşeli Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum orda oraya Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi Ve içim götürmez kenarından kesilmiş bir ekmeği Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda; Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu; Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri Raslaşmamak için elimden geleni yaparım Bu böyle pek de kolay değil gerçi Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya; Bunun verdiği mutluluk da az değil ki Çıkar giderim bu kentten olmazsa, Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki Inan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem, Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri (Asyaa)
BİR SÖZDÜR SEVDA: YouTube kitap kanalımda Sevda Sözleri kitabını önerip en sevdiğim şiirlerden bahsettim: https://youtu.be/ZHFew7sBSeE Cemal Süreya ile tanıştığım kitap olmuştur. Tanışma ki ne tanışma hem de... Hayatımda ilk kez Cemal Süreya okuduğum için kitabın başlarında epey zorlandım açıkçası. Fakat sonra kendime göre bir yöntem geliştirdim. Evet... Cemal Süreya'nın beyninin içine girmek. Kitapta geçen o büyülü ve anlamları oldukça kapalı dizeleri başka türlü anlayamayacağımı düşündüm. İkinci Yeni akımını en iyi temsil eden bu alabildiğine özgür, alabildiğine serbest, alabildiğine İkinci Yeni olan ve şiirin anayasaya aykırı olduğunu söyleyen bu adamın beyninin hücrelerine kadar girmeye karar verdim. Turgut Uyar okurken anladığım satırları Cemal Süreya okurken anlayamıyordum ve bir insana böyle dizeleri yazdıran hücrelerin orada gerçekten neler yaptığına dair çok meraklandım. Ve başlıyoruz. Beynini alıp içine baktığımda herkes gibi Cemal Süreya'nın beyninde de 5 duyuya ait merkezler vardı. Bunlardan 1.si olan koklama merkezinde sigaraya karşı gelişmiş olan dehşet bir sinestezi vardı. Sanki Cemal Süreya sigarayla ve sigara içerek görüyordu dünyayı. Her ne kadar kendim olarak sigarayı sevmesem de bir insan sigarayı nasıl bu kadar sevebilir dedim ve beynindeki hücrelere baktığımda hepsi gerçekten de sigara içiyordu. Keşke yalnız bunun için çizseydim seni. 2. merkezimiz olan duyma merkezinde "Ölüyorum tanrım / Bu da oldu işte. / Her ölüm erken ölümdür / Biliyorum tanrım." ve "Ama kadınlar, Tanrım, / Öyle sevdim ki onları, / Gelecek sefer Dünyaya / Kadın olarak gelirsem, / Eşcinsel olurum." gibi dizeleri Cemal Süreya'ya yazdıran ve Tanrı'yla arasındaki konuşmaları gerçekleştiren hücrelere bakmak zorundaydım. Evet, hücrelerin hepsi de namaz kılıyorlardı ve hepsinin de Tanrı inançları vardı. Onun dediği sözleri duymuşlardı ve bunlar artık Cemal Süreya'nın beyninde bir yakarış halini almıştı. Keşke yalnız bunun için çizseydim seni. 3. merkezimiz olan görme merkezinde Cemal Süreya'nın dünyayı nasıl gördüğünü anlamaya çalışırken kitabında kullandığı ve hakkında hiçbir fikir sahip olmadığım katırtırnakları, Alucra, Ceylanı bahri, tuyuğ, talvek, dulda, Dorothy Lucy, Prudhon sosyalisti, çağanoz, pavurya, Peleponez, Kişverkişan, Ağu, muhannetlik, mekkare, svidrigavlov, astrakon, siraküza, cürmümeşhut, ürüzger gibi kelimelere rastladım. Cemal Süreya'nın yayınevlerinde danışmanlık, ansiklopedilerde redaktörlük ve çevirmenlik yaptığını bildiğim için bir insanın aslında bu kadar kelime haznesi olduğuna şaşırmıyordum. Çünkü beyninin içindeki görme merkezinde bütün hücreler gerçekten de kitap okuyordu. Keşke yalnız bunun için çizseydim seni. 4. merkezimiz olan tatma merkezinde Cemal Süreya'nın dünyayı rakılarla, biralarla yani genel olarak alkolle tattığını gördüm. Hücrelerinde ise durum değişmiyordu. O merkezdeki bütün hücreler gerçekten de ölümüne içiyorlardı. Keşke yalnız bunun için çizseydim seni. 5. merkezimiz olan dokunma merkezinde Cemal Süreya'nın dünyayı ve zamanı erotizmle, cinsellikle ve tensel temasla açıkladığının farkına vardım. "Seni kucağıma alıyorum / Tarifsiz uzuyor bacakların" ve "Yoksuluz gecelerimiz çok kısa / Dört nala sevişmek lazım" gibi dizelerin sahibinin dokunma merkezindeki hücreleri görmek zorundaydım. Evet, oradaki bütün hücreler de gerçekten sevişiyorlardı. Keşke yalnız bunun için çizseydim seni. Ben, Cemal Süreya'yı bir Jazz müzisyenine benzetiyorum. Neden mi? Çünkü Jazz müzik türü de alabildiğine özgür, alabildiğine serbest ve diğer türler arasında sivrilen bir türdür. Hiçbir kuralı dinlemeden bazen hızlı, bazen yavaş, bazen acıklı, bazen sevinçli olur o da. Yani Jazz da aslında müziğin anayasasına aykırı bir türdür diyebiliriz. Keşke yalnız bunun için çizseydim seni. İşte ben de blog'umdaki çizimle Cemal Süreya'yı bir Jazz müzisyeni edasında, saksafon olarak kullandığı enstrümanı kocaman bir sigara olarak, bu kocaman sigaranın tuşlarını da hayatında birlikte olduğu kadınlar olan Tomris, Seniha, Güngör, Zuhal vs. olarak, bu sigaradan çıkan dumanların oluşturduğu görüntülerin de Cemal Süreya'nın şiirlerinde kullandığı imgeler olan minareler, üçgenler, coğrafi terimler, Dünya, Türkiye'nin hali olarak düşünmeye çalıştım. Cemal Süreya dili ve dizeleri gerçekten özgür kullanıyordu çünkü. Ona Jazz müziğini yapma yetisini anca böyle verebileceğimi düşündüm. Ayrıca Cemal Süreya'nın, Mülkiye kantini gibi gürültülü bir ortamda yazı yazmakla kendine yazı yazarken gürültülü ortam isteği gibi bir duyguyu aşılamış olduğunu öğrendim. İşte ben de onu bu çizimle böyle gürültülü bir ortama kavuşturdum aslında. Çünkü o alabildiğine özgür, alabildiğine serbest bir adamdı. Keşke yalnız bunun için çizseydim seni. İncelememin çizimli versiyonu ve daha detaylı hali için blog'uma bakmanızı öneririm : https://kitapciziyorum.blogspot.com.tr/2017/04/sevda-sozleri-cemal-sureya.html (Oğuz Aktürk)
Kitabın Yazarı Cemal Süreya Kimdir?
Asıl adı Cemalettin Seber'dir.
Cemal Süreya 1931'de o yıllarda Erzincan'a bağlı olan Pülümür ilçesinde doğdu. Çocukluğunun ilk yıllarını Erzincan şehrinde geçirdi. 1938'de Dersim İsyanı sonrasında ailesi Bilecik'e sürgün edildi. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye ve İktisat Bölümü'nü bitirmiştir. Maliye Bakanlığı'nda müfettiş yardımcılığı ve müfettişlik, darphane müdürlüğü, Kültür Bakanlığı'nda kültür yayınları danışma kurulu üyeliği, Orta Doğu İktisat Bankası yönetim kurulu üyeliği ve 25 yılı aşkın Türk Dil Kurumu üyeliği görevlerinde bulunmuştur. Yayınevlerinde danışmanlık, ansiklopedilerde redaktörlük, çevirmenlik yapmıştır.
Ağustos 1960'tan itibaren yalnızca dört sayı çıkarabildiği Papirüs dergisini Haziran 1966- Mayıs 1970 arası 47, 1980-1981 arası iki sayı daha çıkardı. Pazar Postası, Yeditepe, Oluşum, Türkiye Yazıları, Politika, Yeni Ulus, Aydınlık, Saçak, Yazko Somut, 2000'e Doğru gibi yayın organlarında şiir ve yazılarını yayımladı.
İkinci yeni hareketinin önde gelen şair ve kuramcılarından sayılan Cemal Süreya'nın ilk şiiri Şarkısı Beyaz, Mülkiye dergisinin 8 Ocak 1953 tarihli sayısında yayımlanmıştır. Geleneğe karşı olmasına rağmen geleneği şiirinde en güzel kullanan şairlerden birisiydi. Kendine özgü söyleyiş biçimi ve şaşırtıcı buluşlarıyla, zengin birikimi ile, duyarlı, çarpıcı, yoğun, diri imgeleriyle ikinci yeni şiirinin en başarılı örneklerini vermiştir. Ölümünden sonra adına bir şiir ödülü kondu. 1997'de de Cemal Süreya arşivi yayımlandı.
Cemal Süreya Kitapları - Eserleri
- Sevda Sözleri
- On Üç Günün Mektupları
- Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi
- Bir Kırlangıcın Daha Var
- Üvercinka
- 99 Yüz
- Günübirlikler
- Güvercin Curnatası
- Günler
- Üstü Kalsın
- Şapkam Dolu Çiçekle
- Türkçe Bilenin İşi Rast Gider
- Papirüs'ten Başyazılar
- Soluğundan Öptüm Seni
- Güz Bitiği
- Folklor Şiire Düşman
- Beni Öp Sonra Doğur Beni
- Göçebe
- Yürek ki Paramparça
- Sen Varsın Gecede
- Yabancı Yayınlar
- Uzat Saçlarını Frigya
- Sıcak Nal
- Aydınlık Yazıları "Paçal"
- Seviş Yolcu
- Mülkiyeli Şairler
Cemal Süreya Alıntıları - Sözleri
- Küçük bir kitaptır yaşamak, elinde tutmaya yarar.. (Üstü Kalsın)
- Biz kırıldık daha da kırılırız Ama katil de bilmiyor öldürdüğünü Hırsız da bilmiyor çaldığını Biz yeni bir hayatın acemileriyiz Bütün bildiklerimiz yeniden biçimleniyor Şiirimiz, aşkımız yeniden, Son kötü günleri yaşıyoruz belki İlk güzel günleri de yaşarız belki Kekre bir şey var bu havada Geçmişle gelecek arasında Acıyla sevinç arasında Öfkeyle bağış arasında (Beni Öp Sonra Doğur Beni)
- Yarın bizi beraber görenler kimdi o yanındaki diye sorarlarsa beni detaylı anlatma. Kısaca; ömrümün geri kalanı dersin. (Güvercin Curnatası)
- İki çay söylemiştik orda, biri açık, Keşke yalnız bunun için sevseydim seni. (Seviş Yolcu)
- "Zaman lazım sadece, unutacaksın! Nasıl unuttuysan çocukluğunu, kırılan oyuncaklarını. Kırılan kalbini de öyle unutacaksın. (Günübirlikler)
- Gittikçe uyanan bu ülkeler belki de Batı’ya karşı ilk rövanşlarını edebiyatla alacaklardır. (Papirüs'ten Başyazılar)
- Biz kırıldık daha da kırılırız Ama katil de bilmiyor öldürdüğünü (Beni Öp Sonra Doğur Beni)
- "Biz kırıldık daha da kırılırız Ama katil de bilmiyor öldürdüğünü" (Beni Öp Sonra Doğur Beni)
- "Faşizm bir ideoloji değil bir kötülüktür." (Türkçe Bilenin İşi Rast Gider)
- Olmuyor seninle dedi. Yutkunamadım. (Günler)
- Senin bir havan var beni asıl saran o Onunla daha bir değere biniyor soluk almak.. (Üvercinka)
- Sevgiler uzaklaşsa da, sevgi olarak kalır. (Şapkam Dolu Çiçekle)
- "Sevgilim olsun istemiyorum Sevdiğim olsun istiyorum. Her gün görmek değil , Benim olduğunu bilmek istiyorum . Elini tutmak değil Kıyamadan sadece gözlerine bakmak istiyorum. İki gün değil , ebediyen sürsün istiyorum . Uğruna ölmek değil , O' nun için yaşamak istiyorum.." (Sevda Sözleri)
- Duygular albayım,bazı ifadelere sığmıyor... (Bir Kırlangıcın Daha Var)
- Yetmez mi buncadır avareyiz Taze sabahtan hüzünlü akşama (Sen Varsın Gecede)
- Nasıl bir his biliyor musun ? Oda çok geniş ama sığamıyorsun, bak kapı orda ama çıkamıyorsun, pencere açık ama nefes alamıyorsun.. (Yürek ki Paramparça)
- kötülüklerin büsbütün egemen olduğu namussuz bir çağ bu biliyorsun (Üvercinka)
- Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti (Seviş Yolcu)
- Dünyada ki en güçlü insanlar kimlerdir diye sorsalar; Kendi başının çaresine bakmayı öğrenmiş kadınlardır derim….” (Bir Kırlangıcın Daha Var)
- Dokunulmasa da, Görülmese de; Kalpte yer verilir bazısına… Nedensiz! (Üstü Kalsın)