Şiir - Pir Sultan Abdal Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Şiir kimin eseri? Şiir kitabının yazarı kimdir? Şiir konusu ve anafikri nedir? Şiir kitabı ne anlatıyor? Şiir PDF indirme linki var mı? Şiir kitabının yazarı Pir Sultan Abdal kimdir? İşte Şiir kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Pir Sultan Abdal
Yayın Evi: Birgün Yayınları
İSBN:
Sayfa Sayısı: 96
Şiir Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Şiir Alıntıları - Sözleri
- Ne mutlu eğri zamanda doğru yerde durabilene.
- Ne mutlu eğri zamanda doğru yerde durabilene...
- Pir Sultan Abdal'ım hey Hızır Paşa Yazılanlar gelir sağ olan başa Hasret koydun beni kavim kardaşa Açılın zindanlar pire gidelim
- Kul olayım kalem tutan ellere Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz Şekerler ezeyim şirin diline Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz Allahı seversen kâtip böyle yaz Dün ü gün ol şah'a eylerim niyaz Umarım yıkılır şu kanlı Sivas Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz Sivas illerinde sazım çalınır Çamlı beller bölük bölük bölünür Ben dosttan ayrıldım bağrım delinir Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz Münafıkın her dediği oluyor Gül benzimiz sararuban soluyor Gidi Mervan sâd oluban gülüyor Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz Pir Sultan Abdal'ım ey Hızır Paşa Gör ki neler gelir sağ olan başa Hasret koydu bizi kavim kardaşa Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz
- Karşıda görünen ne güzel yayla Bir dem süremedim giderim böyle Ala gözlü Pirim sen himmet eyle Ben de bu yayladan Şah'a giderim Eğer göğerüben bostan olursam Şu halkın diline destan olursam Kara toprak senden üstün olursam Ben de bu yayladan Şah'a giderim Bir bölük turnaya sökün dediler Yürekteki derdi dökün dediler Yayladan ötesi yakın dediler Ben de bu yayladan Şah'a giderim Dost elinden dolu içmiş deliyim Üstü kan köpüklü meşe seliyim Ben bir yol oğluyum yol sefiliyim Ben de bu yayladan Şah'a giderim Alınmış abdestim aldırırlarsa Kılınmış namazım kıldırırlarsa Sizde Şah diyeni öldürürlerse Ben de bu yayladan Şah'a giderim Pir Sultan Abdal'ım dünya durulmaz Gitti giden ömür geri dönülmez Gözlerim de Şah yolundan ayrılmaz Ben de bu yayladan Şah'a giderim
- Gelir senden önce yükseğe çıkar Gözlerinden kanlı yaşını döker Ayağın kayınca urganın çeker En iyi dostundan sakın sen seni.
- Şu karşı yaylada, göç katar katar, Bir güzel sevdası serimde tüter, Bu ayrılık bana ölümden beter, Geçti dost kervanı, eyleme beni. Şu benim sevdiğim başta oturur, Bir güzelin derdi beni bitirir, Bu ayrılık bana zulüm getirir, Geçti dost kervanı, eyleme beni. Ben gidersem sunam bana ağlama, Ciğerimi aşk oduna dağlama, Benden başkasına meyil bağlama, Geçti dost kervanı, eyleme beni. Gider isem bu il sana yurt olsun, Münafıklar aramızda kurt olsun, Ben ölürsem yüreğine dert olsun Geçti dost kervanı, eyleme beni. Pir Sultan Abdal'ım dağlar aşalım, Aşalım da dost iline düşelim, Çok nimetin yedim helallaşalım, Geçti dost kervanı, eyleme beni.
- Bozuk şu cihanın pergeri bozuk Yazıktır şu geçen ömüre yazık
Şiir İncelemesi - Şahsi Yorumlar
16 yy da yaşamış tasavvuf halk şairimiz Pir Sultan Abdal'ın siirlerinde Allah, Muhammet, Ali , On iki imam sevgisini sıkça işlemiştir.7 büyük alevi şairden biri kabul edilmektedir. Pir Sultan ve Hızır paşa hikaye sini Yasar Kemal'in İnce Mehmet'in üçüncü romanından sizlere alıntı yapıyorum... Birisi aşık, hem pir, hem aşık. Güzel türküler söyler. Alevi, Kızılbaş, asi. Şahın adamı, Şah Alinin, hani Düldül atının sahibi Hazreti Ali var ya, onun adamı. Bu yüzden de padişaha düşman, ona asi. Bir sabah yanında çalışan Hıdırı çağırır, ben bu gece bir düş gördüm Hıdır, der. Düşümde İstanbula gidiyormuşsun, orada Vali olup Sivasa geliyor, beni burada Sivas çarşısında asıyormuşsun. Haydi güle güle. Yazgının önüne geçilmez. Hıdırdır, pirin ellerine, ayaklarına düşer, aman pirim, yaman pirim,ben seni nasıl asarım, yeter ki Vali olayım. Pir Sultandır, yürü git Hıdır, der, onu yolcu eyler. Hıdır gider, aradan yıllar geçer, Sivasa bir Vali gelir Hızır adında. Bir gün Valinin aklına gelir ki onu düşünde görerek, himmet edip İstanbula yollayan piri Yıldızelinin Banaz köyündedir. Hani o Vali olup beni asacaksın demişti ya, ben ona büyük, misli görülmemiş bir şölen çekeyim de görsün, der. Sivasla Banaz arası üç günlük yol. Şölen gününü hazırlar, Sivasın ileri gelenlerini, Beylerini, Ağalarını da çağırır ki pirine nasıl bir saygı gösteriyor Vali, Vali olduğu halde. Sivasla Banaz arası üç günlük yoldur, Vali adamlarını göndertip Pir Sultan Abdalı sarayına getirtir, o şölen yerine gelirken huzurunda niyaza varır. Pir buna derecesiz sevinir ya içinde de bir kuşkusu vardır. Bu Hıdır Hızır olmuştur ve hem de Osmanlı... Bir kişi Osmanlı olmuşsa ona güven olmaz. Bir de düşünü görmüştür pir. Derken şölen başlar. Sofrada türlü yemekler vardır, buralarda görülmemiş, bilinmemiş. Sofrada kuş sütü eksik. Herkes yemeği yemeye başlamış, Pir Sultan öyle elleri kolları bağlı gibi durup durmuş. Hızır Paşanın bu gözünden kaçmaz. Buyur pirim, yemek ye. Pir karşılık vermez, herkes iştahla yemeğini yerken o el bile sürmez. Aman pirim... Pir Sultan başını kaldırır, gözlerini oradaki Ağaların, Beylerin, yüksek devlet adamlarının üstünde teker teker dolaştırır, ben bu yemekten yiyemem, der, çünkü bu yemekte tüyü bitmedik yetimlerin hakkı, kan ter içinde çalışanların kanı var, bu yemek zulüm yemeğidir, ben bu yemeği yiyemem, haramdır. Bu yemeği ben değil, köpeklerim bile yemez. Hızır Paşa çok kızar, saçını başını yolar, öfkeden delirir. Durumunu birazıcık kurtarmak, bu Beylerin önünde daha fazla rezil olmamak için, çağır köpeklerini, pirim, der, bakalım yemeyecekler mi... Pirdir, hemen buradan Banaza el eder, köpekler yola düşüp gelirler. Buyur Paşa, işte köpekler. Yemekler Pir Sultanın köpeklerine sunulur, köpekler, yemekleri şöyle uzaktan, burunlarının ucuyla koklarlar, Paşanın adamları ne yaparlarsa yapsınlar yemezler. Paşa bu kadar insan önünde çok bozulur. Bu aşağılanmayı nasıl yutacaktır, durumunu kurtarması gerekir. Düşün gerçek çıkıyor, pirim, der Hızır Paşa. Yalnız sana pirim olduğun için bir kapı daha açıyorum, bu bana yaptıklarına karşılık seni çoktan sallandırmayıydım. Şimdi sen, şu insanların huzurunda üç deme söyleyeceksin, bu üç demede de Şah adı geçmeyecek. Böyle yaparsan seni bağışlarım. Yoksa seni bu sabaha karşı şehrin meydanında en yüce ağaca astıracağım. Pir Sultan sazı kucağına çeker, ilk demesini söyler. Başta Paşa, ortadakiler donar kalırlar. Pir Sultan şiirinin her dizesinde bir kere Şah demiştir. Şölendekiler ikinci demeyi beklerler. O da baştan aşağıya Şahla doludur. Üçüncü deme de öyle. Hızır Paşa, pirim, düşün gerçekleşti, der, asesler piri alırlar Sivas meydanında asarlar. O yüzden Sivasm adı kanlı Sivas kalır. Kıyamete kadar da bu şehir böyle anılacaktır. O sabah günle birlikte bütün Sivasta Pir Sultan Abdalın bu minval üzere asıldığı konuşulur. Bir tanesi der ki, ben ala şafakta Pir Sultanı ak libaslara bürünmüş Kayseri kapısından çıkıp giderken gördüm. Ötekisi, ben de onu Tokat kapısında gördüm, der. Kimi onu şehrin doğu, kimi batı kapısında görmüştür. Kimse pirin asıldığına inanmamaktadır. Kuşkuda olanların bir kısmıysa, Halep oradaysa arşın buradadır, derler. Haydi meydana gidelim de görelim, Pir Sultan asıldıysa oradadır. Şehrin alanına gelirler ki ortalıkta hiç kimse yok. Yalnız bir kalın, uzun ip bir ağacın dalında sallanır durur... (Gamze)
. Tam bir uydurukça ve intihal eseri(!)!.. Edebiyat literatüründe ne kadar anonim şiir vs.. varsa doldurmuşlar içine... giryan_i_mecruh (zaimoğlu mehmet)
HAK YOLU BİR SEN HÂLÂ ALEVİ-SÜNNİ DİYE OYALAN: •tarikat ehline mezhep sorulmaz! ~cümle bir gerçeğe demişler beli tesbihleri allah muhammet ali meşrebi hüseyni ismi mevali~ ~şeriat kapısın muhammet açtı tarikat kapısın ol ali seçti dünyadan nice bin evliya göçtü anlar da gözetir mehdi yoldadır~ • ilimle üstad olur oğlan kimi farz kimi sünnettir eğer bu sırra erersen dolan kapıdan girersen • Allah'a seslen de nereden seslenirsen seslen;ister havradan, ister kliseden , ister camiden , ister cem evinden diyen Pir Sultan Abdal'ın öğütlerine kulak verin. . dinle sana bir nasihat edeyim hatırdan gönülden geçici olma yiğidin başına bir hal gelirse onu yad ellere açıcı olma mecliste arif ol kelamı dinle el iki söylerse sen de bir söyle elinden geldikçe sen iy'lik eyle katı yükseklerde uçucu olma el ariftir yoklar senin fendini dağıtırlar tuzağını bendini alçaklarda otur gözet kendini katı yükseklerde uçucu olma. pir sultan abdal'ım sözüm başarır aşkın deryasını boydan aşırır seni bir mecliste hacildüşürür kötülerle konup göçücü olma . muhabbeti candan ile gideriz biz burada bülbüllük eylemeyiz gülistan kuşuyuz güle gideriz bizim kıymatımız bunda bilinmez muhabbeti candan ile gideriz ne davam var benim şu eller ile benim davam hak ehli kullar ile kerbela'ya giden abdallar ile i mam hüseyin'e bile gideriz. . Derdim bana derman imiş bilmedim...(Aşık Veysel Şatıroğlu) Dert insanı Hakk'a götüren buraktır...(Hz. Mevlana) Sevgili Allah'tır. Dost ise sevgiliye yakışır hareket edendir. Yâr olan Allah'tır. Yâren ise Allah yolunda sana eşlik edecek gönüldaşındır. Seni Allah 'ın yolundan uzaklaştıracak olana ise rakip münkir ya da münafık denir. Seni yarı yolda bırakacak olana hercai denir. Yezid gibilerden olma. Ali gibi ol. Hz. Hüseyin gibi ol. Herkesin içinde bir Hızır Paşa vardır. Sen o Hızır Paşa'yi tez bulasın. Bil ki bulamadığın an dardasın. Bulduğun an imtihandasın. Şu dünyaya kapılıp gitmekteyiz. Dert diye dertciklere düşmekteyiz. •bir kılı kırk pay ederler birin yol tutup giderler dile n'itibar edenler hal içinde hal üsterler• Üç nefeslik ömrümüzde dünya nimetlerine aldanmaktayız. Yüce yaradan ben kırık kalplerdeyim diye buyurdukça hâlâ onun nazargâhını taşıyanları incitmekteyiz. Bazen incir çekirdeğini de doldurmaz sebeplerden. Ders çıkar, öğüt al. Ve hiçbir zaman da biliyorum zannına kapılma, o dediğin yerden imtihan olursun... (Radikalizmin Mistik Önderi)
Şiir PDF indirme linki var mı?
Pir Sultan Abdal - Şiir kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Şiir PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Pir Sultan Abdal Kimdir?
Pir Sultan Abdal, 16. yüzyılda yaşamış, Alevi-Türk ] halk şairi ve ozanıdır. Asıl adı Haydar'dır. Yaşamının büyük bölümü Sivas’ın Yıldızeli ilçesinin Çırçır bucağına bağlı Banaz köyünde geçti. İdam edilen Pir Sultan Abdal'ın ölümünün, 1547-1551 ya da 1587-1590 yılları arasındaki bir tarih olduğu sanılıyor.
Pir Sultan Abdal, şiirlerinde Allah, İslam Peygamberi Muhammed, Ali, On İki İmam ve Ehl-i Beyt sevgisini sıkça işlemiştir. Ayrıca sosyal konulara da yer vermiş ve bunları birer sosyal uyarı niteliğinde işlemiştir. Çoğu şiirini nefes tarzında ilahilerle yazmıştır
Alevi bir şair olduğundan Hakk-Muhammed-Ali motifini kullanmıştır. Alevi geleneklerine bağlı bir dergâh ortamında yetişmiştir. Alevi ekolü tekke eğitiminin etkisiyle insanlar arasında bu yola çağıran bir şahıs olmuştur. Medrese öğrenimini Erdebil'de görmesine rağmen, diğer bazı halk şairlerinin tersine, Divan Edebiyatı'ndan hiç etkilenmemiştir.
Pir Sultan Abdal, Aleviler arasında Yedi Ulular olarak bilinen Yedi Ulu Ozan'dan birisidir. Genellikle Osmanlı bürokrasisine karşı tutumuyla bilinir.Deyişlerinde eski Türk kültürünü ve Alevi inancını yansıtır. Ölümünün ve deyişlerinin etkisiyle kolektif bir bilinç oluşmuş, onun adına birçok şiir, söz, anı oluşturulmuştur. Anadolu halk kültürünün yaşayan bir ögesi olarak görülmüştür
Pir Sultan Abdal Kitapları - Eserleri
- Bütün Şiirleri
- Şiir
- Geçti Dost Kervanı
Pir Sultan Abdal Alıntıları - Sözleri
- Gönül mürşidini arzular. (Bütün Şiirleri)
- Gelir senden önce yükseğe çıkar Gözlerinden kanlı yaşını döker Ayağın kayınca urganın çeker En iyi dostundan sakın sen seni. (Şiir)
- Sana yerden göğe büyük nasihat Gördüğün ört görmediğin söyleme (Geçti Dost Kervanı)
- Mü'minin isteği iyi huy imiş Zâhirde bâtında yeten o imiş (Geçti Dost Kervanı)
- Dar günümde dost düşmanım belli oldu On derdim var ise şimdi elli oldu (Geçti Dost Kervanı)
- Ellerin sözleri bana dert olmaz Yârimin sözleri yaralar meni (Geçti Dost Kervanı)
- Bozuk şu cihanın pergeri bozuk Yazıktır şu geçen ömüre yazık (Şiir)
- Can dedikleri bir kuştur. Kuş kafesten uçar bir gün. (Bütün Şiirleri)
- Bu bir demdir, gelir geçer. (Bütün Şiirleri)
- Ne mutlu eğri zamanda doğru yerde durabilene... (Şiir)
- Kanı(hani) benim ile lokma yiyenler Başı, canı dost yoluna verenler Sen ölmeden ben ölürüm diyenler Dostlar da geriye kaçtı bulunmaz (Bütün Şiirleri)
- Ağrısı diner mi sevdalı başın (Geçti Dost Kervanı)
- Çare ne? Gam, kasvet yuva yaptı sîneme. (Bütün Şiirleri)
- Bülbül figan eder gülün üstüne Gülistansız bağda bülbül öter mi (Geçti Dost Kervanı)
- Pir Sultan Abdal'ım hey Hızır Paşa Yazılanlar gelir sağ olan başa Hasret koydun beni kavim kardaşa Açılın zindanlar pire gidelim (Şiir)
- Herkes ile alıp satma Helali harama katma Yolun eğrisine gitme İncinme gönül incinme (Geçti Dost Kervanı)
- Ne mutlu eğri zamanda doğru yerde durabilene. (Şiir)
- Kul olayım kalem tutan ellere Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz Şekerler ezeyim şirin diline Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz Allahı seversen kâtip böyle yaz Dün ü gün ol şah'a eylerim niyaz Umarım yıkılır şu kanlı Sivas Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz Sivas illerinde sazım çalınır Çamlı beller bölük bölük bölünür Ben dosttan ayrıldım bağrım delinir Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz Münafıkın her dediği oluyor Gül benzimiz sararuban soluyor Gidi Mervan sâd oluban gülüyor Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz Pir Sultan Abdal'ım ey Hızır Paşa Gör ki neler gelir sağ olan başa Hasret koydu bizi kavim kardaşa Kâtip ahvalimi şah'a böyle yaz (Şiir)
- Şu kanlı zalimin ettiği işler Garip bülbül gibi zareler beni Yağmur gibi yağar başıma taşlar Dostun bir fiskesi yaralar beni (Geçti Dost Kervanı)
- İki melek gelir sual sorarlar Dökerler hurcunu gevher ararlar Bir kılın üstüne köprü kurarlar Geçemezsin Hakk'a kul olmayınca (Geçti Dost Kervanı)