diorex

Şiirler - Cahit Zarifoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Şiirler kimin eseri? Şiirler kitabının yazarı kimdir? Şiirler konusu ve anafikri nedir? Şiirler kitabı ne anlatıyor? Şiirler kitabının yazarı Cahit Zarifoğlu kimdir? İşte Şiirler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 04.03.2022 10:00
Şiirler - Cahit Zarifoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Cahit Zarifoğlu

Yayın Evi: Beyan Yayınları

İSBN: 9789754730012

Sayfa Sayısı: 521

Şiirler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Cahit Zarifoğlu`na ait hangi metin olursa olsun, onun dünyasına bir iklime geçer gibi girersiniz. Yeni bir iklime girmenin ne gibi etkileri oluyorsa, nasıl değiştiriyorsa insanı öylece değişirsiniz. 

- Alim Karaman 

Türkçe`de hem hem âhenge ulaşmak, hem de duygu iletişimini sağlamanın belki de en çetin bir şairlik görevi olduğu günümüzde, bir de buna "avucunda kor tutmayı" eklemişti. "Hal"ini iyiye doğru sürekli yüceltirken, "şiir"ini de yeni "hal"ine uydurma savaşında idi. 

- Prof. Dr. Hüseyin Hatemi 

Cahit Zarifoğlu o hale gelmişti ki, kendi dünyası içinde bir şiir dili kurmuştu ve bunu çok iyi kullanırdı. Yani şiire, o anlatılmaz olana ait bir durum çıktığı zaman, bir algılama olduğu zaman onu hemen anında şiire döküverirdi. 

- Erdem Beyazıt -...

 

Şiirler Alıntıları - Sözleri

  • " İçim, ey içim, bu yolculuk nereye? Yine bir şehrin ölümünü başlatır gibisin... "
  • Ve insan en çok göğe vurgun.. Sonra zifiriye.. Şiire.. Ve hep Allah'a.
  • Fikirle tartışın, küfürle değil.
  • Yol boyunca Beşikten başlayıp Mezarlara kadar Önce besmele En güzel kelime Allahım Yol boyunca Bırakma elimi Düşerim sonra Allahım Niçin halkettinse beni Kalbime söyle iyice Engellerden arınsın yolum Allahım O güzeller güzeli Hangi iyilik diledi senden Dilerim ben de öylelerini Allahım Peygamber efendimiz Hangi şerlerden sığındıysa sana Upuzak tut benden de onları Allahım Yol boyunca Tarih boyunca Başıboş bırakma bizi
  • Vazgeçtim, Sen Ekim'de gel. Eylül'de herkes geliyormuş..
  • " Düştümse eğer sana bakarken düştüm. "
  • “En uzun yoldur insanın içi.”
  • " Ve, kuşlar da kaderle uçar... "
  • " ..ah şu yalnızlık, kemik gibi ne yanına dönsen batar. "
  • Vazgeçtim, Sen Ekim'de gel. Eylül'de herkes geliyormuş.
  • "Dünya diz çöktüğüm yer kadardır..."
  • Yıkılmak binaya mahsus bir şey değil ki züleyha, bir insanın bir cümle ile yıkıldığını gördüm ben.
  • Bir gülsen ağlayacağım, bir gülsen;kendimi bulacağım.
  • Ve insan en çok göğe vurgun.. Sonra zifiriye.. Şiire.. Ve hep Allah'a..

Şiirler İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Zarif adam ve şiirleri: Ünlü şairleri belli kefelere koyarız. Belli akımlardan etkilendiler deriz. Mesela kimine Parnasizmden etkilendi deriz. Kimine sembolist deriz. Kimine fütürist kimine dadaist gibi şeyler deriz. Yani belli akımlara dahil ederiz. Ki normaldir. Bunu yaparken şairin ya da yazarın kullandığı metodlardan yararlanırız. Ama ben, bu Zarif adamı hangi kefeye koyacağımı şaşırdım. Bir kefeye ya da bilinen bir akıma dahil etmek saygısızlık olacak diye korkuyorum. Cahit Zarifoğluna ben Zarifist demek istiyorum. Şiirde Zarifizm akımının kurucusu. Hiç bir şairde hiç bir akımda almadığım estetiği sunuyor bu adam. Bu dünyadan olduğuna inanmıyorum. Şairlerin zaten bakış açıları farklıdır. Öylede olmalıdır. Normal bir insanla aynı şeyleri düşünürse nasıl edebiyat yapabilir şiir yazabilir şairler. Ama Zarifoğlu çok enteresan bir şair ya. Yani anlamak namümkün anlamamak ihtimaller dahilinde değil. Hani bir kelime çok şey ifade eder ya işte zarif adam bunu başarıyor. İtiraf etmeliyim ben Zarifoğlu şiirlerini ilk okuduğum zamanlar bunlar ne ya diyordum. Anlamıyordumki. Yani rastgele konulmuş sözler gibi geliyordu. Ama zamanla alışınca üslubuna zamanla onun gibi düşünmeye başlıyorsunuz. Dümdüz okuyup geçtiğim şiirlerini ikinci üçüncü defa okuduğumda kendiliğinden ağzım bir ahenk tutuyor. Aslında zarif adam çok anlaşılmaz değil sadece çok derin yazıyor be. Şimdi bu derinliğe girelim. Şiirde zaten derinlik vardır. Olmadır da. Sonuçta romancılar 500 sayfa yazar bir hikaye anlatır şair onu belki 3 satırda anlatır. 3 satırda 500 sayfalık romanda yazılan yaklaşık 100 bin kelimenin anlatılması büyük bir olay. Yani inanılmaz derinlemesine olmalı. Misal aşk, sevgi, ölüm ya da daha genel kedi, kalem, kağıt, sigara... Bunlar hayattan normal kelimeler. Herkes kullanır. Şairlerde kullanır. Ama öyle bir estetik ve manayla yazarlarki belki orada sigara der ama şair yazarken bu sigaranın dumanı gençlerin uçup yok olan hayalleridir manası katar. Zarif adamda ise işler çok farklı. Farklı olduğuna eminim ama henüz çözebilmiş değilim bu farklılığı. Ama tüm kitaplarını okuyunca bu adamın tüm sırlarını anlarım. Anlarız. Zarif adam düz yazıyor. Yani olan neyse üstünü örtmüyor. Ama yazdığı düzlük hayattan düzlükler değil. İçindeki yolların düzlüğü. İçinden geçenleri pek ellemiyor. Fazladan bir satır koymak ya da bir kelime eklemek istiyorsa bundan çekinmiyor. Kalemine güveniyor zaten adam. Çektiği dert öyle güçlendirmişki kalemini merhaba demesi bile büyük ağırlık içeriyor. Bu yüzden Zarif adam korkmadan yazan, çekinmeden içinden geçenleri belirten bir şair. İçinden geçenlerin güzelliği zaten şiirlerinde var. Anlaması zor değil. Ama zarif adamı anlamasıda kolay değil. Çok okumak lazım bu şairi. Birgün bir şairin biyografisini kitaplaştırmak istersem bu Zarifoğlu olur herhalde. Çok seviyor be abi adam. Çokta sevmiyor. O da kararsız ama güveniyor. Teslim olmuyor. Arkasında dağlar var. Dağa yaslanmış. Sevdiğine arada yakınıyor. Çektiği dertler yetmezmiş gibi halkının. Ve izliyor sessizce olanları. Sonra işliyor bağırtarak kalemi, kağıdı... Kesinlikle tavsiye ediyorum herkese. İlk başta anlamıyamıyorsunuz ama sonradan aynı yerden bakmaya başlayınca çok ayrı manalar kazandırıyor okurken. İlk 100 sayfasını sonra tekrar okumanızı tavsiye ederim. Alışana kadar anlaşılmayan sayfalar onlar oluyor. Keyifli okumalar... (Oğuzhan Güneş)

“Hayır daha sevgili daha sevimli değil Ne başka bir gün ne başka bir zaman” bu yüzden tutunacak bir dal arar insan, ben de şiirlere sığındım. Belki okuma hedefimi tutturamadığım bir yıl oldu çeşitli sebeplerle ama yine de her sene olduğu gibi yılı şiirle kapama adetimden vazgeçmedim. Hatırlıyorum da, üniversitede bir hocamız soracağı her soruyu bilemediğimiz taktirde kendisine ve sınıfa bir şiir okumamızı isterdi, o kadar şiir okuduğum ve şiir okumayı sevdiğim halde bir şiiri bile ezberimde tutamadığım için kendime kızardım. Okula giderken dolmuşta Necip Fazıl’ın şiirlerini ezberlemeye çalışırdım. Daha öncesinde, lisede, ilk-ortaöğretimde şiir dinletilerine katılmayı, şiir okumayı çok severdim. Şiirler yazardım. Kitaba gelince... Anlamsız bir sürü dizenin, ölçüsüz, uyaksız dizelerin yanında güzel bir dizeye de rastlanabiliyor kitapta. Nasıl yazılmış, nasıl beğenilmiş dediğim çok oldu ama yine de keyif aldım. Bence şiir okumayı sevmeseniz bile hatırınızda ne olur ne olmaz diye bir şiire mutlaka yer vermelisiniz. Bakmayın öyle, hâlâ bir şiir ezberlemiş değilim ama beni anlatan dizelere rastlamayı severim. Her şey olur, her şey geçer, bütün kavgalarımız, bütün küskünlüklerimiz unutulur, bir dizede bulur kendini insan. İçinin bir ‘hoşçakal ülkesi’ olduğunu anlar. Moral kaynağı abimin hatırasını kitaplığıma kaldırırken şiir gibi geçsin diliyorum yeni yılınız. (Asiye Yiğit)

Sevgili Zarifoğlu, Tanışmak istediğim en zarif şairsiniz. Bir o kadar da mümkün olmayacak bir dilek bu. Okuduğum her mısrada farklı bir tad var. Daha önce okuduğum hiç bir şairin şiirini bu mısralarda hissedemedim. Mısraları okurken başta ne yalan söyleyeyim anlamadığım ve bağlantı kuramadığım için bırakmak istedim. Lakin tam o an da bir mısra bana bir ip uzattı. İyi ki o ipi tuttum. Kitabın sonu ne ara geldi bilemedim. Ne hoş, ne zarif cümleler bunlar. Zarifoğlu'nun kendi zamanındaki olayları şiire yansıtma şekli, ülkesinin durumuna bin perişan oluşu her şeyiyle mükemmel ötesi bir güzellik bu.. İyi ki bu dünyadan bir Zarifoğlu geçmiş. Rahmet ve saygıyla...️ (Büşra.)

Kitabın Yazarı Cahit Zarifoğlu Kimdir?

Abdurrahman Cahit Zarifoğlu (d. 01 Temmuz 1940, Ankara - ö. 07 Haziran 1987, İstanbul), Türk şair, yazar.

Aslen Kahramanmaraşlı'dır. 1940 yılında Türkiye'nin başkenti Ankara'da doğmuş olan şairin çocukluğu Kahramanmaraş'ta geçmiştir. Edebiyata, Kahramanmaraş Lisesi'nde iken şiir ve kompozisyon yazarak başlamış, lise sonrasında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Alman Dili ve Edebiyatı bölümünde okumuş ve buradan mezun olmuştur. Öğrenciliği sırasında çalışmak zorunda kalınca, sayfa sekreteri olarak çalışmış yine bu dönemde Diriliş Dergisinde çeşitli şiirleri yayımlanmıştır. 1976'dan sonra, kurucularından olduğu, Mavera Dergisinde şiirleri, birkaç hikâyesi, senaryo çalışmaları, günlükleri ve "Okuyucularla" ismini verdiği sohbetleri yayımlanmıştır.

Değişik zamanlarda ilkokul öğretmen vekilliği ve Almanca öğretmenliği yapmasının yanı sıra, Mavera Dergisi'ni çıkartmaya başladığı süreçte TRT Genel Müdürlüğü'nde mütercim sekreter olarak da görev almıştır. 1987 yılında vefat etmiştir. Mezarı Beylerbeyi'ndeki Küplüce mezarlığındadır.

“Yedi Güzel Adam” adıyla anılan isimler Türk edebiyatına damga vuran Cahit Zarifoğlu, Erdem Bayazıt, Rasim Özdenören, Nuri Pakdil, Mehmet Akif İnan, Alaeddin Özdenören ve Ali Kutlay'dır. Yolları Kahramanmaraş'ta kesişen 7 Güzel Adam'ın eğitim gördüğü 169 yıllık tarihi Maraş Lisesi 2019 mart ayında müzeye çevrilmiştir.

Cahit Zarifoğlu Kitapları - Eserleri

  • Şiirler
  • Serçekuş
  • Yaşamak
  • Bir Değirmendir Bu Dünya
  • Yedi Güzel Adam
  • İşaret Çocukları

  • Menziller
  • Motorlu Kuş
  • Yürekdede İle Padişah
  • Korku ve Yakarış
  • Rilke'nin Romanında Motifler
  • Romanlar
  • Hikayeler

  • Ağaç Okul
  • Gülücük
  • Katıraslan
  • Kuşların Dili
  • Küçük Şehzade
  • Ağaçkakanlar
  • Zengin Hayaller Peşinde

  • Sütçü İmam
  • Mektuplar
  • Konuşmalar
  • Çocuklarımızla Atlara Biniyorduk
  • Radyo Oyunları
  • Okuyucularla
  • Mavera Dergisi - Sayı 1

  • Savaş Ritimleri
  • Deve ile Uçuç Böceği
  • İns
  • Mavera Dergisi 1. Cilt 2. Sayı
  • Mavera ( Aylık Edebiyat Dergisi Cilt: 1 / 12 Sayı Birden )
  • Mavera (Aylık Edebiyat Dergisi Cilt:2( 12/24 Birden)
  • Mavera Cilt:3 (Aylık Edebiyat Dergisi, 25/36 sayılar)

Cahit Zarifoğlu Alıntıları - Sözleri

  • Beş yüz yıllık saçaklı minareden önce salâ verilir, sonra müezzinin yankılı ve yanık sesi gönülleri kabartırcasına ürpertir, içlerindeki imanın alâmetini dışarıda da görmek isteyen Müslümanların içleri içlerine sığmaz. Dinginlik dolu ortalığı büyük bir heyecan dalgası kaplar. (Sütçü İmam)
  • “Eğer umudum olmasa, bir saniye yaşayamam.” (Ağaçkakanlar)
  • Sen benim durup durup saplandığım. (İşaret Çocukları)
  • Bazı insanların hayvandan bile aşağı olması mümkün, Eğer kalbinde merhametin zerresi kalmamışsa. (Yürekdede İle Padişah)
  • Derken namaz ikmal olmuş. Yüreğe bir cila daha atmış. Göz biraz daha büyümüş, bakışı ıslanmış. Şimdi kainat biraz daha dolu, hayat biraz daha büyük, öte alem bir ganimet gibi el altında. (Yürekdede İle Padişah)
  • Zamanların, yerlerin ve göklerin, ötelerin bilgisi ve yorumu Müslümanın bildirisinde ifadesini bulacaktır. Geçmiş tanıktır buna, zaman tanık olmaktadır, gelecek tanık olacaktır. (Mavera Cilt:3 (Aylık Edebiyat Dergisi, 25/36 sayılar))

  • Çağdaş bir düşünürün de dediği gibi insanlar, 'başkalarının yargı ve düşünce denizinde' yüzerler. (Rilke'nin Romanında Motifler)
  • Emin olun dedi tilki, yolculuğa çıkan bir hayvanın ilk defa silahlandığına şahit oluyorum. Tıpkı bir insan gibi davranmışsınız. Sevgili dostum, dedi aslan, sen de sair yol tedariklerini düşünürken tıpkı bir insan gibi davranmışsın. (Katıraslan)
  • “Çocukları ürkütülmüş bir dünyanın Denizi mavi olsa ne yazar Olmasa ne?” (Yaşamak)
  • Kendini kendinin içine koydu, kaybolsun istedi; sıkıntısı burnundan taştı... (Hikayeler)
  • -Dünya yüzünde, insandan daha zalim, daha öldürücü, daha vahşi başka bir mahluk yoktur. (Motorlu Kuş)
  • “Çünkü insan bastırdığı duygunun esiri olur.” (Yedi Güzel Adam)
  • Görüyorum ki korkunç olan sadece benim ötüşüm değil, senin beni öldürmek niyetin daha korkunç. (Radyo Oyunları)

  • "Eğer hayvanlar aralarında konuşuyorlarsa, kim bilir neler söylüyorlar insanoğlu için." (Yürekdede İle Padişah)
  • Yol boyunca Beşikten başlayıp Mezarlara kadar Önce besmele En güzel kelime Allahım Yol boyunca Bırakma elimi Düşerim sonra Allahım Niçin halkettinse beni Kalbime söyle iyice Engellerden arınsın yolum Allahım O güzeller güzeli Hangi iyilik diledi senden Dilerim ben de öylelerini Allahım Peygamber efendimiz Hangi şerlerden sığındıysa sana Upuzak tut benden de onları Allahım Yol boyunca Tarih boyunca Başıboş bırakma bizi (Şiirler)
  • Anne Ne olur Eksilme hiç Başımızdan (Deve ile Uçuç Böceği)
  • “Yıllarca aynı kalmış bir şeyin bir saat sonra da aynı kalacağına inanmak yanlıştır. Hayatın garantisi yoktur.” (Rilke'nin Romanında Motifler)
  • - Hiç birimiz Allah'ın bu güzel nimetine layık değiliz ama, Allah cömerttir, lütuf ve kerem sahibidir buyurun şükrederek yiyelim, Allah hiç birimizi nimetine küfredenlefden eylemesin. (Küçük Şehzade)
  • İhaneti onlar adına olsun anlamaya çalışıyorum. (Savaş Ritimleri)
  • Bana kalsa koşa koşa ayrılırdım buralardan. Burnuma insan kokusu geliyor çünkü. (Radyo Oyunları)

Yorum Yaz