diorex
life

Siyah-Beyaz - Vüs'at O. Bener Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Siyah-Beyaz kimin eseri? Siyah-Beyaz kitabının yazarı kimdir? Siyah-Beyaz konusu ve anafikri nedir? Siyah-Beyaz kitabı ne anlatıyor? Siyah-Beyaz kitabının yazarı Vüs'at O. Bener kimdir? İşte Siyah-Beyaz kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 27.02.2022 00:00
Siyah-Beyaz - Vüs'at O. Bener Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Vüs'at O. Bener

Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları

İSBN: 9789750806387

Sayfa Sayısı: 86

Siyah-Beyaz Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

"Vicdan da kim? Ne işi var aramızda? O yüzden yürümeyecek öykü. Acıklı güldürü, tutmuyor melodramın karşılığını. Cinayet eksik, zayıfladı kurgu. Merakta bırakmalı seyirciyi. Ama ben sıkıldım, içim karardı, keçileri kaçıracağım neredeyse. Yazık değil mi okurlarıma? Şöyle bir tasarım nasıl? Sinirlenip yırtıyorum yazdıklarımı, iki tablet uyku ilacı, doğru yatağa! İyi de, millet sokağa sökülmüş, ellerinde pankartlar. "Sorumlusun arkadaş! Diyeceğin yoksa ne demeye soyundun yazarlığa? "Vüs'at O. Bener'in uzun ve yoğun öykü serüveninin üçüncü kitabı Siyah-Beyaz. Kendi yatağında hem çağıltılı hem derinden akan öyküler.

Siyah-Beyaz Alıntıları - Sözleri

  • O yasak, bu yasak. Ederim ben böyle yaşamanın içine!
  • "Söze nasıl girsin? Karanlık suskun sevdalandığı.."
  • Sabret, öfken çiçek açacak bir gün.
  • “Sabret, öfken çiçek açacak bir gün.”
  • "Şaka bir yana yakıştık birbirimize"
  • "..Neden yazıyorum? Başka hiçbir uğraşım olmadığı için mi? ‘Yaşama sevinci’ dedikleri kof, anlamsız tutamak. Kör sevinç, paylaşılamayan. Yazgı mı boyun eğmek, değiştirememek koşulları? İrdeleye irdeleye bireysel yaşamaya hükümlülüğün bitiren, çürüten yalnızlığını sürükledim hep."
  • Öfkeleneyim bari azıcık, kendi kendime. Yoksa oynatmak işten değil.
  • Her duygusal yaklaşıma, dürbünün tersiyle bakma huyum kurusun.
  • "..‘Ben’ konuşmayı sürdürüyor gibi. Sözcüklerin tek tek karşılıklarını bilmenin anlamsızlığını, birleştirildiklerinde bile anlam kazanmayabileceklerini anlamaktan uzağım."
  • Mutluluk, bilinç susuncaya değin, belleğinden avuntu çıkarabilenlere özgü olsa gerek.
  • Yolculuk edilecekse geçmişe, tek başıma çıkarım sehpaya. Tanıklara gerek yok.

Siyah-Beyaz İncelemesi - Şahsi Yorumlar

“Yoksadığın zaman seninle oynar, sen onunla oynamayı başaramazsan, yenik düştüm öyleyse. Yenik düşmeyi yeğlersen, yenilirsin.” Yıla öykülerle giriş yaptım:) Siyah-Beyaz yine öykü türünde. Ve yazardan ilk kitabım. 17 öyküye sahip, bir iki tanesi hariç hepsi kısa kısa. İç diyaloglarla, dolayısıyla konuşma diliyle yazılmış. Öykülerinin çoğu kendi anılarını içeriyor. Kelimeleri, cümleleri ifade ediş biçimi o kadar güzel ki hüznü bir anda güldürüye dönüşüyor. Başlarda yoğun bir anlatımla karşılaşabilirsiniz ama devam edin. :) Öykülerin her birini ayrı ayrı çok sevdim. Merak ederseniz yazarım. :) Yazarın anlatımını çok sevdim, bilinç akışını da seviyorum demek ki. Ve Oğuz Atay’ın dostu olduğunu yeni öğrendim Oğuz Atay sevenler eminim Vüs’at O. Bener’i de sevecektir. Fazla sevmeli bir yorum oldu o yüzden okuyun ve sevin. Çok güzeldi. (Cigdem)

Vüs'at O. Bener'in bu zamana kadar sadece romanlarını okudum. Okuduğum ilk öykü kitabı Siyah-Beyaz oldu. Başlarken biraz tereddütlüydüm zira okuduğum son romanı, zihnimi anlamak konusunda beni epey zorladı. Siyah-Beyaz'ın içinde toplam 17 öykü var. Bu öykülerde çocukluk anılarının sanrıları, asker- polis ikilemi, tutuklamalar, suçlamalar postmodern bir çizgiye yakın olarak ele alınmış. Yazarın öykülerinden bazılarını okurken romanlarından biri olan Bay Muannit Sahtegi'nin Notları'nda kullandığı alaycı üslubun varlığını sezdim. Öykülerini okuduğum diğer iki romanına göre daha anlaşılır buldum. Evet, romanlarındaki bazı karmaşık imgeler öykülerinde de var ama bana öyküleri daha sade geldi. Eğer henüz bu yazarımızla tanışmadıysanız önce romanlarından ziyade öyküleriyle tanışın derim. (kitap kokusu)

Kendine “yorgun yürekli çaylak yazar “ dese ... Modern Türk öykücülüğünün “altın kuşağı”nın harika çocuğudur o. Kendini defteri dürülmüş, acılı kuşağın pısan, köşesinde susan, yaşı yetmiş işi bitmiş yorgun arkadaşlarından ayıran, yazma hevesi ile gelecek kuşaklara içini döken bir neferdir o.. Edebiyat takı yakınlıkları gelince Kardeşi Erhan Bener. Yeğeni Yiğit Bener. Dostu Oğuz Atay. Benzeri Sait Faik. Ne de kalabalıklar edebiyatta. Keyıfle okunası eserler Yazar biraz aklı bulandırıp, sorgulatacak şekilde, karakterleri hem kendiymiş gibi hem de sanki kendisi değilimiş gibi anlatıyor. Tarz bakımından kimi hikayelerinde komedi, kimisinde ise dram niteliği var. Fakat benim en çok dikkatimi çeken; çok süslü sözler kullanılmamasına rağmen bazen işler tam komedi macerası gibi ilerliyorken birden yazılan bir cümle, sizi derinden etkileyebiliyor hüzün anlamında. Genel olarak konuşma diliyle kolayca anlaşılabilir bir şekilde yazılmış kitap. Farklı bir öykü okumk isteyenler için ideal bir kıtap buyurun efendim OKUYUN #OKUTUN (Hande gunkut)

Kitabın Yazarı Vüs'at O. Bener Kimdir?

Vüs`at O. Bener, (d. 1922 - ö. 2005) Türk yazar ve şair. Yazar Erhan Bener'in kardeşi, Yiğit Bener'in amcasıdır.

Hayatı

Tam adı, Vüs'at Orhan Bener. 1922'de Samsun’da doğdu. İlk, orta öğrenimini Anadolu’nun çeşitli kentlerinde tamamladı. 1941'de Harbiye Mektebi'ni, 1957'de Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi.

Ticaret Bakanlığı'nda raportör, Karayolları Genel Müdürlüğü'nde hukuk müşaviri olarak çalıştı. Ayşe Bener`le evlendi. Bir sendikanın danışmanlığını yürüttü. Emekliye ayrılıp yazarlıkla geçindi.

1950'de New York Herald Tribune gazetesi ile Yeni İstanbul gazetesinin birlikte düzenlediği öykü yarışmasında "Dost" isimli öyküsüyle üçüncülük kazandı. Bu başarı tanınmasını sağladı. Seçilmiş Hikayeler, Varlık, Yeditepe dergilerinde yayınlanan şiir ve öyküleriyle dikkat çekti.

1 haziran 2005`te hayatın yitirdi.

Eserlerinin Özellikleri

Vüs'at O. Bener, eserleri içinde daha çok özyaşamöyküsel nitelik taşıyan öyküleriyle bilinir. Bener, ham gerçekliği edebi bir temele oturtarak ele aldı. Gündelik olaylarla, bilinçaltında birikmiş yaşam parçalarını birleştirdi. Sürekli yeni anlatım biçimleri arayan yazar, bu yönüyle zaman zaman şematizme düşmekle, dış gerçekleri yanlış yerlere koymakla, hatta bozmakla eleştirildi. Bener'in eserlerinde ölüm izleği önemli bir yer tutar. Bunda yazarın genç yaşta doğum sırasında kaybettiği ilk eşi ve doğumdan sonra yaşatılamayan çocuğunun da etkisi vardır. Bu evlilikten sonra tekrar başından evlilikler geçmesine rağmen Vüs'at O. Bener'in çocuğu olmadı. Okurdan çaba isteyen, ayrıksı bir dili olan Bener'in kişilerinin gündelik hayatın ikiyüzlülüklerini dışavuran bilinçakışlarını, Virgül dergisindeki yazısında, Orhan Koçak "iç konferans tekniği" olarak adlandırmıştır. Öykülerinin yanı sıra Vüs'at O. Bener'in şiirleri, kısa dizelerden oluşan, esprili, ironik ve şaşırtıcıdır.

Ödülleri

Ihlamur Ağacı ile 1963 Türk Dil Kurumu Tiyatro Armağanı

İpin Ucu oyunuyla 1980 Abdi İpekçi Armağanı (paylaştı)

2005 İstanbul Kitap Fuarı Onur Yazarı (Vefatı nedeniyle eşi Ayşe Bener tarafından kabul edildi.)

Vüs'at O. Bener Kitapları - Eserleri

  • Kapan
  • Siyah-Beyaz
  • Bay Muannit Sahtegi'nin Notları
  • Havva
  • Dost Yaşamasız
  • Buzul Çağının Virüsü

  • Manzumeler
  • Mızıkalı Yürüyüş - Kara Tren
  • Dost
  • Ihlamur Ağacı - İpin Ucu
  • Kara Tren
  • Canım Tavşancığım
  • Mızıkalı Yürüyüş

  • Kurmacasız Bir Yaşam
  • Bir Tuhaf Yalvaç

Vüs'at O. Bener Alıntıları - Sözleri

  • Çay, sıcak, ağız yakan! Hepsi bu. Bir bardak. Kimsesizler mezarlığına gömdüm imgelerimi. İpileyen sarımsı ışık pırpırlandı, sönmek üzere, sönünce kurtulacağım kendimden –acınası avuntu!–, ödeşeceğiz, kristal yüreklerine sırt çevirdiklerimle. (Havva)
  • Ölmek istiyorum Leyla’cığım. Fakat ümit işte. Ümit olmasa. Çoktaaan.. (Dost Yaşamasız)
  • Eskiden böyle değildim. Mezarlık korkuturdu. İnsan ölmekten değil ölümden korkarmış. Daha doğrusu unutulmaktan. (Dost)
  • Yaşam, bir deha işi değil. Bir sürgün, köle düzeni... (Kapan)
  • Önemsemiyorum.Sanki düşünen ben değilim. Düşünmüşsün, düşünmemişsin ne olacak? (Dost Yaşamasız)
  • Kattı önüne beni Bir muhalif rüzigâr" (Manzumeler)

  • ‘Kurtar beni bu bataktan, boğuluyorum!’ (Buzul Çağının Virüsü)
  • Anlamış olmalıydılar yaşamasızlığımı. (Havva)
  • -Baba! -Efendim oğlum? -Yaşamak istiyorum ben.(şiddetle aksırır.) -Çok yaşa oğlum. (Bir Tuhaf Yalvaç)
  • "Feryad ki feryâdıma imdâd edecek yok Efsus ki gamdan beni âzâd edecek yok." (Manzumeler)
  • Oysa, nasıl hala BUDALACA, “BÜTÜNLÜK” peşindeyim! Tam bir ŞEY’E yaklaştığımı sanırken —nasıl çarçabuk!— kendi düşüme, oyunuma geldiğimi, yenilgiye, duymaya ÖYKÜNDÜĞÜMÜ GÖRÜYORUM! (Canım Tavşancığım)
  • Saçma korkum, ama korkularım dur durak bilmez hale geldi, en basit olumsuzluk belirtisi, olasılığı, oluşumu yüreğimi da­raltmaya yetiyor. Otobüs devrilse de bitse işkence. Oysa ölüm gelmeyebilir, kolum bacağım kopabilir, tekerlekli iskemleye mıhlanabilirim. Örneğin kıçımı kim temizleyecek? (Mızıkalı Yürüyüş - Kara Tren)
  • Tümünü tükettin de, kala kala bir ben mi, “yaşama çağını” yora yora tamamlamış bir ben mi, dahası “o çağda” bile “yaşamı duyma” yeteneğinin —yoksunluğu demiyeyim insafsızlaşıp— yetersizliğinden kıvranıp durmuş bir ben mi kaldım ortada, ARADIĞINI verebilecek?! Hem dur bakalım, aramağa ne zaman başladın sen? Tanrım! Yaşama’ya yeni yeni başlayan bu çocuk çıldırmış! “Mutluluk” çağrılarını, şarkılarını hatırlamak neye yarar? O çağrılara kendiliğinden koşma dileği, o şarkıları zorlanmadan söyleme isteği olmalı değil mi insanın içinde, kanında? Sende var bunlar işte! HEM NASIL VAR! (Canım Tavşancığım)

  • Efendim, benim de hayatım roman, daha doğrusu gülmece. Neden öyle küçümser bakışlar yerleşti gözlerinize? (Bir Tuhaf Yalvaç)
  • "Bu­gü­ne de­ğin ya­pa­gel­dik­le­ri­mi, ya­pa­ma­dık­la­rı­mı, yap­maktan ka­çın­dık­la­rı­mı süz­geç­ten ge­çir­dik­çe ge­ri­ye acı­na­sı toz yı­ğını ka­lı­yor." (Kapan)
  • İnsan, insanın kurdudur. (Dost)
  • bir şey dokunamayacağım kadar bana yakın... (Mızıkalı Yürüyüş - Kara Tren)
  • Yanıltacağım onu. Ben yokum bu oyunda, çirkin gururum var! (Bir Tuhaf Yalvaç)
  • Kemirgenliğin içimi tüketiyor artık. (Kara Tren)
  • Ne yapalım? Bu dünyada yüreksizlerin de yaşadığını kabul et. (Dost Yaşamasız)

Yorum Yaz