Solucan IV - İz - Zeynep Sey Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Solucan IV - İz kimin eseri? Solucan IV - İz kitabının yazarı kimdir? Solucan IV - İz konusu ve anafikri nedir? Solucan IV - İz kitabı ne anlatıyor? Solucan IV - İz PDF indirme linki var mı? Solucan IV - İz kitabının yazarı Zeynep Sey kimdir? İşte Solucan IV - İz kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Zeynep Sey
Orijinal Adı: Solucan IV - İz
Yayın Evi: Ephesus Yayınları
İSBN: 9786052064375
Sayfa Sayısı: 352
Solucan IV - İz Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Her şey sanki bir anda gerçekleşmiş ve bitmişti.
Nehir, gözlerini dünyaya yeniden açtığında hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını yaşayarak anlamak zorunda kaldı. Aynı Nehir gibi Kıvanç’ın da hatırlamadığı acı gerçeğin gün yüzüne çıkmasıyla, karmaşık ilişkilerini sürdürmeye devam eden ikili, nedenlerin artık hiçbir öneminin kalmadığını anladı ve Nehir, geçen onca yılın ardından Kıvanç’a sorduğu o soru ile birlikte, tüm bu yaşanılanların unutulmasına ve her şeyin en baştan başlamasına neden oldu:
“Aşkın izi geçer mi?”
Solucan IV - İz Alıntıları - Sözleri
- "Zaten aşkın güzel olan yanı da buydu. Aklından çıkarabildiğini düşündüğünde, kalbinden çıkaramadığını hissederdin; kalbinden çıkarabildiğini düşündüğünde ise, aklından çıkaramadığını anlardın."
- "Aşkın izi geçer mi?"
- "O bana geldi ama her seferinde gitmek için geldi."
- "Ona aşıkken onu hala hatırlıyordum; O ise beni hatırlamıyor olmasına rağmen bana hala aşıktı."
- "Umut yok sanılıyordu; insanlar, umutlarını yitirdiklerini düşünüyorlardı fakat bilmiyorlardı ki nefes aldıkları sürece o yitirdiklerini sandıkları umut, aslında kalplerinin en güzel köşesinde hep saklı kalacaktı."
- Bu işkence daha fazla sürsün istemiyordum çünkü artık gülümsemekten feci halde yorulmuştum!
- İnsanlar,umutlarını yitirdiklerini düşünüyorlardı fakat bilmiyorlardı ki nefes aldıkları sürece o yitirdiklerini sandıkları umut,aslında kalplerinin en güzel köşesinde hep saklı kalacaktı.
Solucan IV - İz İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Her şey sanki bir anda gerçekleşmiş ve bitmişti. Nehir, gözlerini dünyaya yeniden açtığında hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını yaşayarak anlamak zorunda kaldı. Aynı Nehir gibi Kıvanç’ın da hatırlamadığı acı gerçeğin gün yüzüne çıkmasıyla, karmaşık ilişkilerini sürdürmeye devam eden ikili, nedenlerin artık hiçbir öneminin kalmadığını anladı ve Nehir, geçen onca yılın ardından Kıvanç’a sorduğu o soru ile birlikte, tüm bu yaşanılanların unutulmasına ve her şeyin en baştan başlamasına neden oldu: “Aşkın izi geçer mi?” (Sadece)
Solucan Serisi~ Yine fazla fazla övülmüş ancak hiç ama hiç beğenmediğim ve yersiz bir şekilde abartıldığını düşündüğüm bir kitap Solucan. Aslında bütün seri için konuşmak gerekli. Bana göre tüm seri kötüydü. Yani kitapların bir olayı yoktu. Yakışıklı ve kötü bir çocuğumuz var yine (her zaman ki gibi.) Ve bu çocuğa aşık olan masum kızımız... Giriş bu. Gelişme kısmı tahmin edilir birkaç olayla geçer ve sonuç. Sonuç ise o bilindik kitaplardaki sonlar. Baş karakterimiz ailesinin hiçbir neden belirtmeden sevgi ve ilgi göstermediği kişi olan Nehir'dir. Nehir yaşadığı acıları unutmak için bir plan yapar. Bu planı ise Âşık olmak! (Çok aşırı yaratıcı olan bir plan bu..) Nehir, âşık olacağı kişiyi bulabilmek için beş maddelik bir liste hazırlayıp malum kişiyi aramaya koyulduğunda, onu bulacağından ve ona olan aşkının yaşadığı tüm acıları kendisine unutturacağından neredeyse emindir. Kıvanç'ı, yani aradığı kişiyi bir çocuk parkında bulduğunda, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı aklından bile geçmemişti. Ve her şey, Nehir'in, büyük bir umutla Kıvanç'a sorduğu o soruyla başladı: "Sana âşık olmama izin verir misin?" Evet işte o malum kişiye sorduğu o malum soru... Bu şekilde başlar kitap serinin devamında ise tahmin edileceği gibi biri kaçar biri kovalar, o ona aşık olur o onu reddeder. Yazar araya birkaç gizemli olay katar ve seriyi sonsuz kitap şeklinde bitirmeye karar verir. Maalesef beğenmediğim ve hiçbir anlamı olmayan kitaplardı. Ne katıyor insana bu kitaplar? Tabii ki hiçbir şey. Hani belki bir kitap ile olsaydı tamam ama olayları uzatıp bir seri yapmaya ne gerek vardı. Çok basit bir kitaptı. Bir olay yoktu. Betimlemeden yoksun aşırı yalın anlatımı vardı. Basılmasına gerek olmayan bir seriydi bana göre. Sırf para kazanmak için yazılan ve basılan kitaplardı. Kötü ve okunmasına gerek olmayan bir seriydi. (Hasret)
Solucan IV - İz PDF indirme linki var mı?
Zeynep Sey - Solucan IV - İz kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Solucan IV - İz PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Zeynep Sey Kimdir?
Zeynep Sey Eylül 1997 doğumlu Zeynep Sey, İstanbul Kültür Üniversitesi’nde Psikoloji eğitimi almaktadır. Ağustos 2013’te yazmaya başladığı Solucan adlı hikayesini sosyal medyada paylaşmış ve büyük kitlelere ulaşmıştır. Solucan serisinin Umut, Acı, Veda ve İz adlı kitaplarıyla okurların beğenisini kazanan yazar, Karaktersiz serisinin ilk kitabı olan Siyahın Buruk Tebessümü ile de başarısını perçinlemiştir. Karaktersiz serisinin ikinci ve son kitabı olan Mavinin Küçük Vedası ise yazarın basılı altıncı eseridir.
Zeynep Sey Kitapları - Eserleri
- Solucan I - Umut
- Solucan II - Acı
- Solucan III - Veda
- Siyahın Buruk Tebessümü
- Solucan IV - İz
- Mavinin Küçük Vedası
- Kimse Gerçek Değil
- Kazanırsak Kaybederi̇z : Çevrimiçi
Zeynep Sey Alıntıları - Sözleri
- " Ruhumu kaybettim ben, kayboldum ; başka biriyim artık..." (Siyahın Buruk Tebessümü)
- "Bir şey desene... Hoşuma gidecek bir şey, tek kelime dahi olur." "Bebeğim." (Solucan II - Acı)
- Kimseye güvenmemeniz gerektiğini anlayın artık. (Kazanırsak Kaybederi̇z : Çevrimiçi)
- “Yapboz parçalarını ister tamamla ister kutusuna koy.Mühim olan hepsinin eninde sonunda bir arada olması değil mi zaten?” (Solucan III - Veda)
- "Aşkın izi geçer mi?" (Solucan IV - İz)
- Acımasız insanlarla dolu bu dünyada, önemli olan tek şey kendimizdik. Bizi bizden başkası kurtaramaz, öldüremez ve yeniden doğmamıza sebep olamazdı. (Mavinin Küçük Vedası)
- '' Sebebi yok, ölmek istiyorum.'' (Solucan I - Umut)
- Dönüp dolaşıp yine sende buluyorum beni. (Siyahın Buruk Tebessümü)
- "O bana geldi ama her seferinde gitmek için geldi." (Solucan IV - İz)
- "Kalbi kırmadan dokunmasını bilmiyorlar..." (Solucan I - Umut)
- "Birşey soracağım. Sence dudağının patlamış olması öpüşmemize engel olur mu? Bence olmaz." ... Kıvanç Vuran, söyle bana nerene vuran? (Solucan II - Acı)
- Kimileri için bir kaçış , kimleri için bir kurtuluştur ölüm.. (Mavinin Küçük Vedası)
- Kimi gözyaşlarıyla gülümser, kimi kahkahalarla ağlar. (Kimse Gerçek Değil)
- "İyi hatırlanmak istiyordum." (Kazanırsak Kaybederi̇z : Çevrimiçi)
- "Neden gittin?" "... çünkü bazen gitmek gerekir,tekrar dönmek ve yepyeni bir başlangıca adım atabilmek için." (Solucan III - Veda)
- "İnsan, doyumsuz bir varlıktır, Eva. İsteklerinin sonu gelmez." (Kazanırsak Kaybederi̇z : Çevrimiçi)
- Bu işkence daha fazla sürsün istemiyordum çünkü artık gülümsemekten feci halde yorulmuştum! (Solucan IV - İz)
- " İnsanların nasıl gaddar varlıklar olduklarını yaşayarak anlamak ürkütücüydü " (Siyahın Buruk Tebessümü)
- "Vedasız gidişlerin kalanlarıyızdır belki de..." (Solucan III - Veda)
- "Zaten aşkın güzel olan yanı da buydu. Aklından çıkarabildiğini düşündüğünde, kalbinden çıkaramadığını hissederdin; kalbinden çıkarabildiğini düşündüğünde ise, aklından çıkaramadığını anlardın." (Solucan IV - İz)