diorex

Sona Ermek - Selim İleri Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Sona Ermek kimin eseri? Sona Ermek kitabının yazarı kimdir? Sona Ermek konusu ve anafikri nedir? Sona Ermek kitabı ne anlatıyor? Sona Ermek PDF indirme linki var mı? Sona Ermek kitabının yazarı Selim İleri kimdir? İşte Sona Ermek kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 28.03.2022 18:00
Sona Ermek - Selim İleri Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Selim İleri

Yayın Evi: Everest Yayınları

İSBN: 9786051851532

Sayfa Sayısı: 264

Sona Ermek Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“Besbelli aynı sabaha karşı. Beyaza değil, siyaha. Korkun aynı korku: Hiçbir bahçe kalmayacak, hiçbir güzellik.”

Edebiyatının 50. yılında Selim İleri’den yepyeni bir roman: Sona Ermek.

Çokça eser vermiş bir yazarın yarım kalmış romanını yeniden yaşatmaya çalışırken hatırladığı gençlik düşleri, geçmişin acımasız pırıl pırıl yaşanmışlıkları ve artık asla geri gelmeyecek, bir hayatın otobiyografik izler taşıyan dökümü…

Yazmak-yazamamak sarsıntısı sürerken; okura şarkılar, filmler, resimler, kitaplar, yazarlar, şairler ve hatta roman karakterleri eşlik ediyor. Selim İleri kalemini; iç hesaplaşmalara, hayalkırıklıklarına ve yaşlılık kaygılarına biliyor, ama umut var hâlâ, konfetiler yağıyor!

“Sonu mutlu biten romanlar yazmadın. Yazamadım desen daha doğru olacak, beceremedin, kendini kandırma, kıvıramadın. Sonu mutlu biten romanlar, öyküler, filmler, oyunlar sevinç, mutluluk getirdi; derken hafifserdin. Sonu mutsuz bitenler iz bıraktı, sen de git git onları kuşandın.”

(Tanıtım Bülteninden)

Sona Ermek Alıntıları - Sözleri

  • "...umutsuzluk ağır ağır yaklaşıyor, sokuluyordu. Yazmak neyi değiştirebilir. Yazmak hiçliktir. "
  • “Yazar yapayalnızdır.”
  • "Hayat çekip gitti, hiç yaşanmamışcasına"
  • “Bekledikleri, umdukları mutluluk hiçbir zaman başlamayacaktır.”
  • “Hayat çekip gitti, hiç yaşanmamışçasına, perde ağır ağır iner.”
  • Bütün renkli ışıltılar söndü. Öyle harcadın hayatını. Yazık etmişsin...
  • Bütün renkli ışıltılar söndü. Öyle harcadın hayatını. Yazık etmişsin...
  • "Yeryüzü, bir eziyet tarihi.."
  • "..nerde,ne zaman haysiyetini sokağa attın, çok sıradanmışsın."
  • “Yaşamaya geri dönülemez, iki kat yaşlı olsan, yüzlerce yıl yaşasan, sonsuza kadar yaşasan, yaşanmışı geri getiremezsin.”
  • " Kalk ayağa! " O 'kalk ayağa' seni hâlâ ayakta tutuyor.
  • Son gözyaşlarınızdır sanmıştınız. Fena aldandınız. Son gözyaşlarınıza daha vakit vardı. Üstelik, belki, son gözyaşlarınız daha akmadı. Yıllar var ki gözyaşı dökmediniz. Bu, yarın da dökmeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Yarın? Ölüyorum, artık neye gözyaşı dökebilirim ki?
  • “Başa sarıyorsun, baştan alıyorsun. Daha ayrıntılı hatırlayabilmek için. Yeterli gelmiyor.”

Sona Ermek İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Kitaptan çok etkilendim şöyleki; Yazar gençken yarım bıraktığı kitabı yazmaya çalışıyor ama tek başına değil hatıralarıyla, kahramanlarla, hayal kırıklıklarıyla... Kitabı elimden bıraktıktan sonra küçük bi bulanıma girmedim değil ya bende bir şeyleri yarım bırakırsam ya bende gençken yapmadıklarım, yapamadıklarım için vakit kalmazsa, ya bende yapacağım işi yarım bırakıp ölüm konfitilerini görürsem. (Kader Savuşma)

Sona Ermek, Selim İleri'nin yazın hayatının ellinci yılında, altmış sekiz yaşında yazmış olduğu bir roman. 2017 yılında, ilk çıktığında, haftalarca çok okunanlar listesinden düşmedi. Hâl böyle olunca benim için kitabı okumak farz olmuştu  diyebilirim :) Başkarakter edebiyatla geçirmiş olduğu ömrünün yaşlılık döneminde, tüm yazın yaşamıyla hesaplaşıyor. Gençlik yıllarını çok eleştiriyor fakat o yılları çok da arıyor. Roman boyunca başkaraktere eşlik eden pek çok kişi ve eser var. Anna Karenina, Çehov, Mehmet Rauf ve Eylül'ü... Liste böyle uzayıp gider. Yazarın melankolik fakat bir o kadar da karmaşık bir kalemi olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden kitabı okurken zorlandım. Tek bir konu etrafında dönmeyip adeta "daldan dala" atlayarak yazmış. Sürekli kesik kesik cümlelere yer verilmiş. Şayet siz de benim gibi Selim İleri kalemi ile ilk defa tanışacaksanız bence bu kitapla başlamamalısınız. Çünkü yazar bile kitaba "ıssız akşamlarında beni okumuş olanlara " diye başlıyor:) Yine de farklı kitaplarına şans vermek istediğim bir yazar oldu benim için. Herkese iyi okumalar. (Esra)

Çokça eser vermiş bir yazarın yarım kalmış romanını yeniden yaşatmaya çalışırken hatırladığı gençlik düşleri, geçmişin acımasız pırıl pırıl yaşanmışlıkları ve artık asla geri gelmeyecek, bir hayatın otobiyografik izler taşıyan dökümü (Etem UÇMAK)

Sona Ermek PDF indirme linki var mı?

Selim İleri - Sona Ermek kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sona Ermek PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Selim İleri Kimdir?

Bilim adamı Profesör Hilmi İleri'nin oğludur. 1968 yılında Atatürk Erkek Lisesi'ni bitirdi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini yarıda bıraktı. 19 yaşında Cumartesi Yalnızlığı isimli ilk öykü kitabı yayınlandı. İlk yazısını 1967 yılında, Yeni Ufuklar dergisinde yayımladı.

1998 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığınca verilen Devlet Sanatçısı unvanını almıştır.

Romanlarında ve öykülerinde bireyin zengin iç dünyasını başarıyla yansıtabilen yazar,ilk eserlerinde bireyler arasındaki iletişimsizlikleri de ön plana çıkarır.

Yıllarca, Cumhuriyet gazetesinin kültür-sanat sayfasında, "Yazı Odası" köşesinde makaleler yazmıştır. Radyo ve televizyonlara bir çok program yapan yazar, 2008'in yarısında başlayan programı "Selim İleri'nin Not Defterinden"i de sunuyor. Her pazar canlı olarak yayımlanan programı, TRT-2 sunuyor. Ayrıca 2008 yılından beri Zaman Gazetesi'nin Cumartesi ekinde İstanbul'la ilgili yazılar kaleme almaktadır.

Eserleri

* Cumartesi Yalnızlığı

* Bir Denizin Eteklerinde

* Pastırma Yazı (kitap)

* Dostlukların Son Günü (1978 Sait Faik Hikaye Ödülü)

* Eski Defterlerde Solmuş Çiçekler...

* Fotoğrafı Sana Gönderiyorum

* Kötülük

Romanları

* İlkgençlik Çağına Öyküler(Derleme)

* Yarın Yapayalnız

* Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak

* Hayal ve Istırap

* Destan Gönüller

* Her Gece Bodrum (1977 TDK Roman Ödülü)

* Ölüm İlişkileri

* Bir Akşam Alacası

* Cehennem Kraliçesi

* Yaşarken ve Ölürken

* Saz Caz Düğün Varyete

* Ölünceye Kadar Seninim

* Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsaydın

* Allahasmarladık Cumhuriyet (Oyun)

* İstanbul Lâle İle Sümbül

* Kafes

* Anılar; Issız ve Yağmurlu

* Daha Dün

* Oburcuğun Edebiyat Kitabı

* Evimizin Tek Istakozu

* Rüyamdaki Sofralar

Selim İleri Kitapları - Eserleri

  • Dostlukların Son Günü
  • Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak
  • Destan Gönüller
  • Ölü Bir Kelebek
  • Hayal ve Istırap
  • Mel'un - Bir Us Yarılması
  • Her Gece Bodrum
  • İstanbul'un Sandık Odası
  • Son Yaz Akşamı
  • Kamelyasız Kadınlar
  • İstanbul Seni Unutmadım
  • Gramofon Hâlâ Çalıyor
  • Yıldızlar Altında İstanbul
  • İstanbul'un Tramvayları Dan Dan!..
  • Annem İçin
  • İstanbul - Hatıralar Kolonyası
  • Kar Yağıyor Hayatıma
  • Daha Dün
  • Kafes
  • Ölünceye Kadar Seninim
  • Bir Denizin Eteklerinde
  • Yaşadığım İstanbul
  • Hepsi Alev
  • Yarın Yapayalnız
  • Yağmur Akşamları
  • Yaşarken ve Ölürken
  • İstanbul - Lale İle Sümbül
  • İstanbul Mayısta Bir Akşamdı
  • Ayışığı
  • Bir Akşam Alacası
  • Bu Yalan Tango
  • Cemil Şevket Bey, Aynalı Dolaba İki El Revolver
  • İlk Gençlik Çağına Öyküler - Birinci Cilt
  • İlk Gençlik Çağına Öyküler - İkinci Cilt
  • İstanbul, İlk Romanımda Leylak
  • Kapalı İktisat
  • Kırık Deniz Kabukları
  • Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsan
  • Oburcuk Mutfakta
  • Peride Celal'e Armağan
  • Saz Caz Düğün Varyete
  • Solmaz Hanım, Kimsesiz Okurlar İçin
  • Cehennem Kraliçesi
  • Cumartesi Yalnızlığı
  • Ölüm İlişkileri
  • Pastırma Yazı
  • Edebiyatımızda Sevdiğim Romanlar Kılavuzu
  • Evimizin Tek Istakozu
  • Kırık İnceliklerin Şairi Behçet Necatigil
  • Eski Defterde Solmuş Çiçekler
  • Hüzün Kahvesi
  • Fotoğrafı Sana Gönderiyorum
  • O Aşk Dinmedi
  • Türk Romanından Altın Sayfalar
  • Düşünce ve Duyarlık
  • İlk Gençlik Çağına Öyküler - Üçüncü Cilt
  • Sona Ermek
  • Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim
  • Hatırlıyorum
  • Yalancı Şafak
  • İstanbul Bu Gece Yine Sensiz
  • Cahide
  • Beklenen Sevgili
  • Kumkuma
  • Geçmiş, Bir Daha Geri Gelmeyecek Zamanlar
  • Ay Hala Güzel
  • Uzak, Hep Uzak
  • Seni Çok Özledim
  • Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum
  • Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsaydın
  • Bir Gölge Gibi Silineceksin
  • Oburcuğun Edebiyat Kitabı
  • Rüyamdaki Sofralar
  • Anılar; Issız ve Yağmurlu
  • Yaşadınız Öldünüz Bir Anlamı Olmalı Bunun
  • Kırık Bir Aşk Hikâyesi
  • Kötülük
  • İstanbul Öyküleri
  • Gece Sirenleri
  • Perisi Kaçmış Yazılar
  • Düşüşten Sonra

Selim İleri Alıntıları - Sözleri

  • Çünkü benim hasta, zayıf bir kalbim var, sizin kavi, parlak bir tebessümünüz… Çünkü ben şairim ve siz pürşiir ve hayal, siyah, ilahi gözlere maliksiniz… (İlk Gençlik Çağına Öyküler - Birinci Cilt)
  • Hayatımın bir yara olduğunu söyledim mi? Kalp yarası değil. İşleyen, cerahatli bir yara, Hiç kapanmadı. Bu yüzden insanlardan ve aşktan uzak durmaya çalıştım. (Yarın Yapayalnız)
  • Trenden indim,yine Yedikule.Saat henüz erken ; değerli dostum Sarkis Açık'la buluşacağım ,Safa Meyhanesi'ne gideceğiz .Şöyle yürümek geçti içimden. (Yıldızlar Altında İstanbul)
  • Dünyanın bütün acısını yazdım! saniyordun. Sonra cam kırıkları. Yazdığın her satır cam kirigiydi. hayal kırıklığı, dusbozumu da diyebilirsin. (Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
  • - Evliliğe karşı mısın? + Hayır. Birbirini sevmeyen karı kocalara karşıyım, mutsuz çocuklara, sevgisiz evlere karşıyım. (Kırık Bir Aşk Hikâyesi)
  • Belki bu yüzden uzun yıllar böyle şifresini çözememiş olduğum kitaplara karşı bir çekingenlik, ürkeklik hissettim. Kitapları özellikle romanları gitgide hayatın ta kendisi gibi görmeye başlayacaktım. (Hatırlıyorum)
  • Bu mâzi hastalığı beni mahvetti. (Saz Caz Düğün Varyete)
  • Olduğum gibi yaşamalıyım. Bir yaşama acemisi olarak. Ustalıklarda gözüm yok. (Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
  • Aynı dili konuşmalarına karşın, çoğu kez, kimse kimsenin dilinden anlamıyordu. (Son Yaz Akşamı)
  • İşte o arada 1960 darbesi oldu. Darbe olmadan çok karışık bir durum vardı. Menderes, solcuları Ana­dolu'nun çeşitli yerlerine sürmeye karar vermişti. He­pimizin isimleri tespit ediliyordu. Birer-ikişer çağrılıp nereye gideceğimiz söyleniyordu. (Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim)
  • Zamanla öğrendim. O kırılıp dökülmelerimiz, bayağılaşmalarımız, hepsi çaresizlikten. (Solmaz Hanım, Kimsesiz Okurlar İçin)
  • Kalbimdeki şarkı bitti. (Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
  • Daima yenilik,daima eylem,daima devinim! (Saz Caz Düğün Varyete)
  • Yaşadıklarımızın şiddeti geçince geriye tortu kalır, işe yaramaz sandığımız çökelti. Oysa sebep ve sonuç artık onundur, ondadır. (Yarın Yapayalnız)
  • Zamanın yıpratıcılığını silemezsin: Eskimiştir, sarı, pembe, mavimsi krizantemlerin rengi atmıştır. Kirli gibi durur; istediğin kadar yıka!, zamanın kirinden pasından arındıramazsın. (Daha Dün)
  • -Evliliğe karşı mısın? +Hayır. Birbirini sevmeyen anne babalara karşıyım. Mutsuz çocuklara, sevgisiz evlere karşıyım. (Kırık Bir Aşk Hikâyesi)
  • Yüreğinde bir çılgın yel esiyor. Ama o değil, beklediğin insan şimdi kimbilir nerde, (Eski Defterde Solmuş Çiçekler)
  • Öyle, para yok. Biraz bohem, ama gerisinde gençlik heyecanı olan bir yaşama biçimi. Bu sohbetler, konuşmalar arasında ikide bir de şu konu ortaya geliyor: Nazım Hikmet cezaevinde haksız yere yatıyor, onu mutlaka kurtarmak lazım, bu da uluslararası bir hareketle olur... (Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim)
  • Sessizliğinde, kendini teslim edişinde, gözlerinin o kadar saf ve duru bakışında insanı çıldırtan bir acı vardı. (Annem İçin)
  • Eski evlerin hayatı insanları tabiattan şimdiki apartmanlar gibi ayırmazdı. Eve bahçeden geçilir, bahçe sulamak için bir kuyudan su çekilir, çiçekler bahçeden evlere girer, lavanta çiçekleri temizliği duyuran kokularını yataklara dökerdi. İnsanlar ne tattıkları zevkleri değiştiren mevsimleri, ne de sevdikleri hayvanları düşünmemezlik edemezlerdi. Evin en rahat köşelerinde kediler horlardı. Abdülhak Şinasi Hisar, Boğazifi Mehtapları, 1942. (Yıldızlar Altında İstanbul)

Yorum Yaz