diorex
life
Dedas

Sonbahar Gülleri - Andre Maurois Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Sonbahar Gülleri kimin eseri? Sonbahar Gülleri kitabının yazarı kimdir? Sonbahar Gülleri konusu ve anafikri nedir? Sonbahar Gülleri kitabı ne anlatıyor? Sonbahar Gülleri PDF indirme linki var mı? Sonbahar Gülleri kitabının yazarı Andre Maurois kimdir? İşte Sonbahar Gülleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 01.07.2022 04:00
Sonbahar Gülleri - Andre Maurois Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Andre Maurois

Çevirmen: Samih Tiryakioğlu

Yayın Evi: Nora Kitap

İSBN: 9786056595738

Sayfa Sayısı: 200

Sonbahar Gülleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Aşkın dehayı ya da gençliği geri getirmeyeceğini kim iddia edebilir!

1949 yılında, tek başına bir Güney Amerika seyahatine çıkan André Maurois, bu seyahatte tanıştığı ve eserlerini İspanyolca'ya çeviren genç ve güzel María de los Dolores Checa Garçía y Rivera'ya âşık olur. Yirmi gün süren bu ilişkinin ardından Fransa'ya genç bir adam olarak dönen Maurois, "Marita" adını verdiği bu kadına elli dört mektup ve on bir şiir yazar. Bu mektup ve şiirler daha sonra karısının isteğine uyularak yayımlanır.

Maurois her ne kadar Sonbahar Gülleri'nin girişinde "Bu roman bir romandır; bu şahıslar da şahıslardır. Bunda ölü veya diri, gerçek yaratıklar bulup çıkarmaya çalışan kişi, bir romanın ne olduğunu, şahısların da neler olduklarını bilmediğini ispat etmiş olur," dese de insan, romanın baş kişisi yazar Guillaume Fontane'ın hikayesinde André Maurois'yı aramadan edemiyor.

İklimler, Yaşama Sanatı ve Patronlar gibi hem Türkiye'de hem de dünyada severek okunmuş eserlerin yazarı André Maurois'nın son romanı Sonbahar Gülleri, ömrünün sonbaharını yaşayan ünlü bir yazarın, kendisini tepeden tırnağa dönüştüren "yasak aşkını" anlatıyor.

Sonbahar Gülleri Alıntıları - Sözleri

  • "İyi yolu biliyorum ve takdir ediyorum ama, kötü yoldan gidiyorum."
  • İnsan mesut olmak için ayağına gelen fırsatları tepmemeli sevgilim; hayat insana o kadar çok fırsat vermez çünkü.
  • Ne kanlı ızgara istiyorum ne de şarap, dedi. "Senin sevgini istiyorum ben.. Veriyor musun onu bana?"
  • ...bir kütüphanede avare avare dolaşmak, rastgele bir kitabı açmak, tam sayfayı çevireceğim sırada hoşlandığım bir cümleye rastlamak, gençliğimde bana arkadaşlık etmiş bir yazarı tekrar okumak, heyecanımla taptaze, yepyeni olduğunu görerek sevinmek...
  • Çünkü biz kadınlar kendimize daima ya bir kimseyle ya bir şeyle cila çekmek; böylelikle parlayıp sivrilmek isteriz.. Ya parlak mücevherler ya da parlak erkekler lazımdır bize.
  • Hayatta başlıca mesele, insanın başkasına verdiği ızdıraptır; en ustalıklı mantık bile insanın, kendisini seven bir kalbi kırıp yaralamasını haklı gösteremez.
  • Kültürlü kadınlar, sevgi denen kumarda hep kaybederler.
  • İnsan geçmiş bir zamanın uzunluğunu, o zamanın zihninde bıraktığı hayallerin sayısıyla ölçer, değil mi?
  • "Öyle rahatım ki," dedi, "seni kırk yıldır tanıyormuşum gibi geliyor bana..." " Sevgi denen şey öyledir. Sanki bir büyü ile insanda hiç var olmayan, olmamış harikalı bir geçmişin hatıralarını yaratıverir."
  • İnsan iki gün aç oturabilir, ama iki gün şiirsiz kalamaz.
  • İnsanın geçmişten kendini koparıp kurtarması güç, hatta imkansızdır..
  • Bir hikayede olsun, bir romanda olsun, düşüncelerin açıkça, kesin olarak söylenmesinden daha tehlikeli şey olamaz.
  • Aslı aranırsa biz, sırf içinde bulunduğumuz durumu kabul etmediğimiz için yaşamaktayız.
  • ... Öyle rahatım ki,” dedi, “seni kırk yıldır tanıyormuşum gibi geliyor bana...” “Sevgi denen şey öyledir. Sanki bir büyüyle insanda hiç var olmayan, olmamış harikalı bir geçmişin hatıralarını yaratıverir.”
  • "Peki, gözünüzde büyük değeri olan şey nedir?" Guillaume Fontane bastonunu bulutlara doğru kaldırdı. "Söyleyeyim," dedi. "Her şeyden önce, düşünme zevki... Düşünceleri yazmak için değil ha... Düşünceleri kendim için okuyarak... Değeri olan şey dediniz değil mi? Bir kütüphanede avare avare dolaşmak, rastgele bir kitabı açmak, tam sayfayı çevireceğim sırada hoşlandığım bir cümleye rastlamak; gençliğimde bana arkadaşlık etmiş bir yazarı tekrar okumak; heyecanımla taptaze, yepyeni olduğunu görerek sevinmek... Değeri olan şey demiştiniz değil mi? Dostluk. Ama kıskanan, çekemeyen dostluk değil de, duygulu iki insanın anlaşmasından meydana gelme, karşılıklı saygı halindeki dostluk; hele bir erkekle bir kadın arasındaki dostluk. Ama şehvetin ısıttığı, fakat... şey... kıskançlığın yakmadığı bir dostluk."

Sonbahar Gülleri İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Sonbahar Gülleri PDF indirme linki var mı?

Andre Maurois - Sonbahar Gülleri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sonbahar Gülleri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Andre Maurois Kimdir?

André Maurois (asil adı:Émile Salomon Wilhelm Herzog) (d. 26 Temmuz 1885 Elbeuf, Fransa - ö. 9 Eylül 1967 Neuilly-sur-Seine) Fransız roman, hiklaye, deneme, biyografi, tarih yazarı'dır.

Yaşamı

Alsas'li Yahudi asıllı zengin bir tekstil sanayici ailesinden olup ailesi Fransa-Prusya Savaşı'ndan sonra Alsas'dan kaçıp Normandiya'da Lebeuf'de bir yünlü tekstil fabrikası sahipleri idi. Maurois bu kentte doğdu. Maurois Rouen'de "Pierre-Corneille Lisesi"'de eğitimini yaparken Fransa'da 18. yy. dan itibaren en iyi lise öğrencilerinin girdiği "Concours général" imtihanlarına girip ödül kazandı. Üniversite diplomasını da edebiyat üzerinde yaptı.

Mecburi askerlik görevini bitirdikten sonra 12 yıl ailesi sahip olduğu fabrika ve şirketin idarecisi olarak görev yaptı. 1909'de Genevre bir Polonya'lı kontun genç kızı olan Jane-Wanda de Szymkiewicz (Jeanine) (1892-1923) ile tanışıp onunla birinci evliliğini yaptı.

I. Dünya Savaşı döneminde Fransız ordusuna katıldı ve Fransa'da bulunan Britanya sefer ordusuda tercümanlık ve liyazon subaylığı yaptı. Yayınladığı ilk eseri olan "Les Silences du Colonel Bramble (Albay Bramble'ın Susması)" bu dönemdeki yaşamını alaycı olarak ama sosyal realizm öğeleri ile işlemektedir. Bu eser Fransa'da hemen rağbet gördü ve İngilizce'ye tercümesindenn sonra İngilizce konuşulan ülkelerde de popüler oldu. Bunu "Discours du docteur O'Grady" adlı romanıyla takip etti.

Yazı hayatının kalan kısmında da Maurois Britanya halkı ve konuları hakkında birçok eser hazırlamıştır. Bunlar arasında politikacı Disraeli; Byron,Shelley adlı tanınmış şairler ve Alexander Fleming adlı bilim adamının biyografileri bulunmaktadır. Bu Britanyalilar biyografileri yaninda Maurois Fransiz taninmislari olan Victor Hugo, George Sand,Honoré de Balzac ve General Hubert Lyautey'in biyografilerini de yazmistir.

Savaştan sonra "Croix-de-feu" ve "Le Flambeau" adlı edebi dergilerin editörlüğünü yaptı.

1924'de Paris'de ikinci karısı Simone de Caillavet ile tanıştı. Bu ikinci karısı kendini yalnız kocasının şahsi hayatına değil resmi ve edebi hayatına da vakfetti.

1938'de Maurois çok ünlü "Academie Française"'e üye seçildi. Bu seçimde sonradan Nazilerle anlaşıp onlar yararına Vichy Fransası adlı hükümet kuracak Mareşal Petain ona destek olmuş ve 1940'da yazdığı otobiyografi eserinde Maurois bu desteği için Mareşal'a şükranını bildirmiştir.

II. Dünya Savaşı başlayınca Maurois Britanya (Ordusu) Genel Karargahı'nda "Resmi Fransız Gözlemcisi" görevini aldı. Bu resmi görevi ile Britanya ordusunun Belçika'ya girişinde o orduda görevini yapmaktaydı. Fransız hükümetinde bulunan bakanları ve politikacilari şahsen tanımaktaydı ve 10 Haziran 1940'da Londra'ya bir misyonla gönderildi. Tam bu sırada Nazi orduları Fransa'da galip geldiler ve Fransa Nazilerle Ateşkes imzalamak zorunda kalmıştı. Maurois terhis edildi; görevinden alındı ve Kanada'ya gitti. Sonra Maurois bu savaş içinde General Charles De Gaulle'ün "Özgür Fransa Kuvvetleri"'na katıldı ve tüm savaş boyunca bu askeri görevde bulundu.

27 Haziran 1947'de Fransa Cumhurbaşkanı kararnamesi ile ismi resmen "Herzog"'dan "André Maurois"'ya değiştirildi.

Maurios 1949'da karısı yanında olmadığı bir Güney Amerika seyahatinde kendi eserlerini İspanyolca'ya çeviren, genç, güzel geniş görüşlü María de los Dolores Checa Garçía y Rivera, adlı bir hanıma aşık oldu. Bu ilişkisi 20 gün sürmekle beraber Maurois "Marita" adını verdiği bu genç hanıma 54 mektup ve 11 şiir yazdı ve bu ilişki 1949'da sona erdikten sonra bu yazılar karısının isteğine uyarak yayımlanmıştır.

9 Eylül 1967'de 82 yaşında iken Neuilly-sur-Seine'de vefat etti ve Neuilly-sur-Seine şehir mezarlığına gömüldü.

Andre Maurois Kitapları - Eserleri

  • İklimler
  • Yaşama Sanatı
  • Şişkolarla Sıskalar
  • Düşünceleri Okuyan Makine
  • Dilekler Ülkesi
  • İkinci Dünya Harbinde Fransa'da Trajedi
  • Adanmış Toprak
  • Mutluluk Tutkusu
  • Sonbahar Gülleri
  • Duygular ve Adetler
  • Aile Çevresi
  • İnsan Sarrafı
  • Ruh Tartıcısı
  • Bir Gence Açık Mektup
  • Voltaire
  • Yad Qadına Məktublar
  • To an Unknown Lady
  • Patronlar (Bernard Quesney)
  • Dr. O'Grady'nin Gevezelikleri
  • Cephe Sohbetleri
  • Zaman! Ne Olur Biraz Dur...
  • Seçilmiş Əsərləri

Andre Maurois Alıntıları - Sözleri

  • Günümüzde hayalimizden bile geçmeyen şeyler oluyor!.. (Düşünceleri Okuyan Makine)
  • İnsanlar ihtiraslarla yanarken hayat güçtür. (Ruh Tartıcısı)
  • Yalnız olmak için yalnız olmak istememi anlamıyorsunuz siz. (İklimler)
  • Həmişə elə hərəkət edin, elə rəftar göstərin ki, övladlarınız sizə hörmətlə yanaşsın, amma sizdən qorxmasınlar. Özünüz malik olmadığınız məziyyətləri onlara əsla sırımağa çalışmayın. Unutmayın ki, uşaqlar sizi müşahidə edir və nəticə çıxarırlar... (Yad Qadına Məktublar)
  • Cebir ve şiddet aşkı öldürür. Onun gerçek cevheri hürriyettir. (Duygular ve Adetler)
  • Size dürüstçe şunu söyleyebilirim ki, ruhların ölmezliğini belirten gözle görülür bir işarete rastlamadım. Fakat ruhun bedenle birlikte öldüğünü söylemek de aynı şekilde, fazla kesin konuşmak gibi geliyor bana. (İnsan Sarrafı)
  • ... kendinle tek başına kaldığın anlarda bile ikiyüzlüsün. (Düşünceleri Okuyan Makine)
  • Bütün büyük çeşitlerin birileri binlerce yıldan beri tabiatta vardı. Onları açığa çıkaracak bir zeka eksikti. (İnsan Sarrafı)
  • Lawrence: «Aşkın temel vasfı, ferdi kendi benliğinin dar çerçevesinden kurtarıp enginlere salmaktır» diyor. (Duygular ve Adetler)
  • "Bana cevap yazma artık. Beni görmeye de kalkışma. Kendimi kurban ettim. Cesaretimi alma elimden. Bana bıraktığın tek şey bu." (Aile Çevresi)
  • "Qadın bədəni çimərliklərdə hamının nəzəri üçün açıqdırsa, hansı qısqanclıqdan söhbət gedə bilər..." (Yad Qadına Məktublar)
  • bu medeni fırtınalar yüzyılımızda; insanların gidişatına bakınca, acı ve kudretsizlik duymamak mümkün değil. sanki her şey bir kütle tarafından yapılmış büyük bir yanlışın sonucu gibi cereyan etmekte; içinde bulunduğumuz bu kütleyi ne kadar durdurmak, ona yol göstermek istesek de içyüzünü kavrayamadığımız hareketlerine biz de uymaktan kurtulamıyoruz. (Duygular ve Adetler)
  • (...) Aşktan korkuyorum, Isabelle, bir de kendimden korkuyorum. (İklimler)
  • Alman radyosu alay ediyordu: "İngilizler mi, bildikleri tek askeri harekât geri çekilmektir. Yakında gazetelere demeçler veririler; Majestelerinin donanması geri çekilirken nasıl tek bir İngiliz askerinin bile burnu kanamadığını söylerler." (İkinci Dünya Harbinde Fransa'da Trajedi)
  • ...«İnsan yaşamak için yemeli, yemek için yaşamamalı.»... (Şişkolarla Sıskalar)
  • "Öyle rahatım ki," dedi, "seni kırk yıldır tanıyormuşum gibi geliyor bana..." " Sevgi denen şey öyledir. Sanki bir büyü ile insanda hiç var olmayan, olmamış harikalı bir geçmişin hatıralarını yaratıverir." (Sonbahar Gülleri)
  • İnsan yemek için yaşamamalı, yaşamak için yemeli. (Şişkolarla Sıskalar)
  • Bilirsiniz, qadın həm əşya, həm də şəxsiyyət ola bilər. Qadın şəxsiyyətdir – əgər o, sevdiyi kişidən öz müstəqilliyini qoruyursa; əgər öz baxışlarında və planlarını qurmaqda tam sərbəstdirsə və əgər öz bədəninin ağası, öz düşüncələrinin sahibidirsə. Qadın əşyadır – əgər özüylə əşya kimi davranmağa icazə verirsə; lap ən gözəl və qiymətli bir əşya olsa da, şəxsi iradədən məhrumdursa; öz sahibinin istək və şıltaqlıqlarına itaətkarcasına tabedirsə və yalnız iştaha gələndə ortaya gətirilən dadlı bir yeməyə bənzəyirsə. (Yad Qadına Məktublar)
  • Herkes Maginot hattının* caydırıcı gücünden emindi. Hitlerin ancak Hollanda'ya saldırabileceği düşünülüyordu. Romanya da ihtimal dâhilindeydi. Ancak uzmanlar Hitlerin bu iki ülkeye de saldırmakta tereddüt edeceği kanısındaydılar. Hollanda Almanya'nın tek dayanağıydı. Romanya ise akaryakıtının fazlasını zaten Reich'a veriyordu. Aşırı iyimserlik egemendi. Sözde, Almanya, bu yaz hiçbir şeye teşebbüs etmeyecek, biz de zamandan istifade ederek 1941'de hava kontrolünü ele geçirecek, 1942'de de Siegfried hattından**, yeterli tank ve ağır toplarla saldırıya geçecektik. Ne yazık ki "Onların saldırılarını darmaduman edeceğim" diyen Hitler, sonunda başarılı oldu. (İkinci Dünya Harbinde Fransa'da Trajedi)
  • Ah gençler! Zamanın değerini hiç bilmiyorsunuz. (Yaşama Sanatı)

Yorum Yaz