Sonsuzluğun Tarihi - Jorge Luis Borges Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Sonsuzluğun Tarihi kimin eseri? Sonsuzluğun Tarihi kitabının yazarı kimdir? Sonsuzluğun Tarihi konusu ve anafikri nedir? Sonsuzluğun Tarihi kitabı ne anlatıyor? Sonsuzluğun Tarihi PDF indirme linki var mı? Sonsuzluğun Tarihi kitabının yazarı Jorge Luis Borges kimdir? İşte Sonsuzluğun Tarihi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Jorge Luis Borges
Çevirmen: Saliha Nilüfer
Yayın Evi: İletişim
İSBN: 9789750517440
Sayfa Sayısı: 152
Sonsuzluğun Tarihi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Saliha Nilüfer çevirisi,
James Woodall’ın önsözüyle,
Yazar ve dönem kronolojisiyle,
Sonsuzluğun Tarihi, edebiyatın, felsefenin ve çevirinin kadim
sorunlarını Borges bilgeliğinin süzgecinden geçiren, çarpıcı bir
anlatı.
Sonsuzluğun bir tarihi varsa bile o tarihi yazma çabasının
beyhudeliğini en iyi Borges gösterebilir. Sonsuzluğun Tarihi’nde
Borges, bu kez ironi yüklü diliyle düşünce dünyasının bildik
doğrularını ters yüz ediyor. Nietzsche’ye atfedilen bengi
dönüş teorisinin aslında ona ait olmayabileceğini, Binbir Gece
Masalları’nı bugüne kadar hatalı bir çeviriden okumuş olduğumuzu
öğreniyoruz. Edebiyatın tuzu biberi, kimi zaman yapıtaşı olan
metaforun iki bin yıl önceki ilkel örneklerine kulak veriyoruz… Bu
özgün metin bittiğinde, avuçlarımızın içinden kayan sonsuzluk,
hem bugüne hem yıllar öncesine ait bir anın imgesiyle yer buluyor
zihnimizde: “Geriye okur için benim sonsuzluk teorimi sunmak
kaldı. İçinde Tanrı olmayan, başka bir koruyucu ya da arketipler
olmayan fakirleşmiş bir sonsuzluk bu.”
Borges, çağdaş eleştiri ve teorideki birçok yeni eğilime cevap
veren, özellikle beşeri bilimlerde öznellik ve temsil sorununa
açıklık getiren metinler yazdı.
BRUNO BOSTEELS
İletişim Yayınları, Murat Belge yönetiminde edebiyat
klasikleri yayımlamaya devam ediyor. İletişim Klasikleri
dizisinden çıkan kitaplar, edebiyata karşı sorumluluğu okuma
zevkiyle buluşturan bir anlayışla hazırlanıyor. Eserler orijinal
dillerinden ve tam metin çevirileriyle yayıma hazırlanırken,
ana metne eşlik eden ve yetkin isimlerin yazdığı önsöz ve son
sözlere yer veriliyor. Ayrıca her kitabın başında, yazarın
hayatına ve yaşadığı döneme ışık tutan bir kronoloji
bulunuyor. İletişim Klasikleri’nin içeriği eserin ilk baskı
kapağı, el yazmasından örnek sayfalar, haritalar ve özel
çizimlerle zenginleştiriliyor. Diziye özel olarak hazırlanan
kapak tasarımında ise, resim tarihinden özenle seçilmiş
görseller kullanılıyor.Zengin bir içerikle hazırlanan İletişim
Klasikleri dizisi, güvenilir ve özenli bir edisyonla okurla
buluşurken, alanında referans kaynaklar sunuyor.
Sonsuzluğun Tarihi Alıntıları - Sözleri
- ...ilahi iyilik kötülüğü tüketti, sonsuz hayat ölümü, güzellik sefaleti eritti içinde...
- Hayat ölümsüz olmayacak kadar fakirdir aslında.
- ...şimdiki zaman herkese aittir, ölmek kısa mi kısa 1an olan şimdiki zamanı yitirmektir. Aslında hiç kimse ne geçmişi ne de geleceği yitirir, çünkü sahip olmadığı şeyi kim alabilir ondan? Öyleyse şu iki şeyi unutma: Birincisi, şeyler aynı yörüngelerde döner bunun için izleyici ha yüzyıl ha iki yüzyıl ha sonsuz 1zaman boyunca aynı görünümle karşılaşsın, hiç fark etmez" (Düşünceler, 14) Marcus Aurelius
- ...Cenevre'de bulduğum, Birinci Dünya Savaşı'nın son yıllarına ait 1halk öyküsü kazığa bağlanan Miguel Servet'in engizisyonculara verdiği yanıttan söz eder: "Ben yanacağım ama bu, basit 1olay." "Tartışmamızı sonsuzlukta devam ettireceğiz."
- "...ben neydim? Metafizik bağlamda belki cevap verebilirdim buna: 'Daima bendim, yani bu zaman boyunca ben diyen herkes benden başkası değildi..."
- ..."Tıpkı rüyasında susuzluktan kavrulan, su içmek isteyen ve içse de susuzluğunu 1türlü gideremeyen, sonunda da nehrin ortasında susuzluktan ölüp giden adam gibi; Venüs âşıklarını taklitleriyle kandırır, 1bedenin görünümü onları doyurmaz ve kararsız eller birbirinin bedeni üzerinde gezinse bile ne 1şeyi koyuverebilir ne 1şeyi saklayabilir. Sonunda bedenlerde mutluluğun ugursuz kanıtı belirdiğinde ve Venüs kadının tarlalarını ekmek üzereyken, âşıklar gerginlik içinde birbirine sarılır, aşkla dolu ve diş dişe: Hepsi de beyhudedir, ne birbirlerinin içinde kaybolabilir ne de aynı kişi olabilirler."...
- Yaşamak zaman kaybıdır, sonsuzluk biçimi altında olmadığı sürece hiçbir şeyi saklayıp geri getiremeyiz.
- ...Birbiriyle hiç bağdaşmayan umutlar hiç patırtı olmaksızın 1arada bulunabilir. Başka 1deyişle, arzunun tarzı sonsuzluktur...
- ...Zaman bizim açımızdan 1sorundur; sarsıcı ve talepkâr 1sorun, belki de metafiziğin en can alıcı sorunu; sonsuzluksa 1oyun ya da yıpranmış 1umut.
- "Zirvede olduğumuz zamanlarda insanlığın varoluşunun sabit, değişmez bir nicelik olduğu varsayımı bizi üzüp sinirlendirir, hâlbuki çöküş zamanlarında (şimdi olduğu gibi) hiçbir namuzsuzluğun, afet ya da diktatörün bizi fakirleştiremeyeceğine dair bir vaat barındırır bu varsayım içinde."
- ...Evrenin sonsuzluğa ihtiyacı vardır...
- ...ebediyet, sonu olmayan 1hayat ve kusursuz mülkiyettir...
- ...Sonsuzluk daha sade ve daha büyülü 1şeydir; ...Geçmiş şimdinin içindedir, gelecek de öyle. Her şeyin mevcut koşullarından mesut biçimde, varlığında süregittiği bu dünyada, hiç1şey olup bitmez."...
- ...Sonsuzluk daha bereketli 1icattır. Akla mantığa sığmaz oluşu doğrudur ancak sıradan zamanın akışı da öyle değil midir zaten? Sonsuzluğu inkar etmek, şehirlerle, nehirlerle, şenliklerle yüklenmiş yılların topyekün ortadan kalktığını farz etmek, onların topyekûn kurtarıldığını hayal etmek kadar, hatta ondan daha az inandırıcıdır...
- ...Hayat ölümsüz olmayacak kadar fakirdir aslında. Ancak bu fakirliğimizden pek de emin değilizdir, duyularla çok kolay çürütülebilir olan zamanı özünde ardışıklık kavramı bulunan düşünsel planda o kadar kolay çürütemeyiz. İşte böylece o duygu yüklü hatirada beliren flu fikir ve bu sayfanın itiraf ettiği kararsızlikta gerçek 1huşu ânı baki kalır 1de o gecenin benden esirgemediği sonsuzluk iması...
Sonsuzluğun Tarihi İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kitapta Borges fazlasıyla iyi kaynaklardan yararlanmış. Yine de 'Sonsuzluğun Tarihi' ni tam anlamıyla karşılamaz; sadece belli düşüncelerin izlerini sürer. Kitapta en tuhaf bulduğum yerlerden biri ise 'Binbir Gece Masalları' na ayrılmış bölümdü. İlginç bir bilgi olarak da şunu okudum: " 1874 yılında Nietzsche, Pisagor' ün tarihin döngüsel olarak tekrar ettiği yönündeki teziyle alay etmiştir." (Vom Nutzen und Nachteil der Historie ) - 1953' te eklenen not. Keyifli okumalar. (DeliBilge)
Sonsuzluğun Tarihi PDF indirme linki var mı?
Jorge Luis Borges - Sonsuzluğun Tarihi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sonsuzluğun Tarihi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Jorge Luis Borges Kimdir?
Jorge Francisco Isidoro Luis Borges Acevedo veya bilinen adıyla Jorge Luis Borges (d. 24 Ağustos 1899 - ö. 14 Haziran 1986), Arjantinli öykü ve deneme yazarı, şair ve çevirmen. Büyülü gerçekçilik akımının önde gelen isimlerindendir ve gerçeküstücülük konusunda yazdığı denemeleri ile ünlüdür.
Borges, 24 Ağustos 1899 tarihinde Buenos Aires'te doğdu. Babasının annesi İngiliz olduğu ve evde iki lisan birden konuşulduğu için daha çocukken her iki lisanı da çok güzel konuşabiliyordu. Oğluna satranç tahtasında Zeno'nun paradoksunu öğreten Jorge Guillermo Borges avukat ve psikoloji öğretmeniydi. Evlerinde Borges'in muhayyilesini sürekli olarak işgal edecek bir bahçe ve kütüphane vardı.
Babasının görme yetisinin azalması üzerine, aile tedavi için I. Dünya Savaşı'ndan önce (1914) Cenevre'ye taşındı. Burada kaldıkları süre boyunca Borges Calvin Koleji'ne devam ederek, Lâtince, Fransızca ve Almanca öğrendi. Sembolizm akımının örneklerinden Verlaine, Rimbaud ve Mallarmé'in eserleriyle bu sırada tanıştı. Schopenhauer'a olan sevgisi ve Walt Whitman'ı keşfetmesi de Cenevre'deyken başladı.
Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra ailesiyle birlikte İspanya'ya taşındı. Borges artık yazar olmaya karar vermişti, babasına 1870'lerde geçen bir roman yazmaya yardım ediyordu. Birkaç edebi gruba girme çalışmasından sonra, kendine akıl hocası buldu: Endülüslü şair Rafael Cansinos-Asséns. Onun etkisiyle kendisini "ultraistler" grubundan saymaya başladı ama kısa zamanda aidiyet hissinden sıkılarak kimseye bağlı olmadan birşeyler yapmaya çalıştı. Denemelerle ve şiirle pasifizm, anarşi, Rus devrimi gibi bâzı şeyleri övdüğü, genel düşüncelerini dile getirdiği iki kitap yazdı. Ama sonra yazdıklarından utanarak, her iki kitabı da İspanya'dan ayrılmadan önce imha etti.
1921'de ailesiyle Buenos Aires'e geri dönmesinden sonra, babasının arkadaşı Macedonio Fernandéz'in düşüncelerinden etkilenmesi, düşüncenin yeni yollarına yönelmesine neden oldu. Fernandez'in düşünceleri Schopenhauer, Berkeley ve Hume'ün bir yansıması idi. Edebi stili ekzantrik ve düşünce tarzı karmaşıktı. Borges'e en büyük etkisi her şeye kuşkuculukla bakmasını sağlamasıdır.
1923'te ilk kitabı olan Buenos Aires Tutkusu (Ferver de Buenos Aires)'i çıkardı. 1924-1933 arası Borges için oldukça heyecan verici bir zamandı. Bu dönemde pek çok yazısı ve şiiri basıldı. Luna de Enfrente 1925'te, San Martin Defteri (Cuaderno San Martin) 1929'da basıldı. 1933-1934 yıllarında Critica'da Alçaklığın Evrensel Tarihi (Historia universal de la infamia) yayımlandı. Bu öykü dizisi, önceden basılmış bâzı hikâyelerden alınan karakterler ve fikirler üzerine yeniden hikâye yazmakla oluşmuştu. Gerçeği ve hikâyeyi harmanladığı bu hikâyeler gerçeküstü bir otantizm taşıyorlardı. Daha sonraları bu tarz "büyülü gerçekçilik"in ilk örneklerinden sayılacaktı. Ama onun asıl kariyeri 1935'te yazdığı "Borges stili"nin ilk örneği denilen, hayâli bir romanı eleştirdiği Al-Motasim'e Bir Bakış isimli öyküsüdür. 1936'da denemelerini topladığı "Sonsuzluğun Tarihi Historia de la Eternidad" basıldı. Bu sırada maddi sıkıntılar çekiyordu, bu nedenle 1937'de Belediye Kütüphânesi'nde çalışmaya başladı. Kütüphânedeki işi hafif olan yazar, iş günlerinin kalanını klâsikleri okuyarak ve modern edebiyatın uluslar arası örneklerini İspanyolca'ya çevirerek geçirmiştir. Virginia Woolf'un ve William Faulkner'ın kitapları İspanyolcaya ilk kez bu dönemde Borges tarafından kazandırılmıştır. Yaratıcılığını kaybetmekten korkan Borges, eşşiz bir eser yazmak istedi ve Pierre Menard, Don Quixote'un Yazarı'nı kaleme aldı. Ardından da Tlön, Uqbar, Orbis Tertius geldi. Her iki hikâye Victoria Ocampo'nun Sur edebiyat dergisinde yayınlandı. Bunların başarısının verdiği motivasyonla Babil Kütüphanesi'nin çalışmalarına başladı. 1941'de bu öykülerin toplandığı Yolları Çatallanan Bahçe basıldı. Aynı hikâyeler toparlanarak Artifices'e eklendi ve ve 1944'de Ficciones adıyla yeniden basıldı. 1942'de "Bustos Domecq" takma adı altında Adolfo Bioy Casares ile birlikte polisiye hikâyeler dizisi olan Don İsidro İçin Altı Problem'i yazdılar. Felsefe, gerçekler, fantazi ve gizemleri harmanladığı bu yeni öykülerin yanında, El Hogar'da anti-semitizmi, faşizmi ve nazizmi eşeltiren politik makaleler de yazıyordu. Bu makalelerle oldukça tanındı. 1946'da Juan Peron'un iktidara gelişiyle, kütüphânedeki işinden atıldı. Bu işten atılma onun için bir tür kurtuluş olmuştu, çünkü hem Arjantin'den Uruguay'a kadar pek çok yeri gezip, Budizm'den Blake'e kadar pek çok konuda seminerler veriyor, hem de iyi para kazanıyordu. Ama ailesi Peron'un baskıcı rejiminde zor günler geçirdi, annesi ve kız kardeşi hapse girdi. 1949'da ikinci önemli kısa hikâyeler kitabı Alef (El Alef)basıldı.
1955'de Peron devrilince Borges hayâlindeki meslek olan Arjantin Ulusal Kütüphânesi Müdürlüğü'ne getirildi. Ailesinden gelen hastalık nedeniyle görme bozukluğu çeken Borges bu dönemde görme yetisini tamamen kaybetti. "Bana aynı anda hem 800,000 kitabı hem de karanlığı veren Tanrı'nın muhteşem ironisi" diyerek bu gerçeği kabullenmiştir. (Umberto Eco unutulmaz romanı Gülün Adı'nda yer alan ana karakterlerden kör kütüphaneciyi Borges'ten esinlenerek oluşturmuştur.) 1956'da Buenos Aires Üniversitesi'nde İngiliz ve Amerikan edebiyatı profesörlüğüne atandı ve 12 yıl bu görevi yürüttü. 1961'de Samuel Beckett'le birlikte Uluslararası Yayımcılar Ödülü'nü (Formentor Ödülü) kazandı. Bu ödül ona gecikmiş bir uluslararası ün kazandırdı. Gözlerinin görmeyişini şiire yönelerek telâfi etmeye çalıştı. 1970'li yıllarda ABD'de çeşitli üniversitelerde dersler verdi. 1973'te Peron geri dönünce, görevinden istifa etti. Ders vererek ve yolculuk yaparak geçirdiği zamanın meyvesi 1975'te basılan toplama hikâyelerin olduğu Kum Kitabı (El libro de arena) oldu. Dünya gezilerinin sonucu ona eşlik eden Maria Kodama'nın resimlerini çektiği yazılarını ise kendi yazdığı Atlas(1984)'la sonuçlandı.
Zannedilenin aksine, Nobel ödülünü alamadan 87 yaşında, 14 Haziran 1986'da Cenevre'de karaciğer kanserinden hayatını kaybetti.
Jorge Luis Borges Kitapları - Eserleri
- Kum Kitabı
- Alçaklığın Evrensel Tarihi
- Sonsuz Gül
- Alef
- Ficciones
- 25 Ağustos 1983 ve Diğer Öyküler
- Ölüm ve Pusula
- Brodie Raporu
- Yedi Gece
- Atlas
- Düşsel Varlıklar Kitabı
- Yolları Çatallanan Bahçe
- Sonsuzluğun Tarihi
- Yaratan
- Şifre
- Rüyalar Kitabı
- Dantevari Denemeler - Shakespeare'in Belleği
- Olağanüstü Masallar
- Borges Sekseninde - Sohbetler
- Öteki Soruşturmalar
- Borges ve Ben
- Şu Şiir İşçiliği
- İngiliz Edebiyatına Giriş
- Gölgeye Övgü
- Tartışmalar
- Evaristo Carriego
- Don Isidro Parodi'ye Altı Bilmece
- Altın ve Gölge
- Xewn ü Xeyal
- Bustos Domecq Vakayinameleri
- The Story from Rosendo Juarez
- The South
- Alef
Jorge Luis Borges Alıntıları - Sözleri
- Hayat ölümsüz olmayacak kadar fakirdir aslında. (Sonsuzluğun Tarihi)
- Xew dûrketina ji dinyayê bû. (Xewn ü Xeyal)
- mantık denen şey bir deliliktir.. (25 Ağustos 1983 ve Diğer Öyküler)
- ... beni derinden ilgilendiriyor, ama -nasıl söyleyeyim?- vazgeçilmez gelmiyor bana. (Ficciones)
- ...Sonsuzluk daha bereketli 1icattır. Akla mantığa sığmaz oluşu doğrudur ancak sıradan zamanın akışı da öyle değil midir zaten? Sonsuzluğu inkar etmek, şehirlerle, nehirlerle, şenliklerle yüklenmiş yılların topyekün ortadan kalktığını farz etmek, onların topyekûn kurtarıldığını hayal etmek kadar, hatta ondan daha az inandırıcıdır... (Sonsuzluğun Tarihi)
- Müslüman inanışına göre, Allah akıl melekesine sahip üç tür varlık yarattı: Nurdan yaratılmış Melekler; ateşten yaratılmış Cinler (tekil hali 'Jinnee' ya da 'Genie') ve topraktan yaratılmış İnsanlar. Cinler, Adem'den binlerce yıl önce, siyah, dumansız bir ateşten yaratıldılar; beş sınıfa ayrılırlar. Bunların arasında iyi ve kötü Cinler ile erkek ve dişi Cinler'i görüyoruz. Evrenbilimci El-Kasvini, "cinler şeffaf bedenli hava hayvanlarıdır, kılıktan kılığa girebilirler" diyor. Kendilerini ilk önce bulut ya da kocaman sütunlar olarak gösterebilirler; ama biçimleri yoğunlaştığında, belki bir insan, bir çakal, bir kurt, bir aslan, bir akrep ya da bir yılan biçiminde görünür olurlar. Bazıları gerçek mümin, diğerleriyse sapkın ya da dinsizdirler. (Düşsel Varlıklar Kitabı)
- Biri dedi ki: Sen uyanıklığa değil, önceki bir düşe uyanmışsın. O düş, bir başka düşle sarmallıdır, o da bir başkasıyla ve bu böyle sonsuza kadar gider, sonsuz da kum tanelerinin sayısıdır. Geriye dönerken izlemen gereken yolun sonu yoktur ve sen bir daha gerçekten uyanmadan öleceksin. (Ölüm ve Pusula)
- Yalnızlık bana acı vermiyor, insanın kendisine ve kendi huylarına katlanmasıyla hayat zaten yeterince zor. (Kum Kitabı)
- "Hiç aklımda olmadan, böyle bir şeyin başıma geleceğini hiç düşünmeden, inzivaya çekildim. Bir tutukluya dönüştüm, bir hücreye kapandım, ve şimdi anahtarı bulamıyorum; kapı açık da olsa çıkmaya korkacağım." (Öteki Soruşturmalar)
- Belki de yoksul, ilkel yaşamlarının tek serveti kindi ve bu yüzden kinlerini biriktiriyorlardı. Hiç farkında olmadan birbirlerinin kölesi olup çıktılar (Brodie Raporu)
- . Şimdi istediğim şey barış, düşüncenin ve dostluğun hazzı. Ve çok hırslı görünse de sevme ve sevilme duygusu. ... (Borges ve Ben)
- ... ne bir söz, ne bir özlem, ne de bir anı, hiçbir şey bize dokunmadığında biz çoktan ölmüşüzdür. Ben ölü olmadığımı biliyorum. (Altın ve Gölge)
- Oscar Wilde, insanın, hayatının her anında, olmuş olduğu her şey ve olacağı her şey olduğunu yazar. (Atlas)
- . Bir kitap, fiziksel nesneler dünyasında fiziksel bir nesnedir. Bu bir dizi ölü semboldür. Ve sonra doğru okuyucu gelir ve kelimeler daha doğrusu kelimelerin ardındaki şiir, çünkü kelimelerin kendisi sadece semboldür, canlanır ve kelimenin yeniden dirilişini yaşarız. ... (Şu Şiir İşçiliği)
- ...ilahi iyilik kötülüğü tüketti, sonsuz hayat ölümü, güzellik sefaleti eritti içinde... (Sonsuzluğun Tarihi)
- "Dante, bir tanrı bilimci, inançlı, erdemli bir insan olarak günahkarları mahkûm ediyor ama duygusal olarak ne mahkûm ediyor ne de bağışlıyor" (La poesia di Dante, 78) (Dantevari Denemeler - Shakespeare'in Belleği)
- Kipling'in yazdığı herhangi bir sayfada ki onun eserlerinde tüm Hindistan ve bir şekilde tüm yerküresinin özeti bulunduğundan... (25 Ağustos 1983 ve Diğer Öyküler)
- Bradley, şimdiki anın, bize doğru akmakta olan geleceğin, geçmişin bağrında parçalanıp dağıldığı an olduğuna inanır; başka bir deyişle, var olmak, yok olup gitmekte olan bir var oluştur; ya da Boileau’nun özleme kapılmadan dediği gibi: ‘Le moment où je parle est deja loin de moi.’ [Konuşmaya başladığım an, daha şimdiden uzak benden.] (Atlas)
- "Yaşadığımız dünya bir yanılgı, gülünç bir yanılsamaydı." (Alçaklığın Evrensel Tarihi)
- Geçmişimin maskelerinden kurtulacağım, ölüp tamamen unutulunca. (Atlas)