tatlidede

Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu - Mehmet Görmez Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu kimin eseri? Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu kitabının yazarı kimdir? Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu konusu ve anafikri nedir? Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu kitabı ne anlatıyor? Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu PDF indirme linki var mı? Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu kitabının yazarı Mehmet Görmez kimdir? İşte Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
  • 04.12.2022 00:00
Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu - Mehmet Görmez Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Mehmet Görmez

Yayın Evi: Otto Yayınevi

İSBN: 9786058019799

Sayfa Sayısı: 376

Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bu kitap, Hz. Peygamber’in beyan ve tatbiki ile gösterdiği yolun yani sünnetin ve sünnet nizamını bize taşıyan sözlü haberlerin yani hadisin doğru anlaşılması ve yorumlanmasına dair kılavuz bir kitaptır. Kitap, bilhassa fakih ve usûlcülerin görüşleri esas alınarak sünnette örneklik, hadiste bütünlük ilkeleri üzerinden risalet-i Muhammediyye’yi hiçbir rivayete feda etmeyen bir sünnet ve hadis usûlüne giriş mahiyetindedir. Bu kitap, Türkiye’de ve İslam dünyasında ifrat ve tefrit noktalarında seyreden sünnet ve hadis tartışmalarının doğru ve mutedil bir zemine taşınmasına katkı sunmayı amaçlamaktadır.

Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu Alıntıları - Sözleri

  • Sürekli sünnetin neliği tartışırken sünnetin nasıl bir insan inşa ettiği, ne nasıl bir toplum öngördüğü, nasıl bir kültür ve medeniyet doğurduğu ihmal edilmektedir.
  • Kalbin sünneti kalbini her an yaratanın nazar edeceği temizlikte tutmaktır, amelini niyetinle yıkamaktır.
  • Gazali'nin yerinde tespiti ile "İslam ümmeti, tarih boyunca sünnet ve hadisin yanlış anlamak ve yorumlamaktan çektiğini, uydurulan binlerce mevzu hadisten çekmemiştir."
  • "Zira tarih ve tecrübe, Allah Resulü'nü ve çağlar üstü evrensel mesajını anlamadan, sorunlarımızın hiçbirini halledemeyeceğimizi açık bir şekilde bize göstermektedir. Ve's-Selâm."
  • Her şey bidat kavramı içinde değerlendiren bir düşünce, kültürden arındırılmış saf bir din peşinde olmuştur ki bu da mümkün değildir.
  • sünnet, tarih içinde yeni sünnetler ortaya konulmasına da imkân ve zemin hazırlamıştır. Ezanı damda okumak minareyi, hurma kütüğü üzerinde hutbe irad etmek minberi, cami üzerinden evren tasavvuru kubbeyi, namazlarda safları sık ve düzgün tutmak farklı bir cami mimarisini doğurmuştur. Aynı şekilde tasvir yasağı minyatürü, ebruyu doğurmuş ve Müslümanların sanat anlayışlarını şekillendirmiştir. Bunun gibi salavat-ı şerife beraberinde bir edebiyatı doğurmuş; o edebiyat musikiye kapı aralamış ve oradan Itri'ler çıkmıştır. Dolayısıyla bir nadanın çıkıp minare, minber, musiki, minyatür ve kubbe bidattir demesi akıl kârı değildir. Aksi bir tutum aynı zamanda İslam'ın evrensel ve çağlar üstü olma ilkelerine de aykırılık teşkil etmektedir. Ancak sünnetin, İslam medeniyetine süreklilik kazandırması için evrensel örneklik ve bütünlük ilkeleri çerçevesinde doğru bir sünnet anlayışına sahip olmak gerekir. Zira doğru bir sünnet anlayışı sürekliliği tahkim ederken yanlış bir sünnet anlayışının ise değişime karşı Müslümanları zayıflatacağı unutulmamalıdır.
  • Gerek tarihte gerekse günümüzde zaman zaman Kur'an ve sünnetin karşı karşıya getirilmesinin, hatta Allah ve Peygamber'in bir hâkimiyet yarışına sokulmasının izah edilebilir hiçbir tarafı yoktur.
  • Aklın sünnetleri vardır. Aklın sünneti düşünmektir; akletmektir, tefekkür, tezekkür ve tedebbür etmektir. Aklın sünneti fikreden, zikreden, tedbir alan akıl sahibi olmaktır. Nitekim bir rivayette "Bir saat tefekkür, bin saat nafile ibadetten efdaldir." buyurulmuştur.
  • ... İslam ümmetinin geleceği, yanlış anlaşılan, yanlış yorumlanan rivayetler ışığında, ahir zaman edebiyatı ile belirlenemez. İslam ümmetinin geleceği Kur'an-ı Hakim'in ruhuna aykırı olarak bizi karamsarlığa sevk eden fiten edebiyatı ile de belirlenemez. Geleceğin ahir zaman edebiyatı ile tespit edilmeye kalkışılması, kurtuluşu, vaat edilen bir kurtarıcı beklentisine indirgeyecektir ki bu da sünnetullaha aykırıdır. Kaldı ki ahdin bozulacağı, güven ve emniyetin ortadan kalkacağı, emanetin zayi olacağı, ehil olmayanların iş başına geleceği, cehaletin çoğalıp ilmin azalacağı, ahlaksızlığın yaygınlaşacağı gibi toplumsal ahlakın bozulacağına dair haberleri aynı zamanda sünnetullahı ifade eden rivayetler olarak okumak da mümkündür. Sünnetullahı bırakıp bu rivayetler üzerinden bir eskatoloji çıkarmak ve kehanette bulunmak doğru değildir. Bir Yahudi kabalası ile fiten rivayetlerini karıştırmak kabili mümkün değildir.
  • Hadis, farklı coğrafyalarda farklı kültürlere sahip Müslümanlara homojen bir kültür kazandırarak onları birleştirdiği gibi, belirli bir usûl, bütünlük ve metodoloji içerisinde okunmadığı zaman da ayrıştırıcı bir unsura dönüşebilmektedir.

Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Sünnet ve Hadisi Anlama İlkeleri: Sünnet ve Hadisi anlamak demek aslında Kuran'ın pratik hayata yansımasını anlamak demektir. Sünnet ve Hadis birbirinden farklı kavramlardır. Sünnet, Hz. Peygamber'in dini yaşama adına söylediği, yaptığı örneklik içeren her şey iken, Hadis ise bu sünnetin kaynaklarından sadece biri olup, yazılı halde aktarılmış olan metinlerdir. Sünnet, İslam medeniyetini oluşturan önemli bir unsurdur. Ayrıca İslam ümmetinin birlik olmasını sağlayan etkenlerden biridir. Sünneti anlamak gelişigüzel bir faaliyet değil, peygamberi örnekliği güne taşımak anlamına gelmektedir. Bu faaliyetin belli ilke ve kuralları olması gerekir, olmalıdır. İşte bunları oluşturmak için Sayın Mehmet Görmez bu değerli kitabı yazdı. Mehmet Görmez, kitabını iki bölüme ayırmış, ilkini Sünneti anlamak için gerekli ilkelere, diğeriniyse Hadisi anlamak için gerekli ilkelere. Kitap bütüncül bir bakış açısı ve kapsamlı bir ufuk veriyor. Hadis ve Sünnete ilgili olanların müstağni kalamayacağı bir eser var karşınızda. Sayın Mehmet Görmez'in doktora ile başladığı hadisi anlama ve yorumlama ameliyesi yeni ürününü vermiş durumdadır. O dini hiçbir metnin kanun metni gibi lafzi okunmasının doğru olmadığını her seferinde vurgulamaktadır. Önceden ehlinin elinde olan ve daha tutarlı tartışılan bu ilim, modern zamanlarda halkın eline düşmüş ve artık usulsüz, bilinçsiz bir savaşa dönüşmüş olmaktadır. Hatta bu dönemde "kıymetli bazı ilmi eserler iman edilmesi gereken kitaplar gibi takdim edilmiş, hatta Allah ile Peygamber'i bir hakimiyet yarışına dahi sokmuştur." Yine değerli yazara göre bugün, Sünnet ve Hadisi usulsüz tartışmak yerine sünnetin evrensel ve ebedi olarak anlaşılıp buna göre hareket edilmesi gerekmektedir. (Samet Onur)

Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu PDF indirme linki var mı?

Mehmet Görmez - Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Mehmet Görmez Kimdir?

Mehmet Görmez, 1959 yılında Gaziantep'in Nizip ilçesinde doğdu. İlköğrenimini Nizip'te, ortaöğrenimini ise Gaziantep İmam Hatip Lisesi'nde tamamladı. 1983 yılında girdiği Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni 1987 yılında bitirdi. Aynı yıl Temel İslâm Bilimleri Bölümü Hadis Anabilim Dalında yüksek lisansa başladı. 1988'de Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı'nın tahsis ettiği bursla bir yıl süreyle Kahire Üniversitesi'nde inceleme ve araştırmalarda bulundu.

1990'da başladığı doktorasını 1995'te Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu adlı teziyle tamamladı. 1995-1997 yılları arasında Kazakistan'daki Ahmet Yesevi Üniversitesi'nin ilahiyat fakültesinde görev yaptı. Görmez, 1998'de yardımcı doçent, 1999'da ise doçent oldu. 2001-2003 yıllarında Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde dersler verdi. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi iken 13 Ağustos 2003'te Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı görevine getirildi.

2006 yılında profesör unvanı alan Mehmet Görmez, 11 Kasım 2010'da Ali Bardakoğlu'nun kendi isteğiyle görevinden ayrılmasından sonra Diyanet İşleri Başkanlığı'na atandı. 31 Temmuz 2017 tarihinde Diyanet İşleri Başkanlığından emekliye ayrılmıştır.

Görmez, emekliliği sonrası kurucusu olduğu İslâm Düşünce Enstitüsü'nün ve Uluslararası İslâm Düşünce Vakfı'nın başkanıdır.

Evli ve üç çocuk babası olup Arapça ve İngilizce bilen Mehmet Görmez'in yayımlanmış birçok eseri vardır.

Kitapları

Hadis İlminin Temel Meseleleri, Otto Yayınları.

Kalbin Erbaini, Otto Yayınları.

Gazzali’de Sünnet Hadis ve Yorum, Otto Yayınları.

Sünnet ve Hadisin Aktüel Değeri, Kitabiyat Yayınları.

Sünnet ve Hadisin Anlaşılması Ve Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu, Otto Yayınları.

Gençliğin Anlam Arayışı, Otto Yayınları.

İslam’da Zor Zamanlar, Otto Yayınları.

Mehmet Görmez Kitapları - Eserleri

  • Kalbin Erbaini
  • Hadis İlminin Temel Meseleleri
  • Gazali'de Sünnet Hadis ve Yorum
  • Gençliğin Anlam Arayışı
  • Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu
  • Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu
  • İslam’da Zor Zamanlar

Mehmet Görmez Alıntıları - Sözleri

  • Gazali ye göre, akıl ile nakil arasında çelişki görülen her yerde, sadece aklı esas alarak nakli reddetmek ne derece ifrat ve yanlışlık ise, nakli esas alıp aklı yok saymak da o derece aşırılık ve tefrik olur. (Hadis İlminin Temel Meseleleri)
  • Gazali; felsefe ve mantığı, kelam ve tasavvuf için birer araç olarak kullanmıştır. (Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu)
  • Bir şeyin değeri fa zlalığıy­ la ölçülmez. Bir şey i n değeri ifade ettiği anlam ile ölçülür. (Kalbin Erbaini)
  • Her kim aklı yalanlarsa şeriatı da yalanlamış olur. Zira şeriatın doğruluğu yine akılla öğrenilmiştir. Eğer akli delil doğru olmasaydı, gerçek peygamber ile sahte peygamberi, yalancı ile doğruyu ayırt edemezdik. Şeriat akıl ile tesbit edildiği halde, şeriatın kendisi aklı nasıl yalanlayabilir? (Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu)
  • Pek çok islam bilgini şunu söylemiştir. İman sosyal boyutunu kaybettiği zaman müslümanlar toplumsal dinamiklerini kaybetmeye, dolayısıyla da çökmeye başlar. Günümüzde iman algısı sosyal hayat boyutundan yoksun kalmakta ve vicdanlara mahkum edilmektedir. O zaman da İslam'ın birey ve toplum üzerindeki ahlaki, sosyal ve kültürel yansımasının önü baştan kesilmiş olmaktadır. (Kalbin Erbaini)
  • Hz Peygamber e ait olmayan Kuran a muhalif bir sözün ona isnat edilmesi en az ona ait hüküm ve hikmet ihtiva eden bir sözün reddedilmesi kadar yanlış bir davranıştır. Bu sebeple olsa gerektir ki Hanefi fakih ve usulcülerinden es-Serahsi şöyle demiştir. "Her türlü bidat ve hevanın aslı ahad haberlerin Kur'an ve meşhur sünnete arzını terk etmekten neşet etmiştir. Bazları Hazreti Peygambere ulaşıp ulaşmadıkları şüpheli oldukları halde ve kesin bilgi ifade etmemelerine rağmen bu tür hadisleri asıl kabul ettiler sonra da Kur'an ve meşhur sünneti bu asıllara göre yorumladılar. Böylece tâbi olması gerekeni metbu kesinlik arz etmeyen bir şeyi de esas olarak kabul ederek bidat ve hevaya düştüler" (Hadis İlminin Temel Meseleleri)
  • Ahlak ibadetin nihai gayesidir. Bir dinî davranışın, bir ibadetin Allah nezdinde kabul olup olmadığını, o ibadetin bizde ahlaka dönüşüp dönüşmediği belirleyecektir. "Ameller niyetlere göredir." hadisi, aynı zamanda kötü niyetle yanlış gayeyle dindarlık sergilenebileceğini de ifade etmektedir. Elbette biz kişinin niyetini bilemeyiz. Oysa İslam'ın din-ahlak ve ibadet- ahlak ilişkisine dair ortaya koyduğu ilke ve esaslar, bizim niyeti bilebileceğimizi gösteriyor. Buna göre dindarlık bir ahlak doğurmuşsa, ibadet kişinin hayatında bir ahlaka dönüşmüşse bu, onun hem niyetinin hem de ibadetinin Allah nezdinde makbuliyetini gösterir. | Mehmet Görmez, İslam’da Zor Zamanalar -Bir Okuma Usûlü- , OTTO Yayınları, 1.Basım: 2021, s.68 (İslam’da Zor Zamanlar)
  • Ahlak dinin özü, ibadetin de gayesidir (Gençliğin Anlam Arayışı)
  • Rabbimiz sadece iman eden, itaat eden kullarına nimet vermez ; isyan edenlere de verir. Bazen isyan edenlere daha fazla verir (İslam’da Zor Zamanlar)
  • Hayâ ile hayat bulabilmek için ahlakı merkeze alan gerçek bir dindarlık anlayışına dönmeliyiz. (Gençliğin Anlam Arayışı)
  • Kânûnî döneminde Çankırı'da yapılan Süleyman Camii'nin duvarlarına şöyle anlamlı bir hat nakşedilmiştir: "Kalbin semasına doğan ilk ışık hikmet yıldızıdır. Sonra ilim ayıdır. Sonra marifet güneşidir. Kalbe doğan hikmet yıldızının ışığında eşyanın hakikati müşahede edilir. İlim ayının ışığında mana âlemi müşahade edilir. Marifet güneşinin ışığında ise Hz. Mevlâ müşahede edilir." (Kalbin Erbaini)
  • Oysa hiçbir peygamber kendi kavminin kültürünü evrensel bir din kuralına dönüştürmemiştir. Bir dine girebilecek en büyük bidat, peygamberin gönderildiği kavmin örfünü, âdetini, geleneğini, kültürünü din hâline getirmektir. (Gençliğin Anlam Arayışı)
  • İslam toplumu, tarih boyunca Sünnet ve Hadisi yanlış anlamaktan çektiğini uydurma hadislerden çekmemiştir M. Gazali (Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu)
  • Gazali'nin yerinde tespiti ile "İslam ümmeti, tarih boyunca sünnet ve hadisin yanlış anlamak ve yorumlamaktan çektiğini, uydurulan binlerce mevzu hadisten çekmemiştir." (Sünnet ve Hadisi Anlama Kılavuzu)
  • Cüneyd-i Bağdadi'nin meşhur sözüdür: "Bir kimseyi gökte uçarken veya su üstünde yürürken görseniz dahi eğer o kimsede Kur'an ahlakı yoksa dönüp bakmayın bile." (İslam’da Zor Zamanlar)
  • "Dünyada her an yolcu gibi ha­reket et." (Kalbin Erbaini)
  • " İslam toplumu tarih boyunca sünnet ve hadisi yanlış anlamaktan çektiğini, uydurma hadislerden çekmemiştir." Gazali (Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu)
  • Akıl, vahyin biricik muhatabıdır (Gençliğin Anlam Arayışı)
  • Eğer yeryüzünde kötülük olmazsa yaratılışın gayesi bozulur (İslam’da Zor Zamanlar)
  • Her kim manaları lafızlarda ararsa onları zayi eder. (Gazali'de Sünnet Hadis ve Yorum)

Yorum Yaz