Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer - Laurent Gounelle Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer kimin eseri? Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer kitabının yazarı kimdir? Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer konusu ve anafikri nedir? Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer kitabı ne anlatıyor? Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer kitabının yazarı Laurent Gounelle kimdir? İşte Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Laurent Gounelle
Çevirmen: Işık Ergüden
Orijinal Adı: Dieu Voyage Toujours Incognito
Yayın Evi: Pegasus Yayınları
İSBN: 9786055289317
Sayfa Sayısı: 448
Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Mutluluğun kapını çalmasını bekleme, sen ona git
Hayatını değiştirecek roman bu işte!
Bir düşünün. İntihar etmek üzeresiniz. Bir adam hayatınızı kurtarıyor, ama karşılığında sizinle bir anlaşma yapıyor. Bundan sonra o ne söylerse sorgusuz sualsiz yapacaksınız. Kendi iyiliğiniz için... Çaresiz, kabul ediyorsunuz ve hayatınızın iplerini tıpkı bir kukla gibi başkasının ellerine bırakıyorsunuz. Ve hayatınız eskisinden çok daha güzel oluyor. Yine de şüpheleriniz var: Bu adam aslında kim? Çevresindeki gizemli kişilerin sırrı ne? Sizden aslında ne istiyor?
Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer, kendi kendimize koyduğumuz engelleri, korkularımızı ve önyargılarımızı nasıl aşacağımızın, kaderimiz sandığımız mutsuz bir yaşamı, bizi mutluluğa götüren bir yolculuğa nasıl dönüştüreceğimizin hikâyesi.
"Laurent Gounelle bir mutluluk fabrikatörü... Eğer mutluluğun bir reçetesi varsa, Gounelle o reçeteyi biliyor olmalı."
-Le Figaro-
"Yeni Coelho."
-L'Express-
"İnsanın kendini arayışı ve başkasını anlaması hakkındaki bu benzersiz roman, kendine güven ve özgürlük üzerine işe yarar tavsiyeler veriyor."
-France Soir-
"Sürükleyici ve kolay okunan bir kitap. Hem iyi bir kişisel gelişim kitabı hem de güzel bir roman. Bayıldım!"
-Critiques Libres-
"Sonuna kadar gizemini koruyan, mizahi ve şiirsel bir roman." -L'est-éclair-
(Tanıtım Bülteninden)
Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer Alıntıları - Sözleri
- Gelişmek istemiyorsak yavaş yavaş ölmeye başlamışız demektir.
- Yaşam bir risktir. Eğer risk almamışsan yaşamadın demektir.
- Gerçeklik kimi zaman ürkütücü bir ejderha biçimine bürünür ve dosdoğru karşıdan bakmaya cesaret edildiğinde yok olup gider.
- “Tek sınır bizim kendi koyduklarımızdır.”
- …öfke sağırlaştırır, umutsuzluk kör eder.
- “Dağa tırmanmak isteyen yüksekliğinden etkilenmemelidir.”
- Yaşam belki de benim değerlerime meydan okumak istiyordu... Belki tuzağa düşmüştüm, hepimizin kuşkusuz ihtiyaç duyduğumuz gelişme arzusunu yalnızca toplumsal mevki yükselişiyle karıştırmıştım. Gerçek gelişme içsel değil miydi? İnsan kendini değiştirerek mutlu olur, çevresini değiştirerek değil.
Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Baş karakter kendi tercihlerini dile getiremeyen, başkalarının kendisini sevmesi için gerektiğinde kendi tercihlerinden vazgeçebilen bir kişiliğe sahip. Bu psikoloji ile açıklanabilir. Doğduğu anda bebeklerin ağlaması tıp literatüründe ciğerlere oksijen girmesi sonucunda acı çekmesine bağdaştırılıyor. Psikolojide ise bu, bebeklerin anneden ayrılışının farkına varması ve artık dünyada yalnız kaldığının bilincine varması sonucunda acı çekmesi olarak ifade ediliyor. Dolayısıyla birey yaşamı boyunca bu yalnızlık acısını hafifletmek için ilk olarak aileye bağlanıyor sonra arkadaşlara sonra gruplara veya partilere bağlanıyor. Diğerlerinin kendisini sevmesi ve kabullenmesi için kendi tercihlerini bir kenara bırakıp onların tercihlerine öncelik veriyor. Aslında insanların genel problemi bu, kitaptaki baş karakterin problemi de dolayısıyla bu. O yüzden kendisini kapana kısılmış hissediyor ve özgür hissetmiyor, bunun getirisi de kendisine öfkelenmesi oluyor. Kendisine öfkelenmesinin altında yatan şey aslında sürekli kendisini suçlaması. Kitapta da ifade ediliyor ki sen kendini suçlarsan başkaları daha çok suçlar. Tam bir kırık cam teorisi! Camları tam olan bir binanın önünden geçenlerde o camları kırma isteği oluşmazken, camlarından birini kırık gördüklerinde diğerlerini de kırma isteği ortaya çıkar.Dolayısıyla kitap kişinin önce kendisini sevmesi gerektiğini bu sayede özgürlüğü yakalayacağını, özgürlüğünde kişinin içinden geldiğini, dışarıdan yani bir kurtarıcı tarafından gelmediğini ifade ediyor. Bu bakımdan manidar bir kitap... (Mevra)
kitabı henüz bitirmiş olmanın garip hisleri içinde yazıyorum ki, öyle bir kişisel gelişim ve psikolojik bir roman ki kitabın başından itibaren sizi alıp götüren kendi yaşantınızda yaşadığınız iletişimsel sorunlara ve olaylara sizi bir bir karşı karşıya getiren ve aslında bu olaylar ve sorunlar karşısında verdiğiniz tepkilerin temelinde nelerin barındığını size açıkça bir rehber gibi romanın kahramanı aracılığı ile anlatan son derece içsel yolculuklara çıkmanızı sağlayacak ender kişisel gelişim kitaplarından biri olduğunu söyleyebilirim başından sonuna kadar akıcı bir şekilde devam eden ve merak duygusunu sonuna kadar taze tutan sizin farkında olmadan hayatınızda vâr olan zincirleri aslında kendinizin yarattığını ve o zincirleri kırmanızın da tamamen kendi elinizde olduğunu samimi ve gerçekçi bir şekilde anlatan bana kendimi sorgulatan ve cevabını bulamadığım anlamlandıramadığım sorularıma yanıt veren muazzam kitabın adıdır “tanrı daima tedbili kıyafet gezer” hayatınıza farklı bir bakış açısı ile bakıp, kendinizi keşfetmenize yardımcı olacak muazzam bir başyapıt diye adlandırabilirim mutlaka okumanızı tavsiye ederim… (Büşra Yaren)
Kişisel gelişim ile roman harmanlanıp harika bir eser oluşturulmuş. Normalde sıkılacağınız kişisel gelişim kitaplarına nazaran bu romanda ana karakterin yerine kendinizi koyup da okuyunca “sanki burda beni anlatmış” dercesine ilerleyen sayfalarında merak uyandıran bir eser. Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer (Hande gunkut)
Kitabın Yazarı Laurent Gounelle Kimdir?
Gounelle ünlü bir yazar olmanın yanı sıra aynı zamanda bir psikiyatrist.
Laurent Gounelle Kitapları - Eserleri
- Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer
- Mutlu Olmak İsteyen Adam
- Seni Her Şeyin Mümkün Olduğu Bir Yere Götüreceğim
- Yaşamayı Öğrendiğim Gün
- Ve İçinde Uyuyan Hazineyi Bulacaksın
- Sana Özgürlük Vadediyorum
Laurent Gounelle Alıntıları - Sözleri
- Kimi zaman sorun olarak gördüğümüz şeyin aslında bir çözüm olduğu aklımızdan bile geçmez ! (Yaşamayı Öğrendiğim Gün)
- Mutlu olmak için gereken hiçbir şeye sahip olmayanlar nasıl mutsuz edilir? (Seni Her Şeyin Mümkün Olduğu Bir Yere Götüreceğim)
- …öfke sağırlaştırır, umutsuzluk kör eder. (Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer)
- ‘Yaşam bir oyun, diye yanıtladı adam. Ben de oynuyorum, risk alıyorum…” Biraz sonra da ekledi: “İyilik yapmak bana iyi geliyor.” (Yaşamayı Öğrendiğim Gün)
- -"Seni orada neyin beklediğini bilmiyorsun". +"Ama burada neler yaşadığımı biliyorum". (Seni Her Şeyin Mümkün Olduğu Bir Yere Götüreceğim)
- "Görülmemiş güzellikte bir dünyada yaşıyorsun ama farkında değilsin.” (Seni Her Şeyin Mümkün Olduğu Bir Yere Götüreceğim)
- "İnsan teslim olmadan önce ait olmak zorundadır." (Ve İçinde Uyuyan Hazineyi Bulacaksın)
- “Haksızlığa uğradığımı hissediyorum. Bu beni üzüyor ve dikkatimi dağıtıyor. Kısacası beni rahatsız ediyor.” (Yaşamayı Öğrendiğim Gün)
- En yakınlarımız bile olsa bütün insanlar gizemliydi ve bu içyüzü anlaşılamayan gizem kaygı vericiydi. (Sana Özgürlük Vadediyorum)
- " Reddedilmekten korkan insanlar, " diye devam etti sözüne, "başkaları tarafından reddedilmenin nadir bir durum olduğunu anlamaktan çok uzaktırlar. Hatta reddedilmek neredeyse imkansızdır. İnsanlar genelde size yardım etmeye, sizi hayal kırıklığına uğratmamaya, sizin onlardan beklediğiniz yönde davranmaya eğilimlidirler. Artık bildiğiniz inanç mekanizmasına göre, özellikle reddedilmekten çekindiğinizde reddedilirsiniz. " (Mutlu Olmak İsteyen Adam)
- Unutma ki sinirlenip öfkelenen insanda ne güç, ne enerji ne de cesaret olur. İnsan ne kadar soğukkanlı olursa, o kadar güçlüdür. Öfke hem zayıflığın hem de derin bir elemin ifadesidir: Her ikisi de zarardır, teslimiyettir. (Seni Her Şeyin Mümkün Olduğu Bir Yere Götüreceğim)
- Gerçek bir tanedir; sadece bilgelerin ona verdiği isimler çoktur. (Yaşamayı Öğrendiğim Gün)
- Yaşam bir risktir. Eğer risk almamışsan yaşamadın demektir. (Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer)
- Hayat tuhaf bir şey! Kimi zaman küçücük kararların yaşamınızın üzerinde inanılmaz sonuçları olur. Ve yıllar geçtikçe, o dönemde bu küçük karar değilde bir başkası alınsaydı hayat nasıl akardı diye insan sorar kendine...Bilmeden bu türden ne çok vesileyi kaçırmışım kim bilir? Hayatımın binlerce küçük kavşağında, diğer yolun harika olduğu gözükmüşken, sıradan bir yolu talihsizlik eseri kaç kez seçmiştim? (Mutlu Olmak İsteyen Adam)
- Gerçeklik kimi zaman ürkütücü bir ejderha biçimine bürünür ve dosdoğru karşıdan bakmaya cesaret edildiğinde yok olup gider. (Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer)
- Çabalar ne kadar büyük olursa, mutluluk da o kadar yoğun olur ve o kadar uzun süre içimize kazınmış kalır. (Mutlu Olmak İsteyen Adam)
- Kimileri kötüdür, çünkü kendilerini sevmezler.Kimileri ise güç insanlardır, çünkü çok acı çekmiş ve bu acıyı herkese ödetmek isterler . İnsanlarca aldatıldığından , hoş olmayan bir tutum takınıp kendilerini koruyacaklarını sananlar vardır.Bazıları, başkaları tarafından öyle hayal kırıklığına uğratılmışlardır ki,ancak onlardan bir şey beklemediklerinde gelecekteki hayal kırıklıklarından kurtulacaklarını düşünerek kalplerini kapamışlardır.Diğerleri bencildir, çünkü herkesin bencil olduğuna inanırlar ve ancak onlardan daha bencil olursa mutlu olacaklarına inanırlar . Bütün bu insanların ortak noktası şudur ki , eğer onları severseniz şaşırtırsınız, çünkü bunu beklemezler . Zaten bu onlara öyle anormal gelecektir ki, çoğu başlangıçta bu sevgiye inanmayı reddecektir.Ama eğer siz ısrarcı olursanız ve örneğin karşılıksız davranışlarla bunu onlara kanıtlarsanız,bu onların dünyaya bakışını , ilaveten de sizinle ilişkisini altüst eder." (Mutlu Olmak İsteyen Adam)
- Aklını verebileceği bir şey, hayatının anlamsızlığından onu kurtaracak bir şey yoktu. (Seni Her Şeyin Mümkün Olduğu Bir Yere Götüreceğim)
- Ben giydiklerim değilim! Ben maddi gücüm değilim! Başkalarının bende gördükleri şey değilim! (Ve İçinde Uyuyan Hazineyi Bulacaksın)
- Sonuçta bütün bunlar yabancıların gelişiyle başlamıştı. Zevk ve eğlence getirdikleri kesindi. Olup bitenlerden eskisine göre daha fazla haberdardılar. Ama yine de her biri yüreğindeki saflığı, tasasızlığı, hayatı ve sunduklarını ağırbaşlılıkla kabul etme yetisini yitirmişti. Hepsinin kafası sorunlarla doluydu. İçinde yaşadıkları ve artık tamamen bilincinde oldukları dünyanın bütün tehlikeleri ve sıkıntıları akıllarındaydı. Jungle Time kötü havadisleri çoğaltıp duruyordu. Tehdit edici bir karınca yuvasının keşfini, falanca av hayvanının yok olma riskini ya da köy sakinlerinin yaşadığı ve karşısında da çoğu zaman güçsüz kaldığı sorunları öğrenmedikleri tek bir gün bile yoktu. Ayrıca köy halkından bazılarının başarıları da övülüyordu. Diğer fanilerin asla erişemeyeceği bireysel başarılardı bunlar. İnsana kendini küçücük ve önemsiz hissettiren başarılar. Sonuçta, neredeyse kötü haberlere değer verir hale gelinmişti. Başkalarının bizden daha kötü durumda olması bizi kendi gündelik sorunlarımız konusunda yatıştırıp teskin ediyordu. Böylece, belki de kurtarıcı bir icat olan vidoforun karşısına geçip her şeyi unutmaktan başka çare kalmıyordu. (Seni Her Şeyin Mümkün Olduğu Bir Yere Götüreceğim)