diorex

Tevekkülün İncelikleri - Ataullah İskenderi Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Tevekkülün İncelikleri kimin eseri? Tevekkülün İncelikleri kitabının yazarı kimdir? Tevekkülün İncelikleri konusu ve anafikri nedir? Tevekkülün İncelikleri kitabı ne anlatıyor? Tevekkülün İncelikleri PDF indirme linki var mı? Tevekkülün İncelikleri kitabının yazarı Ataullah İskenderi kimdir? İşte Tevekkülün İncelikleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 18.07.2022 03:00
Tevekkülün İncelikleri - Ataullah İskenderi Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Ataullah İskenderi

Çevirmen: Fatih Mehmet Albayrak

Yayın Evi: Üsküdar Yayınevi

İSBN: 9789758366149

Sayfa Sayısı: 253

Tevekkülün İncelikleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Kul Rabb'ini tanımış olsaydı O'nun yanında tedbir almaktan kaçınırdı.* * *Bütün insanlar hata yapar. Hata yapanların en hayırlısı ise tevbe edenlerdir.* * *Dünya Sahabelerin kalplerinde değil avuçlarmdaydı.* * *Bii ki fakirlerin varlığı, zenginler için Allah'ın bir nimetidir.* * *Rızık konusunda sebeplere sarılmak, Allah'a tevekküle engel değildir.

Tevekkülün İncelikleri Alıntıları - Sözleri

  • Şeytan erkeğe, nefis dişiye benzer. Günahın bu ikisinden meydana gelmesi, çocuğun anne ve babadan meydana gelmesi gibidir. Bu onların çocuğu var ettikleri anlamında değildir. Ancak çocuk onlardan meydana gelmiştir
  • Çünkü şeytan sana iki yönden gelir ; ya inançta şüpheye düşürmek veya yaratılmışlara güvendirip itimat ettirmek. İnançta şüpheyi iman kovar ve yaratılmışlara güvenip itimat etmeyi ise Allah'a tevekkül etmek temizleyip ortadan kaldırır.
  • Kendine ait işlere ve bunları planlamaya özen göstermen, senin Allah’ı tanımamandır.
  • Ben kaybolup gidenleri sevmem -Hz. İbrahim a.s
  • Öyle hasta oldum ki hiç iyileşmek istemedim! Çünkü hasta olduğumda n Allah'ın yardım ve desteğini açıkça gördüm ve O'nun gizlilik perdesi hastayken ortadan kalktı!
  • “Hiç kuşkusuz ben namazımda Allah’tan hamuruma katacağım tuzu bile istiyorum!” Ey mümin! İstemiş olduğun şeyin azlığı sakın seni muhtaç olduğunu Allah’tan istemekten alıkoymasın! Eğer sen, O’ndan azı istemezsen, sana çoğunu verecek bir Rabb’i de bulamazsın.
  • "Ağlayan kendine ağlasın, Vaktine yansın (ömrü) oyunda geçen"
  • İnsan; dünyâ ve âhiret maslahatını ancak akıl, aklın çokluğu, aklın parıldaması ve aklın nûru ile tamamlayabilir.
  • Bu konuda sana yüce Allah’ın şu kavli yeter: “Kadınlar onu görünce, gözlerinde büyüttüler ve şaşkınlıklarından ellerini kestiler!”
  • Ebû Hafs El- Haddâd (rh.a) şöyle buyurmuştur : Kırk yıldır Allah'ın beni yerleştirdiği hiçbir hâli çirkin görmediğim gibi, beni naklettiği başka bir hâlden dolayı da kızmadım !
  • “Yüce Allah’a erme arzusu bir kulda bulunduğu sürece asla Allah’a eremez!” (…) Kul vuslata yaklaştığında bunu hak etmediğini görür, nefsini hor ve hakir görür, bu nimete ehil olmadığını düşünür. İşte sırf bu yüzden vuslat ve erme arzusu kesilir.
  • Her şeyin affedildi senin, Bizden uzaklaşmak dışında.
  • Dünya sevgisinin kalpten çıkmasının işareti, dünyalık bulduğunda onu dağıtmak, bulamadığında ise rahat olmaktır.

Tevekkülün İncelikleri İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Çok farklı…: Karda mahsur kaldığım bir evde, yanımdaki kitap bittiği için bu kitabı okumaya bir nevi mecbur kalmıştım. Yoksa normalde cesaret edebileceğim bir kitap değil. Tedbir konusu gelen olarak garip bir konu zaten. Bir kaç ay önce kafamı yerden yere vurduran bir konu. Bir problemin içinde sıkılmıştım ve anahtar kelimem tedbirdi. Tedbirin dindeki yeri, aklımdaki yeri, kalbimdeki yeri... O güne kadar tedbir meselesinin hayatımda bu kadar yeri olduğunu farkında değildim. Sonra o sıkışıp kaldığım sorunu çözdüm. Ama tedbir meselesini ne kadar çözebildim bilmiyorum. Kitap size bugüne kadar denmeyenleri diyor. Kitabın dediklerini ne annenizden, ne öğretmeninden, ne camideki hocadan işitmemişsinizdir. Ezberleri yıkan, tamamen yeni bir bakış açısı. En azından benim hayatım için öyleydi. Çok farklı bir kitap. Çok farklı. Mesesle sadece dedikleri değil, hissettirdikleri de çok farklı. Kitabın sonuna yaklaşırken, kalbimde acayip şeyler hissediyordum. Daha doğrusu sadece “hissediyordum”. Sizi bilmem ama bana böyle şeyler olmaz genelde. Kalbimde garip şeyler olmaz. Baskı mı desem, nasıl tarif etsem bilemiyorum. Ama normal şeyler olmadığını çok iyi biliyorum. Ve evet, bu kitapta bunu çok yaşadım. Sadece bu bile, onu unutulmaz bir kitap yapması için yeterli. Tercüme kitaplar okumakta genelde zorlanan biri olarak bu gayet iyiydi. Tercüme hissiyatı vermiyordu. Mütercimin ellerine sağlık. Kitapta bahsedilen o ilginç bakış açısı hakkında daha fazla düşünmek, sormak, araştırmak istiyorum. Sonrasında belki döner ve biraz bahsederim. (Meryem Mısırlı)

'Aslolan tedbirsiz tevekkül': Tevekkül kavramını bildiğimizden çok daha farklı bir manada ele alan, ve varoluş sebebimizin aslında ne olduğunu, ne yapmamız gerektiğini anlatan mükemmeell bir kitap. Tedbirin itikadi noktada insan hayatına, amellerine hiçbir etkisinin olmadığını aksine yine itikadi noktada bize zarar verdiğini o kadar ince anlatmış ki başta "yok artık bu kadar da olmaz, bizden imkansızı istiyor bu yazar" dedim ama kitabı okudukça ufkum açıldı ve yazarın asıl demek istediği şeyi çok daha iyi kavradım. Sabırla, ve anlayışla okumaya başlayın :) (Zeyneب)

Bütün endişe ve kaygılarımızın Rabbimize tevekkül ve teslimiyetimizin eksikliğinden kaynaklandığını ayet, hadis ve ârif zatların hayatlarından örneklerle anlatıyor... Okudukça kulluğunu sorgulatıyor insana... Bir kulun sözüne bile kolaylıkla itimat ederken bizleri yaratan, her şeye gücü yeten Rabbimizin kefilliğine hakkı ile iman etmediğimizi idrak ediyorsunuz... Kulluk farkındalığı kazandırıyor, okunmalı ve yaşanmalı... (Sümeyra deniz)

Tevekkülün İncelikleri PDF indirme linki var mı?

Ataullah İskenderi - Tevekkülün İncelikleri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Tevekkülün İncelikleri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ataullah İskenderi Kimdir?

İslam Tasavvuf Tarihinde ayrıcalıklı bir yere sahip bulunan, H. VII asrın sonlarında Mısır'da yetişen ve Şazeli Tarikatının üçüncü büyük şahsiyeti olan İbn Ataullah, "Hikem'ül Atâiyye" adlı eseriyle meşhurdur. Eserlerinde Tasavvufun en derin hakikatlerine temas etmekle beraber, bazı sûfilerin tartışmalara konu olan görüşlerine yer vermemiştir.

Adı Ahmed olup İbn Ataullah lakabıyla tanınmıştır. Ebu Hasan-ı Şazeli (1197-1258) hazretlerinin halifesi Endülüslü Ebu Abbas-ı Mürsi'den ve daha sonra Yakut-i Arşi'den (Allah sırlarını yüceltsin) feyz almıştır. İbn Ataullah hazretleri 1309 (H.709) senesinde Mısır'da vefat etmiş olup kabr-i şerifi Karafe mezarlığındadır

Ataullah İskenderi Kitapları - Eserleri

  • Gelin Tacı
  • Hikem-i Ataiyye
  • Hikem-i Ataiyye Şerhi
  • Hikmetler Kitabı
  • Tevekkülün İncelikleri
  • Zikir
  • Hikmetler
  • Gönüllerin Neşesi Zikir
  • Nefs Terbiyesi
  • Allah'ın İki Veli Kulu
  • Letaifü'l-Minen
  • Gelin Tacı Hasta Kalplerin İlacı

Ataullah İskenderi Alıntıları - Sözleri

  • Zikir, beraberindeki her şeyi yakıp, yok eden bir ateştir. O, bir eve girdiği zaman "Sadece ben varım, burada benden başkasına yer yok! " der. Bu söz, "la ilahe illallah" (Allah'tan başka ilah yok) kelime-i tevhidinin de anlamlarından biridir. Girdiği yerde odun bulursa, ateş olup onu yakar. Girdiği yer karanlıksa, nCır (ışık/aydınlık) olup orayı aydınlatır; aydınlıksa, nur üstüne nCır olup orayı aydınlığa boğar. (Gönüllerin Neşesi Zikir)
  • Şeytan erkeğe, nefis dişiye benzer. Günahın bu ikisinden meydana gelmesi, çocuğun anne ve babadan meydana gelmesi gibidir. Bu onların çocuğu var ettikleri anlamında değildir. Ancak çocuk onlardan meydana gelmiştir (Tevekkülün İncelikleri)
  • “Yüce Allah’a erme arzusu bir kulda bulunduğu sürece asla Allah’a eremez!” (…) Kul vuslata yaklaştığında bunu hak etmediğini görür, nefsini hor ve hakir görür, bu nimete ehil olmadığını düşünür. İşte sırf bu yüzden vuslat ve erme arzusu kesilir. (Tevekkülün İncelikleri)
  • "Kahrın da hoş lütfun da hoş" (Hikmetler)
  • Sultan Padişah Mansur ve sığınmacılarla bir araya geldiğimde kendisine: Sizin şükretmeniz gerekir. Allah devletinizle beraber bolluk kıldı. Halkın kalbini ferahlattı. Bolluk, adalet, cömertlik ve verme gibi elde ettiğiniz hâller, kralların kesb edip elde edecekleri bir şey değildir dedi. Şükür nedir? Şükür üç kısımdır. Dilin şükrü, azaların şükrü ve kalbin şükrü dedi. Dilin şükrü, Allah‟ın nimetini konuşmaktır. Yüce Allah şöyle demiş: “Rabbinin nimetine gelince, işte onu anlat” (Duha, 11) Azâların şükrü Allah‟ın taatı ile amel etmektir. Yüce Allah şöyle demiş: “Ey Davud ehli şükür olarak amel edin” (Sebe, 13) Kalbin şükrü, sendeki veya kullardan birindeki tüm nimetlerin Allah‟tan olduğunu itiraf etmektir. Yüce Allah şöyle demiş: “Sizde, ne nimet varsa, hepsi Allah‟tandır” (Nahv, 53) birinci kısım ile ilgili Resulullah (s.a.v) şöyle demiş: “Allah‟ın nimetini konuşmak, şükürdür.” 120 İkincisi ile ilgili ise: “Ayakları şişene kadar namaz kıldı. Kendisine senin geçmiş ve gelecek bütün günahların bağışlanmasına rağmen neden kendini bu kadar zorluyorsun denildiğinde, şükreden bir kul olmayayım mı?” 121demiş. Üçüncüsü ile ilgili (sayfa 148) ise (s.a.v) şöyle diyordu: “Allahım! Benimle veya senin halkından biri ile sabahlayan herhangi bir nimet sadece sendendir. Senin ortağın yoktur.” 122 (Letaifü'l-Minen)
  • Her şeyin affedildi senin, Bizden uzaklaşmak dışında. (Tevekkülün İncelikleri)
  • Eşinin ihanet ettiğini anlasan, ona karşı öfkeden deliye dönersin. Senin nefsin seni hayatın boyunca aldattı. Bilgeler derler ki aldatan eşi boşamak gerek. Boşasana nefsini! (Gelin Tacı Hasta Kalplerin İlacı)
  • "Resulullah her farz namaz kıldırdıktan sonra bize döner, sonra şöyle dua ederdi: ''Allah'ım, beni utandıracak her işten, beni küçük düşüren her arkadaştan Sana sığınırım. Beni oyalayan ümitten Sana sığınırım. Seni unutturan fakirlikten Sana sığınırım. Beni azdıracak her türlü zenginlikten de Sana sığınırım." -Heysemi, Mecmeuz-zevaid, 10/146; İbnüssünni, Amelül yevm velleyle, 120 (Gönüllerin Neşesi Zikir)
  • “Arkadaşlıkta sirayet vardır. Yani insan sohbet ettiği kişiden huy kapar.” (Hikem-i Ataiyye)
  • Her zikrin kendine özgü bir sonucu ve neticesi vardır. Hangi zikirle meşgul olursan, sana sahip olduğu gücü verir. (Gönüllerin Neşesi Zikir)
  • “Allahtan başkasına kulluk etmeyin!…” Hûd 26 (Hikmetler)
  • " Talep edip istediğin zaman şayet dilini serbest bırakıyorsa, bil ki sana vermek istiyor. Eğer , O (azze ve celle) dilemeseydi, sen bir şey talep edemezdin" (Hikmetler)
  • “İlim, iyilik ve güzellikle Allah’a yönelmeyen bir kimseyi, imtihan zinciriyle çekerek O’na götürürler.” (Hikmetler)
  • Kitap ne güzel dosttur. Onunla baş baş kaldığında sana iyi vakit geçirtir. Oysa bazı sevdiklerin sana ihanet edebilir. Ona bir sır emanet edilince onu saklar, ifşa etmez. Kitaptan doğru ve hikmetli şeyler öğrenilerek faydalanılır. (Hikem-i Ataiyye Şerhi)
  • Ebu Hafs-ı Kebîr hazretleri: “Zâhir edebin güzelliği iç edebinin güzelliğinin aynasıdır.” (Hikem-i Ataiyye Şerhi)
  • İmam Nevevi (r.a): "Her hatânın bir cezası vardır. Ârif kimselerin cezâsı da Allah'ın zikrinden uzak kalmasıdır." (Zikir)
  • Bir kadının bir tavuğu vardı, ondan başka hiçbir varlığı da yoktu. Bu tavuk, kadın için yumurtluyordu. Derken bir gün bir hırsız gelip tavuğu çaldı. Kadın ta­vuğun çalındığını öğrenince hırsıza bedduâ etmedi, bilakis bu işi Allah Teâlâ’ya havale etti. Hırsız tavuğu aldı, boğazladı ve tüylerini yoldu. Birden bire hırsızın yüzü tavuğun tüyleriyle kaplanı­verdi. Ne yaptıysa bu tüylerden kurtulamadı. Kime sorduysa hiç kimse onun tüylerden nasıl kurtulacağına dâir bir çözüm sunamadı. Derken İsrailoğullarından bir bilgine rastladı. Du­rumu ona da anlattı. Bilgin şöyle dedi: “Bunun ancak bir şifâsı vardır. Tavuğunu çaldığın kadının sana bedduâ etmesidir. Şâyet bedduâ edecek olursa, bu has­talığından da kurtulursun.” Bunun üzerine adam kadına bazı kimseleri gönderdi. Bu kimseler: “O senin tavuğun nerede?” diye sordular. Kadın: “Çalındı.” dedi. Onlar: “Desene çalanlar sana çok eziyet etmişler.” dediler. Kadın: “Evet öyle oldu.” dedi. Onlar: “Canını çok yakmış olmalılar, baksana yumurtasından da mahrum kaldın.” dediler. Kadın: “Evet öyle oldu.” dedi. Onlar bu şekilde sorularla kadının öfkesini iyice kabarttılar. Derken kadın, hırsıza bedduâ edi­verdi. Bunun üzerine hırsızın yüzünden tüyler dökülüp kayboldu. Bu durum İsrailoğullarından olan bilgine haber verildi. Bilgine: “Bunun bu şekilde iyileşeceğini nereden bildin?” diye sor­dular. O: “O kimse, kadının tavuğunu çaldığı zaman kadın ona bedduâ etmedi ve işini Allah Teâlâ’ya havale etmişti. Allah Teâlâ da kadı­nın yerine ondan intikam almıştı. Fakat kadın bedduâ edince, kendi nefsi için intikam almış oldu. Bunun üzerine de hırsızın yüzünden tavuğun tüyleri düşüp yok oldu.” buyurdu. (Allah'ın İki Veli Kulu)
  • Nice ömürler vardır ki, zamanı uzun, değeri kısa; nice ömürler vardır ki, zamanı kısa değeri çoktur. (Hikmetler Kitabı)
  • Eşinin ihanet ettiğini anlasan, ona karşı öfkeden deliye dönersin. Senin nefsin seni hayatın boyunca aldattı. Bilgeler derler ki aldatan eşi boşamak gerek. Boşasana nefsini! (Gelin Tacı)
  • Dünya sevgisinin kalpten çıkmasının işareti, dünyalık bulduğunda onu dağıtmak, bulamadığında ise rahat olmaktır. (Tevekkülün İncelikleri)

Yorum Yaz