Türklerin Faziletleri - Ebu Osman El Cahız Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Türklerin Faziletleri kimin eseri? Türklerin Faziletleri kitabının yazarı kimdir? Türklerin Faziletleri konusu ve anafikri nedir? Türklerin Faziletleri kitabı ne anlatıyor? Türklerin Faziletleri PDF indirme linki var mı? Türklerin Faziletleri kitabının yazarı Ebu Osman El Cahız kimdir? İşte Türklerin Faziletleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Ebu Osman El Cahız
Çevirmen: Ramazan Şeşen
Yayın Evi: Yeditepe Yayınevi
İSBN: 9786059787727
Sayfa Sayısı: 168
Türklerin Faziletleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
70-869 yılları arasında yaşayan ünlü Arap edibi, düşünürü Câhiz tarafından yazılan bu kitap, Türk tarihinin en değerli, en eski kaynaklarındandır. Kitapta ünlü Arap, İslam büyüklerinin, kumandanlarının, kitabın yazarının Türklerin askerlikteki kabiliyetleri, ahlakları, fiziki özellikleri hakkındaki gözlemleri, intibaları anlatılır.
Kitap 840 yılı civarında Abbasi halifesi Mutasım zamanında yazılmış, sonra başına ilave bir bölüm yazılarak büyük Türk kumandanı, ilim adamı Feth b. Hakan’a (ö.861) takdim edilmiştir. Câhiz gibi kültürlü, mütecessis bir yazarın kaleminden çıkmıştır. Kitabın tercüme metninin başına Câhiz’in hayatı, Câhiz’e kadar İslam dünyasında Türkler hakkında geniş bir giriş, sonuna Câhiz’in diğer eserlerinden bazı pasajların çok gerekli anlamları verilmiştir.
(Tanıtım Bülteninden)
Türklerin Faziletleri Alıntıları - Sözleri
- Bir Türk başlı başına bir milletdir. _HUMEYD_
- Kağıt mükemmel, mürekkep bol, kalem müsait, kalp rahat olmayınca katip olmak mümkün değildi.
- Ebû Hiffan (ö.257/871) şöyle der: "Hiçbir kimsenin, üç kişiden daha fazla kitapları ve ilmi sevdiğini görmedim. Bunlar, Câhız, Feth b. Hakan ve İsmail b. İshak el-Kâdî(ö.282/895)'dir. Câhız eline geçen her kitabı mutlaka okur ve bitirirdi. O kadar ki, kitapçıların dükkânlarını kiralar, kitap okumak için oralarda kalırdı. Feth b. Hakan ise Mütevekkil'in meclislerinde bulunur, halife bir iş için meclisten kalkınca yeninden hemen bir kitap çıkarıp okumaya başlardı. Hatta helada dahi kitap okurdu. İsmail b. İshak'a gelince, ne zaman yanına girdimse, onu ya bir kitap okurken veya bir kitabı karıştırırken gördüm."
- • Bütün hayatın ve geçimin başarısı Bir ölçek dolusu tutar bu ölçeğin üçte ikisi anlayış üçte biri görmezlikten gelmektir anlayıştan başka bir şeyde hayır ve fayda yoktur Zira insan ancak anladığı ve bildiği şeye göz yumar.
- Kaşgarlı Mahmut Türk kabileleri hakkında şöyle der: "Türkler aslında yirmi kabiledir. Hepsi Türk b. Yafes b. Nuh'un soyundan gelir...
- Kişi sırrını saklayamazsa, onu öğrenen daha çok saklayamaz.
- Bütün kusurları bir yerde görmek istersen insanları en çok ayıplayana bak. Zira o, ayıpları çok olduğundan herkesi kötü sanır.
- Türk'ün hayatını incelemiş ve günlerini hesaplamış olsaydın. At sırtında yerde oturmuş olduğundan daha fazla oturduğunu görürdün
- Beyan ifadesi; bir şeyin, bir delilin manasının üstündeki örtüyü kaldıran, gizliyi açığa vuran, işiteni gerçeğe ulaştıran her türlü sözü kapsar. Bundan mütevellit derler ki; Akıl ruhun kılavuzu, ilim aklın kılavuzu, beyan ise ilmin tercümanıdır. Diğer taraftan şöyle de hülasa edilir ki; Asalet doğrulukla, ruh iffetle, hilm ilimle, ilim ise beyanla canlanır. Son olarak şöyle de tarif edilir ki; Ruh bedenin dayanağı, ilim ruhun dayanağı, beyan ise ilmin dayanağıdır.
- Gaflete sebep olduğu zaman uzun rahatta, acze götürdüğü zaman bollukta, ahmaklığa sebep olduğu zaman fazla zenginlikte hayır yoktur.
- Bol olan şeylerde israf noktalarını bilmeyen, bulunması zor olan şeylerde İktisat noktasını bilmez.
- Türk muhakkak korkulması gereken şeyler dışında korku nedir bilmez. İyi yapmadığı bir işe girişmez. İyi olduğu işi ise layığı ile yapar. İçi dışı birdir, malayani ile uğraşmaz. Kendisini uykuyla dinlendirecek olmazsa uyumaz, zaten uykusu da uyanıklıkla karışıktır. Uyanıkken asla uyuklamaz. Yörelerinde peygamberler, topraklarında bilgeler olsaydı ve onların getireceği hikmetler kalplerine dolup kulaklarına çalınsaydı sana Basra'lıların edebiyatını, Yunanlıların felsefesini, Çinlilerin zanaatini unuttururlardı.
- .. .. .. .. .. "İnsanın şiiri sözünden, zannı ilminden, seçimi aklından bir parçadır." .. .. .. .. ..
- Eski Araplar Türkleri kahraman, fakat acımasız, İslamiyet için tehlikeli bir millet görüyorlardı.
- Bunları şiirle yazdığımız gibi düz yazıyla (nesirle), kılıçtan, mızraktan keskin bir dille kaydederiz.
Türklerin Faziletleri İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Türk olmak Türk kalmak?: Kitap Abbasi Halifesi Mutasım Billah döneminde El Cahiz tarafından telif ediliyo. 800lü yıllların ortasında tanışmış olduğu türklerin özelliklerini eserine nakşetmiş.Başka bi ırkın mensubu tarafında övülmek hoş olsa da kitap bana eskiye nazaran şuan ki türklüğümüzü sorgulattı açıkçası. Bu söylediğim şeyi azıcık gündemi takip ediyosanız, kitabı okuyup günümüzle kıyasladığınızda daha iyi anlıycaksınız üzerimizdeki dejenerasyonu. (FüTüRiST ﷽)
Türkler ; yaltaklanma, övgü, nifak, koğuculuk, yapmacık, gıybet, riya, dostlara iyilik için israf bilmezler. Arkadaşlarına zulmetmez, bidat nedir bilmezler. Çeşitli fikirler onları bozmamıştır. Başkalarının malını hile ile halel saymazlar. Onların tek ayıbı, kusuru, vatanlarını sevmeleri, adetlerine aşırı bağlılıklarıdır. Uzun müddet aylak gezerek kahramanlıklarının kaybolmasını, enerjilerinin zamanla sönmesini istemezler. Bir şeyin ustası uzun müddet ondan uzaklaşmak istemez, birşeyi sevmeyen ondan kaçar. Türkler bütün Acemler içinde vatanlarını en çok özleyen kişilerdir. Zira terkiplerinde bünyelerinin karışımında(salgılarında) vatanlarının, sularının etkisi, başkalarında olmayan arkadaş sevgisi vardır. Görmezmisin? Basralıyı görünce Basralı mı, Mekkeliyi görünce Mekkeli mi, Küfeliyi görünce Kefeli mi... olduğunu anlamazsın. Fakat Türk'te yanılmazsın. Kıyafet bilgisine, ferasete(sezgiye) sormaya muhtaç olmazsın. Bir Türk başlı başına bir Millettir. Vatan sevgisi herkeste vardır ve her yeri kapsar. Fakat bu sevgi Türkler'de bambaşkadır. Türkler bir yerde durmayı, uzun müddet kalmayı, haylazlığı sevmezler. Kıt geçimi acizlik, uzun müddet bir yerde kalmayı ahmaklık, rahatı ayak bağı, kıt kanaat geçinmeye, gazayı terk etmeyi zillet sebebi sayarlar. Arap'ın, Acem'in ordularının kalplerini Türkler gibi titreten olmadı. * * * Son olarak Cahız'ın şu ifadesi günümüzde Türk'e, Türk'ün mümtaz ve münevver ecdadına dil uzatan hadsizlere yönelik şöyle hülasa edebiliriz. - Bir adam sana, ecdadına hakaret ediyor susuyorsun! Niçin?? Cevap; Köpek sana havlarsa sen ona havlarmısın?? (Selçuk Bayramoğlu)
Bazı kitaplar vardır, satın alıp kütüphanenize koyarsınız ve derin bir yalnızlığa terk edersiniz. Aradan aylar, yıllar geçer, bir gün elinize alır okumaya koyulursunuz. Câhiz’in kitabı benim için tam da böyle oldu. Erzurum’daki lisans eğitimim sırasında (7-8 yıl kadar evvel) dersime giren Kenan Çetin’den rica ederek elindeki metni almış ve kopya etmiştim. Aradan geçen bunca zaman içinde elim defalarca bu kitaba gitmiş, ancak bir türlü okumak nasip olmamıştı. Demek her kitabın bir zamanı varmış. Öncelikle şunu ifade edeyim: Bu kitabın farklı baskıları var. Benim elimde Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları’nın 1988 yılında neşrettiği nüsha var. Tüm baskılarda değişmeyen tek şey, eseri dilimize kazandıranın Ramazan Şeşen olması… Allah hocadan razı olsun. Konunun takipçileri hocanın dilimize kazandırdığı eserleri bilirler. Câhiz’in eseri yalnızca bunlardan biri. Gelelim eserin muhtevasına… Eserin yazarı Ebû Osman Amr b. Bahr’ın lakabı gözlerinin ‘’patlaklığı’’ndan ötürü el-Câhiz’dir. Kendisi Arap edebiyatının ve Mutezile’nin en mühim simalarından biridir. Câhiz’in Hilafet Ordusunun Menkıbeleri ve Türklerin Faziletleri isimli eseri, siyasi bir amaca dayalı olarak yazılmıştır. O sıralarda Hilafet Ordusu içinde Türklere karşı esen soğuk havayı yumuşatmak isteyen Câhiz, Halife Mutasım’a (öl. 842) sunulmak üzere bir eser kaleme almıştır. Fakat Mutasım’ın ölümü üzerine bu eseri kendisine takdim edememiştir. Câhiz, hilafete bağlı bütün unsurların barış ve esenlik içinde yaşamasını istediği için bu eserinde Türklerin meziyetlerini anlatmakta, Türklerin hilafet için ne kadar önemli bir unsur olduğunu Arap büyüklerinin ifadeleriyle ortaya koymaktadır. Eserin ilk bölümünde Hilafet Ordusu içindeki unsurların meziyetlerinden bahseden Câhiz, ikinci bölümde ise ‘’Türklerin Faziletleri’’ni konu edinmiştir. Bu bölümde bilhassa Türklerin askerî meziyetleri göğe çıkarılmış, Hilafet Ordusu için ne kadar önemli oldukları ortaya konulmak istenmiştir. Bu eser Mutasım’a sunulamamış, onun ölümünün ardından Fath b. Hakan’a sunulmuştur. Sözün kısası, bu eser ancak konuyla alakalı çalışma yapanları ya da konuya ‘’akademik’’ manada ilgi duyanları ilgilendirmektedir. Genel tarih okuyucusu için çok fazla şey vadetmediğini belirtmem gerek. (Ragıp Reis)
Türklerin Faziletleri PDF indirme linki var mı?
Ebu Osman El Cahız - Türklerin Faziletleri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Türklerin Faziletleri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Ebu Osman El Cahız Kimdir?
El-Cahız (Arapça: الجاحظ) gerçek ismi ve tam künyesi Ebu Osman Amr bin Bahr el-Kinani el-Fukaimi el-Basri (d. yaklaşık 781 - - Aralık 868 veya Ocak 869) olan, Basra doğumlu Arap bilim adamı. Etnik açıdan Doğu Afrika kökenli bir Afro-Arap olduğuna inanılır. Tanınmış bir Arapça nesir yazarı olduğu gibi birçok Arapça edebi, bilimsel, (Mu'tezili) teolojik, siyasal-dini polemik ve erken dönem İslam felsefesini konu alan eserler vermiştir. Bilimsel eserlerinde biyoloji, zooloji, tarih ve İslami psikoloji gibi dallara değinmiştir.
Gençliğinde filoloji, sözlükçülük (leksikografi) ve şiir konulu derslere katılmıştır. Eğitimine uzun süre devam eden el-Cahız teoloji ile de uğraşmış, Kur'an ve hadis üzerine çalışmıştır. Ek olarak başta Aristo olmak üzere birçok Yunan filozofun eserlerinin tercümelerini okumuştu. Yazın hayatı oldukça verimli geçer el-Cahız yaşamı boyunca 200 kadar kitap yazmıştır. Eserleri çok çeşitli konulara sahipti: Arapça gramer, zooloji, şiir, retorik ve leksikografi gibi... El-Cahız 816 yılında dönemin Abbasi başkenti olan Bağdat'a taşınmıştır. Bağdat'ta elli yıl kadar kaldıktan sonra Basra'ya dönmüştür. Yaklaşık 869 yılında ise Basra'da, 93 yaşında, vefat etmiştir.
Ebu Osman El Cahız Kitapları - Eserleri
- Cimriler Kitabı
- Türklerin Faziletleri
- Ahlak ve Eğitimi
- Giysiler, Kitaplar, Öğretmenler ve Şarkıcı Kızlar Kitabı
- Saray Âdâbı
- كتاب مفاخرة الجواري والغلمان
Ebu Osman El Cahız Alıntıları - Sözleri
- Unutkanlık,güçlü hafızadan daha çok tercihe şayandır. (Cimriler Kitabı)
- İyi bil ki, iyiliğin tümü utanmadadır, öyleyse hayâ duygunu koru. (Giysiler, Kitaplar, Öğretmenler ve Şarkıcı Kızlar Kitabı)
- “Hiç kullanmasam da, Uhud Dağı gibi altınım olsun isterim.” (Cimriler Kitabı)
- Ömer bin el-Hattâb demiştir ki: ''Yönetmeden önce, derin bilgi sahibi olunuz.'' (Giysiler, Kitaplar, Öğretmenler ve Şarkıcı Kızlar Kitabı)
- Bilmelisin ki, kimi zaman gerektiğinde susmak, gerektiğinde ve yeri gelince mantıklı ve etkileyici bir şekilde konuşmaktan daha faydalı olabilir (Giysiler, Kitaplar, Öğretmenler ve Şarkıcı Kızlar Kitabı)
- "Kitap ölüleri konuşturur, dirilerin sözünü sana söyler." (Giysiler, Kitaplar, Öğretmenler ve Şarkıcı Kızlar Kitabı)
- Bunları şiirle yazdığımız gibi düz yazıyla (nesirle), kılıçtan, mızraktan keskin bir dille kaydederiz. (Türklerin Faziletleri)
- Sırrı ifşa etmek fuzuli kelamdır. (Ahlak ve Eğitimi)
- Kusurları dile getirmek doğru ve faziletli bir şey olsaydı, ben de sizin kusurlarınızı ortaya dökmekle meşgul olurdum. (Cimriler Kitabı)
- Kaşgarlı Mahmut Türk kabileleri hakkında şöyle der: "Türkler aslında yirmi kabiledir. Hepsi Türk b. Yafes b. Nuh'un soyundan gelir... (Türklerin Faziletleri)
- Gülmek, insan doğasının özünde var olan bir şeydir. Bu yüzden, gülmek çocukta ilk ortaya çıkan güzelliktir. Ruhu gülümsemeyle beslenip olgunlaşır çocuğun ve onunla gelişir, büyür. (Cimriler Kitabı)
- .. .. .. .. .. "İnsanın şiiri sözünden, zannı ilminden, seçimi aklından bir parçadır." .. .. .. .. .. (Türklerin Faziletleri)
- Merhamet, sevgi ve hüzün arasındaki bir duygudur. (Ahlak ve Eğitimi)
- “Böyle uzun süre ağlamak körlük getirir.” dedi, “Hiç değilse körlük dertlerime şahitlik eder.” (Cimriler Kitabı)
- Aşkın üç aşaması vardır. Bunlardan birincisi yükseliş dönemidir. Diğeri, bir süre sonra sona erecek olan bekleyiş dönemidir. Sonuncusu ise, usanma ve dağılma ile sona erecek olan çöküş dönemidir. (Giysiler, Kitaplar, Öğretmenler ve Şarkıcı Kızlar Kitabı)
- Muhakkak ki ahlak nefsin durumudur. (Ahlak ve Eğitimi)
- “Çok miktarda ayıp görmek istersen, çok ayıplayana bak. Çünkü o, kendisindeki ayıplar sebebiyle sürekli başkalarını ayıplar.” (Cimriler Kitabı)
- "... akıl kaygı, dikkat ve tedbirlilikle iç içedir... gafillik gönül rahatlığı ve emniyet duygusuyla sarmaş dolaştır..." (Cimriler Kitabı)
- Şunu bil ki; insan, diğer canlılar arasında düşünebilme ve doğruyu yanlıştan ayırt edebilme kudretine sahip tek varlıktır. (Ahlak ve Eğitimi)
- Kalpten çıkan bir söz, kalbe varıp yerleşir, ama dilden çıkan bir söz kulaktan öteye geçemez. (Giysiler, Kitaplar, Öğretmenler ve Şarkıcı Kızlar Kitabı)