diorex
Dedas

Türklerin Kökeni - Osman Karatay Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Türklerin Kökeni kimin eseri? Türklerin Kökeni kitabının yazarı kimdir? Türklerin Kökeni konusu ve anafikri nedir? Türklerin Kökeni kitabı ne anlatıyor? Türklerin Kökeni PDF indirme linki var mı? Türklerin Kökeni kitabının yazarı Osman Karatay kimdir? İşte Türklerin Kökeni kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 15.12.2022 23:00
Türklerin Kökeni - Osman Karatay Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Osman Karatay

Yayın Evi: Kripto Basın Yayın

İSBN: 6054125500

Sayfa Sayısı: 272

Türklerin Kökeni Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Doç. Dr. Osman Karatay son yıllarda eski Türklükle ilgili araştırmaları en ileriye taşıyan bilim adamımız.

Geleneksel bilim düşüncesini sorgulayarak, yorumları değil kaynakların kendini okuyarak ve bütün dünyanın aksine batıdan doğuya doğru bakarak yepyeni sonuçlara ulaştı.

Türk anayurdunun bugünkü Başkırdistan çevresinde olduğunu gösterdi.

Çok söylenen ama çerçevesi kurulamayan Sümer bağlantısını bu bölge üzerinden kurdu.

Ergenekon hadisesinin tarihlemesini ilk kez o yaptı.

Karadeniz kuzeyindeki Türklüğün eskiliğini yine ondan okuduk.

Oğuz Han'ın doğuda yaşamış bir Hun değil, batıda yaşamış bir Saka kağanı olduğunu gösterdi.

Macarca ve Moğolcanın Türkçeyle ilgisi konusunda hakim görüşlerin zayıflığını ortaya koydu ve Avrasya'nın eski çağlarıyla ilgili başka yanlışları ifşa etti.

Eski Türklerin tipiyle ilgili tespitleri ise bütün bildiklerimizi alt üst ediyor.

Bu kitap, yazarın daha önce Hırvat Ulusunun Oluşumu (2000), İran ile Turan (2003) ve Bey ile Büyücü (2006) adlı kitaplarında dile getirilen ayrıntıların son beş yılda ulaşılan yeni sonuçlarla harmanlanmasından oluşuyor ama önceki kitaplar kesinlikle tekrar edilmiyor. Yeni araştırmalar eski kitaplardaki sonuçları doğruladıkça, hepsinin tek bir eserde toplanması gerekmiştir. Türklerin Kökeni engin bir birikimin ve gece gündüz süren çalışmaların ürünüdür.

Türklerin Kökeni Alıntıları - Sözleri

  • Tarihi gerçekler, belgeler tüm aydınlığıyla ortada olduğu halde bugün neredeyse herkes Türklerin Ermenilere soykırım yaptığını söylemiyor mu ? Halbuki öldürülen 600000 kişi Müslüman'dı ; soykırım Müslümanlara,bilhassa Türklere yapıldı. Ölen 110000 Ermeni ise Suriye'ye göçerken bilhassa Kürt çetecilerin saldırıları sonucu telef oldu. Şimdi herkes öyle diyor diye tarihte Ermenilere soykırım yaptığımız mı yazılacak?
  • Türkiye dünyadaki Türk nüfusunun yaklaşık üçte birini barındırmaktadır.
  • "Oğuzlardaki renklilik bizzat atababa ile başlar. Oğuz Destanı'nın Uygurca nüshasında onun doğumu anlatılırken "yüzü gök, gözleri al" ifadesi geçer." #kitapşuuru
  • Kafkaslardan gelen çoğu Türk asıllı muhacir, Anadolu'da kendilerine Çerkez denilmesi sebebiyle kendilerini Çerkez sanmaktadır. Hatta Karaçay, Kumuk veya Nogay Türkçesini Çerkezce zanneden kimseler var. Bunda dil değiştirme yaşamamakta ama Kafkaslılıkla eşitlenmiş Çerkezlik zaman içinde etnik bir kimlik algısına dönmektedir. Sonuçta bu insanlar kendilerinin Türk olmadığını düşünmekteler. Aynı şekilde Osetlerin, Çeçenlerin, Avarların Çerkez olduğu düşünülüyor. Gerçekte ise Türkiye'de kendine Çerkez diyenlerin belki yalnızca beşte biri aslen Çerkez'dir.
  • Eski Bulgarlar bir Türk kavmi idi. Balkanlara gelip Tuna boylarını ele geçirdiler ve bir devlet kurdular. Ancak sayıları çok azdı ve zaman içinde yönettikleri kalabalık Slav kitlesi içinde dillerini kaybetti ve Slavlaştılar. Yönettikleri Slavlar da buna karşılık aslında Türklere ait olan Bulgar ismini benimsediler. Bu yüzden tarihteki ve günümüzdeki Bulgarlar birbirinden tamamen farklıdır.
  • "Bilim 'akıl işi' değildir; 'akıllı' adamın uğraşacağı bir alan değildir. Akıllılar kısa ve kolay yollardan çıkarlarını güderler. Bilim insanları ise akla ziyan soruların peşinden koşup ömür harcarlar." #kitapşuuru
  • Bugün Türklük yedi bağımsız devlet ile temsil ediliyor: Türkiye, Kıbrıs, Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan. Bunun dışında 11 özerk cumhuriyet Türk nüfus adına kurulu olduğu gibi ( Karakalpakistan, Tataristan, Çuvaşistan, Başkırdistan, Karaçay-Çerkes, Kabardin-Balkar, Tıva, Altay, Hakas, Saha/Yakutistan, Doğu Türkistan/Sincan),özerk bölgeler ve özerkliği bulunmayan ama belli bölgelerde yoğunlaşmış olarak yaşayan irili ufaklı çok sayıda Türk topluluğu da vardır.
  • "Bir bilgin Sakaların İranî olabileceğini söylemiş, bir diğeri onu alıntılamış, üçüncü isim iki kişinin öyle düşündüğünü yazmış, dördüncü isim ise bu düşüncenin tuttuğuna vurgu yapmıştır. Bugün artık sayıları yüzlerce ifade edilen ve birbirinin kopyası olan çalışmalar bu elimsende oyununu tekrarlar ve sonuca baktığımızda binlerce bilim adamı bu şekilde düşünüyor hale gelmektedir. Ama iş bu fikri delillendirmeye gelince, o binlerce bilim adamı topu birbirlerine atmak dışında hiçbir şey yapamaz. Bu gerçekten bir güldürüdür ama acıklı bir güldürü.
  • "Macarların Batı dillerindeki ismi olan Hungar kelimesinin ilk hecesi bize daima ilginç ve çekici gelmiştir. Her iki Türk'ten biri burada 'Hun' kelimesini görür, diğeri ise tasdik eder. Bu doğru değildir. Doğru olan şey bunun başka bir Türkçe kelime oluşudur: On Oğur. Bugünkü Macarlığın içinden çıktığı, ortak ismi Oğur olan on kabilelik bir birliğin adı." #kitapşuuru

Türklerin Kökeni İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Türkler Tarih Sahnesinde: Tarihçi yazar Prof. Dr. Osman Karatay tarafından kaleme alınan bu eserde Türklerin kökenine dair bilimsel çalışmalar, okurlarca kolayca anlaşılabilir bir dil ile yazılmıştır. 17 bölümden oluşan bu eser yazarımızın Türklük çalışmaları hakkında son bilimsel veriler ışığında hazırlanmış olup; okuyucusuna Türk Tarihi hakkında kıymetli bilgiler sunmaktadır. (Erdal Yıldırım)

Halihazırda Ege Üniversitesi'nde tarih alanında profesörlük görevini sürdüren Osman Karatay'ın 2011'de Kripto Yayınevi tarafından yayınlanan "Türklerin Kökeni" isimli kitabı şimdiye kadar 21 baskı yapmıştır. Daha önce ilgilenmediğim bir alan olmasına rağmen üslubu kendini okutmuştur. Her seviyeden okurun rahatlıkla okuyup anlayacağı bir şekilde yazılmış olan kitap şimdiye kadar "Türkler" ve "Kökeni" hakkında aklınıza takılan sorulara ve karambolde kalan tüm bilgilerinize, sağlam bir şekilde desteklenmiş ve diğer kültürlerle kurulmuş ince bağlantılarla kolayca cevap bulabileceğiniz değerli bir kaynaktır. Kitap on dokuz makaleden, bir sonuç ve dopdolu kaynakça kısmından oluşmaktadır. KitapSuuru #kitapşuuru (Tuğçe)

Ortaya koyduğu bağlantılar, geçiştirilemeyecek ve küçümsenemeyecek kadar önemli ve sağlam temeller üzerine kurulu. Bunun dışında eski çağda dünyanın her yerinin Türklerden teşekkül etmediğini, göçler vs. bağlarla kurulmuş ciddi kültür alışverişlerini açık yüreklilikle vurgulayabiliyor. Söz konusu tarih olunca bir kitapta aradığım en önemli özellik, araştırmacının, akademisyenin, kitabı yazanın doğru bilgiye, hakikate ulaşmak konusundaki kararlılığını hissetmektir. Bu noktada da size bir bilginin dayatılmadığı, ancak özümsemeniz için önünüze bir bilgiler yumağının bırakılarak, hakikate kendi kendinize ulaşmanızı sağlayan kitaplar benim için çok değerlidir. Türklerin Kökeni, yukarıda bahsettiğim sınıfta yer alan kitaplardan. (Tamer Sağcan)

Türklerin Kökeni PDF indirme linki var mı?

Osman Karatay - Türklerin Kökeni kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Türklerin Kökeni PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Osman Karatay Kimdir?

1971 yılında Çorum'da doğdu. Çorum İnönü İlkokulu, Çorum Atatürk Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü (1995) mezunu. Yüksek lisansını Gazi Üniversitesi SBE Ortaçağ Tarihi dalında 'Bosna Krallığı: Bağımsızlıktan Osmanlı Fethine Kadar Bosna' adlı çalışmasıyla (2002) yaptı. Doktorasını yine aynı bölümde 'Maveraünnehir Bulgarları Hakkındaki Rivayetlerin Tahlili' konulu çalışmasıyla yaptı. Üniversite yıllarında iken 1993-1995 arasında Yeni Hafta ve onu takip eden Gündüz gazetelerinde köşe yazarlığı yaptı. Sosyo-ekonomik konularda fikir yazıları yazdı. 1995 yılında CHA temsilcisi olarak Saraybosna’ya gitti ve üç yıl orada kaldı. Bu arada Sırbistan, Hırvatistan, Sancak ve Kosova gibi yerlere araştırma gezileri yaptı. Dönüşünde Türk Tarih Kurumu’nun Türkiye’nin Sosyal ve Kültürel Tarihi (TÜSOKTAR) projesinde çalıştı. Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi’nin kuruluşunda yer aldı ve 1999 -2000 yıllarında burada Balkan Araştırmaları Masası başkanlığı yaptı. Daha sonra Yeni Türkiye Yayın Merkezi tarafından yürütülen Türkler adlı projeyi yönetti. Dünyada Türkler hakkındaki en büyük çalışma olan toplam 37 ciltlik aynı adlı eserin ortaya çıkışında en fazla katkıyı yapanlardan biri oldu. Ayrıca bu esere iki bölüm yazdı. 2002 sonlarında Ankara’da KaraM yayınevini kurdu ve kısa bir süre sonra Çorum’a taşındı. Yayınevini bir Karadeniz Araştırmaları Merkezi hüviyeti kazanacak şekilde geliştirerek, 2004 yılı başında Karadeniz Araştırmaları adlı üç aylık akademik bir dergi yayınlamaya başladı. 2005 yılında ise Dr. Bilgehan A. Gökdağ ile birlikte 'Balkanlar El Kitabı' adlı büyük bir yayın projesine girdi. Halen KaraM’da bağımsız araştırma çalışmalarını sürdürmektedir.

 

Osman Karatay Kitapları - Eserleri

  • Türklerin Kökeni
  • Mürdüm
  • Türklerin İslamı Kabulü
  • İlk Oğuzlar Köken, Türeyiş ve Erken Tarihleri Üzerine Çalışmalar
  • İran ile Turan
  • Doğu Avrupa Türk Tarihi
  • Hazarlar
  • Bulgarlar
  • Macarlar-Kökler ve Türkler
  • Ural-Altay Kuramı
  • Bey ile Büyücü
  • Hırvat Ulusunun Oluşumu
  • İlk Oğuzlar
  • Kosova, Kanlı Ova
  • Ba'de Harabi'l Bosna
  • Bey ile Büyücü
  • Bosna-Hersek Barış Süreci

Osman Karatay Alıntıları - Sözleri

  • Karluklar bile Talas’tan sonra Müslüman olmadılarsa bunu genelleyip bütün Türklere teşmil etmek, tarihteki gerçeklerle hiçbir şekilde bağdaşmamaktadır. Kaderin çok garip bir cilvesidir, karluklar bundan iki buçuk asır sonra Talas için Müslümanlarla iki defa savaşacaklardır. (Türklerin İslamı Kabulü)
  • Hun devleti yıkılsa da, zamanında güçlü German kabilelerini hallaç pamuğu gibi savurduğundan, ondan sonra Orta Avrupa'daki meydan ilkel Slav kabilelerine kaldı. (Bulgarlar)
  • Elegeş yazıtında şöyle geçer: "Kürt el kan alp urungu altunlıg keşiğin batılım.." (Kürt eli hanı Alp Urungu altın okluğumu bağladım...). Orkun, Eski Türk yazıtları, s.590-591. (İran ile Turan)
  • Timur'un Altın Orda üzerine gerçekleştirdiği ikinci seferden önce Toktamış'ın Osmanlı ve Memlüklerle ittifak kurmaya çalıştığı bilinmektedir. Nitekim Ağustos 1394'te adı geçen ülkelerin elçileri Dımaşk'da bir görüşme yapmışlardır. Timur karşıtı koalisyonun mevcudiyetinden, Arap kaynaklan ile Altın Orda hanlarının Osmanlı sultanlarına yazdıkları mektuplar bahsetmektedir. Ancak Timur'un diplomatik başarısı, tarafların Timur tehlikesini yeterince ciddiye almamaları, müttefikler arasındaki güvensizlik gibi hususlar, başta Toktamış'ın ardından da ittifakın diğer üyelerin Timur'a yenilmelerinin başlıca sebepleriydi. (Doğu Avrupa Türk Tarihi)
  • Kağanın tahta çıkışıyla ilgili merasim aynen Göktürklerdeki gibidir. Yukarıdaki kaynaklar ve diğer birkaçı bunu ayrıntıyla anlatır. Biz içlerinden İstahri'nin tasvirini nakledelim: "Hakanı tahta çıkarmak istedikleri zaman onu getirip iplikle boynunu sıkarlar. Canı çıkmaya yaklaşınca "Ne kadar müddet hakanlık yapmak istersin?" diye sorarlar. O da "Şu kadar sene." der. Bu müddet dolmadan ölürse ne âlâ. Aksi halde söylediği seneye varınca öldürürler. (Hazarlar)
  • Bugün Türklük yedi bağımsız devlet ile temsil ediliyor: Türkiye, Kıbrıs, Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan. Bunun dışında 11 özerk cumhuriyet Türk nüfus adına kurulu olduğu gibi ( Karakalpakistan, Tataristan, Çuvaşistan, Başkırdistan, Karaçay-Çerkes, Kabardin-Balkar, Tıva, Altay, Hakas, Saha/Yakutistan, Doğu Türkistan/Sincan),özerk bölgeler ve özerkliği bulunmayan ama belli bölgelerde yoğunlaşmış olarak yaşayan irili ufaklı çok sayıda Türk topluluğu da vardır. (Türklerin Kökeni)
  • Hazar devleti aslında Göktürk devletinden başka bir şey değil. Onun devamı niteliğindeki kendisi. (Hazarlar)
  • Türkiye dünyadaki Türk nüfusunun yaklaşık üçte birini barındırmaktadır. (Türklerin Kökeni)
  • Vazgeçebilir ol hepsinden, her şeyden, kendinden. İnsanı bazen bir kere hatırlamak değiştirir, bazen on kere unutmak. (Mürdüm)
  • Tarih yapmaktan yazmaya vakit bulamadığımız kesinlikle doğru değil; doğru olan şey bulduğumuz vakitlerde tarih yazmadığımız. (Bulgarlar)
  • "Bir dönem Orta Asya'da Bulgarcanın konuşulduğunu söyleyen Togan, çeşitli kaynaklarda bunun izlerinin kaldığını söyler, ancak açıklama yapmaz." (Bulgarlar)
  • Kürt kelimesine açık bir telaffuzla Yenisey yazıtlarında rastlanmaktadır. İç Asya'da bir Türk budunun ismi Kürt'tür. (İran ile Turan)
  • "O yıl Türgişlere doğru Altay dağlarını aşarak (ve) İrtiş Irmağı'nı geçerek yürüdüm. Türgiş halkını uykuda bastım. Türgiş kağanının ordusu ateş (ve) bora gibi (üzerimize) geldi. Bolçu'da savaştık. (Türgişlerin) kağanını, yabgusunu (ve) şadını orada öldürdüm, devletini orada zapt ettim." (İlk Oğuzlar Köken, Türeyiş ve Erken Tarihleri Üzerine Çalışmalar)
  • Erenlerin kerametleriyle “kafir” muhataplarını etkilemesi gibi bir şeyin de Türkler nezdinde hayranlık uyandıracak bir yol olduğunu düşünemeyiz. Türklerin kendi din adamları olan kamlar zaten derunî kimselerdi; onlar sürekli “keramet” gösteriyorlardı ve hatta yada taşı ile yağmur yağdırılması örneğinde olduğu gibi, yaptıklarıyla Arapları etkiliyor veya dehşete düşürüyorlardı. (Türklerin İslamı Kabulü)
  • "Medeniyetin Mezopotamya'dan, son yirmi yıldır Amerikalılar tarafından sürekli bombalanan topraklardan başlayan ve Kaliforniya sahillerine ulaşan yolculuğunda bugün itibariyle sona gelinmiştir. Sadece yolculuğun tarihi bitmiştir, tarihin kendisi değil." İran ile Turan. (İran ile Turan)
  • Türklerde kağanlık için bilgelik bir şart olarak sun ulur ve kağanların iftiharla kullandıkları lakaplar ve sanlar arasında 'bilge' kelimesi en öndedir. (Hazarlar)
  • "On-Ok oğullarına ve yabancılara kadar (herkes) bunları görüp öğrenin." "On-Ok oğullarına ve (onlara tabi) yabancılara kadar (herkes) bunu görün (ve) öğrenin. Tabi halklar " bizim ötekilerimiz'dir, ancak kendisinden Türgiş birliğinin çıktığı On Ok halkı "bizimkiler" dir, çünkü "Türgiş hakanı (kendi) Türk'ümüz, (kendi) halkımız idi." (İlk Oğuzlar Köken, Türeyiş ve Erken Tarihleri Üzerine Çalışmalar)
  • Niebuhr'un ileri sürmüş olduğu nazariye gitgide daha çok taraftar bularak, mesele çok yönlü olarak incelenmiştir. Bu araştırmacılar arasında yer alan pek çok meşhur tarihçi, filolog ve arkeolog yaptığı çalışmalarda görüşlerini değişik şekillerde açıklamışlardır. Bunlar arasında meşhur çivi yazısı mütehassısı Mordtmann, Saka tigrakhauda ve Saka haumavarga'nın Türklüğünü çivi yazılı metinlere dayanarak ispatlamaya çalışmıştır". Filolojik malzemeleri Türkçe kelimelerle karşılaştıran Kuun da, "Artık belgelerin bolluğu İskitlerin kolektif adının farklı Türk soylarını içerdiğini açıkça gösteriyor demekle İskitlerin Türklüğünü kabul etmektedir" (Doğu Avrupa Türk Tarihi)
  • Verimli topraklarda nüfus daima kalabalık olur; verimsiz yerlerde tarihin hiçbir döneminde belli bir seviyeyi aşmaz. (İran ile Turan)
  • Bilimsel ilerlemeler dünyada kimsenin bilmediği şeyleri söyleyenlerin eliyle gerçekleşir. Öbür türlüsü skolastik bilgi ve yaklaşımdır. Bir görüşü bilim dışılıkla suçlamak değil, bilim dışılığını göstermek gerekir. (Macarlar-Kökler ve Türkler)

Yorum Yaz