diorex
Dedas

Uzun Ruhlu Bir Cüce - Serkan Türk Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Uzun Ruhlu Bir Cüce kimin eseri? Uzun Ruhlu Bir Cüce kitabının yazarı kimdir? Uzun Ruhlu Bir Cüce konusu ve anafikri nedir? Uzun Ruhlu Bir Cüce kitabı ne anlatıyor? Uzun Ruhlu Bir Cüce PDF indirme linki var mı? Uzun Ruhlu Bir Cüce kitabının yazarı Serkan Türk kimdir? İşte Uzun Ruhlu Bir Cüce kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 18.07.2022 00:00
Uzun Ruhlu Bir Cüce - Serkan Türk Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Serkan Türk

Yayın Evi: Yitik Ülke Yayınları

İSBN: 9786059782487

Sayfa Sayısı: 48

Uzun Ruhlu Bir Cüce Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Nasıl hızla yaşlanıyorsun bedenim

Eğilip kalktığımda geçiyor bir mevsim

Başımda azad edilmiş kuşlar, uzayıp giden sema

İnsanın benzediği ağaçtır, kuruyan dallar geçmiş gün

Sürün gövdem sürün, aşk bir geçiştir alemlerden alemlere

Saçlara düşense ödünç bir beyaz leke

(Tanıtım Bülteninden)

Uzun Ruhlu Bir Cüce Alıntıları - Sözleri

  • Bizi yol ve gönül yorgunu diye ikiye ayırdılar.
  • İnsan insana, bütün denizler birbirine dökülür..
  • Sonsuz bir boşluk bulduk içimizde Doldur doldur bitmeyen yalnızlık koyduk adına
  • Geleceğim, dedi adam. Bir güneş batımı olsa bile düşüreceğim gölgemi seninkinin yanına.
  • Karşılaşmak buluşmaktan güzeldir.
  • Bulduğumuza şükrediyorum birbirimizi.
  • Hem ağrısısın içimin Hem istediği şenlik.
  • Küskünlük, suskunluk gibi bir şey değil.
  • Ağlamadan geçen sayısız gece var kalbimde Gözyaşım gelip seni boğmasın, hıçkırığım boğmasın.
  • Benim dilim kimsesizin dilidir.
  • Bizi yol ve gönül yorgunu diye ikiye ayırdılar.
  • Hem ağrısısın içimin Hem istediği şenlik..
  • Ben kendi benzerimi buldum.
  • Her gece acılarımı ehlîleştirdim tenimde.
  • Biz çok geçtik kalpsizlerin yolundan yurdundan O yüzden her taşın altından alınganlığımız çıkar

Uzun Ruhlu Bir Cüce İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Uzun Ruhlu Bir Cüce/Serkan Türk İmgesi ve kederi yoğun şiirler var bu kitapta. Okur, farklı ve geniş bir yelpazeye yayılan kavramlara, temalara şahit oluyor. Şiir kitabının tamamını iki kere bazı şiirleri üç dört kere okudum. Fakat üçüncü okuyuşta bile “buranın altını çizmeyi nasıl unutmuşum”dediğim oldu. Genel olarak aşka dair şiirler olduğunu düşündürtüyor kitap ama toplumcu çizgisi de var şairin. Özellikle “acılar ortasında” ve “bulanık deniz” şiirlerinde toplumcu yansımalar var. Atila İlhan’daki toplumsal gerçeklik var şiirlerde. Bireysel olarak aşk ve hüzün var ama aynı şiirde toplumdaki acıları da hissettirmiş. İlk şiir gayya kuyusu’nda “insan insanın uçurumu”(11)diyor şair. Yaşamı yormak şiirinde ise “insan insanın tesellisi”(37)oluyor. Sarmaşık’ta “insan insana, bütün denizler birbirine dökülür”(44)ifadesi yine insan ilişkileri üzerine söyleniyor. Şair, insanların bir arada yaşamasının getirdiği sonuçları ruhsal durumuna göre farklı şiirlerde farklı şekilde yansıtmış. Serkan Türk’te dikkatimi çeken bir başka nokta, yokluk ve yalnızlık kavramlarının sıkça işlenmesi. “yalnızlık, insanın düğümü”(11) “durdum düşündüm otobanları, yalnızlıkları”(13) “akşam gelir bulur bazı yalnızlıklarımızı”(18)”bu yalnızlıklar savaşlar hepimize fazla”(27)”her hatıra yalnızlığın kapı kuludur”(37) Yalnızlık yaşlılarca daha da derin hissedilen bir duygu. “sıralı sırasız yalnızlara baktık/kalbimizden geçen inceden bir sızı/yaşlıların gülüşünde saklanan sitem” dizelerinde yaşlı insanların yalnızlıktan muzdarip oluşunu gözler önüne seriyor şair. Yokluk, Serkan Türk’ün Ausgang romanı, okuduğum birkaç öyküsünde de karşıma çıkmıştı. Uzak Yaz adlı öykü kitabında “Yokluk mudur çoğu zaman içimize tüneyen?”(Uzak Yaz,10) ve “Ah kalbim! Yarası üzerinden sıyrılıp düşen kabuk gibi iyileşirim bir gün. Kanayan ve sızlayan yokluktur.”(Uzak Yaz, 12) sözleriyle hissettirdiği yokluk kavramının etkisini şiirlerinde de görmek mümkün. “yokluk denildiğinde de insan bakmaz mı ölüme”(26) “kalbim yokluğunda da senin kuşlarını sayıklıyor”(36) dizeleri de bunu gösteriyor. “Gölge” sözcüğünün çağrışımlarının, mecazi ve gerçek anlamlarının çokça kullanıldığını da söyleyebiliriz. Gölge sözcüğünü ben de çok şiirsel bulurum. Şair baştaki ve sondaki kısa şiirlerinde gölge ve gölgelik sözcüklerini kullanmış. Bunlar dışında da altını çizdiğim dizeler var: “gün uzak bir dağ gibi dikiliyor aramızda gölgeni de seviyorum gölgemle bir olunca”(13) “elim, ayağım, dilim benzersiz bir kaybıyla tanışıyor/kavuştukça akşam yabancı gölgelere”(26) “gölgem ormanı dolaşmaktan/akşamı korkutmaktan geliyor”(31) “herkesin içinde büyüyen bir gölge/buldum da kaybettim seni bilmeden”(34) “insan insanın tesellisi/ sever ikindileri gölgeler”(37) “ağlayan gölgeler gördüm”(38) “karanlık gecelerde biriktirdiğim gölgeler”(41) “hem ağrısısın içimin/hem istediği şenlik”(22) dizelerinde de divan şairi Fuzuli’nin sevgiliyi hem istemesi hem de ayrılığın acısından zevk alması geldi aklıma. “her yıl güller iki mevsim açıyor sabırla”(28)dizesi hem gözlem hem de imge ustalığı bence. ‘Gül’ umudu ve iyimserliği simgeliyor. Güllerin iki mevsim açtığını gözleyip şiire imge olarak almak çok anlamlı. Kitaptaki bütün şiirleri çok beğendim. Her birinin insanı alıp götürdüğü alem bir başka. Mutlaka okunmalı, dediğim şiir kitaplarından biri. yazar/Serkan-Turk (Gülşen Güzey)

48 sayfaya sığdırılmış 28 şiirden oluşan bir kitap. Dili ağır değildi, çoğu dizede mest oldum diyebilirim. Fakat genel itibarıyla beklentimi karşılamadı. Etrafımdakilerin söylemiyle "çok kitap okuduğum" ve edebiyat öğrencisi olarak değerlendirdiğim için olabilir. Yine de okunmaya değer mi: Evet. Ben şimdi yazarın diğer kitaplarını okumaya gidiyorum. Farklı türdeki eserlerinin beklentilerimi karşılamasını ümit ediyorum. Kitapla kalın. (Gülşan Hilal Çelik)

Serkan Türk'ü Tanrı'nın Yalnız Kırları'ndaki öyküleriyle tanımıştım ilk olarak.Sıra şiirlerinde...Uzun Ruhlu Bir Cüce, Serkan Türk'ün 3. şiir kitabıymış.Şiir kitaplarının da bir gün çok satanlar listelerinde yer almasını diliyorum.Biliyorum çok şey istiyorum Bumerang insan ne zaman yorulursa göğsünde bin okyanus uyutur uçurumdan düşen akşam güneşi geç kalan boynunu büker bir çiçeğin bir deri bir kedi kaldım dünyada karanlığı kurtaran kimsesiz ay durdum düşündüm otobanları, yalnızlıkları ey hayat şarjöründe kaç ölüye yer var bazıları kendi kayıplarına kederlenirken beni içinden atan sığamadığım odalar kendime ettiğim yeminler bumerang bir yığın ilaç sonra elmaların yanında kaç sevincim kaldı şunun şurasında bir senin gelişin, bir gülümseyişin gün uzak bir dağ gibi dikiliyor aramızda gölgeni de seviyorum gölgemle bir olunca (Özlem Akbaş)

Uzun Ruhlu Bir Cüce PDF indirme linki var mı?

Serkan Türk - Uzun Ruhlu Bir Cüce kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Uzun Ruhlu Bir Cüce PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Serkan Türk Kimdir?

Serkan Türk, Trabzon doğumlu. İşletme eğitimi gördü. 1993 yılından beri çeşitli radyo ve TV’lerde program yapımcısı, sunucu ve yönetici olarak çalıştı. Ada dergisinin editörlüğünü yapıyor. Radyo programcılığı, iletişim ve yaratıcı yazarlık dersleri veriyor. Şiir ve öyküleri Almanca, Bulgarca, Felemenkçe ve İngilizceye çevrilip yayımlandı. Bak Önümüzde Yeni Bir Mevsim, Tanrı’nın Yalnız Kırları, Uzak Yaz ve Rüzgârlı Camlar, Serkan Türk'ün okura ulaşan öykü kitapları oldu. Yazarın, Her şeyin Güzel Olma Nedenleri, İçimiz Çölse Biri Geçmiştir ve Uzun Ruhlu Bir Cüce adlı üç şiir kitabı bulunmaktadır. Doğduğu ve yaşadığı şehri anlattığı Güneşli Bayır’ın yanı sıra, Türk sinemasının 100. yılına denk gelen Yüzyıllık Perde adını verdiği 53 yazarın kişisel hikâyeleriyle bir filmi anlattığı proje kitabını hazırlamıştır.

Serkan Türk Kitapları - Eserleri

  • Ausgang
  • Bak Önümüzde Yeni Bir Mevsim
  • Uyurgezer Bir Gölge
  • Uzun Ruhlu Bir Cüce
  • Tanrı'nın Yalnız Kırları
  • Uzak Yaz
  • Rüzgarlı Camlar
  • Her Şeyin Güzel Olma Nedenleri
  • İçimiz Çölse Biri Geçmiştir
  • Yüzyıllık Perde
  • Güneşli Bayır Erdoğdu

Serkan Türk Alıntıları - Sözleri

  • Ten yoksunluğu sizinki. Yüzünüze gülecek insanlar edinmelisiniz, uzaklaştırmayın sizi sevenleri. (Uzak Yaz)
  • severdim en kirli halini ellerinin seninim derdim, kollarım dünyanı saracak (Her Şeyin Güzel Olma Nedenleri)
  • Hepimiz günün bir saatinde kendimize kalırız. (Bak Önümüzde Yeni Bir Mevsim)
  • bu başka bir şeydi mutlaka, kopartılmış bir yaranın izi. yıllar sonra görüldüğünde hatırlanacak olan birkaç ufak ayrıntı. bazen bu bile zor gerçekleşiyor, her şeyi hatırlayabilmek daha çok acıyı gizlendiği köşeden çıkarmak için çaba sarf ediyordu. (Uzak Yaz)
  • Ben kendi benzerimi buldum. (Uzun Ruhlu Bir Cüce)
  • "Ya yalpalayan şu eski gemi, bir şiir gibi eğilmiyor mu suyun içine?" (Rüzgarlı Camlar)
  • Hayat başka neydi ki, diye düşündüm. Kumasala çarpıp geri çekilen dalga, yaprakları silkeleyen rüzgâr, biberleri kurutan güneş, bardağa dolan su, gözün gördüğü, yüreğin ışıdığı bir yüz. (Ausgang)
  • Bir ağaç sıkılır mı yaşamaktan? Dalına konacak kuş yoksa sıkılır. O yüzden yaşayıp giderken kalplerimizi açıyoruz başkalarına, diyecekken vazgeçiyorsun. (Ausgang)
  • açtığınız yerleri kapamakla gün dolduruyorum (İçimiz Çölse Biri Geçmiştir)
  • Unutmaya değmeyecek ne az şey var. (Uzak Yaz)
  • Yaşadığı yerkürede, her şeyin güzel olma nedenini yavaş yavaş yitirdiğini görmek yeterince acıydı. (Tanrı'nın Yalnız Kırları)
  • bir sabaha daha başlarken neden adın daha önce ayak basıyor içime? (Her Şeyin Güzel Olma Nedenleri)
  • Durup dururken anısı olacağız birbirimizin. (Ausgang)
  • İnsan insanın kılavuzu. Bazen ruhunla görünürsün bazen gözünle. (Uyurgezer Bir Gölge)
  • Yanılgıların en büyüğü belki de şimdiye değin inandıklarının dışında bir gerçekliği olması yaşamının. (Tanrı'nın Yalnız Kırları)
  • biliyorum ölecek çiçeklerimin hepsi üşüyerek solacak tenimin kokusu her sözcüğüm bir diğerinden alacaklı kalacak (Her Şeyin Güzel Olma Nedenleri)
  • “Hatırlamak nimettir.” (Ausgang)
  • Hayat, ağaç olma hakkını bazen vermiyor bize. (Uzak Yaz)
  • Bulduğumuza şükrediyorum birbirimizi. (Uzun Ruhlu Bir Cüce)
  • Bir şeye bakmanın en güzel haliydi yüzün, (Tanrı'nın Yalnız Kırları)

Yorum Yaz