diorex
Dedas

Vatandaş - Tahsin Yücel Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Vatandaş kimin eseri? Vatandaş kitabının yazarı kimdir? Vatandaş konusu ve anafikri nedir? Vatandaş kitabı ne anlatıyor? Vatandaş kitabının yazarı Tahsin Yücel kimdir? İşte Vatandaş kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 12.03.2022 02:00
Vatandaş - Tahsin Yücel Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Tahsin Yücel

Yayın Evi: Can Yayınları

İSBN: 9789755106762

Sayfa Sayısı: 155

Vatandaş Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Kimileri ilk olmayı sever. Tahsin Yücel'se, en güzel kitaplarından biri olan Vatandaş'ı Dostoyevski'nin Yeraltından Notlar'ı, Camus'nün Düşüş'ü, Sait Faik'in Haritada Bir Nokta'sı gibi yapıtların yönünde bir anlatı olarak niteliyor. Ona göre, bu yapıtların en belirgin özelliği, aynı zamanda hem bir öykü, hem de dünya ve insan üstüne bir söylem olmalarıdır. Belki de bu yüzden, Vatandaş'ın oluşumu kırk yılı aşkın bir süreye yayılmış; 1954'te, kısacık bir öykü olarak doğmuş; 1964'te, bir başka dille (Fransızcada) daha uzun ve daha derli toplu bir öykü olmuş; 1975'te, roman diye de nitelenebilecek bir anlatıya dönüşmüş; şimdi, 1996'da, birtakım değişikliklerle yeniden karşımıza çıkıyor. Bu son biçimiyle daha bir akıcı ve daha bir yoğun. Öte yandan, ülkemizde ideolojilerin, politikanın ve basının geldiği nokta göz önüne alınınca, 1954'ün gençlik yapıtı, 1996'da çarpıcı bir gerçeklik ve geçerlilik kazanıyor.

Vatandaş Alıntıları - Sözleri

  • Evet dostum, her türlü kötülük, her haksızlık karşısında, olanca güdümle yükselteceğim sesimi, her türlü oyunu, her türlü aldatmacayı gözler önüne sereceğim.
  • Bayağılıkların bolluğu kafaları, gönülleri köreltti, güzeli çirkinden, yanlışı doğrudan seçilmez etti. Kötü yazar, iyi yazarı kovdu.
  • Gündüzlerimi sorarsan, gecelerden de beter.
  • İnsanlar iki türlüdür polisten korkanlar bir, polisten korkmayanlar iki.
  • Hayır, yanıldığımı hiç sanmam: elini yüreğinin üstüne koy da bir düşün: kendisine her düşünü, her düşünceni çekinmeden açabileceğin, usunda beliren her imgeyi bütün ayrıntılarıyla anlatabileceğin bir dostun bulunduğunu söyleyebilir misin? Ben söyleyemem. Böyle bir dost çoksa bile biz istemeyiz, fellik fellik kaçarız ondan. İçimizi bir tanrı gibi gören, bütün düşüncelerimizi, bütün düşlerimizi, kısacası bütün gizlerimizi bilen bir dost yaşamı zehir eder bize, ağzını açıp tek sözcük söylemese bile. Çünkü düşler dostlukları aşar her zaman.
  • Belki doğru, belki yanlış, ama “Evet, unuttum,” desem ne yazar ki? Ölmüş aşkların çok kötü bir yanı vardır, bilmez misin? Cesetleri görülmez! Yurtsuz tinler gibi dolaşırlar durmadan, ikide bir, hem de en beklenmedik zamanlarda, bir yerlerden çıkıp gelirler. Gelince de feleğini şaşırtırlar adamın.
  • Yıkılmamak için yıkmak gerekir, ezilmemek için ezmek, başka yolu yok!
  • Kendim gibi parıltısız bir takma ad seçtim, onu kullandım: Vatandaş.
  • Evet dostum, gerçekten çok konuşuyor insanlar! Sabah akşam, gece gündüz, yerli yersiz, saçma sapan konuşuyorlar.
  • Sana somuttan bahsediyorum anlamıyor musun? Korkağım, yoksulum, yalnızım ama düşüncemi hiçbir zaman alçaltmam.
  • O konuşurdu ben esnerdim.
  • Hiç kimse hiçbir şey olmadığı için herkes her şey olabilir sokakta, bu yüzden insanın insana güvendiği yegane yer tuvalettir.
  • Varmak istediğim yere hiçbir zaman varamayacak olsam da ne çıkar! Önemli olan bu yürümek, bu yürüme, bu ulaşma çabası, bu tükenmez yazma ve çizme isteği!
  • Gül bakalım, gül gülebildiğince! Hiç çekinme, bu gülmeler ne kızdırır, ne de şaşırtır beni. Bilirim, başka türlüsü beklenmez sizlerden: her zaman, her yerde böylesiniz: olduğu gibi görmek istemezsiniz hiçbir şeyi, kendi küçük dünyanıza sığmadı mı her şeyi gülünç bulursunuz.
  • Evet ne dersen de, ben ilk insanım! Her şeyi kendisi gibi silinip giden ilkel insanım. Evet şaka etmiyorum, mağara insanıyım ben, dünyanın mağaralarına ilk insan çizgilerini çeken insanım.

Vatandaş İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Iyi bir stand up gosterisi gibiydi kitap bence.. Hani bir anda kendinizi gosteriden soyutlarsiniz ve dusnursunuz, 'Bu konuya nereden geldik" diye ve daha 3 konu evvelini bile hatirlayamadiginizi hayretle farkedersiniz. Ayni etkiyi yaratti kitap bende. Sayfanin ortasinda durum dusundum "bu konuya nasil geldik" diye ve her seferinde animsayamadigimi saskinlikla farkettim. Kitap aslinda bastan sona "alinti" niteliginde harika tespitler ve cumlelerle dolu, hatta tum kitabi alinti olarak paylasmak istedigim anlarim da oldu... Kitap aslinda bir deneme yazisi... Kendisini "Vatandas" olarak tanimlayan ve toplumsal haksizliklar ve yanlislara karsi sesini umumi tuvaletlerin duvarlarinda duyarmayi secmis bir "yazarin" bir aksam tanistigi bir adama anlattigi hikayesini konu almaktadir. Kimi zaman gulduren, kimi zaman size "yok artik daha neler" dedirten enteresan bir hikaye.. (Mithril / Nobody)

Vatandaş takma adıyla ayakyollarına yazılar yazan roman kahramanı neden bu yolu seçtiğini şöyle anlatıyor. “bayağılıkların bolluğu kafaları, gönülleri köreltti, güzeli çirkinden, yanlışı doğrudan seçilmez etti; kötü yazar iyi yazarı kovdu. Bu durumda, emeğimin karşılığı biraz para, biraz da ün olacaktı. Ben adsız özgürlüğümü yeğ tuttum. Üzgün de değilim doğrusu. Başarılarınızı gördükçe, silinmişliğimin değerini daha iyi anlıyorum: istesem de sizler gibi olamazdım hiçbir zaman. Beni konuşmaya zorlayan, içimden fışkırıp çıkmak, kendim gibi adsız sansız insanlara ulaşmak isteyen bir ses vardı benliğimde, benim işim bu sesi duyurmaya çalışmaktı, hepsi bu kadar: (sayfa 14 bilgi Yayınevi) (mehmet şenol)

Baştan diyeyim, yazar öldü diye koşarak kitabını almak için DR mağazasına gitmedim. İstanbul toplantısında okunacakmış diye çıktım aramaya. Zaten kitabı ararken yazarın yeni öldüğünü ve bu yüzden toplantıda bu kitabın seçildiğini anladım. Hatta DR'ye gittiğimde kitabı veren abi de "bu kitaplar da geçen hafta yazar öldükten sonra geldi" demesi beni hiç şaşırtmadı. Bu nedir arkadaş yeni ölen bir yazarı bestseller yapma aşkı nereden geliyor? Aynı durum Yaşar Kemal ve Marquez öldükten sonra da olmuştu. Yazara olan taziyemizi mi belirtiyoruz nedir bu? Bu durumun çok da sağlıklı olduğunu düşünmüyorum ve derhal terkedilmesi gerektiğini düşünüyorum. Hele nitelikli bir okuyucu hiç yapmasın. Hafif spoiler içerir. Neyse fazla uzatmadan kitaba geçeyim. Kitapta bir adamın bazı şeyleri sorgular bir şekilde konuşmaları gibi geçiyor. Karakterimiz yazdıklarında o kadar daldan dala atlıyorki stand-up gösterisi izler gibi bu ne demişti falan oluyorsunuz. Karakterimiz direk yoksul bir aileden gelmiş olup hayatın acılarını bizzat yaşamış biri olduğu için bu da onu sorgulayıcı bir karaktere bürümüş. Yazarın mesajı da az kendi fikriniz olsun, öyle her fikre bağlanmayın, sorgulayın, yanlışları açık açık söyleyin falan filan. Karakterimiz de işte böyle biri, ayakyollarındaki duvarlarında durmadan bir şeyleri eleştirip duruyor. Tabi karakterimizde bazı mallıklar var. Mesela gül gibi kızı bırakıp gidiyor kendi deyimiyle soğan kokan bir kadınla birlikte oluyor. Ve bu durumdan hoşnut olmasa da hiçbir şey yapmıyor. Kardeş nerede kaldı eleştirer tavrın? Bu durumdan da anlıyoruz ki karakterimiz o kadar da cesur biri değil. Zaten kendsi de belirtiyor cesur olmadığını. Polisten o kadar korkuyorki karakterimiz polis gördü mü yolunu değiştiriyor. Fazla uzatmayayım. Dili öyle ağır bir kitap da değil. Sadece daldan dala atlamasından dolayı bazen bir önceki yazdığını unutabilirsiniz. Bu yüzden kitabı biraz dikkatli okumak gerek. Bir ricam olucak bu kitabı 2050 yılında okuyacak bir kardeşime sesleniyorum. Eğer okursan o yıl bu kitabı, yorum altında bir "sa" yazabilir misin? Eğer yaşıyorsam cevap vermeye çalışırım. (Ahmed Yasir Orman)

Vatandaş PDF indirme linki var mı?

Tahsin Yücel - Vatandaş kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Vatandaş PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Tahsin Yücel Kimdir?

Hayatı Kunduracı olan Ahment Yücel'le Nuriye Münevver Hanım'ın oğludur. İlköğrenimini Elbistan Gazi Paşa İlkokulu'nda tamamladıktan sonra 1945'te İstanbul'a gelmiştir. 1953'te Galatasaray Lisesi'ni, 1960'da da İÜEF Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü'nü bitirdi.

Fakülteyi bitirdikten sonra, İstanbul'da kalmayı tercih etti ve 1969'da doktorluk, 1972'de doçentlik, 1978'de de profesörlük ünvanlarını aldı. 2000 yılında emekliliğe ayrıldı.

Tahsin Yücel, çalışmalarına öykücülükle başladı. İlk öyküsü olan ¨Dert Çok, Hemdert Yok!¨, bir derlemede (Yeni Hikâyeler 1950) yayımlandı. Daha sonraları Varlık, Seçilmiş Hikâyeler, Yeryüzü, Beraber ve Mavi gibi dergilerde öyküleri yayımlanmaya devam etti. Bu dönemlerde; kullandığı yalın dil, kullandığı modern sözcükler, Anadolu insanına yaklaşımındaki tutarlılık ve anlatımındaki ustalık dikkat çekti. Behçet Necatigil gibi isimlerden yorumlar aldı.

Uçan Daireler, Haney Yaşamalı ve Düşlerin Ölümü adlı öykü kitaplarını yayımlayarak kariyerine devam eden Yücel, bu kitaplarda kendi geçmişinden bazı öğeler kullandı. Bunları ele alırken oldukça karamsardı; ancak daha sonraları bunu dönemin akımlarından etkilenerek yaptığını belirtmiştir. Bu kitaplarla daha çok tanınmaya başladı.

1970'li yıllara gelindiğinde, öncelikle "Yaşadıktan Sonra" ve "Dönüşüm" kitaplarıyla, daha sonra da "Vatandaş ve Ben" ve "Öteki" kitaplarıyla tarzında bir değişiklik gözlemlendi; daha derin kişilikler yaratıp, ¨çevreyle¨ daha az ilgilenmeye başladı. Bu kitaplarıyla karışık yorumlar alan Yücel, kariyerine Komşular adlı kitabıyla devam etti. Bu kitabın konusu, diğerlerinden farklı olarak, insanların politika hakkındaki görüşlerinin eleştirisiydi Fethi Naci, bu kitabındaki bir öyküsünü bir başyapıt olarak değerlendirdi.

Tahsin Yücel aynı zamanda bir romancıdır. Romanları (Peygamberin Son Beş Günü, Mutfak Çıkmazı, Bıyık Söylencesi) genel anlamda, halka karşı ironik eleştiriler barındırır. Bunlardan Peygamberin Son Beş Günü fazla solcu bulunduğundan dolayı politik anlamda da eleştiriler almıştır. Öykü ve roman dışındaki eserlerine bakıldığında, Yazın, Gene Yazın ve Tartışmalar adlarında iki deneme kitabı görülür. Bunlardan ilki, genellikle kendi hayatından alıntılar içerirken, ikincisi, dilsel konuları alan polemikleri konu alır. Aynı zamanda, Türkiye'ye göstergebilimi tanıttığı çalışmaları da vardır. Yurtiçi ve yurtdışında ses getiren yazınsal incelemelerinin yanı sıra, hatrı sayılır çevirileri de vardır. Öykülerinden bazıları, İsveççe ve Fransızca'ya çevrilmiştir.

Tahsin Yücel Kitapları - Eserleri

  • Kumru ile Kumru
  • Gökdelen
  • Peygamberin Son Beş Günü
  • Yalan
  • Mutfak Çıkmazı
  • Bıyık Söylencesi
  • Sonuncu
  • Vatandaş
  • Komşular
  • Golyan Devrimi
  • La Fontaine Masalları
  • Haney Yaşamalı
  • Salaklık Üstüne Deneme
  • Aykırı Öyküler
  • Gün Ne Günü?
  • Kimim Ben?
  • Anadolu Masalları
  • Dil Devrimi ve Sonuçları
  • Yazın, Gene Yazın
  • Yazın ve Yaşam
  • Kendine Doğru Yolculuk
  • Yüz ve Söz
  • Ben ve Öteki
  • Yapısalcılık
  • Göstergeler
  • Eleştiri Kuramları
  • Alıntılar
  • Yazının Sınırları
  • Tartışmalar
  • Dönüşüm
  • Türkçenin Kurtuluş Savaşı
  • Ayna
  • Görünmez Adam - Tahsin Yücel Kitabı
  • Anlatı Yerlemleri
  • İnsan Yazdığı Şeydir
  • Uçan Daireler
  • Söylemlerin İçinden
  • Anadolu Masalları
  • Peygamberin Son Beş Günü
  • Düşlerin Ölümü
  • Meyvecilik Bilgisi
  • İnsanlık Güldürüsü'de Yüzler ve Bildiriler
  • Yapısalcılık

Tahsin Yücel Alıntıları - Sözleri

  • “ İnsanların insanlara sonradan taktıkları adların kağıt üstündeki adlardan çok daha güçlü ve çok daha uzun ömürlü olduğunu anlattı ona. Kağıt üstündeki ad kağıt üstündedir diye daha güçlü ve kapsamlı sanılırdı, ama yasal bir addı yalnızca, insanların taktığı ya da benimsediği adsa kişinin tüm yaşamıyla özdeşleşirdi. “ (Bıyık Söylencesi)
  • Gül bakalım, gül gülebildiğince! Hiç çekinme, bu gülmeler ne kızdırır, ne de şaşırtır beni. Bilirim, başka türlüsü beklenmez sizlerden: her zaman, her yerde böylesiniz: olduğu gibi görmek istemezsiniz hiçbir şeyi, kendi küçük dünyanıza sığmadı mı her şeyi gülünç bulursunuz. (Vatandaş)
  • “Birim dolar, kural serbest pazar olduktan sonra, İzmir’e pasaportla gitsek kıyamet mi kopardı?” denilebilir. Yakındır, ağızdan dolma dâhilerimiz oraya da gelirler. Fikir Adamı 23.8.1994 (Alıntılar)
  • Yoksullukta çok yaşamıştı Divitoğlu, ama bu boşlukta yaşayamıyordu. (Mutfak Çıkmazı)
  • "Türkiye özgür bir ülke, bir demokrasi cenneti," dedi: "Her şeyini satabilir, donunu bile." (Gökdelen)
  • “Su, ne tadın, ne rengin, ne kokun var, anlatılamazsın, tadılırsın yalnız, anlaşılamazsın. Yaşam için zorunlu değilsin, yaşamsın. Duyularla açıklanması olanaksız bir hazla işlersin içimize. Tüm güçler de seninle birlikte varlığımıza dolar. Senin yüceliğin sonucu, yüreğimizin tüm kurumuş pınarları yeniden gürülder içimizde.” (Kimim Ben?)

  • Şu gökyüzünün altında hiçbir şey yeni olmadığına göre, en iyisi okurlara "güzel ve anlamlı alıntı demetleri" sunmaktı. (Golyan Devrimi)
  • “.., bir yandan, bilgi ve ölçüyü yadsımak pahasına, herkes ülke tarihini kendi paşa gönlüne göre yazmaya kalkıyor, bir yandan da belleksiz bir toplum olduğumuz söyleniyor. Bilgiye bu denli kararlı bir biçimde sırt çevirenler insanda bellek mi bırakır?” (Salaklık Üstüne Deneme)
  • İnsanlar kafamı çok karıştırdı: yeryüzünde işim ne, bilemiyorum, şu yaşadığımız yaşama bir anlam veremiyorum, insanların çoğu davranışlarına akıl erdirmekte güçlük çekiyorum. (Yalan)
  • Hep dönmüş kendi çevresinde, yaşamı boyunca yaptığı gibi (Peygamberin Son Beş Günü)
  • “Türkiye özgür bir ülke, bir demokrasi cenneti,” dedi: “Her şeyini satabilir, donunu bile.” (Gökdelen)
  • "Uçmak için kuş olmak gerekmiyor Küçük sevinçler olsun yeter" (Alıntılar)
  • Hz. Ali ne güzel söylemiş ; "Kalbiniz üç şeyin evi olsun, İmanın, ümidin, aşkın... (Alıntılar)

  • dilimde ve düşüncemde çağıma tutsak etme beni, ama ondan çok da uzak düşürme. (Yazın, Gene Yazın)
  • Hiçbir yeni sözcük öyle bir çırpıda,TDK önerdi ya da ünlü bir yazar yazılarında kullandı diye benimsenmemiştir.Her birey kendi gereksinimlerini,kendi yönelimlerini izler bu konuda. (Dil Devrimi ve Sonuçları)
  • -Neden kitap okuyorsun? -Olduğum yerden başka yerde olmak için. (Kumru ile Kumru)
  • "Dünyaya gelen çocuk sayılmaz bir kalabalıktır, yaşam erkenden tek bir bireye, ortaya çıkan ve ölen kişiye indirger onu." (Mutfak Çıkmazı)
  • Adına yaraşır bir romanı, bir öyküyü ya da bir şiiri bitirdiğimizde düş ve düşünce dağarcığımıza bir şeyler eklenir ister istemez, kendimize ve dünyaya ilişkin duygu ve bilgilerimize yeni öğeler eklenir. (Kimim Ben?)
  • Kesintisiz bir borç benimki: Yalnızca ödenir, hiçbir zaman tükenmez. (Görünmez Adam - Tahsin Yücel Kitabı)
  • Bilgiye bu denli kararlı bir biçimde sırt çevirenler insanda bellek mi bırakır ? (Salaklık Üstüne Deneme)

Yorum Yaz