diorex
Dedas

Ve Günler Yürümeye Başladı - Eduardo Galeano Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Ve Günler Yürümeye Başladı kimin eseri? Ve Günler Yürümeye Başladı kitabının yazarı kimdir? Ve Günler Yürümeye Başladı konusu ve anafikri nedir? Ve Günler Yürümeye Başladı kitabı ne anlatıyor? Ve Günler Yürümeye Başladı PDF indirme linki var mı? Ve Günler Yürümeye Başladı kitabının yazarı Eduardo Galeano kimdir? İşte Ve Günler Yürümeye Başladı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 15.04.2022 22:00
Ve Günler Yürümeye Başladı - Eduardo Galeano Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Eduardo Galeano

Çevirmen: Süleyman Doğru

Tasarımcı: Savaş Çekiç

Orijinal Adı: Los Hijos De Los Dias

Yayın Evi: Sel Yayıncılık

İSBN: 9789755705941

Sayfa Sayısı: 416

Ve Günler Yürümeye Başladı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Galeano'dan her güne bir masal değil, her güne bir gerçek.

Bir takvim formatında yazılan Ve Günler Yürümeye Başladı, 1 Ocak'tan 31 Aralık'a her gün için yakın tarihte ya da eski çağlarda o gün yaşanan özel bir hikâye anlatıyor. Eduardo Galeano, Aynalar'da olduğu gibi kadın, erkek, iktidar, yerliler, ırkçılık, emperyalizm, kültürler, daldan dala atlayarak; değinilmedik konu, ulaşılmadık coğrafya, çoğaltılmadık ses bırakmıyor. 

Sürekli daha ileriye taşımaya çalıştığı minimalist stili ise zirvede. Fazladan tek bir sözcük bile kullanmak istemiyor, her şeyin özüne inmeye çalışıyor: konunun, insanın, sözcüğün, tarihin... Söylemek istediğini mümkün olan en kısa biçimde aktarmak; herhalde Galeano edebiyatının en güzel özeti budur. 

Hüzünlü sayfaların ağırlığı kaçınılmaz olsa da geleceğe yönelik umudu her satırda hissettirerek "dünyanın vicdanı" yakıştırmasını Eduardo Galeano'nun ne kadar hak ettiğini, bu kitap bir kez daha teyit ediyor.

(Tanıtım Bülteninden)

Ve Günler Yürümeye Başladı Alıntıları - Sözleri

  • Para az değil, hırsızlar çok kalabalık.
  • Otopside vicdan namına herhangi bir şeye rastlanmadı.
  • "Bendeki tek anormal taraf merakımdır." Albert Einstein
  • Ben bir yere varmak için, yolculuk etmiyorum. Sadece gitmek için yolculuk ediyorum.
  • Sevgili beyaz kardeşim: Ben doğduğumda, siyahtım. Büyüdüğümde, siyahtım. Güneş yüzüme vurduğunda, siyahım. Hastalandığımda, siyahım. Bu arada sen: Doğduğunda pembemsiydin. Büyüdüğünde, beyaz oldun. Güneş yüzüne vurduğunda kırmızısın. Üşüdüğünde, morarıyorsun. Korktuğunda, yeşilsin. Hastalandığında, sarısın. Öldüğünde, grisin. Bu durumda hangimiz renkli bir adam oluyoruz? (Léopold Senghor, Senegalli şair)
  • Ölüm hep geldi buldu prensleri bile. Gitmek zorundayız hepimiz o gizemli yere.
  • Müzik olmadan hayatı anlamıyorum...
  • Arthur Schopenhauer: Kadın uzun saçlı ve kıt akıllı bir hayvandır.
  • Gerçeklik gerçekte olan şey değil, benim sana olduğunu söylediğim şeydir...
  • Eğer dünya üzerinde “İyi” yoksa onu icat etmek gerekir..
  • "Eğer dünya üzerinde 'iyi' yoksa onu icat etmek gerekir." Rafael Barrett
  • "Eğer doğa bir banka olsaydı, onu da çoktan kurtarırlardı."
  • Francisco de Quevedo: Tavuklar yumurta yumurtlar, kadınlar boynuz takar.
  • "Bendeki tek anormal taraf merakımdır." Albert Einstein

Ve Günler Yürümeye Başladı İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Herkese merhaba! Galeano her gün için kısa yazılar kaleme almış. 365 gün için tarihten kesitler ve olaylar farklı coğrafyalardan size sesleniyor ve en derindeki noktalarınıza, yaralarınıza, noksanlarınıza, hırslarınıza, arzularınıza, hayal ve umutlarınıza, niyetlerinize dokunuyor. Tarihsel bir belge niteliğinde olan bu kitabı, farklı coğrafyalara dair bilgi edinmek isteyen herkese öneririm. (Özgürlük Kurdu)

"İçimde o kadar ses var ki uyuyamıyorum." İncelemeye Eduaordo Galeano'nun bu sözüyle başlamak en doğrusu olur.Öyle ki Galeaono tüm dünyada ezilenlerin, yok edilenlerin, dışlananların, haksızlığa uğrayanların ve sömürülenlerin sesini hep vicdanında duyduğunu başka türlü anlatamazdı. Latin Amerikalı yazar bu kitabıyla dünyanın vicdanı olmuş sanki.Herkesin bilip de söyle(ye)mediği birçok şeyi korkusuzca söylemiş.Bir nevi ötekileştirilenlerin sesi olmuş .Güçlüden yana değil ezilenden yana olmuş yazar.Kendi deyimiyle her zaman boğanın tarafını tutmuş, matadorun değil. Bir yıl 365 gün ve her güne bir not bırakmış yazarımız.Tarihte unutulanları günler vasıtasıyla tekrar canlandırmış ve yürütmeye başlatmış.Kitap tarihte bugün formatında yazılmış ve 1 ocaktan 31 aralığa kadar dünya tarihini yakından ilgilendiren kişi ve olaylarla ilgili kısa hikâyelerden oluşuyor. Yazarın dili ve anlatımı oldukça sade.Kısa kısa cümleleri var.Anlatımında her şeyin fazlasını atmış.Anlatmak istediklerini en yalın haliyle 3-4 kelimelik cümlelerle anlatmış. O yüzden kitabı okurken edebi bir yön beklemeyin derim.Bunda etken gazeteci kimliği olmuş bence.Fakat bu kısa cümlelerle ABD'yi, emperyalizmi, siyonizmi, tüm dünya diktatörlerini ve ülkesi Uruguay'ın devlet başkanlarını korkusuzca tokatlamış. Tabii bu kadar sivri dilli olur da cezasız kalır mı? Öncelikle kitapları yasaklanmış, sürgünlere gönderilmiş, hapislerde yatmış. Son olarak İspanya'ya bir "Vatan Haini" olarak kaçmış. Hayat hikâyesi bizim Nazım Hikmet'in hikayesine ne kadar benziyor değil mi? Ama hikâyenin sonu Nazım Hikmet gibi yaban ellerde ölümle sonuçlanmıyor. Galeano daha şanslı.1985 yılında ülkesi sivil yönetime geçince Uruguay'a geri dönüyor. Yazar şu an dünyada tanınıyor ama bu ünü çok geç elde etmiş.2009 yılında Venezuella Devlet Başkanı Hugo Sanchez'in Barack Obama'ya Galeaonu'nun kitabını canlı yayında hediye etmesiyle tüm dünya yazarı ve kitaplarını tanımaya başlıyor.Ardından çok satanlar listesine giriyor. Bu olaydan 6 yıl sonra da çok sahiplendiği dünyasından göçüp gidiyor. Kitapta dünya edebiyatından tanınan bir sürü kişi var.Bizden de Nazım Hikmet'i kitabına almış. Nazım Hikmet'in tekrar Türk vatandaşlığına alındığı günü "Nazım göremedi" diyerek eleştiriyor. Tarihe olan merakımdan dolayı ben kitabı sevdim. Ama herkesin de sevebileceği türden bir kitap değil. O yüzden tavsiye kısmında çekimser kalıyorum. Son olarak kitabın yazarı gibi dünyanın öbür ucundaki acıları kendi acısı olarak bilmiş Nazım Hikmet'in şiiriyle incelemeye son veriyorum.Kendinden olmayanın acısını sahiplenen insanlar hep olsunlar. KIZ ÇOCUĞU Kapıları çalan benim kapıları birer birer. Gözünüze görünemem göze görünmez ölüler. Hiroşima'da öleli oluyor bir on yıl kadar. Yedi yaşında bir kızım, büyümez ölü çocuklar. Saçlarım tutuştu önce, gözlerim yandı kavruldu. Bir avuç kül oluverdim, külüm havaya savruldu. Benim sizden kendim için hiçbir şey istediğim yok. Şeker bile yiyemez ki kâğıt gibi yanan çocuk. Çalıyorum kapınızı, teyze, amca, bir imza ver. Çocuklar öldürülmesin şeker de yiyebilsinler. "Nazım Hikmet" (Mustafa A.)

Güney Amerika’nın Vicdanı diyoruz Galeano’ya. Nedeni yazdıklarında ve söylediklerinde gizli tabiki. • Adından da anlaşılacağı üzere Gün Gün yürüyor sayfalar. Her güne bir isim (bazen isimler) ve bir olay (bazen olaylar) bırakmış Eduardo. • Dile getirdiklerinin en büyük ortak özelliği ‘Ezilmiş ve Yok Sayılmış’ olanların ezgisi. • Kelime israfına düşmeden sizleri yormadan ne anlatmak istiyorsa anlatıp diğer güne, sayfaya geçiyor yazar. • Mozart’ı da bulacaksınız Dostoyevski’de, Gandhi’de göreceksiniz Napolyon’u da, Okuması zevkli, sindırmesi zor bir eser Hüzünden umuda geçiş gösteren, günlük gıbı yazılmış keyıfle okunası bir kıtap OKUYUN, OKUTUN (Hande gunkut)

Ve Günler Yürümeye Başladı PDF indirme linki var mı?

Eduardo Galeano - Ve Günler Yürümeye Başladı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ve Günler Yürümeye Başladı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Eduardo Galeano Kimdir?

Galeano Montevideo'da, orta sınıf Katolik bir ailede doğmuştur. Çocukluğunda futbol oyuncusu olmak istemiş, gençliğinde birçok farklı işte çalışmıştır. 14 yaşında ilk politik çizgi romanını, Sosyalist Parti'nin haftalık yayın organı El Sol'a satmıştır.

Gazetecilik kariyerine 1960lar'da, Marcha'da editör olarak başlamıştır. 1973'te bir askeri darbe nedeniyle Uruguay'ın iktidarı değişince Galeano hapse atılmış, daha sonra da sürgüne yollanmıştır. Arjantin'e yerleşmiş ve kültürel bir dergi olan, Crisis'i kurmuştur. 1976'da Videla rejimi, askeri bir darbe ile, Arjantin'de iktidara gelince ülkeden İspanya'ya kaçtı. Burada ünlü triyolojisi, Memoria del fuego "Ateş Anıları"nı kaleme aldı.

Yazar genel olarak Latin Amerika'daki örneklerden yola çıkarak dünya sorunlarından bahsetmiştir. Kölecilik, kadın taciri ve mütemadiyen artmakta olan suç oranı irdelediği sorunlar arasındadır. Kitaplarında çoğunlukla gazete haberleri kullanarak örneklendirmeler yapılmaktadır.

1985'in başında Galeano Montevideo'ya döndü ve hâlâ orada yaşamaktadır.

Eduardo Galeano Kitapları - Eserleri

  • Kadınlar
  • Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih
  • Ve Günler Yürümeye Başladı
  • Latin Amerika'nın Kesik Damarları
  • Tepetaklak
  • Kucaklaşmanın Kitabı
  • Hikaye Avcısı
  • Aşkın ve Savaşın Gündüz ve Geceleri
  • Biz Hayır Diyoruz
  • Gölgede ve Güneşte Futbol
  • Yürüyen Kelimeler
  • Zamanın Ağızları
  • Yaratılış - Ateş Anıları 1
  • Helena'nın Rüyaları
  • Yüzler ve Maskeler - Ateş Anıları 2
  • Söz Mezbahası
  • Rüzgarın Yüzyılı - Ateş Anıları 3
  • Papağanın Diriliş Öyküsü

Eduardo Galeano Alıntıları - Sözleri

  • Ben ölüm gelmeden önce her şeyimi vermek, bomboş kalmak istiyorumdum ki, o …… çocuğu geldiğinde götürecek bir şey bulamasın. (Aşkın ve Savaşın Gündüz ve Geceleri)
  • Helena rüyasında bizi görmüş. Bir havaalanındaymışız ve tüm havaalanlarında olduğu gibi bir makineden geçmek için sırada bekliyormuşuz. Makineden yastıkları geçirmemiz gerekiyormuş. Önceki gece kullanılan yastıklar cihzdan geçerken rüyalar okumuyormuş. Makine, kamu düzenini için tehlikeli rüyaları tespit ediyormuş. (Helena'nın Rüyaları)
  • " ...Kuşkusuz, sen hep yabancı olarak kalacaksın. Bu senin temel yazgın olacak gibi görünüyor." (Söz Mezbahası)
  • Rüyalar yola çıkıyor. Tren istasyonunda bir peronda, Helena, ıslanmış bir mendille onlara veda ediyor. (Helena'nın Rüyaları)
  • "Biz demokrasiden yanayız ama demokrasi bizden yana değil." (Biz Hayır Diyoruz)
  • Bu kadın gizli bir ev. (Yürüyen Kelimeler)
  • Ben nefes almakla yetinmek istemiyorum. Ben yaşamak istiyorum. (Hikaye Avcısı)
  • Eğer dünya bana benzemiyorsa, bana layık da değildir (Biz Hayır Diyoruz)
  • Haritada henüz var olmayan bir ülkeye özlem duyuyorum. (Aşkın ve Savaşın Gündüz ve Geceleri)
  • Ah, kadın bedeni! Ne kadar ihtişamlı bir şeysin sen!" Bingenli Hildegard, insanı kirletenin regl kanı değil savaş kanı olduğuna inanıyor ve açık bir biçimde dünyaya kadın ola­rak gelmiş olmanın mutluluğunu yaşamaya davet ediyordu! (Kadınlar)
  • Hepimiz ölümlüyüzdür, ama ilk öpüşmeye ve de ikinci kadehe dek. (Kucaklaşmanın Kitabı)
  • Bugün Van Gogh, ona yemek vermeyecek restoranların duvar­larını, onu akıl hastanesine kapatacak doktorların muayenehanele­rini ve onu hapse tıktıracak avukatların yazıhanelerini süslüyor. (Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih)
  • Hayırseverlik dikeydir, aşağılar. Dayanışma yataydır, yardım eder. (Biz Hayır Diyoruz)
  • Francisco de Quevedo: Tavuklar yumurta yumurtlar, kadınlar boynuz takar. (Ve Günler Yürümeye Başladı)
  • Tanrı, saygınlığını az gözükmesine borçludur. (Aşkın ve Savaşın Gündüz ve Geceleri)
  • Yuttuğum kelimeler şişmanlatsaydı, dünyaya sığmazdım. (Zamanın Ağızları)
  • "İnsan hakları evde başlamalı" (Kucaklaşmanın Kitabı)
  • Büyükanne Raquel öldüğünde kördü. Ancak uzun zaman sonra, Helena’nın rüyasında gözleri görüyormuş. (Helena'nın Rüyaları)
  • Eğer dünya üzerinde 'İyi' yoksa onu icat etmek gerekir. (Kadınlar)
  • Yeryüzünden bakınca akbaba yenilmezdir. (Yüzler ve Maskeler - Ateş Anıları 2)

Yorum Yaz