diorex
Dedas

Yıldızlar Altında İstanbul - Selim İleri Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Yıldızlar Altında İstanbul kimin eseri? Yıldızlar Altında İstanbul kitabının yazarı kimdir? Yıldızlar Altında İstanbul konusu ve anafikri nedir? Yıldızlar Altında İstanbul kitabı ne anlatıyor? Yıldızlar Altında İstanbul PDF indirme linki var mı? Yıldızlar Altında İstanbul kitabının yazarı Selim İleri kimdir? İşte Yıldızlar Altında İstanbul kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 28.03.2022 18:00
Yıldızlar Altında İstanbul - Selim İleri Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Selim İleri

Yayın Evi: Everest Yayınları

İSBN: 9786051415611

Sayfa Sayısı: 206

Yıldızlar Altında İstanbul Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“İstanbul’u yazmak istiyorum. Kaybolan, değişen, özelliğini, anlamını yitiren şehri, çocukluğumun İstanbul’unu. Aslında ayrıntıları, kent kültürünü var eden her şeyi. Bana öyle geliyor ki çılgınca bir girişim: Elim kolum tuttukça İstanbul yazıları yazmam gerekecek.”

Selim İleri, Yıldızlar Altında İstanbul’da romanlarda, şarkılarda, filmlerde kalmış o kente, artık hayal İstanbul’a götürüyor bizi, büyülü bir yolculuğa davet ediyor.

Yıldızlar Altında İstanbul Alıntıları - Sözleri

  • Yaz gecesi manolya kokmadı mı,bence yaralanmış bir gecedir.
  • Bugün hâlâ geniş yelpazeli "İstanbul Kitaplığı'"mızın olmayışına yerinmek gerekir.
  • Pastırma yazı: Türkçenin en sevdiğim sözlerinden biri!
  • Daha ne kadar yaşayacaksam yaşayayım sizi dünya gözüyle görmeme olanak yok. Oysa kahve içişleriniz bende yaşıyor. Bu dünyaya sanki kahve içişlerinizle hatırlanmak için gelmiştiniz.
  • Siz de güllerin geceleri uyuduklarına inanıyor musunuz Bay Gherardini?
  • "Melâli anlamayan nesle aşina değiliz" *Melâl: Keder, sebebi olmaksızın üzülmek
  • Ne oluyorsa, hep Edip Cansever elimden tutuyor: "Her şey o kadar dokunaklı ki Eylülsem istemeden kırılıyorsam hazan Dağınık, renksiz bir mozayık gibiysem ... " Evet, ama eylül de bitti.
  • Eski evlerin hayatı insanları tabiattan şimdiki apartmanlar gibi ayırmazdı. Eve bahçeden geçilir, bahçe sulamak için bir kuyudan su çekilir, çiçekler bahçeden evlere girer, lavanta çiçekleri temizliği duyuran kokularını yataklara dökerdi. İnsanlar ne tattıkları zevkleri değiştiren mevsimleri, ne de sevdikleri hayvanları düşünmemezlik edemezlerdi. Evin en rahat köşelerinde kediler horlardı. Abdülhak Şinasi Hisar, Boğazifi Mehtapları, 1942.
  • Patlıcan adı Farsça "batengan"dan Arapçalaşmış "badıncan "dan geliyormuş. Hüseyin Rahmi'nin sevimli öyküsünde Menekşe Kalfa patlıcan dolmasını savunma ücreti olarak kotarır ...
  • Trenden indim,yine Yedikule.Saat henüz erken ; değerli dostum Sarkis Açık'la buluşacağım ,Safa Meyhanesi'ne gideceğiz .Şöyle yürümek geçti içimden.
  • Böyledir İstanbul'un semtleri ; çok az yaşadığınız,seyrek gittiğiniz semtler ,günün birinde özlem olup çıkar .
  • Kar yağıyordu. Pencereden bakıyordum. Hiçbir şeyin sevinci kalmamıştı içimde. Okullar yarın benim için tatil edilmeyecekti.
  • Yıldız Parkı'nın havuzlarındaki nilüferleri artık harikulade bulurdum. Nilüferlerin bir masal çiçeği olduğuna inanırdım ve onları öyle açılmışken ya da akşamleyin içe kapanıp sivrilmişken her görüşümde, gördüğüme bir türlü inanamaz, hep bir masal kitabının resimlerine baktığımı sanırdım.
  • Artık yağmurlar başlayacak, sonbahar yağmurları yıldızlarımı hep hırpalayacaktır. Çocukken koşup, bahçedeki yıldızları saklamak, mevsimi durdurmak istediğimi hatırlıyorum. Mevsimler, yıllar, hatta bahçeler meğer durdurulamazmış.
  • Sabun ilanlarına bayılırım: Hep hanımlara hitap ederler. Böylece erkeklerin sabun kullanmadığı gibisinden bir sanı uyandırmakta üstlerine yoktur.

Yıldızlar Altında İstanbul İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Hasretim Sana!: İstanbul'un kaybolan,değişen, anlamını yitiren kent kültürünü var eden özelliklerini okumak isteyenler içindir bu kitap. Yaşadığı şehrin elim kolum tuttukça yazmayı düşünüyor,ayrıca yazar sığ yazmıyor aksine anlaşılır şekilde kaleme alıyor. Kendi iç dünyasını iyi şekilde yansıtıyor. Selim İleriyi araştırayım derken, nasıl bir yazar acaba dedim,azda olsa fikir edindim sonra Istanbul serisine başladım çünkü en iyi kendisinin anlatım tarzını belirleyen kitap,çünkü yaşadığı şehir hakkında düşüncelerini ve geçmişi anlatması beni bu yazara çekti. Bu kitap Istanbulun, Yazından tut,kışına kadar anlatıyor. Mesela bir şairden şiirini alarak Eylül'ü anlatmış, bir çok yazardan bahsetmiş kendi okuduğu kitaplardan ve Istanbul'u anlatan yazarlardan örnek vermiş. Edip Cansever "Her şey dokunaklı ki Eylülsem istemeden kırılıyorsam bazan Dağınık,renksiz bir mozayık gibiysem..." (Sayfa-31) Kitap bana eski Istanbul'u anlattı yazar hep eskiye özlemini vurguluyor bu kitapta. Yazarın eskiye nasıl özlem duyduğunu hissettim. Hiç İstanbul'u görmedim. Görmediğim halde etkilediyse beni siz görenler size diyorum sizi daha çok etkileyecektir. Bu kitabı tavsiye ederim. Çünkü Hasretim Var! Diyorsanız bir okuyun derim. Keyifli okumalar. :) Hasretim Ben Sana Eski İstanbul,bu da benden size. ;) https://youtu.be/hnn8RbMfqzk Keyifli dinlemeler. :) (Büşra A.)

Yıldızlar Altında İstanbul PDF indirme linki var mı?

Selim İleri - Yıldızlar Altında İstanbul kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Yıldızlar Altında İstanbul PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Selim İleri Kimdir?

Bilim adamı Profesör Hilmi İleri'nin oğludur. 1968 yılında Atatürk Erkek Lisesi'ni bitirdi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini yarıda bıraktı. 19 yaşında Cumartesi Yalnızlığı isimli ilk öykü kitabı yayınlandı. İlk yazısını 1967 yılında, Yeni Ufuklar dergisinde yayımladı.

1998 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığınca verilen Devlet Sanatçısı unvanını almıştır.

Romanlarında ve öykülerinde bireyin zengin iç dünyasını başarıyla yansıtabilen yazar,ilk eserlerinde bireyler arasındaki iletişimsizlikleri de ön plana çıkarır.

Yıllarca, Cumhuriyet gazetesinin kültür-sanat sayfasında, "Yazı Odası" köşesinde makaleler yazmıştır. Radyo ve televizyonlara bir çok program yapan yazar, 2008'in yarısında başlayan programı "Selim İleri'nin Not Defterinden"i de sunuyor. Her pazar canlı olarak yayımlanan programı, TRT-2 sunuyor. Ayrıca 2008 yılından beri Zaman Gazetesi'nin Cumartesi ekinde İstanbul'la ilgili yazılar kaleme almaktadır.

Eserleri

* Cumartesi Yalnızlığı

* Bir Denizin Eteklerinde

* Pastırma Yazı (kitap)

* Dostlukların Son Günü (1978 Sait Faik Hikaye Ödülü)

* Eski Defterlerde Solmuş Çiçekler...

* Fotoğrafı Sana Gönderiyorum

* Kötülük

Romanları

* İlkgençlik Çağına Öyküler(Derleme)

* Yarın Yapayalnız

* Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak

* Hayal ve Istırap

* Destan Gönüller

* Her Gece Bodrum (1977 TDK Roman Ödülü)

* Ölüm İlişkileri

* Bir Akşam Alacası

* Cehennem Kraliçesi

* Yaşarken ve Ölürken

* Saz Caz Düğün Varyete

* Ölünceye Kadar Seninim

* Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsaydın

* Allahasmarladık Cumhuriyet (Oyun)

* İstanbul Lâle İle Sümbül

* Kafes

* Anılar; Issız ve Yağmurlu

* Daha Dün

* Oburcuğun Edebiyat Kitabı

* Evimizin Tek Istakozu

* Rüyamdaki Sofralar

Selim İleri Kitapları - Eserleri

  • Dostlukların Son Günü
  • Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak
  • Destan Gönüller
  • Ölü Bir Kelebek
  • Hayal ve Istırap
  • Mel'un - Bir Us Yarılması
  • Her Gece Bodrum
  • İstanbul'un Sandık Odası
  • Son Yaz Akşamı
  • Kamelyasız Kadınlar
  • İstanbul Seni Unutmadım
  • Gramofon Hâlâ Çalıyor
  • Yıldızlar Altında İstanbul
  • İstanbul'un Tramvayları Dan Dan!..
  • Annem İçin
  • İstanbul - Hatıralar Kolonyası
  • Kar Yağıyor Hayatıma
  • Daha Dün
  • Kafes
  • Ölünceye Kadar Seninim
  • Bir Denizin Eteklerinde
  • Yaşadığım İstanbul
  • Hepsi Alev
  • Yarın Yapayalnız
  • Yağmur Akşamları
  • Yaşarken ve Ölürken
  • İstanbul - Lale İle Sümbül
  • İstanbul Mayısta Bir Akşamdı
  • Ayışığı
  • Bir Akşam Alacası
  • Bu Yalan Tango
  • Cemil Şevket Bey, Aynalı Dolaba İki El Revolver
  • İlk Gençlik Çağına Öyküler - Birinci Cilt
  • İlk Gençlik Çağına Öyküler - İkinci Cilt
  • İstanbul, İlk Romanımda Leylak
  • Kapalı İktisat
  • Kırık Deniz Kabukları
  • Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsan
  • Oburcuk Mutfakta
  • Peride Celal'e Armağan
  • Saz Caz Düğün Varyete
  • Solmaz Hanım, Kimsesiz Okurlar İçin
  • Cehennem Kraliçesi
  • Cumartesi Yalnızlığı
  • Ölüm İlişkileri
  • Pastırma Yazı
  • Edebiyatımızda Sevdiğim Romanlar Kılavuzu
  • Evimizin Tek Istakozu
  • Kırık İnceliklerin Şairi Behçet Necatigil
  • Eski Defterde Solmuş Çiçekler
  • Hüzün Kahvesi
  • Fotoğrafı Sana Gönderiyorum
  • O Aşk Dinmedi
  • Türk Romanından Altın Sayfalar
  • Düşünce ve Duyarlık
  • İlk Gençlik Çağına Öyküler - Üçüncü Cilt
  • Sona Ermek
  • Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim
  • Hatırlıyorum
  • Yalancı Şafak
  • İstanbul Bu Gece Yine Sensiz
  • Cahide
  • Beklenen Sevgili
  • Kumkuma
  • Geçmiş, Bir Daha Geri Gelmeyecek Zamanlar
  • Ay Hala Güzel
  • Uzak, Hep Uzak
  • Seni Çok Özledim
  • Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum
  • Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsaydın
  • Bir Gölge Gibi Silineceksin
  • Oburcuğun Edebiyat Kitabı
  • Rüyamdaki Sofralar
  • Anılar; Issız ve Yağmurlu
  • Yaşadınız Öldünüz Bir Anlamı Olmalı Bunun
  • Kırık Bir Aşk Hikâyesi
  • Kötülük
  • İstanbul Öyküleri
  • Gece Sirenleri
  • Perisi Kaçmış Yazılar
  • Düşüşten Sonra

Selim İleri Alıntıları - Sözleri

  • Çünkü benim hasta, zayıf bir kalbim var, sizin kavi, parlak bir tebessümünüz… Çünkü ben şairim ve siz pürşiir ve hayal, siyah, ilahi gözlere maliksiniz… (İlk Gençlik Çağına Öyküler - Birinci Cilt)
  • Hayatımın bir yara olduğunu söyledim mi? Kalp yarası değil. İşleyen, cerahatli bir yara, Hiç kapanmadı. Bu yüzden insanlardan ve aşktan uzak durmaya çalıştım. (Yarın Yapayalnız)
  • Trenden indim,yine Yedikule.Saat henüz erken ; değerli dostum Sarkis Açık'la buluşacağım ,Safa Meyhanesi'ne gideceğiz .Şöyle yürümek geçti içimden. (Yıldızlar Altında İstanbul)
  • Dünyanın bütün acısını yazdım! saniyordun. Sonra cam kırıkları. Yazdığın her satır cam kirigiydi. hayal kırıklığı, dusbozumu da diyebilirsin. (Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
  • - Evliliğe karşı mısın? + Hayır. Birbirini sevmeyen karı kocalara karşıyım, mutsuz çocuklara, sevgisiz evlere karşıyım. (Kırık Bir Aşk Hikâyesi)
  • Belki bu yüzden uzun yıllar böyle şifresini çözememiş olduğum kitaplara karşı bir çekingenlik, ürkeklik hissettim. Kitapları özellikle romanları gitgide hayatın ta kendisi gibi görmeye başlayacaktım. (Hatırlıyorum)
  • Bu mâzi hastalığı beni mahvetti. (Saz Caz Düğün Varyete)
  • Olduğum gibi yaşamalıyım. Bir yaşama acemisi olarak. Ustalıklarda gözüm yok. (Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
  • Aynı dili konuşmalarına karşın, çoğu kez, kimse kimsenin dilinden anlamıyordu. (Son Yaz Akşamı)
  • İşte o arada 1960 darbesi oldu. Darbe olmadan çok karışık bir durum vardı. Menderes, solcuları Ana­dolu'nun çeşitli yerlerine sürmeye karar vermişti. He­pimizin isimleri tespit ediliyordu. Birer-ikişer çağrılıp nereye gideceğimiz söyleniyordu. (Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim)
  • Zamanla öğrendim. O kırılıp dökülmelerimiz, bayağılaşmalarımız, hepsi çaresizlikten. (Solmaz Hanım, Kimsesiz Okurlar İçin)
  • Kalbimdeki şarkı bitti. (Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
  • Daima yenilik,daima eylem,daima devinim! (Saz Caz Düğün Varyete)
  • Yaşadıklarımızın şiddeti geçince geriye tortu kalır, işe yaramaz sandığımız çökelti. Oysa sebep ve sonuç artık onundur, ondadır. (Yarın Yapayalnız)
  • Zamanın yıpratıcılığını silemezsin: Eskimiştir, sarı, pembe, mavimsi krizantemlerin rengi atmıştır. Kirli gibi durur; istediğin kadar yıka!, zamanın kirinden pasından arındıramazsın. (Daha Dün)
  • -Evliliğe karşı mısın? +Hayır. Birbirini sevmeyen anne babalara karşıyım. Mutsuz çocuklara, sevgisiz evlere karşıyım. (Kırık Bir Aşk Hikâyesi)
  • Yüreğinde bir çılgın yel esiyor. Ama o değil, beklediğin insan şimdi kimbilir nerde, (Eski Defterde Solmuş Çiçekler)
  • Öyle, para yok. Biraz bohem, ama gerisinde gençlik heyecanı olan bir yaşama biçimi. Bu sohbetler, konuşmalar arasında ikide bir de şu konu ortaya geliyor: Nazım Hikmet cezaevinde haksız yere yatıyor, onu mutlaka kurtarmak lazım, bu da uluslararası bir hareketle olur... (Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim)
  • Sessizliğinde, kendini teslim edişinde, gözlerinin o kadar saf ve duru bakışında insanı çıldırtan bir acı vardı. (Annem İçin)
  • Eski evlerin hayatı insanları tabiattan şimdiki apartmanlar gibi ayırmazdı. Eve bahçeden geçilir, bahçe sulamak için bir kuyudan su çekilir, çiçekler bahçeden evlere girer, lavanta çiçekleri temizliği duyuran kokularını yataklara dökerdi. İnsanlar ne tattıkları zevkleri değiştiren mevsimleri, ne de sevdikleri hayvanları düşünmemezlik edemezlerdi. Evin en rahat köşelerinde kediler horlardı. Abdülhak Şinasi Hisar, Boğazifi Mehtapları, 1942. (Yıldızlar Altında İstanbul)

Yorum Yaz