tatlidede

Kolay Yol

Herkesin bilebileceği bir yol olmamakla birlikte hakkından gelemediğin zaman faturası normal yoldan daha ağır bir tercihtir. Bu bir tercihtir, denenmesi gerekiyor mu? Evet. Bu yolun seçenekler arasında olması gerekiyor mu? Evet. Ama her işte olduğu gibi ya usta çırak yoluyla yetişmek, hazırlanmak gerekiyor ya da bu konuda ciddi hazırlığın, ciddi planlamanın ve yaşanmışlıkları miras yoluyla eğitime alınması gerekir.
Kolay Yol

Kolay yolu tercih etmek herkesin harcı değildir, hakkını verdiğin her işin bedeli olan emek bunda daha hat safhada yaşanması gerekir ki kolay yol bela yol veya zorlu yola dönüşmesin, kolay yolu inşa edenlerin; dip notlarında, bilgiyle başarılacaktır diye bir ibare düşselerdi kaç yıllık eğitim gerektirdiğini çalışma sonrası anlaşılırdı.


Yüreğini taşlara seren insanların rahatlığı olmadığını gören, ellerinden eğitim alan öğrencinin yetiştirdiği öğrenciyim, kendi alanında yetişip durağanlığı kabul etmeyen deha ya denk gelmek en büyük şansımdı galiba. Dalgalanmalara tutulmuştum bir kere, dünya limanlarını ve okyanusları arşınlayan gemim dilde sallanan kelime gibi bir uçtan bir uca savruluyor.


Kendimi hiçbir zaman bu kadar güvende hissetmemiştim, batmanın kıyısında, yok olmanın eşiğinde bir hayatın getirdikleri hangi hesap ile çetelesi tutulabilir bilemiyorum. Adrenalini bol olan bir biriktirme ve yaşama sirayet ettirmeyle sen gelirsin yüreğime, kendimi anlayabildiğim oranda seni anlayabilmenin ötesine geçmiştim artık, bir bilen varsa beri gelsin demiyorum, gözlerimi gezdirip zaman harcamıyorum, sen zaten saltanatını kurduğun yer görünmeyecek bir yer değildir.


Her kesin kendinden geçip uymayan elbiseler giymesi ve bol gelen elbisenin içinden boğulmaların eşiğine sürüklenmeleri yaşayamayız, bol elbise nasıl boğar peşin hükümlüğü, ip olup boğaza geçirilen urgan gibi bizi daha çok peşinden sürükler. Dar elbisenin insanı boğduğu kalıp bilgide bol elbisenin de bizi nasıl boğabileceğini öğrendik.


Kolay olan yol suçla ve işin içinden çık, en kolayı seçtin ama seçiminin emeği bile yoktur. Niyesini veya yapılacaklardan da kurtardın kendini. Ama yaşam bunu böyle kabul eder mi diye sorduğunda yaşamın içinde olmalısın ki yaşamın ne dediğini anlayabilesin. Bir arada olmayanların birbirini anlamaları gittikçe daha zorlaşacağı gerçeğinden, gözden ırak olan gönülden de ırak meselesine geçmiş oluyoruz.


Ama bu bana uymaz, seni anlamak için en çetin yolları nasıl geçtiğimi biliyorum, kendini güvene alan korkakların seçtiği yolu seçmen çok ilginç oldu, oysa ne kadarda cesur görünüyordun bu kolay yolu seçmek sana yakışmadı. Hüsrana uğrayacak duygularım kalmış olsaydı onlarda hüsrana uğrar, geride ne manzaralar kalırdı onlarla sen karşılaşırdın. Kendimi hazırladığım kadar senin hazır olup olmadığını da görmüş olurdum.


Zor yollar zor insanların işi dedimse seni çok zorlu biliyordum, meğer göz yanılsaması, birazcık dokun, perdeyi birazcık arala bambaşka bir gerçeklikle karşılaşabilirsin derlerdi ama bu kadarını bilmiyordum. Kendini her sabah sınayanların sofrasından geldim geleli rahatlığı unuttum ki buda çalışan emeğin bir beklentisi ve yazgısı durumuna gelmiş.


Yenilsen bile dik durduğun zaman senin yaşam şansın vardır ama kolay yolu seçmek her zaman yaşam şansı doğurmuyor. Kaçamak davrananların karşılaştıkları ve hazırlıksız yakalandıkları acımasız gerçek tablo bir daha onları elemeye başladığında eyvah ne yaptım da hazırlık yapmadan yakalandım demeleri son pişmanlık fayda etmez işte diye cevap çıkıyor. Tersine çevrilmesi mümkün olan bu serzenişlerin baştan planlaması gerekiyor.


Yenilgilerden dersler çıkarmak ise bambaşka emeğe dayalı birikimin geldiği seviyeyi gösterir, böyle bir entelektüel birikim seni kolay yola sevk etmez, zorlu yolda yetişenlerin usta çırak ilişkisinde tercihli bilgi birikim için sürekli çalışmayı seçerim diyen akıl iş başında durur. Sürekli üretir ama ürettiğini kendine saklamadığı için ürettiklerinin ölümsüzlüğünü paylaştığı an başarabildiğini görür. Ama inanın paylaşmayı bile herkesin başaramadığını gördüğümde, paylaşmak için bile hazırlanmak, büyükten küçüğe geçen miras gibi ciddi karşılanması gerek.


Kolay yol bildiğin yoldur diyenler yapılması gerekenlerden kaçınmayı salık vermiyor, en iyi bildiği yol en kolay yoldur diyenler zorlu da olsa yaban ellerde, rehbersiz (bilgisiz) kalmak veya dolaşıp zaman kaybetmektense uzun yol veya zorlu yol en basit en kolay yol olmuş oluyor. Kolay yolu tercih etmek bile bir bilgi birikim işi ve sonucun değişik varyasyon bilgilerine sahip olmayı gerektirir.

Editör: Kadir Üründü

Yorum Yaz