Bir Cahiliye Klasiği Irkçılık / Milliyetçilik
"Ey insanlar! Biz sizi bir erkek ve bir kadından yarattık ve sizi kavimler ve kabileler haline getirdik ki birbirinizi tanıyabilesiniz. Şüphesiz, Allah katında en üstün olanınız, O'na karşı sorumluluk bilincine sahip olanınızdır..." (Hucurat 49/13)
"Ey insanlar! Dikkat edin, Rabb’iniz birdir, babanız da birdir, hepiniz Âdem’in çocuklarısınız. Âdem ise topraktandır. Arab’ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arab’a üstünlüğü yoktur. Siyahın beyaza, beyazın da siyaha bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük takvadadır..." (Hadis Ahmed B. Hanbel V/411)
Bismillah
Elhamdulillah
Esselamu aleykum ve Rahmetullah
IRKÇILIĞIN KAYNAĞI ŞEYTANDIR
Allah Adem'e secde etmesini emrettiğinde, itiraz eden ve "Ben ondan hayırlıyım. Çünkü beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan" diyerek, kökenine atıfla üstünlük taslayan kişi şeytandı. (A'raf 7/12) Bu sebeple ırkçılığın ve kibrin atası şeytandır. Üzülerek ifade etmeliyim ki ırkçılık tarihte olduğu gibi günümüzde de toplumlar arası fitne ve fesada sebebiyet vererek insanlığın başına bela olmaya devam ediyor.
“Irkçılık bir ırkı diğerine üstün tutma bir ırkın özelliklerini ön plana çıkararak diğerlerine karşı övünme, kendi ırkından olanı haksız olduğu halde başkasına tercih etme ya da ırkını sevmeyi bir ideoloji haline getirmedir.” (Hüseyin K. Ece İslam'ın Temel Kavramları Beyan Yay.)
IRKÇILIK/MİLLİYETÇİLİK BENCİLLİĞİN TOPLUMSAL HALİDİR
En samimi ve fıtri duygular olan kendimizi, yakınlarımızı ve aidiyetlerimizi sevmede haddi aşma, sevgi ve nefrette sapma, duyguların istismarı ile doruğa çıkan ırkçılık, bencillik duygusuyla başlar, daha sonra ana-babacılık, ailecilik, mahallecilik, aşiretçilik, şehircilik, bölgecilik, devletçilik ve milliyetçilik şeklinde kendine yer bulularak toplumsal kamplaşma ve kavgalara kaynaklık eder.
Hiç şüphesiz insanın kendisini, ailesini, mahallesini, köyünü, şehrini, bölgesini ve kavmini sevmesi ve en yakınından başlayarak onlara hizmet etmesi bir erdemdir ama bunu "ciliğe" dönüştürmesi yanlıştır.
Bu çerçevede kişinin kendisini sevmesi doğal, ben'cillik yapması yanlış, ailesini sevmesi doğal aile'cilik yapması yanlış, mahallesini sevmesi doğal, mahalle'cilik yapması yanlış, aşiretini sevmesi doğal, aşiretçi'lik yapması yanlış, şehrini sevmesi doğal, şehir'cilik yapması yanlış, bölgesini sevmesi doğal ama bölge'cilik yapması yanlış, milletini sevmesi doğal ve milliyet'çilik yapması yanlıştır.
OYSA HER TÜRLÜ ÖVGÜ ALEMLERİN RABBİNE AİTTİR
Sadece farz namazlarda günde 17 kere "Her türlü övgü, sena, şükür alemlerin Rabbi Allaha mahsustur” ve günde 5 defa Allah'u Ekber (Allah büyüktür) nidasını duyduğumuz halde bu hakikate zıt olarak akşama kadar kendimizden başlayarak Allah’ın dışındaki her şeyimizi övme gafletine düşüyoruz.
İnsan, gaflete düşmeye görsün, onun nazarında farklılık ve aidiyetler ırkçılılığın farklı türevlerine dönüşür. Tuttuğu takımdan oy verdiği partiye, şeyhinden liderine, ideolojisinden meşrebine, aşiretinden, kavmine, tarikatından mezhebine kadar sabahtan akşama övgüler düzmeye doymaz hale gelir.
Hakeza Yaratıcının hayat veren ilkelerine sırt çeviren insanın fabrika ayarları bozulunca Kadın-Erkek, İşçi-Patron, Zengin-Fakir, Şehirli-Köylü, (Bajari-Gundi), Amir-Memur, meslek-meşrep gibi doğal sınıflar bile onu kutuplaşmaya ve kamplaşmaya götürür.
IRKÇILIĞIN ZARARLARI
Irkçılık, bir virüs gibi insanın aklını ve insani melekelerini dumura uğratarak haktan ayırıp dalalete sevk eder.
"Irkçılık ve ulus bilinci, kendi seçimi olmayan bir şey uğruna başkalarının yaşam hakkını hiçe saymayı meşru gören karanlık bir gözlüktür"
Ulusçuluk/ırkçılık Tarihten beri emperyalist devletlerin sömürmek istediği toplumları "böl, parçala, yut" taktiği ile zaafa uğratmak için kullandığı en önemli tuzakların başında gelir.
Milliyetçilik, Başka milletlere/kavimlere mensup olanları üzer, tahrik eder ve karşı kavmiyetçiliği tetikler, doğurur ve besler.
Milliyetçilik birleştirmeyi değil ayrıştırmayı, ötekileştirmeyi netice verir.
Irkçılık insanı adaletten uzaklaşarak suçun şahsiliği ilkesini ihlal etmeye, toplu suçlamalar yaptıraarak masum insanların günahına girmesine, kavminden olan kötüleri sevmeye, kavminden olmayan iyileri sevmemeye sevk eder.
Irkçı insan bencildir acımasızdır merhametsizdir, kendi dışındaki insanların acısı karşısında duyarsızdır. Kendi çıkarını başkasının zararına dahi olsa savunur. Başkasının hakkı ve hukuku onun umurunda değildir.
Irkçılık; Şeytanlıktır, cehalettir, bencilliktir, hastalıktır, ilkelliktir, bedeviliktir, ayırımcılıktır, nefrettir, fitnedir, düşmanlıktır, kavgadır, zulümdür. Birliğin, bir arada yaşamanın, kardeşliğin ve barışın en büyük engelidir.
IRKÇILIK HASTALIĞININ TEDAVİ YOLLARI
Başta İlahi ve Nebevi düsturlara tabi olmak, Hakkı doğruyu kabul etmek, Kendimiz ve en yakınlarımızın aleyhinde dahi olsa adil olmak, Kendimiz için sevip istediğimiz bir şeyi başkası için de sevip istemek, Kendimize layık görmediğimiz bir şeyi başkasına da layık görmemek.
Kimden gelirse gelsin zulme zalime karşı çıkmak, kim olursa olsun haklının ve mazlumun yanında olmak ve Yaradanın hatırına yaratılana değer vermek.
Unutmayalım hangi kavme ait olursa olsun istisnasız herkesin bir şahsiyeti bir onuru bir anne ve babası bir mahallesi bir köyü bir şehri bir kavmi ve tabi olduğu bir millet vardır.
Hakeza kişinin nerde, hangi anne ve babadan doğacağı, hangi kavme mensup olacağı teninin rengi ve fiziki yapısı kendisinin seçimi değil, tamamen takdiri ilahi olup durum kimseye bir üstünlük sağlamadığı gibi hiç kimse için bir kusur eksiklik de değildir.
Ve bu gerçeği kendimize sürekli telkin ederek kabul ettireceğiz, "benim kimseden bir üstünlüğüm ve önceliğim olmadığı gibi kimsenin de benden bir eksikliği ve sonralığı yoktur."
Unutmayalım "İnsanlar ya dinde kardeşimiz ya insanlıkta eşimizdir."(Hz. Ali (ra)
Vesselam
BUYURUN, İLAHİ VE NEBEVİ HAKİKATLER DOĞRULTUSUNDA, KENDİMİZİ GÖZDEN GEÇİRMEYE
AYETLER
"Göklerin ve yerin yaratılması, dillerinizin ve renklerinizin farklı olması O’nun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir..." (Rum 30/22)
"Ey iman edenler, Kendiniz, ana babanız ve yakınlarınız aleyhlerine de olsa, Allah için şahit olarak adaleti gözetin..." (Nisa 4/135)" ...Bir kavme olan kininiz, sizi adaletsizliğe sevk etmesin... (Maide 5/8)
"...Bir topluluk bir diğerini alaya almasın. Belki onlar kendilerinden daha iyidirler." (Hucurât 49/11)
"Müminler ancak kardeştir. (Hucurat 10)
"Onlar bir ümmetti gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız size aittir. Siz onların yaptıklarından sorumlu değilsiniz" (Bakara 2/141)
"İnsanlardan (kibirlenip) yüzünü çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Zira Allah, kendini beğenmiş övünüp duran kimseleri asla sevmez. (31/Lokman 18)
HADİSLER
"Kibirden sakınınız. Çünkü iblis’i Adem’e secde etmemeye kibir sevk etmiştir. (Câmiu’s-Sağîr I/101)
"İnsanların en hayırlısı insanlara en çok faydalı olandır. (Camius-Sağir 2/10)
"Kim Müslümanların derdini kendine dert edinmezse onlardan değildir. (F.Kadir 5/67)
"Kişi; kendisi için sevdiğini, mümin kardeşi içinde sevmedikçe, mumin olamaz. (Buhari İman 6)
"Bir kimseyi ameli geri bırakmışsa, soyu onu ilerletemez. (İ.Mâce Mukaddime 17)
"Kim kâfir olan dokuz atasını onlarla izzet ve şeref kazanmak düşüncesiyle sayarsa, cehennemde onların onuncusu olur. (Müsned 5/128)
"Kim bir bayrak altında bir ırkçılığa yardım ederken öldürülürse ölümü, cahiliye ölümü üzeredir. (Müslim İmaret 57)
"Irkçılık davasına kalkışan, onu yaymaya çalışan, bu dava uğrunda mücadele edip ölen bizden değildir. (Müslim İmâre 58)
Editör: Aydın