tatlidede

Camiler ve Din Görevlileri Haftası

Camiler ve Din Görevlileri Haftası

         İl Müftüsü Dursun Ali Coşkun'un  “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” ile ilgili kaleme aldığı yazı

         ”Camiler ve Din Görevlileri Haftası”nı bir kere daha kutlarken, şu düşüncelerimizi aziz milletimizle ve özellikle Mardinli kardeşlerimizle paylaşmak istiyorum:

Camiler, tarihten günümüze İslam toplumlarında ortak sağduyunun ve sağlam bilgiye dayalı dindarlık duygusunun oluşmasında, inananların ruhen arınmasında, hayatlarına doğru yön vermelerinde, birbirleriyle kaynaşmaları ve bütünleşmelerinde önemli katkıları olan huzur mekânlarıdır. Tarih buyunca üstlendikleri pek çok fonksiyon yanında, dini kimliğin korunmasında camilerin müstesna bir yeri vardır.

          Müslümanların ibadet etmeleri için toplanma yeri olan ve bunun için Arapça’da daha çok “Mescit” tabiri kullanılan bu mekânlara, bizim kültürümüzde “Cami” tabiri yaygınlık kazanmıştır. Bu da bizim milletimizin, insanları caminin o huzurlu atmosferde bir araya gelmesine ne kadar önem verip özen gösterdiğinin bir göstergesidir. Camilerimiz sadece bedenlerimizin bir araya geldiği ve yalnızca ibadet ettiğimiz mekânlar değil, aynı zamanda gönüllerin, duyguların ve duaların birleştiği mekânlardır. Genel olarak camiler inananların gönül dünyasına istikamet veren, hatalarını temizlemeye vesile olan, naçar kullaraderman olan, bilgilerini tazeleyen, toplumsal dayanışmayı sağlayan, insani ve ahlaki değerleri yaşatan mekânlar olarak da nitelendirilebilir.

           Camiler, insanların tahsil seviyesi ne olursa olsun, her kademedeki eğitim kurumlarının bir devamı ve tamamlayıcısı konumundaki hak eğitimi merkezleridir. Milli kültürümüze de önemli katkılar sağlayan camiler, etrafında sıralanan kitapçı dükkânlarıyla toplumun merkezini oluşturmaktadırlar.

Camilerde din hizmeti veren değerli hocalarımızın hizmetlerinin önemini ve onların değer ve kıymetini de, merhum Ahmet Hamdi AKSEKİ hocamızın 1950’de teşkilatlara gönderdiği genelgedeki şu ifadelerinde arayalım diyorum: Hayrat hademesinin ne kadar ağır hayat ve maişet şartları altında, kutsi vazifede azim, feragat ve tevekkül ile sebat ettikleri herkesçe bilinen bir hakikattir. Bununla beraber hayrat hademesinin Allah katındaki ecirlerinin azim, mesailerinin meşkûr olduğunda hiç şüphe yoktur…

          Hiçbir zaman mihraplarınızı imamsız, minberlerimizi hatipsiz, minarelerimizi ezansız bırakmamış olan hayrat hademesi (din görevlisi), bütün Müslümanların en derin hürmet ve muhabbetlerine bihakkın mazhar ve müstahaktırlar. Mukaddes mabedlerimizde vazife almış olanlar, elbette ki dünyada da ahirette de en ziyade hürmete şayan ve mesut olan insanlardır.

         Yani camilerimizde din hizmeti veren hocalarımız da büyük bir gayret ve özveri ile çalışmaktalar. Gece geç saatler, sabah alaca karanlık demeden camileri halkımızın hizmetine açarlar. Vazifeleri en mukaddes vazife olan din görevlilerimizin saygı ve hatırları halkımız yanında yüksektir, Allah mükâfatlarını bol bol versin.

           Her yıl farklı temaların işlendiği “Camiler ve Din Görevlileri Haftası”nın bu yıl ki teması;“Cami, Kadın ve Ailedir”. Zira kadın ve erkek; iman, ibadet ve ahlakta birbirinin velisi, marufu emretmede, münkerinehyetmede birbirlerinin yardımcısı ve dostudurlar. İnsanlık değeri ve onuru açısından birbirine eşit ve eşdeğerdir. Sevgili Peygamberimiz (sav)’in ifadesiyle kadın ve erkek, “bir bütünün iki eşit yarısıdır”. Bugün cami, kadın ve aile konusunda bizlere düşen, Resûl-i Ekrem’in Medine’de yeşerttiği ezeli hikmet ve mutlak hakikat ölçülerini esas almak ve insanlığa bu esasları takdim etmek olmalıdır.

Bu nedenle; öncelikli görevimiz camilerdeki abdest ve ibadet mekânlarını kadınlara daha elverişli hale getirmek, camilerdeki kadın ve çocuk mekânlarını iyileştirmektir. Onları izbe mekânlardan, gömme katlardan kurtarmaktır. Onların camiye, cemaate katılımını sağlamaktır. Çünkü, kadına emek vermek, aileye ve gelecek nesillere emek vermektir.

“Camiler yeniden sevgi, bilgi, birlik ve ibadet mekânları olmalıdır…”

             Cami; kargaşa ve bölünmüşlük içinde kendi bütünlüğümüzü yakalayabildiğimiz, kendimize ulaşabildiğimiz ve tam bir birey, bir kul olarak Allah'ın huzuruna çıktığımız mekânlardır. Ancak bizim bütünlüğümüz kendi bedenimizle sınırlı değildir. Biz ailemizle, eşimizle, çocuklarımızla, dostlarımızla bir bütünüz. Bu yüzden camiler özellikle bugünkü İslâm toplumlarında ilk görevlerine geri dönmeli ve yeniden cem edici / toplayıcı olmalıdır. Camiler yeniden sevgi, bilgi, birlik ve ibadet mekânları olmalıdır. Camiler yeniden bizi birey olarak ve bizi ailemizle bir araya getiren mekânlar olmalıdır. Sadece bu şekilde bir cami tasavvuru aslımıza ve içinde yaşadığımız karmaşık şartlara uygundur. Sadece bu şekilde camiler, Rabbimizin istediği gibi imar edilmiş olacaktır. Bir cami tasavvur edelim ki, secdelerinde kadınların alınları, rükûlarında çocukların acemiliği bulunsun. Bir cami tasavvur edelim ki, ilim ve hikmetiyle, maneviyatıyla, bizi, anne-babamızı, eş ve evladımızı ve bütün müminleri kucaklasın.

                Mardin halkından istirhamım, bu hafta içerisinde güzel bir sünnet başlatmalarıdır. Camiye ailelerimizle birlikte gidelim. Hiçbir ferdi dışarda bırakmadan Allah’ın huzurunda o büyük saadeti birlikte paylaşalım.

                Sonuç olarak; aziz milletimiz yıllardan beri bir yeri oturmak ve iskân etmek için seçmişse, oraya mutlaka önce cami yapmıştır. Bugün Türkiye’mizde cami inşaatı, nüfus büyümesiyle doğru orantılıdır.Camiler vatan topraklarının mülkiyet mühürleridir. Kuruluşumuzun da kurtuluşumuzun da temelinde camilerimiz vardır. Bayramlarımız camilerden başlar, cami inşası, bakım ve onarımı sadaka-icariye’dir. Yani kıyamete kadar sevabı devam eden amellerdendir.

                Dualarımız; camilerden cemaatin eksik olmaması, ezanların dinmemesi ve istiklalimizin kıyamete kadar daim olmasıdır.

 

NOT:Hafta dolayısıyla, Müftülüğümüzce Kur’an Ziyafeti ve Konferans düzenlenecektir. Program aşağıda verilmiştir:

 

Kur’an Ziyafeti (Halka Yönelik)                                                             

Karî’ler:                                                                                             

Bünyamin ÖZÇİFTÇİ (Sultan Ahmet Camii M.K.)                             

Habip DEVECİ (Yeniköy Yeni Camii İ.H.)

Yer         : Atatürk Kültür Merkezi / Artuklu

Erkek Kur’an Kursu Öğrt.)                                         

Tarih     : 6 Ekim 2013 Pazar,                      

Saat      : 13,00                                                 

Yer         : Fuat Yağcı Camii / Artuklu                                                                                     

Konferans (Din Görevlilerine Yönelik)

Konuşmacı: Osman TIRAŞÇI (DİB, İnsan Kay. Gen. Müd.)

Tarih     : 7 Ekim 2013 Pazartesi,

Saat      : 13,00

Mustafa ERGÜN (Küçükköy Merkez Camii

Yorum Yaz