matesis
dedas

Filistin bir sınav kağıdı gibi ümmetin önünde

Filistin bir sınav kağıdı gibi ümmetin önünde

Cahit Zarifoğlu; ‘Filistin bir sınav kâğıdı her mümin kulun önünde’ sözleri ile özelde Kudüs/Filistin olmak üzere genelde tüm âlemi İslam bu ümmetin bir imtihanıdır. Zira dün Filistin davasına sustuğumuzdan, bugün Irak, Suriye ve Yemen başta olmak İslam âleminin bulunduğu durum gözler önündedir. Ateş düştüğü yeri değil çevresinde yakmaya başlamıştır. Dün ilk ateşe müdahale etmediğimizden bugün bu ateş yayılmıştır. Biz bu ateşlere su dökmesek hem bu dünyada hem de ebedi âlemde imtihanda başarılı olamayacağız.

Siyonist rejim İsrail, kendisini işgalci olarak bulunduğu toprakların asıl sahibi zannederek zorbalıklarına bir yenisini daha eklemiştir. Belirli saatleri kapsayan ezan yasağını, bütün ezanları kapsayacak şekilde genişletmeyi hedefliyor. Ezan yasağı ortaya çıktığı anda Filistinliler, Kudüs'te evlerinin damlarına, pencerelerine çıkarak 'Siz bir kaç tane minareden ezan sesini yasaklamaya kalkarsanız, biz bütün camlardan, çatılardan ezan okuruz' diyerek Filistinler ezan okumayı sürdürdüler, bundan sonra da sürdürecekler. İsrail’in nihai hedefi ise Müslümanları başta Kudüs’ten olmak üzere, sonra Filistin toprakları, ardından da tüm Arzı Mevdud’dan! çıkarıp, Müslümanların yaşam ve özgürlüklerini daraltmaktır. İsrail’in en büyük güvencesi ise Müslümanların sessizliğidir. Bugün ümmetin, başta Kudüs davası olmak üzere ümmeti ilgilendiren tüm alanlarda birlik olma vaktidir.

İşgalci bir rejim olarak İsrail’in Mescidi Aksa’da yaptıkları ve Kudüs’te ezanı yasaklama çabası ateşle oynamaktır. Ezan bizim kırmızıçizgimiz olmakla beraber, ezanın susturulması teklif dahi edilemez. Teklif eden ve bu teklif karşısında susup tepkisiz kalan en azından kalbi ile de buğz etmeyenin sonu hüsran olur.

Müslümanları yapacakları en önemli desteklerden biri de Mescid-i Aksa’ya sabırla yardımlar yapmasıdır. Mescid-i Aksa üç önemli mescitten birisidir. Peygamber efendimiz, kâfirlerin karşısına çıkanların sabırlı olmasını tavsiye etmektedir. Hadis-i Şerifte, ‘Onlar (Müminler) Allah’ın zaferine ulaşıncaya kadar sabırlı olurlar. Onlar ki, Beytu’l-Makdis’tedirler.’ diyor. Peygamberimiz, bu günleri görmüştür. Onların Beytu’l-Makdis’in çevresinde yerleşmelerini ve orayı korumalarını istemiştir. Kudüs halkı sabır göstermiş, Allah’a ve zafere inanmışlardır.

İsrail unutmasın ki Mescid-i Aksa, Bilal-i Habeşî’nin, Hz. Ömer’in Kudüs’ü fethettikten sonra ezan okuduğu camidir. Bin dört, yüz yıldır orada ezan okunuyor. Kudüs’te ezan sesinin dinmeyeceğini öğretmeliyiz. Kudüs’te asla ezan susturulamayacak.

Bu ve buna benzer nice işgalci sistem ve fikirlere karşı olarak, İslam dünyasından yükselecek tepkilerin adeta bir bayrak yarışı anlayışı ile kesintisiz ve mümkün olan her platformda sürdürülmesinin, daha fazla sayıda sivil toplum kuruluşu tarafından temsil edilmesinin ve kurumsallaşması gerekmektedir. Siyasi bir davadır denilerek hor görülen ve adeta hiyerarşik bir anlayışla listenin altına ittirilmeye çalışılan Filistin davasının, İslam dünyasının ortak davası ve her Müslüman bireyin şahsi davası olduğunu yeniden hatırlamamız, yanmakta olanın iki sokak ötedeki komşumuzun evi değil, kendi evimiz olduğunun farkına varmamız gerekiyor.

Cahit Zarifoğlu konuyu özetleyen şu sözleri; “Başını eğmiş zalimleri dinlersin/ Dersin ‘lokmam ellerinde’/ Filistin bir sınav kâğıdı/ Her mümin kulun önünde…” 

Yorum Yaz